Torun Açıklaması
Olay Tv’de Mustafa Özdal’ın sunduğu ‘Gündemin Getirdikleri’ programına canlı yayın konuğu olarak katılan AK Parti Bursa İl Başkanı Cemalettin Torun, gündemdeki konuları değerlendirdi.
Canlı yayındaki sorularını cevaplayan Cemalettin Torun, Bursa’da görev değişikliğine gidilen Mudanya, Nilüfer ve Büyükorhan’daki teşkilatlar konusuna değinerek, “Biz istişareye çok önem veren bir partiyiz. Atama dönemlerinde ilçe başkanları ya da il başkanı değişecekse genelde bu konuda kanaat önderlerinin de fikirlerini alıp geniş istişarelerle gereken kararı alırız. İç çekişmelerden kurumların ya da diğer partilerin çok da hayır görmediğini bilen bir partiyiz. Bu yüzden her zaman kendi içimizde birliği sağlamanın yollarının peşindeyiz. Ciddi bir seçim atlattık. Zor bir seçim döneminin ardından Mudanya ve Nilüfer ilçelerimizi alamadık, ama AK Parti büyükşehirde ikinci dönemini kazanmış oldu ve bu aynı başkan görevdeyken meydana geldi. Bu görevden almalar sadece Bursa’ya has bir durum değildi. Genel merkezimizin verdiği bu kararda belirlenen başarı kriterlerine uyulup uyulmaması ve teşkilatlardaki uyum göz önüne alındı, fakat genel manada asıl sebep ise seçimlerde alınamayan bölgelerdeki teşkilatların yeniden oluşturulmasına dair alınan karardı. Bu karar neticesinde gerekli istişareler yapıldı ve uygulamaya geçildi. Bazı yerlerde bu değişimler il bazında yapıldı, Bursa’da üç ilçede değişime gidildi. Bu ilçelerin içinde Büyükorhan da var. Orada ilçe başkanımız yeniden yetkilendirilecek ancak sadece yönetimi güçlendirilecek. Aslında Büyükorhan’da seçimleri kazanmıştık, Ankara’da da belediye yönetimi kazanılmasına rağmen bir değişime gidildi. Ankara’da seçimler kıl payı kazanılmıştı, Büyükorhan’da da belki istediğimiz sonuçlar ortaya çıkmadı” dedi.
“YENİ GÖREVLENDİRMELER İÇİN ACELE ETMEYECEĞİZ”
Torun, Nilüfer’de yapılan görev değişimi konusunda ise, ilçede geçen seçimlere göre aşağı yukarı aynı oy oranlarının yakalandığını, ancak istenilen sonucun elde edilemediğini söyleyerek, “Nilüfer’de belediyeyi alma arzusu ile yola çıkmıştık, ama en azından böyle bir fark da beklemiyorduk. Bu bizim için bir başarısızlık oldu. Bir de Nilüfer’de belediye meclis üyeliği için istifa eden 19 arkadaşımızın yeri yedek üyelerimizle dolmuştu. Bu noktadan da bakarsanız, hem seçim sonucunu göz önüne alarak hem de teşkilatın güçlendirilmesi adına orada bir yeniliğe gidilmesi söz konusu oldu. Bursa için bu üç ilçeden başka tasarruf olmayacak, çünkü Bursa sonuç itibari ile Türkiye’de en iyi başarıyı elde eden illerin başında geliyor. Bir başarı yakalanmış, uyum problemi de yok. Genel merkezimiz durup dururken neden yeni değişimlere gitsin? Bir sebep olmalı. Mevcut değişimler için de aceleye getirmeden, gerekli istişareler yapılarak karar vereceğiz. Mümkün olduğunca en iyi arkadaşımızı ilçe başkanı yapma arzumuz var. Bunun için de çok aceleci davranmayacağız. Bir hafta, on günlük bir süremiz var önümüzde. Bize gelen isimler içinde gerekli değerlendirmeleri yapıldıktan sonra üç ya da dört isme indirilecek ve genel merkezimize bildirilecektir” ifadelerini kullandı.
