Başbakan Yardımcısı İşler'den Savcı Zekeriya Öz'e Cevap
Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler, Savcı Zekeriya Öz'ün Başbakan Erdoğan ve İçişleri Bakanı Efkan Ala hakkındaki suç duyurusu ve adliye çıkışında yaptığı açıklamalarına yönelik, "Eğer siyaset yapmak istiyorsa cübbesini çıkarır, siyasete girer aday olur.
Ne yapmak istiyorsa o zaman yapar" dedi.
Başbakan Yardımcısı İşler, AK Parti Yenimahalle ilçe Başkanlığı'nda basın toplantısı düzenledi.
Toplantıda gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevaplayan İşler, bir gazetecinin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Ortadoğu'ya barış gelmesini istiyorsanız, Ekmeleddin İhsanoğlu'na oy verin" yönündeki açıklamalarını hatırlatarak, "Siz Bu açıklamayı nasıl değerlendiriyorsunuz?" şeklindeki sorusu üzerine, "Bu açıklama, Sayın Kılıçdaroğlu'nun dış politikadan hiçbir şey anlamadığının göstergesi olarak değerlendiriyorum. Ortadoğu politikasıyla ilgisi olmadığını bu açıklamayla ortaya koymuş oldu. Ortadoğu'ya öyle Ekmel Bey'in seçilmesiyle barış gelecek olsa mesele çok kolay ama öyle değil. Kaldı ki Ekmel Bey İslam İşbirliği Teşkilatı'nın 9 yıl genel sekreterliğini yaptı. Zaten suyun başındaydı. O zaman biz Türkiye olarak onun bu sorunları çözmesi konusunda sürekli teşvik etmemize rağmen herhangi bir çözüm ortaya konulmuş değil. Dolayısıyla Ekmel Bey'in elinde mucizevi asası varsa zaten önce seçimleri alır ortaya koyar, ondan sonra da görürüz Ortadoğu'ya barış geliyor mu gelmiyor mu?" karşılığını verdi.
"ORTADOĞU DENKLEMİ O KADAR KOLAY DEĞİL"
Ortadoğu'ya barış ve huzurun gelmesini herkesin temenni ettiğini vurgulayan İşler, "Ortadoğu denklemi o kadar kolay bir denklem değil. Bir şahsın istemesiyle bu işler olacak durumda değil. Bu işin bütün tarafı olan insanların, ülkelerin bu iradeyi ortaya koyması lazım. Biz Türkiye olarak dış politikamızı barış, huzur ve istikrar üzerine oturtmuş durumdayız. 12 yıllık iktidarımız döneminde bütün Ortadoğu coğrafyasındaki ülkelerle güzel ilişkiler geliştirdik ama Arap Baharı'yla birlikte denklemler değişti ve bir takım sıkıntılar ortaya çıktı" dedi.
Arap Baharı'ndan önce ortaya koydukları barışçıl projelere bu bölgedeki insanların yoğun ilgisi olduğunu savunan İşler, daha sonra yapılan dış odaklı yapılan manipülasyonlarla Ortadoğu'nun yeninden kaosa sürüklendiğini anlattı. İşler, "Ortadoğu coğrafyasının huzura, istikrara kavuşması için diktatörlükler değil demokrasi ve insan hakları gerekiyor. Ama demokrasiye geçen ülkelerde şu veya bu şekilde darbeler yapılıp bu darbelere Batılı ülkeler destek olursa barışın huzurun gelmesi zordur" diye konuştu.
"PARALEL YAPIYLA İLGİLİ YARGI GEREĞİNİ YAPACAK"
"Paralel yapıya yönelik İstanbul'da yapılan ikinci dalga operasyonu var. Bunun nasıl değerlendiriyorsunuz?" yönündeki soruya İşler, "30 Mart seçimleri üzerinde biz paralel yapıyla mücadelemizi başlatmıştık. Bunu güçlü bir şekilde yürütmek için milletimizden destek istedik. Bunu milletimiz bize verdi, sorumluluğu omuzlarımıza yükledi. Bu doğrultuda paralel ile mücadeleyi sürdürüyoruz. Dolayısıyla bu operasyonlar deliller toplandıktan sonra yapılıyor. Tabii ki yargıya intikal edecek. Yargı gereğini yapacak" cevabını verdi.
