Eski Kilimlere Yeniden Hayat Veriyor
Kütahya'da yaşayan bir kadın, çevresinden topladığı eski ve tarihi niteliği bulunan kilimleri, kesip biçip onarımlarını yaptıktan sonra onlara adeta yeniden hayat veriyor.
Özel sektörden işçi emeklisi olduktan sonra bir süre resim çalışması yapan Hakime Gülsoy, internette bu iş üzerine araştırma yaptıktan sonra kendi evinde bulunan kilimleri onarmakla başladı.
Bu işin hoşuna gitmesi üzerine biraz daha geniş çaplı düşünerek çevreden ücret karşılığı topladığı kilimler üzerine çalışmaya başladı.
Gülsoy, AA muhabirine yaptığı açıklamada, emekli olduktan sonra boş durmayı sevmediği için bir uğraş arayışına girdiğini söyledi.
İlk önce resim kursuna giderek Kütahya Sanat Merkezi'nde kendisine bir atölye kurduğunu belirten Gülsoy, "Bir rahatsızlığımdan dolayı İstanbul'da bir hastanede tedavi olduğum esnada, aynı odada beraber kaldığım bir hasta arkadaşın ağabeyinin eski halı ve kilimleri onardığını öğrendim. Bu konu benim ilgimi çekti. Bu uğraşı o kişiden duyduktan sonra, Kütahya'ya gelip bu konuyu internetten biraz araştırdım. Bu iş ilgimi çekti ve bu işi yapacağıma inandım. El emeği göz nuru eserlerin çöpte veya kenarda köşede kalmasına gönlüm razı olmadı. Bu onardığım kilimleri ikinci elcilerden ve çevremden, eşten dosttan rica ettim. Eski kilimleri belli bir ücret karşılığında satın aldım, almaya da devam ediyorum" diye konuştu.
Gülsoy, toparladığı kilimleri, yıkayıp temizledikten sonra eskiyen, sökülen ve yırtılan kısımları kesmeye başladığını dile getirdi.
Daha sonra yeni ve sağlam kalan yerlerini birleştirerek başka bir kilim oluşturduğunu ifade eden Gülsoy, şöyle konuştu:
"Aynı zamanda bir el emeği ve göz nuru. Benim için bu da bir sanat eseri haline geliyor. Kilim onarma işi, beni bedenen yorsa da bu işle uğraşırken ruhen dinleniyorum. Emekli olduktan sonra kendimi boşlukta hissettim. Boş kalınca da insan kendini dinliyor ve rahatsızlık hissediyor. Bu uğraşlar benim için aynı zamanda bir terapi gibi geliyor. Resim olsun, eski kilimleri onarma işi olsun, bu sayede maddi manevi her şeyden uzaklaşıyorum. Bunun yanı sıra eski kilimlere bazı yerlerde ilginin olduğunu görüyorum. Ben bu işe yeni başladım. Zamanla inşallah ilerleteceğim. Elimden hazırda birkaç tane onardığım kilim mevcut. Talep olması halinde bunları satabilirim de. Kalanları biriktiriyorum. Belli bir miktara ulaşınca da inşallah 'ben de bu piyasada varım ve eski kilimleri ben de değerlendiriyorum' diyeceğim."
Gülsoy, üretici olmanın güzelliğini yaşadığını ve bundan mutlu olduğunu sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
Bu işin hoşuna gitmesi üzerine biraz daha geniş çaplı düşünerek çevreden ücret karşılığı topladığı kilimler üzerine çalışmaya başladı.
Gülsoy, AA muhabirine yaptığı açıklamada, emekli olduktan sonra boş durmayı sevmediği için bir uğraş arayışına girdiğini söyledi.
İlk önce resim kursuna giderek Kütahya Sanat Merkezi'nde kendisine bir atölye kurduğunu belirten Gülsoy, "Bir rahatsızlığımdan dolayı İstanbul'da bir hastanede tedavi olduğum esnada, aynı odada beraber kaldığım bir hasta arkadaşın ağabeyinin eski halı ve kilimleri onardığını öğrendim. Bu konu benim ilgimi çekti. Bu uğraşı o kişiden duyduktan sonra, Kütahya'ya gelip bu konuyu internetten biraz araştırdım. Bu iş ilgimi çekti ve bu işi yapacağıma inandım. El emeği göz nuru eserlerin çöpte veya kenarda köşede kalmasına gönlüm razı olmadı. Bu onardığım kilimleri ikinci elcilerden ve çevremden, eşten dosttan rica ettim. Eski kilimleri belli bir ücret karşılığında satın aldım, almaya da devam ediyorum" diye konuştu.
Gülsoy, toparladığı kilimleri, yıkayıp temizledikten sonra eskiyen, sökülen ve yırtılan kısımları kesmeye başladığını dile getirdi.
Daha sonra yeni ve sağlam kalan yerlerini birleştirerek başka bir kilim oluşturduğunu ifade eden Gülsoy, şöyle konuştu:
"Aynı zamanda bir el emeği ve göz nuru. Benim için bu da bir sanat eseri haline geliyor. Kilim onarma işi, beni bedenen yorsa da bu işle uğraşırken ruhen dinleniyorum. Emekli olduktan sonra kendimi boşlukta hissettim. Boş kalınca da insan kendini dinliyor ve rahatsızlık hissediyor. Bu uğraşlar benim için aynı zamanda bir terapi gibi geliyor. Resim olsun, eski kilimleri onarma işi olsun, bu sayede maddi manevi her şeyden uzaklaşıyorum. Bunun yanı sıra eski kilimlere bazı yerlerde ilginin olduğunu görüyorum. Ben bu işe yeni başladım. Zamanla inşallah ilerleteceğim. Elimden hazırda birkaç tane onardığım kilim mevcut. Talep olması halinde bunları satabilirim de. Kalanları biriktiriyorum. Belli bir miktara ulaşınca da inşallah 'ben de bu piyasada varım ve eski kilimleri ben de değerlendiriyorum' diyeceğim."
Gülsoy, üretici olmanın güzelliğini yaşadığını ve bundan mutlu olduğunu sözlerine ekledi.