“KAMUDAKİ REVİZYONLAR HUKUK ÇERÇEVESİNDE OLACAK”
Bir süredir gündemde olan kamudaki revizyonlar konusunda da görüşlerini bildiren Torun, bu revizyonların hukuk çerçevesinde yapılacağını belirtti.
Torun, “Kamudaki revizyonlar hükümetin ve devletin işi. Devletin kademelerinde, özellikle müdür seviyesinde rutin revizyonlar her zaman olur. Bunun dışında farklı anlamda düşünürsek, paralel yapı ile bir mücadele konusu var şu anda gündemde. Devletin içinde odaklanmış, bu illegal yapıyı ortadan kaldırmak devletin hem yetkisi, hem de görevidir. Bu mesele göründüğü şekliyle sadece AK Parti’nin, hükümetin meselesi olmaktan ziyade, devlet meselesi haline gelmiştir. Biz bu konuda çok kararlıyız ve teşkilatlar olarak da Sayın Başbakanımızın yanında, dimdik ayaktayız. Bu illegal yapı, mevzuat çerçevesinde temizlenmek durumundadır. Hukuk dışı bir uygulamaya gidemeyiz. Bu konuda gelen bilgiler bakanlıklarımız tarafından değerlendirilecektir ve eğer bu konuda araştırılan kişiler üstünden, amirinden değil de bilinen adıyla Pensilvanya’dan emir alıyorsa, öncelikle yapılacak şey onun yerini değiştirmektir. İkinci olarak da ferdin hareketi disiplin suçu oluşturuyorsa, hakkında idari soruşturma yapılıp, bunun neticesinde hakkında kınama, uyarma, görevden alma gibi cezalar verilecektir. Bunun ötesinde kişinin yaptığı faaliyet cezai anlamda bir faaliyetse, bu durum adli makamlara bildirilecektir. Bu mücadele tabii ki hukuk çerçevesinde olacaktır” ifadelerini kullandı.
“PARALEL YAPI BURSA’DA ZAYIFLADI”
Paralel yapılaşmanın geçmişe nazaran zayıf olsa da Bursa’da da görüldüğünün altını çizen Cemalettin Torun, “Bunun iki sebebi olabilir, hükümetimizin kararlı duruşundan dolayı bazıları geri çekilmiş, bazıları da kendini gizlemiş olabilir, bazıları da devam ediyor olabilir. Geçmiş yıllara nazaran bu yapının Bursa’da kamuda zayıfladığını görüyoruz, fakat bu yapının Bursa’da tamamen bittiğini söyleyemem. Yerel yönetimlerde bunu söylemek mümkün değil, çünkü belediye başkanlarımız, yönetimlerimiz yeni değişti. Alt kadrolarda da, belediye yönetimlerinde diğer kamu kuruluşlarına göre başkanların ya da yönetimin etkisi daha fazla olduğundan, bu yapılaşmanın varsa da çok zayıf olduğunu söyleyebilirim, ama görebildiğimiz kadarıyla yok gibi” dedi.