"ZEKERİYA ÖZ'ÜN BU ŞEKİLDE DAVRANMASI DOĞRU DEĞİL HUKUK DEVLETİ İÇERİSİNDE HESABI SORULUR"
İşler, Savcı Zekeriya Öz'ün Başbakan Erdoğan ve İçişleri Bakanı Efkan Ala hakkındaki suç duyurusu ve adliye çıkışında yaptığı açıklamaların hatırlatılması üzerine, "Malum savcıyla ilgili daha önce basında çeşitli ifadeler yer aldı. Doğrusu hoş olmayan tatiller var, bir takım kılık kıyafet... basına yansıyan haberler var. Çok şık bir durum değil. Bu kişi devlet memuru olduğunu unutarak adeta bir siyasi kişilik gibi sağa sola tehditler savuruyor. Eğer siyaset yapmak istiyorsa cübbesini çıkarır, siyasete girer aday olur. Ne yapmak istiyorsa o zaman yapar. Ama yargı mensubu olarak, bu şekilde davranması doğru bir davranış değil elbette hukuk devleti içerisinde bunun hesabı sorulur. HSYK'ya görev düşüyor. Tabii ki Adalet Bakanımız bu konuda HSYK'yı göreve çağırdı. Bir savcının böyle pervasız bir şekilde açıklamalarda bulunması demokratik bir ülkede kabul edilebilir bir durum değildir" ifadelerini kullandı.
"207 BİN VATANDAŞIMIZ GÜMRÜK KAPILARINDA OY KULLANDI"
"Gümrük kapılarında kullanılan oy sayısına ilişkin bilgi verir misiniz?" sorusu üzerine ise İşler şunları kaydetti: "2012 yılında AK Parti vatandaşlarımız demokratik haklarını yaşadıkları ülkede kullanabilsinler diye hükümetimiz, 2012 yılında yasa çıkardı. Fakat Yüksek Seçim Kurulu(YSK) randevu sistemi getirdi. Randevu sistemin YSK çok katı bir şekilde uyguladı. 31 Temmuz'da yurt dışında sandıklar kurulduğu zaman biz aksaklıkları gördük. Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı durum tespitinde bulunduk ve gerekli bazı taleplerimiz oldu, YSK'ya başvurduk. Çeşitli alternatifler sunmamıza rağmen, daha esnek olunmasını talep etmemize rağmen ama YSK bu kararı almadı, bizim taleplerimiz reddetti. Neticede yurtdışında oy kullanma oranı 232 binde kaldı. Halbuki bu rakam eğer bu şekilde katı uygulanmasaydı çok daha fazla olabilirdi. 26 Temmuz'da itibaren 10 Ağustos'a kadar gümrük kapılarında, havalimanlarında oy kullanma işlemi devam edecek. Her gün 20 bin civarında bir artışla karşı karşıyayız. Dün yapmış olduğum açıklamada en son 188 bin rakamını vermiştim. Bugün sabaha itibariyle 207 bin vatandaşımız gümrük kapılarında oy kullanmış durumda. Baktığımız zaman 440 bin rakamına ulaştığımızı görüyoruz. Bu rakam 10 Ağustos'a kadar 500 binlere ulaşır. 500 bin seçmen ilk defa oy kullanmış olacak. 2012 seçimlerinde bu rakam 122 binde kalmıştı. Gümrük kapılarında daha önce oy kullanan vatandaşlarımızın oranı yüzde 5'i geçmiyordu. Eğer 500 bin rakamına ulaşmış olursak bu rakam aşağı yukarı yüzde 18'lere tekabül edecek. Dolayısıyla bir ilk olması hasebiyle bir başarı. Ama biz temenni ederdik ki randevu sistemi bu kadar katı uygulanmasıydı, bu sayı çok rahat oran olarak yüzde 30'lara çıkardı. Elbette ki bu ilk denemeden YSK'nın çıkarması gereken dersler var. 2015 Genel Seçimleri'nde yine yurt dışında sandıklar kurulacak, o zaman daha fazla katılımın olacağını düşünüyorum. Görülen eksiklik ve aksaklıkların giderilmesi konusunda tedbirler alındığı zaman bu katılım oranı da yükselecek."
Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler, daha sonra GİMAT, AK Parti Keçiören İlçe Başkanlığı ile sivil toplum kuruluşlarını ziyaret edecek
Kaynak: İHA
Başbakan Yardımcısı İşler, AK Parti Yenimahalle ilçe Başkanlığı'nda basın toplantısı düzenledi.
Toplantıda gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevaplayan İşler, bir gazetecinin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Ortadoğu'ya barış gelmesini istiyorsanız, Ekmeleddin İhsanoğlu'na oy verin" yönündeki açıklamalarını hatırlatarak, "Siz Bu açıklamayı nasıl değerlendiriyorsunuz?" şeklindeki sorusu üzerine, "Bu açıklama, Sayın Kılıçdaroğlu'nun dış politikadan hiçbir şey anlamadığının göstergesi olarak değerlendiriyorum. Ortadoğu politikasıyla ilgisi olmadığını bu açıklamayla ortaya koymuş oldu. Ortadoğu'ya öyle Ekmel Bey'in seçilmesiyle barış gelecek olsa mesele çok kolay ama öyle değil. Kaldı ki Ekmel Bey İslam İşbirliği Teşkilatı'nın 9 yıl genel sekreterliğini yaptı. Zaten suyun başındaydı. O zaman biz Türkiye olarak onun bu sorunları çözmesi konusunda sürekli teşvik etmemize rağmen herhangi bir çözüm ortaya konulmuş değil. Dolayısıyla Ekmel Bey'in elinde mucizevi asası varsa zaten önce seçimleri alır ortaya koyar, ondan sonra da görürüz Ortadoğu'ya barış geliyor mu gelmiyor mu?" karşılığını verdi.
"ORTADOĞU DENKLEMİ O KADAR KOLAY DEĞİL"
Ortadoğu'ya barış ve huzurun gelmesini herkesin temenni ettiğini vurgulayan İşler, "Ortadoğu denklemi o kadar kolay bir denklem değil. Bir şahsın istemesiyle bu işler olacak durumda değil. Bu işin bütün tarafı olan insanların, ülkelerin bu iradeyi ortaya koyması lazım. Biz Türkiye olarak dış politikamızı barış, huzur ve istikrar üzerine oturtmuş durumdayız. 12 yıllık iktidarımız döneminde bütün Ortadoğu coğrafyasındaki ülkelerle güzel ilişkiler geliştirdik ama Arap Baharı'yla birlikte denklemler değişti ve bir takım sıkıntılar ortaya çıktı" dedi.
Arap Baharı'ndan önce ortaya koydukları barışçıl projelere bu bölgedeki insanların yoğun ilgisi olduğunu savunan İşler, daha sonra yapılan dış odaklı yapılan manipülasyonlarla Ortadoğu'nun yeninden kaosa sürüklendiğini anlattı. İşler, "Ortadoğu coğrafyasının huzura, istikrara kavuşması için diktatörlükler değil demokrasi ve insan hakları gerekiyor. Ama demokrasiye geçen ülkelerde şu veya bu şekilde darbeler yapılıp bu darbelere Batılı ülkeler destek olursa barışın huzurun gelmesi zordur" diye konuştu.
"PARALEL YAPIYLA İLGİLİ YARGI GEREĞİNİ YAPACAK"
"Paralel yapıya yönelik İstanbul'da yapılan ikinci dalga operasyonu var. Bunun nasıl değerlendiriyorsunuz?" yönündeki soruya İşler, "30 Mart seçimleri üzerinde biz paralel yapıyla mücadelemizi başlatmıştık. Bunu güçlü bir şekilde yürütmek için milletimizden destek istedik. Bunu milletimiz bize verdi, sorumluluğu omuzlarımıza yükledi. Bu doğrultuda paralel ile mücadeleyi sürdürüyoruz. Dolayısıyla bu operasyonlar deliller toplandıktan sonra yapılıyor. Tabii ki yargıya intikal edecek. Yargı gereğini yapacak" cevabını verdi.
