Karayılan ve Öcalan İHA’ya Konuştu
Abdullah Öcalan'ın kardeşi Mehmet Öcalan, barış sürecinin tek ayak üzerinde yürümeyeceğini, Murat Karayılan'ın kardeşi Bozan Karayılan da, çözüm sürecinde hassas bir dönemden geçildiğini söyledi.
PKK terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan ve örgütün sözde Halk Savurma Güçleri'nin (HPG) başına getirilen Murat Karayılan'ın kardeşleri Mehmet Öcalan ve Bozan Karayılan, demokratikleşme sürecine ve örgütün çekilmeyi durdurduk açıklamalarına ilişkin İhlas Haber Ajansı'na değerlendirmelerde bulundu.
Konu ile ilgili İHA muhabirinin sorularını yanıtlayan ve çekilmeyi durdurmanın farklı sebepleri olduğunu da iddia eden Bozan Karayılan, “Bilindiği gibi KCK’nın yaptığı bir açıklama ile PKK’nın sınır dışına çekilme uygulamasını şimdilik durdurulmuştur. Bu herhangi bir provokasyon değildir. Bu gerçekliktir, bunun farklı sebepleri vardır. Bunlardan birisi hükümetin bir adım atmaması ve verilen sözlerin tutulmamasıdır” diye konuştu.
Ülkenin çok hassas bir süreçten geçtiğini belirten Bozan Karayılan, “Şimdilik hasas bir süreçten geçiyoruz Kürt ve Türk halkı açısından umarız ki başarıya ulaşacaktır. Süreç devam ediyor ama şuan geri çekilmeler durduruldu. İnşallah bu süreç başarıya ulaşır, hangi bir tıkanma olmadığını düşünüyorum. İmralı’da Sayın Öcalan’la yapılan görüşmeler belirleyicidir, tüm PKK’yı izleyen analizler olsun yorumcular olsun oradaki görüşmeler belirleyicidir. İmralı süreç bitti demeyene kadar hiç kimse sürecin bittiğini iddia edemez. Yani PKK’nın geri çekilmeyi durdurması uyarıdır” diye konuştu.
Süreç ile ilgili belirleyici etkenin Başbakan Erdoğan ve Öcalan’ın tutumları olduğunu kaydeden karayılan, “Bu konuda belirleyici olan Sayın Öcalan ve Sayın Erdoğan’ın tutumlarıdır. Tabii bütün kamuoyunun takdir ettiği gibi bizim de hükümetten beklentimiz bu barış sürecinin başarıya ulaşmasıdır. Bu sürece sahip çıkıyoruz, Türkiye kamuoyu sahip çıkıyor gerçekten bu kanın durması Kürt halkının haklarının verilmesi önemlidir. Artık insanlar savaş istemiyor barış istiyor. 8 aylık süreçte geri çekilmeyle beraber bir cenazenin gelmemesi sevindiricidir hepimizi sevindirmiştir. Hükümetin gereğini yapması gerekir bu konuda adımların atılması gerekiyor. Bu adımlar KCK’nın tutuklularının salı verilmesi, anayasadaki ana dildeki eğitim hakkının sağlanması ve seçim barajının indirilmesi gibi maddelerdir. Bunlarda çok zor maddeler değildir. Hükümetin bunları muhakkak ivedilikle yapması gerekir” ifadelerini kullandı.
PKK mezarlığının tahrip edilmesi ile ilgili soruşturma açılması gerektiğini söyleyen Karayılan, “Mezarlık saldırıları insanlık dışı bir saldırıdır, hiçbir dinin hiçbir mezhebin kabul etmediği bir saldırıdır, mezarlık saldırıları vahşi bir saldırıdır. Biz bu saldırıyı kınıyoruz. Hükümetin bunun üzerine düşmesi gerekir, sorumlulukları gereği en azından bir soruşturma açılması gerekir” şeklinde konuştu.
