Adnan Menderes'in İdam Edilişinin 52. Yıl Dönümü
AK Parti Kocaeli İl Başkanı Mahmut Civelek, eski Başbakanlardan Adnan Menderes'in 17 Eylül 1961'de idam edilişinin 52. Yıldönümü'ne ilişkin, "Demokrasi tarihine vurulan en kara lekelerden biri olan 17 Eylül, darbelerin büyük utancıdır" dedi.
Civelek, yaptığı yazılı açıklamada, "demokrasi düşmanları"nın Başbakan Adnan Menderes, Fatih Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan gibi üç "dev" isme idam kararı vermesinin milletin hafızasından çıkmadığını belirterek, tek parti iktidarına Adnan Menderes'in "Yeter Söz Milletin" diyerek son verdiğini söyledi.
Başbakan Adnan Menderes'in son sözlerinin 'Hayata veda etmek üzere olduğum şu anda devletim ve milletime ebedi saadetler dilerim. Bu anda karımı ve çocuklarımı şefkatle anıyorum' olduğunu hatırlatan Civelek, darbeci mantığın "herşey benim istediğim gibi olsun" diye düşündüğünü kaydetti.
Civelek, şu ifadelere yer verdi:
"Bugün 'Hayır, her şey milletin istediği gibi olsun' diyen AK Parti'ye karşı, darbecilerin bitmez tükenmez darbe arayışlarının ve ayaklanma kışkırtıcılığın arkasında da bu bilinç yatıyor. Belirli kesimlerin iradenin, komutanın ve servetin millette olmasını hazmedemiyor. Demokrasi tarihine vurulan en kara lekelerden biri olan 17 Eylül, darbelerin büyük utancıdır. Rantlarla beslenen, faizlerle halkın alın terini emen bir zihniyet nasıl milletin iradesine saygı duyabilir ki? Bu yüzden 27 Mayıs'ı, 12 Mart'ı, 12 Eylül'ü, 28 Şubat'ı unutmamak ve özellikle de gençlerimize bu günlerin anlamını iyi kavratmak zorundayız."
Kaynak: AA
Başbakan Adnan Menderes'in son sözlerinin 'Hayata veda etmek üzere olduğum şu anda devletim ve milletime ebedi saadetler dilerim. Bu anda karımı ve çocuklarımı şefkatle anıyorum' olduğunu hatırlatan Civelek, darbeci mantığın "herşey benim istediğim gibi olsun" diye düşündüğünü kaydetti.
Civelek, şu ifadelere yer verdi:
"Bugün 'Hayır, her şey milletin istediği gibi olsun' diyen AK Parti'ye karşı, darbecilerin bitmez tükenmez darbe arayışlarının ve ayaklanma kışkırtıcılığın arkasında da bu bilinç yatıyor. Belirli kesimlerin iradenin, komutanın ve servetin millette olmasını hazmedemiyor. Demokrasi tarihine vurulan en kara lekelerden biri olan 17 Eylül, darbelerin büyük utancıdır. Rantlarla beslenen, faizlerle halkın alın terini emen bir zihniyet nasıl milletin iradesine saygı duyabilir ki? Bu yüzden 27 Mayıs'ı, 12 Mart'ı, 12 Eylül'ü, 28 Şubat'ı unutmamak ve özellikle de gençlerimize bu günlerin anlamını iyi kavratmak zorundayız."