"ZEKERİYA ÖZ'ÜN BU ŞEKİLDE DAVRANMASI DOĞRU DEĞİL HUKUK DEVLETİ İÇERİSİNDE HESABI SORULUR"
İşler, Savcı Zekeriya Öz'ün Başbakan Erdoğan ve İçişleri Bakanı Efkan Ala hakkındaki suç duyurusu ve adliye çıkışında yaptığı açıklamaların hatırlatılması üzerine, "Malum savcıyla ilgili daha önce basında çeşitli ifadeler yer aldı. Doğrusu hoş olmayan tatiller var, bir takım kılık kıyafet... basına yansıyan haberler var. Çok şık bir durum değil. Bu kişi devlet memuru olduğunu unutarak adeta bir siyasi kişilik gibi sağa sola tehditler savuruyor. Eğer siyaset yapmak istiyorsa cübbesini çıkarır, siyasete girer aday olur. Ne yapmak istiyorsa o zaman yapar. Ama yargı mensubu olarak, bu şekilde davranması doğru bir davranış değil elbette hukuk devleti içerisinde bunun hesabı sorulur. HSYK'ya görev düşüyor. Tabii ki Adalet Bakanımız bu konuda HSYK'yı göreve çağırdı. Bir savcının böyle pervasız bir şekilde açıklamalarda bulunması demokratik bir ülkede kabul edilebilir bir durum değildir" ifadelerini kullandı.
"207 BİN VATANDAŞIMIZ GÜMRÜK KAPILARINDA OY KULLANDI"
"Gümrük kapılarında kullanılan oy sayısına ilişkin bilgi verir misiniz?" sorusu üzerine ise İşler şunları kaydetti: "2012 yılında AK Parti vatandaşlarımız demokratik haklarını yaşadıkları ülkede kullanabilsinler diye hükümetimiz, 2012 yılında yasa çıkardı. Fakat Yüksek Seçim Kurulu(YSK) randevu sistemi getirdi. Randevu sistemin YSK çok katı bir şekilde uyguladı. 31 Temmuz'da yurt dışında sandıklar kurulduğu zaman biz aksaklıkları gördük. Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı durum tespitinde bulunduk ve gerekli bazı taleplerimiz oldu, YSK'ya başvurduk. Çeşitli alternatifler sunmamıza rağmen, daha esnek olunmasını talep etmemize rağmen ama YSK bu kararı almadı, bizim taleplerimiz reddetti. Neticede yurtdışında oy kullanma oranı 232 binde kaldı. Halbuki bu rakam eğer bu şekilde katı uygulanmasaydı çok daha fazla olabilirdi. 26 Temmuz'da itibaren 10 Ağustos'a kadar gümrük kapılarında, havalimanlarında oy kullanma işlemi devam edecek. Her gün 20 bin civarında bir artışla karşı karşıyayız. Dün yapmış olduğum açıklamada en son 188 bin rakamını vermiştim. Bugün sabaha itibariyle 207 bin vatandaşımız gümrük kapılarında oy kullanmış durumda. Baktığımız zaman 440 bin rakamına ulaştığımızı görüyoruz. Bu rakam 10 Ağustos'a kadar 500 binlere ulaşır. 500 bin seçmen ilk defa oy kullanmış olacak. 2012 seçimlerinde bu rakam 122 binde kalmıştı. Gümrük kapılarında daha önce oy kullanan vatandaşlarımızın oranı yüzde 5'i geçmiyordu. Eğer 500 bin rakamına ulaşmış olursak bu rakam aşağı yukarı yüzde 18'lere tekabül edecek. Dolayısıyla bir ilk olması hasebiyle bir başarı. Ama biz temenni ederdik ki randevu sistemi bu kadar katı uygulanmasıydı, bu sayı çok rahat oran olarak yüzde 30'lara çıkardı. Elbette ki bu ilk denemeden YSK'nın çıkarması gereken dersler var. 2015 Genel Seçimleri'nde yine yurt dışında sandıklar kurulacak, o zaman daha fazla katılımın olacağını düşünüyorum. Görülen eksiklik ve aksaklıkların giderilmesi konusunda tedbirler alındığı zaman bu katılım oranı da yükselecek."
Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler, daha sonra GİMAT, AK Parti Keçiören İlçe Başkanlığı ile sivil toplum kuruluşlarını ziyaret edecek