ÖCALAN: “BARIŞ SÜRECİ TEK AYAK ÜZERİNDE YÜRÜYEMEZ”
Terör örgütü KCK yöneticilerinin çekilmeyi durdurdukları iddiası barış süreci ile ilgili İHA muhabirinin sorularını yanıtlayan PKK terör örgütü elebaşısı Abdullah Öcalan’ın kardeşi Mehmet Öcalan, “Biz de medyada izledik doğrudur ama tabii acı bir şeydir, keşke sürece devam edilseydi daha faydalı olabilirdi. Biz bunu defalarca söyledik, bundan yaklaşık bir ay önce ben adaya gittim. Az boz süreci biliyorum. Neyin nereye varacağını da tahmin edebiliyoruz. Çünkü adada ağabeyim Abdullah Öcalan’dan öğrendim. Benim bağlantım ne Kandil’le vardır ne de BDP Genel Başkanı ne de giden heyetle vardır. Tabii süreç şu aşamada bizimde medyadan izlediğimiz kadarıyla o gerillanın yurt dışına çıkması yani Kandil’deki yetkili PKK’lılar durdurmuşlar. Bunun kimseye faydasının olacağını düşünmüyorum. Olan da şudur süreç tek ayak üzerinde yürüyemez bir sürecin yürümesi için iki taraflı olması gerekir” diye konuştu.
Barış sürecinin tamamen durmadığına inandığını söyleyen Öcalan, “Devletin bu sürece katkı yapması gerekiyor 7-8 aydır paket diyorlar, bu paketin içerisini tam olarak kimse bilmiyor. Eğer paket bir an önce tamamen açıklansaydı ve bazı olumlu şeyler olsaydı süreç şu aşamada durma noktasında kalmazdı. Süreç durmuş değildir ama gerillanın çıkılması durdurulmuştur, devlet ve hükümet bu süreçte olumlu adımları atarsa sürece devam edilir. Ama bu şekilde sürdürülürse adada gördüğüm kadarıyla bu süreç tek ayak üzerinde yürüyemez. Süreç iki taraflı olmalıdır” şeklinde konuştu.
Süreçte en büyük gücün devlet ve hükümetin olduğunu belirten Öcalan, “9 aydan beri belki bir mermi yine sıkılmamıştır ve bir insan ölmemiştir. Bu iyi bir şeydir yani en büyük kar budur, ne asker ne gerillanın ölmemesi güzel bir şeydir ve herkes bundan dolayı son derece mutludur. Son dönemde süreç durmuştur tabii bu sürece katkısı olacak olan en büyük güç hükümet ve devlettir eğer onlar bir katkı yaparsa sürecin önü önümüzdeki günlerde yeniden açılabilir” dedi.
PKK mezarlığının tahrip edilmesi ile ilgili konuşan Öcalan, “Ölen bir insan sever sevmez ayrıdır. Ama onu mutlaka seven insanlar vardır yani dağın başında ölen PKK’lı da olsa mezarların tahrip edilmesi ve o cenazeleri alıp İstanbul’a götürülmesi ve ailelerin böyle zor duruma sokulması doğru bir şey değildir kimseye fayda getirmez. Yani ölülere saygılı olmak zorundasın bakın diri değildir bir kere ölmüştür, onların yani ölülerin üzerinden siyaset yapılmaz, aileleri ölülerini ziyaret ederler buna devlet ve hükümet saygılı olmak zorundadır. Diyorlar ki Şırnak’taki birim yapmıştır ama devletin bundan haberi vardır, devlet bunları orada yapan insanlara yani uyarı şeklinde çeki düzen vermek zorundadır. Ölen insanların cenazelerinin tahrip edilmemesi halkın kışkırtılacak seviyeye getirilmesinin ne anlamı vardır ve özellikle bu sürecin içerisinde yapılması hiç doğru değildir, yapılmaması gerektiğinin kanısındayız. Geçmişte belki her şey yapılmıştır, her şey olmuştur ama şimdi dünya çok daralmıştır, dünya da kabul etmezler insanlarda kabul etmezler. Cenazelere, ölen insanlara ve ailelere saygılı olsak daha faydalı olabilir, diyeceklerim budur ama bu acı bir şeydir olmaması gerekirdi, olmuşsa bir kere daha böyle vakaların olmamasını isteriz ve dileriz” ifadelerini kullandı.