“BURSA DEV PROJELERE KAVUŞUYOR”
Merkezi hükümetin Bursa’ya kazandıracağı yatırımlardan da bahseden Cemalettin Torun şunları söyledi:
“Yeni adliye binamızın projeleri bakanlığa teslim edildi. Şu anda ihale hazırlık süreci tamamlandı gibi. Adliyemiz hemen hemen bu günlerde ihaleye çıkmak üzere. İhalesi tamamlanırsa bir buçuk yıl da bitirilmesi öngörülüyor. Bu proje için bakanlığımız yaklaşık 4 yüz milyon TL gibi bir ödenek ayırdı. Sağlık yatırımları konusunda ise özellikle İnegöl İlçemizde tamamlanmak üzere olan büyük bir hastanemiz var. Dörtçelik Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi inşallah bu ay açılıyor. Gemlik, Karacabey ve Mustafakemalpaşa’daki hastane çalışmalarımız son hızla sürüyor. Gemlik’te hastanemizin ihalesi yapıldı, Karacabey’deki projenin önümüzdeki yıla sarkma durumu var. Mustafakemalpaşa’daki 3 yüz yataklı hastane projemizin bu yılsonunda bitmesi söz konusu. İlçelerimizde, İznik’te, Orhangazi’de çok hızlı bir şekilde bu çalışmalarımız devam ediyor. Bunların bir kısmı bu yıl içinde, bir kısmı da önümüzdeki yıl içinde bitecek projeler, ancak şehir merkezinde bu kadar hızlı yol aldığımızı söylemek mümkün değil. Doğanköy’de yapılması planlanan şehir hastanesinde doğrudan bir problem yok. Onunla ilgili imar çalışmaları yapılıyor. Şu anda o bölgenin 25 binlik, 5 binlik ve binlik planlarının yapılması gerekiyor. Şu anda bu çalışmalar yapılıyor. Kamuoyunda, ‘Hastane o bölgede yapılamayacakmış’ gibi spekülasyonlar dönüyor. Şu anda oradaki imar planlarının değişmesi kolay değil. Orada belli çalışmaların yapılması gerekiyor, ama şu anda plan çalışmaları devam ediyor. Acemlerdeki alanlarla ilgili orada devir protokolü imzalanmıştı, bir de bina yapımı ile ilgili ek bir protokolün imzalaması gerekiyor. Nilüfer’deki devlet hastanesi yapımına gelirsek, orada bir devlet hastanesi yapımından vazgeçilmiş değil. Özellikle Acemlerdeki hastane bitirilirse, orada bir hastane yapımına gerek kalmayabilir. Alan itibari ile o bölge büyükşehirin yetkisine giren bir alan. Büyükşehir belediyemiz orada, bölgenin ihtiyaçlarına ve yapısına uygun bir düzenleme yapacaktır”.
“AĞRI VE YALOVA’DA AK PARTİ’YE KARŞI BİRLEŞİLDİĞİ GÖRÜLÜYOR”
Yalova’daki seçimler konusuna da değinen Torun, orada yapılan ara seçimlerde dört puanlık bir oy artışı sağlandığını belirterek, “Buna rağmen seçimleri kazanamadık. Dört puanlık bir oy artışımız oldu orada ama CHP, yarım puanla önümüze geçti. 30 Mart’la 1 Haziran’ı kıyasladığımızda orada MHP’ de 5 puanlık bir düşüş görüyoruz. Benzer bir durum Ağrı’da da var. Burada AK Parti’ye karşı muhalefetin birleştiği görülebiliyor, ama sonuçta Yalova halkının takdiri bu yöndedir. Bu konuda halkımızın verdiği karara saygılıyız ve kazanan belediye başkanımızı da tebrik ediyoruz” dedi.
“BAŞBAKANIN BURSA’DAN ÇIKMASINI İSTERİZ”
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı Köşk’te görmek istediklerini, ancak üst kademelerce verilen karara destek olacaklarını anlatan Torun, Erdoğan’ın cumhurbaşkanı olması durumunda ise Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın isminin başbakanlık ve genel başkanlık için ön plana çıktığını söyledi.
Torun, Bursa teşkilatları olarak Bursa’dan bir başbakan çıkmasını istediklerini ifade ederek sözlerine şöyle devam etti:
“Eğer başbakanımız Köşk’e çıkarsa hem bir genel başkanlık, hem de başbakanlık konusu gündeme gelecektir. Bununla ilgili olarak da üst kurullarımız karar verecektir. Bizim gönlümüzden geçen Bursa’dan bir başbakanın çıkmasıdır. Bu ara dönemde Sayın Başbakan Yardımcımız Bülent Arınç’ın başbakan olmasını arzu ederiz, ama biz teşkilatlar olarak üst kurullarımızın seçtiği ismi desteklemek durumundayız. Biz de hem başbakanlık görevini yürütecek, hem de teşkilatların kabul edeceği bir ismin seçilmesi önemlidir. Başka bir isim olsa da biz aynı saygıyı gösteririz, ama Sayın Başbakan Yardımcımızın geçmişi, tecrübesi, kamuoyu tarafından başbakanlık görevini layıkıyla yapacağına inanılması ve teşkilatlarımızca çok sevilmesi gibi durumlara bakıldığında, Bülent Arınç’ın buna daha yakın olduğu görülüyor.”