Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç Açıklaması

Eğer iddialar ve imtihanlar yanlışsa, Allah da onların hesabını görür. O yüzden şu son imtihandan da güçlenerek çıkacağız" dedi.


Bursa'da temaslarını sürdüren Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç. AK Parti Osmangazi İlçe Başkanlığı tarafından Merinos AKKM'de düzenlenen teşkilat yemeğine katıldı.

AK Partinin kıymetinin bilinmesi gerektiğini ifade eden Arınç, AK Parti hükümetinin gitmesi durumunda Türkiye'de karanlık günlerin geri geleceğini söyledi.

Arınç, "Meseleye maddi olarak bakarsak, biz Türkiye'yi çok iyi yönetiyoruz. Büyüme hızımız var. Milli gelirimiz artıyor. İşsizliğin gerilemesinde, çok şükür her kademede ekonomide iyi noktalardayız. Herkes bir yolunu bulup işini sürdürmeye çalışıyor. Yatırımlar yapıyoruz. Yüksek Hızlı Treni Türkiye'ye getiren biziz. Hızlı trenin 40 kilometresini 400 trilyona ihale ettik. Köprüler, menfezler ve viyadükler yapılıyor. Ne kadar masraflı işler. Bunun bütününü kim bilir kaç katrilyona mal edeceğiz? Ne muhteşem bir iş. Saatte 40 kilometre hızla giden kara trenlerden, saate 230 kilometre giden hızlı trenlere" diye konuştu.

"BİZ GİTSEK, BAŞKALARI 3 AY BİLE MAAŞ ÖDEYEMEZ"
"Şunu söyledim, bu hükümet giderse Yüksek Hızlı Tren de gider. Bizden sonra gelecek hükümet buna devam etmez. Akılları da bunu ermez" diyen Arınç, başka hükümetlerin 40 kilometreye bu kadar para dahi bulamayacağını söyledi.

Arınç, "Bildiğim için söylüyorum. Biz şu kadar milyon çalışana, şu kadar emekliye her ay maaş veriyoruz. AK Parti giderse, gelecek hiçbir hükümet 3 ay bile maaş ödeyemez. Milli geliri 2 bin dolardan 11 bin 500 dolara çıkardık. 2023'te 25 bin dolar olacak. Biz gittiğimiz zaman hiçbir hükümet milli geliri artıramaz. 25 milyar dolardan Merkez Bankası rezervden aldık, 85 milyar dolara çıkardı. Doların ateşi artıyor. Merkez Bankası bir saat içinde 3 milyar doları çıkartıyor piyasaya. Bozduruyor. Ateşi söndürmek için. İcabında 50 milyar dolar çıkartırız. Paramız var. Ama piyasanın kendi şartları içinde bu ateşi söndürmeyi bekliyoruz" şeklinde konuştu.

"BU HÜKÜMET DİN VE VİCDAN ÖZGÜRLÜĞÜNÜN TEMİNATIDIR"
Bugün Türkiye'de herkesin inancını rahatlıkla yaşayabildiğini, ister İnanç, ister eğitim, ister fikir ister düşünce özgürlüğü olsun her şeyin serbest olduğunu kaydeden Arınç, "Bunlar sosyal hayatın gerçekleridir. Her insan inanır veya inanmaz. İnanan insanların hepsi dindar olmak zorunda değil. Günlük hayatımızda yüzde 100 İslamiyeti yaşamıyor olabiliriz. Ama dine karşı bir sevgi ve saygı var. Her türlüsüne gönlümüz razı. Ama isteriz ki, Allah'ın emirlerine uyalım. Türkiye'de cemaatler eğer, dindar ve dindarlığı yaşamak isteyen insanlarsa, şuna dikkat etmeli. Siz 11 yıldan bu yana yaşadığınız bu güzellikleri geçmişte hiç bulamadınız. Bu hükümet din ve vicdan özgürlüğünün teminatıdır" dedi.

"GEÇMİŞTE YAŞANANLARI KAST EDİYORUM"
"Biz olmazsak siz olmazsınız dediğim zaman geçmişte yaşananları kast ediyorum" diyen Arınç, geçmişte Risale-i Nurların yasak olduğunu ve nerede bir tespih ya da kitap bulunsa bu insanların 'Nurcu' diye suçlandığını, yargılandığını hatırlattı. Süleymancılar, Adıyaman Menzil Grubu'nun çok muhterem insanlar olduğunu belirten Arınç, Balyoz Darbe Planı'nı hatırlatarak, planlar yapıldığını, Bilvanis çiftliğinin bombalanma planlarının yapıldığını, artık günün o gün olmadığını dile getirdi.

CEMAAT SÖZLERİNE AÇIKLIK GETİRDİ
"Biz varsak, her inanç rahatlıkla bu ülkede yaşanabilecektir. Sadece ibadet, kılık kıyafet değil, insanlar düşüncelerini açıklarken bile, hiçbir zorbalıkla bizim dönemimizde karşılaşmadılar" diyen Arınç, geçtiğimiz günlerde aday tanıtım toplantısında cemaatlerle ilgili konuşmalarının bazı kesimler tarafından çarpıtıldığını belirtti.

