Bülent Arınç'tan cemaat okulları açıklaması
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Bakanlar Kurulu toplantısı ardından konuştu. Arınç'ın gündeminde cemaat okulları tartışması vardı.
Bakanlar Kurulu Başbakan Ahmet Davutoğlu başkanlığında toplandı.
Toplantı devam ederken kameralar karşısına geçen Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Gelen soru üzerine yurtdışındaki cemaat oklullarıyla ilgili çalışmaya değinen Arınç, henüz detaylandırılmış bir çalışma olmadığını söyledi.
Arınç, konuyla ilgili şu ifadeleri kullandı:
'Bu konu Cumhurbaşkanımız tarafından da Başbakanımız tarafından da dile getiriliyor. 15-20 yıldan bu yana dünyanın çeşitli yerlerinde Türk okulları dediğimiz okullar var. Ben bunların bazılarını ziyaret etmiştim.
Bir ay kadar önce Kuveyt'teki MEB'e bağlı okulları da ziyaret ettim. Bunlar Türk yurttaşlarımızın çocuklarına eğitim vermek üzere kurulan okullardır. Meseleyi birbirine karıştırmayalım.
Milli Eğitim Bakanımız güzeli bir sunum yaptı. Belki önümüzdeki hafta bu konudaki çalışmalarımızı sonuçlandıracağız.
Yurtdışında Türkiye aleyhinde çalışmalar yapılıyor mu yapılmıyor mu? Bunların ıslah edilmesi gerekiyor. Şirket ve dernek şeklinde okullar var. Bunların her birine müdahale etmek hukuken mümkün değil. Yapacağımız çalışmalar hukuk devleti ilkesine uygun olmalıdır.
Şirketlerin devir alınması suretiyle bu okullardaki faaliyetlerin devam etmesi mümkün olabilir. Gönüllülük esasına dayanan bir eğitim hizmeti olarak düşünüyoruz. Ana hatları çizilmiş ama detaylandırılmamış bir çalışma var.
'UMARIM DİĞER BELEDİYELERE ÖRNEK OLUR'
Arınç, Diyarbakır'ın da aralarında olduğu bazı belediyelerin DEDAŞ'a olan borçları ve bu nedenle yaşanan gerginliğe ilişkin ise şunları söyledi:
'Sadece bugün için değil. Elektrik ve su borçlarının ödenmemesi nedeniyle sıkıntılar var. Zaman zaman ara çözümlerle halledildi. Firmaların iyi niyetli yaklaşımı olduğunu biliyoruz. Ama bazı kurumların bedelini ödememek gibi sıkıntıları var.
DEDAŞ'ın tüm çabalarına rağmen borçların ödenmesi sağlanamadı. Bunun üzerine elektrikleri kesti ve belediyeler tepki gösterdi. 255 trilyon borçları var belediyelerin. Diyarbakır'daki 87 milyon liralık borcun ödenmesi için valilik kanalıyla uzlaşma yolları aranmaktadır.
Batman belediyesi borcunu ödeyeceğini belirtti. Diğer belediyelere örnek olmasını diliyorum. Şırnak Belediyesi de olumlu yaklaşım gösterdi.
Borcu olan belediyelerin ödemelerine ilişkin görüşmeler devam etmektedir. Artı bir para istenmiyor. Sadece kullanılan elektriğin parası isteniyor. İyi niyetli olan vatandaşlarımıza da gerekli yardım yapılacak. Vatandaşlarımıza ayrım yapmaksızın hizmet götürmeye devam ediyoruz. Ödemem denirse bu doğru olmaz.'
YUNANİSTAN LAİK OLMAYAN BİR ÜLKEYMİŞ
Ateist lider Alexis Tsipras'ın İncil'e el basmayarak yaptığı yemin töreni hakkında 'Yunanistan laik olmayan bir ülkeymiş' diyen Arınç, şunları söyledi;
'Yani Papaz'ın önünde yapılması gereken bir merasimin, ben ateistim diyen bir Başbakan'ın İncil'e el basmadan basit bir toplantı yapıldı. Görevini başlamış oldu ama dünya yıkılmadı. Bizim tek istediğimiz Yunanistan'da güçlü ve istikrarlı bir hükümet olması. Bu bir demokrasinin sonucudur, herkesin saygı duyması gerekir. '
Toplantı devam ederken kameralar karşısına geçen Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Gelen soru üzerine yurtdışındaki cemaat oklullarıyla ilgili çalışmaya değinen Arınç, henüz detaylandırılmış bir çalışma olmadığını söyledi.
