Güneydoğudaki Kaçak Elektrik Kullanımı
Elektrik Mühendisleri Odası Diyarbakır Şube Başkanı Ahmet Sormaz, düşük gelirli ailelere aylık 250 kilovat enerjinin bedelsiz verilmesi ile kaçak elektrik kullanımının engellenebileceğini söyledi.
Sormaz, düzenlediği basın toplantısında, dar gelirli ailelerin evlerinde kullandığı enerjinin "kaçak" olarak nitelendirilmesinin doğru olmadığını söyledi.
Elektrik enerjisi kullanımının su ve hava gibi olduğunu ifade eden Sormaz, elektriğin bir insan hakkı olduğunu bildirdi. Yasa dışı yöntemlerle elde edilen enerjiyle ticaret ve tarımsal üretimin yapılmasının "kaçak elektrik kullanımı" nitelendirilmesi gerektiğini kaydeden Sormaz, yoksul ailelerin bu kapsam dışında olduğunu dile getirdi.
Dünyanın birçok ülkesinde elektriğin bedava veya çok düşük bedelle verildiğini, gelir seviyesi göz önünde bulundurulduğunda Türkiye'deki enerji bedelinin çok yüksek olduğunu savunan Sormaz, şöyle konuştu:
"Kaçak elektrik kullanımı dar gelirli kesime sosyal devlet ilkesi gereğince aylık 250 kilovat enerjinin bedelsiz verilmesi ile önlenebilir. Bu oran, ailedeki birey sayısına göre daha az ve veya çok olarak belirlenebilir. Örnek olarak çiftçilere gübrede sübvansiyon yapılıyor. Yoksullara ait meskenlerdeki enerji kullanımına 'kaçak kullanım' demiyoruz. Çünkü elektrik enerjisi kullanımı bir insan hakkıdır, su ve hava gibidir. Devlet bunu sağlamalıdır."
- Bölgedeki elektrik kesintileri
Başkan Yardımcısı Armanc Eşin ise Diyarbakır, Mardin, Şanlıurfa, Şırnak, Siirt ve Batman illerinde uzun süreli elektrik kesintileri yapıldığını söyledi.
Özellikle konutların yer aldığı bölgelerde kayıp ve kaçak elektrik kullanımı bahane edilerek yapılan kesintilerin yer yer kitlesel protestolara yol açtığını kaydeden Eşin, şöyle dedi:
"Dağıtım şebekesinin yetersizliğinden kaynaklanan arıza sürelerinin uzaması, arızaya müdahalede yaşanan gecikmeler sonucunda gündelik yaşam felç oluyor. Yoğun yaşanan bu elektrik kesintileri üzerine, yaz mevsimi ile birlikte sıcaklık değerlerinin yüksek düzeylerde seyretmesi nedeniyle ihtiyaç duyulan iklimlendirme araçlarından yararlanılamaması sonucunda yaşanan mağduriyet, ramazan ayı ile katlanarak artmıştır."
Kaynak: AA
Elektrik enerjisi kullanımının su ve hava gibi olduğunu ifade eden Sormaz, elektriğin bir insan hakkı olduğunu bildirdi. Yasa dışı yöntemlerle elde edilen enerjiyle ticaret ve tarımsal üretimin yapılmasının "kaçak elektrik kullanımı" nitelendirilmesi gerektiğini kaydeden Sormaz, yoksul ailelerin bu kapsam dışında olduğunu dile getirdi.
Dünyanın birçok ülkesinde elektriğin bedava veya çok düşük bedelle verildiğini, gelir seviyesi göz önünde bulundurulduğunda Türkiye'deki enerji bedelinin çok yüksek olduğunu savunan Sormaz, şöyle konuştu:
"Kaçak elektrik kullanımı dar gelirli kesime sosyal devlet ilkesi gereğince aylık 250 kilovat enerjinin bedelsiz verilmesi ile önlenebilir. Bu oran, ailedeki birey sayısına göre daha az ve veya çok olarak belirlenebilir. Örnek olarak çiftçilere gübrede sübvansiyon yapılıyor. Yoksullara ait meskenlerdeki enerji kullanımına 'kaçak kullanım' demiyoruz. Çünkü elektrik enerjisi kullanımı bir insan hakkıdır, su ve hava gibidir. Devlet bunu sağlamalıdır."
- Bölgedeki elektrik kesintileri
Başkan Yardımcısı Armanc Eşin ise Diyarbakır, Mardin, Şanlıurfa, Şırnak, Siirt ve Batman illerinde uzun süreli elektrik kesintileri yapıldığını söyledi.
Özellikle konutların yer aldığı bölgelerde kayıp ve kaçak elektrik kullanımı bahane edilerek yapılan kesintilerin yer yer kitlesel protestolara yol açtığını kaydeden Eşin, şöyle dedi:
"Dağıtım şebekesinin yetersizliğinden kaynaklanan arıza sürelerinin uzaması, arızaya müdahalede yaşanan gecikmeler sonucunda gündelik yaşam felç oluyor. Yoğun yaşanan bu elektrik kesintileri üzerine, yaz mevsimi ile birlikte sıcaklık değerlerinin yüksek düzeylerde seyretmesi nedeniyle ihtiyaç duyulan iklimlendirme araçlarından yararlanılamaması sonucunda yaşanan mağduriyet, ramazan ayı ile katlanarak artmıştır."