Arınç, şöyle konuştu:
"Ama biz olmazsanız siz zorluklar içinde yaşar, hatta olmayabilirsiniz. Herkes neyin anlamına geldi. Ama iki grup bunu istismar etti. Birincisi 'Ne demek, biz sizden önce de vardık, sizden sonra da var olmaya devam edeceğiz' dedi.

Hz. Peygamberin yolunu takip edenler her devirde olmuştur. Sadece bizim ülkemizde değil. Ama çekilen sıkıntıları biliyorsunuz ve görüyorsunuz. Suriye'de 55 bin fotoğraf, Müslümanlara reva görülen işkencelerin fotoğraflarıdır. Orada Hafız Esad döneminde nasıl Hama'nın bombalandığını siz unutmadınız mı? Kurslara karşı, Kuran öğretimine karşı herkesin düşmanlık yaptığı Türkiye, kaç yıllar öncesinin Türkiyesi'dir. Ben bunu söylemeye çalışıyorum. Bir Müslüman kalmışsa, o Müslüman onun mücadelesini her yerde verecektir. Rahatlık, huzur içinde, daha da çoğalarak, bu işin eğitimini daha rahatlıkla yapmak suretiyle bir cemaat, bir topluluk, bir hizmet hareketi daha çok mutlu olabilir. Biz bunun teminatıyız. Buna yürekten inanın. Biz olmazsak, teminat ortadan kalkar. 11 sene öncesinden başlayarak, geri gittiğimiz zamanlar. Bunları söylüyoruz. Herkes mesajı alıyor. Çok şükür söylediklerimden dolayı yanlış yaptım demiyorum."

'ŞİRK' TEPKİSİ
"Bir kısım kendini bilmez adam bizi şirk koşmakla itham ediyor. Twitter denilen rezaletin içinde" diyen Arınç, tepkisini şu şekilde sürdürdü:
"Biz öyle şeylerle hamd olsun meşgul değiliz. Biz işin dini tarafını, siyasi tarafını söylüyoruz. Bir hükümet, dini özgürlüklerden yana olursa, bir hükümet dindarların dinini yaşamasına sağlamışsa, her zaman müsamaha ile bakmışsa, bunu temel insan hakkı olarak görüyorsa, bunun teminatı siyaset kurumdur. Biz bugün gidelim, başımıza ne gelecekleri Allah korusun görmek mümkün değil."

"BU SİGORTAYI ATTIRMAYIN"
AK Parti hükümetinin 3 aylığına ortadan bir kaybolsa, ülkenin çok kötü duruma geleceğini anlatan Arınç, "Sobe oyunu oynar gibi, bir yere saklansak. Bizim yerimize 3-4'lü koalisyon kursalar, 3-4 ayda devletin ne hale geldiğini bir görseler, çok etkili olur mu diye düşünüyorum. Ama Allah korusun. Bunu düşünmek bile zor. Bizim hükümetimizin kıymetini herkes iyi bilsin. AK Parti giderse, onun gideceği güçlü bir parti ve hükümet var mı? Görebiliyor musunuz? Bugün 3 parti varsa. Bunlar birbiriyle anlaşabiliyor mu? CHP kendi içinde kaç parça. MHP'nin gücü ne kadar? Öbürlerini saymaya bile gerek duymuyorum. Biz Türkiye'de barışın, kardeşliğini ve hizmetin sigortasıyız. Bu sigortayı attırmayın. Bu sigorta atarsa ülke karanlıkta kalır. Ben bunu anlatmaya çalışıyorum" dedi.

"SON İMTİHANDAN GÜÇLENEREK ÇIKACAĞIZ"
"Dimdik ayakta kaldık. Yere düşmedik, kapaklanmadık. Daha neler gördük, bugün dimdik ayaktayız" diyen Arınç, AK Parti hükümetinin yolsuzluk ve suistimal iddialarıyla lekelenmeye çalışıldığını, bu tarz olayların geçmişte de siyasetçilere yönelik yapıldığını ifade ederek, "Bunlar içinde yargılanıp mahkum olanlar oldu. AK Parti içinden de yanlış yapanlar olabilir. Hiçbirimiz sütten çıkmış ak kaşık diyerek, 'bu böyle bir şey yapmaz' diye bunun teminat veremeyiz. Benim her zaman söylediğim bir söz var. Bizim imtihanımız çok güçlü ve zor olur. Affedersiniz, hanım kardeşlerimden teeddüp ederek söylüyorum, çoğu zaman kötü ilişkilerden veya paradan, mevkiiden ve menfaatten olur. Hepsinden başarılı oluruz da ama bu konularda zayıf tarafımızdan bizi vurabilirler. Biz o zaman ne deriz? Bizim partimiz, ana gövdemiz sapa sağlamdır. Yanlış yapan varsa, hesabını verir. Eğer iddialar ve imtihanlar yanlışsa, Allah da onların hesabını görür. O yüzden şu son imtihandan da güçlenerek çıkacağız" dedi.