Arınç, konuyla ilgili şu ifadeleri kullandı:
'Bu konu Cumhurbaşkanımız tarafından da Başbakanımız tarafından da dile getiriliyor. 15-20 yıldan bu yana dünyanın çeşitli yerlerinde Türk okulları dediğimiz okullar var. Ben bunların bazılarını ziyaret etmiştim.
Bir ay kadar önce Kuveyt'teki MEB'e bağlı okulları da ziyaret ettim. Bunlar Türk yurttaşlarımızın çocuklarına eğitim vermek üzere kurulan okullardır. Meseleyi birbirine karıştırmayalım.
Milli Eğitim Bakanımız güzeli bir sunum yaptı. Belki önümüzdeki hafta bu konudaki çalışmalarımızı sonuçlandıracağız.
Yurtdışında Türkiye aleyhinde çalışmalar yapılıyor mu yapılmıyor mu? Bunların ıslah edilmesi gerekiyor. Şirket ve dernek şeklinde okullar var. Bunların her birine müdahale etmek hukuken mümkün değil. Yapacağımız çalışmalar hukuk devleti ilkesine uygun olmalıdır.
Şirketlerin devir alınması suretiyle bu okullardaki faaliyetlerin devam etmesi mümkün olabilir. Gönüllülük esasına dayanan bir eğitim hizmeti olarak düşünüyoruz. Ana hatları çizilmiş ama detaylandırılmamış bir çalışma var.
'UMARIM DİĞER BELEDİYELERE ÖRNEK OLUR'
Arınç, Diyarbakır'ın da aralarında olduğu bazı belediyelerin DEDAŞ'a olan borçları ve bu nedenle yaşanan gerginliğe ilişkin ise şunları söyledi:
'Sadece bugün için değil. Elektrik ve su borçlarının ödenmemesi nedeniyle sıkıntılar var. Zaman zaman ara çözümlerle halledildi. Firmaların iyi niyetli yaklaşımı olduğunu biliyoruz. Ama bazı kurumların bedelini ödememek gibi sıkıntıları var.
DEDAŞ'ın tüm çabalarına rağmen borçların ödenmesi sağlanamadı. Bunun üzerine elektrikleri kesti ve belediyeler tepki gösterdi. 255 trilyon borçları var belediyelerin. Diyarbakır'daki 87 milyon liralık borcun ödenmesi için valilik kanalıyla uzlaşma yolları aranmaktadır.
Batman belediyesi borcunu ödeyeceğini belirtti. Diğer belediyelere örnek olmasını diliyorum. Şırnak Belediyesi de olumlu yaklaşım gösterdi.
Borcu olan belediyelerin ödemelerine ilişkin görüşmeler devam etmektedir. Artı bir para istenmiyor. Sadece kullanılan elektriğin parası isteniyor. İyi niyetli olan vatandaşlarımıza da gerekli yardım yapılacak. Vatandaşlarımıza ayrım yapmaksızın hizmet götürmeye devam ediyoruz. Ödemem denirse bu doğru olmaz.'
YUNANİSTAN LAİK OLMAYAN BİR ÜLKEYMİŞ
Ateist lider Alexis Tsipras'ın İncil'e el basmayarak yaptığı yemin töreni hakkında 'Yunanistan laik olmayan bir ülkeymiş' diyen Arınç, şunları söyledi;
'Yani Papaz'ın önünde yapılması gereken bir merasimin, ben ateistim diyen bir Başbakan'ın İncil'e el basmadan basit bir toplantı yapıldı. Görevini başlamış oldu ama dünya yıkılmadı. Bizim tek istediğimiz Yunanistan'da güçlü ve istikrarlı bir hükümet olması. Bu bir demokrasinin sonucudur, herkesin saygı duyması gerekir. '