“PYD TÜRKİYE’NİN DÜŞMANI DEĞİLDİR”
Suriye’de El-Nusra ile PYD güçleri arasındaki çatışmalara da değinen Mehmet Öcalan; “PYD oradaki Kürtleri temsil eden bir partidir, o tek PYD değildir bunların içerisinde Araplar da vardır, belki her milletten insanlar vardır. Belki Ermeniler vardır Süryaniler vardır, Türkmenler vardır yani herkes vardır” dedi, n dostudur buna inanıyoruz.” Şeklinde konuştu.
Kaynak: İHA
Konu ile ilgili İHA muhabirinin sorularını yanıtlayan ve çekilmeyi durdurmanın farklı sebepleri olduğunu da iddia eden Bozan Karayılan, “Bilindiği gibi KCK’nın yaptığı bir açıklama ile PKK’nın sınır dışına çekilme uygulamasını şimdilik durdurulmuştur. Bu herhangi bir provokasyon değildir. Bu gerçekliktir, bunun farklı sebepleri vardır. Bunlardan birisi hükümetin bir adım atmaması ve verilen sözlerin tutulmamasıdır” diye konuştu.
Ülkenin çok hassas bir süreçten geçtiğini belirten Bozan Karayılan, “Şimdilik hasas bir süreçten geçiyoruz Kürt ve Türk halkı açısından umarız ki başarıya ulaşacaktır. Süreç devam ediyor ama şuan geri çekilmeler durduruldu. İnşallah bu süreç başarıya ulaşır, hangi bir tıkanma olmadığını düşünüyorum. İmralı’da Sayın Öcalan’la yapılan görüşmeler belirleyicidir, tüm PKK’yı izleyen analizler olsun yorumcular olsun oradaki görüşmeler belirleyicidir. İmralı süreç bitti demeyene kadar hiç kimse sürecin bittiğini iddia edemez. Yani PKK’nın geri çekilmeyi durdurması uyarıdır” diye konuştu.
Süreç ile ilgili belirleyici etkenin Başbakan Erdoğan ve Öcalan’ın tutumları olduğunu kaydeden karayılan, “Bu konuda belirleyici olan Sayın Öcalan ve Sayın Erdoğan’ın tutumlarıdır. Tabii bütün kamuoyunun takdir ettiği gibi bizim de hükümetten beklentimiz bu barış sürecinin başarıya ulaşmasıdır. Bu sürece sahip çıkıyoruz, Türkiye kamuoyu sahip çıkıyor gerçekten bu kanın durması Kürt halkının haklarının verilmesi önemlidir. Artık insanlar savaş istemiyor barış istiyor. 8 aylık süreçte geri çekilmeyle beraber bir cenazenin gelmemesi sevindiricidir hepimizi sevindirmiştir. Hükümetin gereğini yapması gerekir bu konuda adımların atılması gerekiyor. Bu adımlar KCK’nın tutuklularının salı verilmesi, anayasadaki ana dildeki eğitim hakkının sağlanması ve seçim barajının indirilmesi gibi maddelerdir. Bunlarda çok zor maddeler değildir. Hükümetin bunları muhakkak ivedilikle yapması gerekir” ifadelerini kullandı.
PKK mezarlığının tahrip edilmesi ile ilgili soruşturma açılması gerektiğini söyleyen Karayılan, “Mezarlık saldırıları insanlık dışı bir saldırıdır, hiçbir dinin hiçbir mezhebin kabul etmediği bir saldırıdır, mezarlık saldırıları vahşi bir saldırıdır. Biz bu saldırıyı kınıyoruz. Hükümetin bunun üzerine düşmesi gerekir, sorumlulukları gereği en azından bir soruşturma açılması gerekir” şeklinde konuştu.
ÖCALAN: “BARIŞ SÜRECİ TEK AYAK ÜZERİNDE YÜRÜYEMEZ”
Terör örgütü KCK yöneticilerinin çekilmeyi durdurdukları iddiası barış süreci ile ilgili İHA muhabirinin sorularını yanıtlayan PKK terör örgütü elebaşısı Abdullah Öcalan’ın kardeşi Mehmet Öcalan, “Biz de medyada izledik doğrudur ama tabii acı bir şeydir, keşke sürece devam edilseydi daha faydalı olabilirdi. Biz bunu defalarca söyledik, bundan yaklaşık bir ay önce ben adaya gittim. Az boz süreci biliyorum. Neyin nereye varacağını da tahmin edebiliyoruz. Çünkü adada ağabeyim Abdullah Öcalan’dan öğrendim. Benim bağlantım ne Kandil’le vardır ne de BDP Genel Başkanı ne de giden heyetle vardır. Tabii süreç şu aşamada bizimde medyadan izlediğimiz kadarıyla o gerillanın yurt dışına çıkması yani Kandil’deki yetkili PKK’lılar durdurmuşlar. Bunun kimseye faydasının olacağını düşünmüyorum. Olan da şudur süreç tek ayak üzerinde yürüyemez bir sürecin yürümesi için iki taraflı olması gerekir” diye konuştu.
