Plastiğin Yakılması Anne Karnındaki Bebeği Bile Etkiliyor

Atatürk ǜniversitesi LJevre Sorunları AraşŸtırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Zeynep Eren, "Plastik maddelerin yakılmasıyla zehirli organik bileşŸikler olarak adlandırdığŸımız maddeler de açığŸa çıkıyor. PlastiğŸin hiç kullanılmadığŸı, üretilmediğŸi bölgelerde bile anne sütünde bu bileşŸikler tespit edildi" dedi.

Eren, çalışŸmasıyla ilgili AA muhabirine yaptığŸı açıklamada, Erzurum Valisi Ahmet Altıparmak önderliğŸinde çevre ile ilgili çalışŸan tüm kurum ve kuruluşŸları bir araya getiren "Temiz Hava Eylem Planı Komisyonu" kurulduğŸunu hatırlattı.
Dünyanın küresel ısınma tehdidiyle uğŸraşŸırken, ilgilenirken, karbon kaynaklarını, karbon emisyonlarını azaltmaya çalışŸırken, fosil kaynaklardan vazgeçmeye çalışŸırken, Türkiye'de hala hava kirliliğŸi ile uğŸraşŸtıklarını vurgulayan Eren, "Kömürün sebep olduğŸu hava kirliliğŸi ile uğŸraşŸıyoruz. Bu sorun 1900'lü yılların başŸlarında batı ülkelerinde, 1980'lerde İstanbul ve Ankara'da görülen bir sorundu. Kömür fosil yakıtlar içinde en kirli olanı. Yanma sonucu atmosfere çok çeşŸitli kirleticileri veriyor. Bunun birçoğŸu da insan sağŸlığŸına ve çevreye çok zararlı maddeler. Bu en kirli yakıt olan kömürü Erzurum'da ne yazık ki kullanmaya devam ediyoruz" diye konuşŸtu.
Eren, Erzurum'daki hava kirliliğŸinin azaltılması için kömüre olan bağŸlılıktan vazgeçilmesi gerektiğŸine dikkati çekerek, doğŸalgazın da bir fosil yakıt olduğŸunu ama kömüre oranla daha az karbon emisyonu ürettiğŸini söyledi.

Hiçbir enerji türüne bağŸımlı kalınmaması gerektiğŸini belirten Eren, "Enerji politikası her enerji türünden belli oranlarda faydalanmaktır. Dünyadaki pek çok ülke de böyle yapıyor. Hiçbir enerji türünü doğŸaya sıfır zararla elde edemezsiniz. Küresel iklim değŸişŸikliğŸi ciddi bir tehdit. Erzurum'da 10 yıl önceki kar yağŸışŸlarına baktığŸımızda ne yazık ki aynısını göremiyoruz. Karın yağŸdığŸı günler ne yazık ki azalıyor" ifadelerini kullandı.
- "İnsan sağŸlığŸı tehlikede"
Erzurum'un önceliklerinden birinin hava kirliliğŸinden kurtulmak olduğŸunu vurgulayan Eren, hava kirliliğŸinin insan sağŸlığŸı kadar, binaları, araçları hatta tarihi eserleri de tehdit ettiğŸini söyledi.

Eren, kömürün yanmasıyla atmosfere kükürtdioksitlerin salındığŸını anlatarak, "Kükürtdioksitler asit yağŸmurlarının oluşŸumuna neden oluyor. Azotoksitlerin de su buharıyla yoğŸunlaşŸması tarihi eserlerimize zarar veriyor. Her şŸeyden önce insan sağŸlığŸı tehlikede. Kömürün yanmasıyla atmosfere ciddi miktarda partikül madde de veriliyor. En inceleri akciğŸerin en uç noktalarına kadar yerleşŸiyor" şŸeklinde konuşŸtu.
Bazı ülkelerin kömürü termik santrallerde yakarak elektrik enerjisine çevirdiğŸini, şŸehirlerin ısınmasını bu yöntemle sağŸladıklarını ifade eden Eren, kömürün şŸehirlerin dışŸında kontrollü yakılarak enerjiye çevrilmesinin hem daha ekonomik hem de daha az zararlı olacağŸını vurguladı.
Bireysel yakmalarda kömürün yanında çöplerin ve plastiklerin de yakıldığŸına dikkati çeken Eren, şŸunları kaydetti:
"Kömürün yakılmasıyla ortaya çıkan tehlikeleri biliyoruz ama bunun yanında çöpleri, ambalaj atıklarını yaktığŸımızda atmosfere daha korkunç kirleticiler veriliyor. Bunların birçoğŸu bugün belirlenememişŸ kirleticilerdir. Plastik maddelerin yakılmasıyla zehirli organik bileşŸikler olarak adlandırdığŸımız maddeler de açığŸa çıkıyor. PlastiğŸin hiç kullanılmadığŸı, üretilmediğŸi bölgelerde bile anne sütünde bu bileşŸikler tespit edildi. Bu bileşŸenler rüzgarlarla ve dünyanın hareketiyle kilometrelerce sürüklenebiliyorlar ve dünyanın plastiğŸin hiç kullanılmadığŸı yerlerinde bile anne karnındaki bebekler için zehirleyici etki yaratabiliyor."
Motor yağŸları, plastik maddeler, akümülatör ve pillerin zaman zaman ısınmak amacıyla ya da atık bertaraf etme amaçlı yakıldığŸını dile getiren Eren, "Bunların yakılması son derece tehlikeli. Yakma çöplerin bertaraf yöntemi olarak bile çok az kullanılıyor, çünkü bunlar çok pahalı tesisler. AçığŸa çıkan gazları ve ikincil kirleticileri çok iyi kontrol etmeniz gerekiyor" diye konuşŸtu.
Eren, hava kirliliğŸini önlemenin kişŸilerin bilinçlenmesiyle mümkün olduğŸunu sözlerine ekledi.
 
Kaynak: AA