Barış sürecinin tamamen durmadığına inandığını söyleyen Öcalan, “Devletin bu sürece katkı yapması gerekiyor 7-8 aydır paket diyorlar, bu paketin içerisini tam olarak kimse bilmiyor. Eğer paket bir an önce tamamen açıklansaydı ve bazı olumlu şeyler olsaydı süreç şu aşamada durma noktasında kalmazdı. Süreç durmuş değildir ama gerillanın çıkılması durdurulmuştur, devlet ve hükümet bu süreçte olumlu adımları atarsa sürece devam edilir. Ama bu şekilde sürdürülürse adada gördüğüm kadarıyla bu süreç tek ayak üzerinde yürüyemez. Süreç iki taraflı olmalıdır” şeklinde konuştu.
Süreçte en büyük gücün devlet ve hükümetin olduğunu belirten Öcalan, “9 aydan beri belki bir mermi yine sıkılmamıştır ve bir insan ölmemiştir. Bu iyi bir şeydir yani en büyük kar budur, ne asker ne gerillanın ölmemesi güzel bir şeydir ve herkes bundan dolayı son derece mutludur. Son dönemde süreç durmuştur tabii bu sürece katkısı olacak olan en büyük güç hükümet ve devlettir eğer onlar bir katkı yaparsa sürecin önü önümüzdeki günlerde yeniden açılabilir” dedi.
PKK mezarlığının tahrip edilmesi ile ilgili konuşan Öcalan, “Ölen bir insan sever sevmez ayrıdır. Ama onu mutlaka seven insanlar vardır yani dağın başında ölen PKK’lı da olsa mezarların tahrip edilmesi ve o cenazeleri alıp İstanbul’a götürülmesi ve ailelerin böyle zor duruma sokulması doğru bir şey değildir kimseye fayda getirmez. Yani ölülere saygılı olmak zorundasın bakın diri değildir bir kere ölmüştür, onların yani ölülerin üzerinden siyaset yapılmaz, aileleri ölülerini ziyaret ederler buna devlet ve hükümet saygılı olmak zorundadır. Diyorlar ki Şırnak’taki birim yapmıştır ama devletin bundan haberi vardır, devlet bunları orada yapan insanlara yani uyarı şeklinde çeki düzen vermek zorundadır. Ölen insanların cenazelerinin tahrip edilmemesi halkın kışkırtılacak seviyeye getirilmesinin ne anlamı vardır ve özellikle bu sürecin içerisinde yapılması hiç doğru değildir, yapılmaması gerektiğinin kanısındayız. Geçmişte belki her şey yapılmıştır, her şey olmuştur ama şimdi dünya çok daralmıştır, dünya da kabul etmezler insanlarda kabul etmezler. Cenazelere, ölen insanlara ve ailelere saygılı olsak daha faydalı olabilir, diyeceklerim budur ama bu acı bir şeydir olmaması gerekirdi, olmuşsa bir kere daha böyle vakaların olmamasını isteriz ve dileriz” ifadelerini kullandı.
“PYD TÜRKİYE’NİN DÜŞMANI DEĞİLDİR”
Suriye’de El-Nusra ile PYD güçleri arasındaki çatışmalara da değinen Mehmet Öcalan; “PYD oradaki Kürtleri temsil eden bir partidir, o tek PYD değildir bunların içerisinde Araplar da vardır, belki her milletten insanlar vardır. Belki Ermeniler vardır Süryaniler vardır, Türkmenler vardır yani herkes vardır” dedi, n dostudur buna inanıyoruz.” Şeklinde konuştu.