Çözüm Süreciyle Köylerine Dönen Yezidiler İlk Resmi İnanç Evlerini Açtı
Avrupa’daki yaklaşık 6 bin Yezidi, aralarında topladıkları 1 milyon lirayla Türkiye’ye geldiklerinde kalacakları ve inançlarına göre ibadetlerini yapacakları bir kültürevi yaptı.
Mardin'in Midyat ilçesine bağlı Güven köyünde yapılan açılışa Vali Yardımcısı Selim Palamut, BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, Kuzey Irak Yezidiler Vakfı Başkanı Hayri Bozani, Köy Meclis Başkanı Yüksel Şevki, Yezidiler Din Adamı Şehmus Deniz, Midyat Kaymakam Vekili Ömerli Kaymakamı Tekin Erdemir ile çok sayıda vatandaş katıldı.
Açılış, devletin vali ve kaymakam düzeyinde temsil edildiği ilk Yezidi etkinliği oldu. Türkiye’nin en büyük Yezidi köyü olan Midyat’taki Güven köyünde inşa edilen binanın açılışına Süryani, Müslüman ve Yezidi gibi farklı inançlarda olan vatandaşlar katıldı.
Etkinlikte barış, kardeşlik ve hoşgörü mesajları verildi.
Çeşitli nedenlerle kendi topraklarını terk edip toplu şekilde Avrupa ülkelerine göç eden Süryaniler ve Yezidilerin ülkede atılan demokratikleşme adımları neticesinde geri dönüş özlemi içerisine girdikleri belirtilirken, barış sürecini desteklediklerini açıklayan Yezidiler geri dönüş için bu kültür evini inşa ettiklerini söyledi.
YEZİDİ TARİHİNDE İLK KÜLTÜREVİ
Midyat katori taşı ile yapılan iki katlı Güven Kültür ve Konukevi’nin üst katı Türkiye’ye gelen Yezidilerin kalması için 12 odalık bir konuk evi olarak yapıldı. Konuk evinin alt katındaki iki büyük salon ise Yezidilerin kendi inançlarına göre gün doğumu ve gün batımında ibadetlerini yapabilecekleri, bayramlarını kutlayacakları yerb olarak kullanılacak. Avrupa’da yaşayan 6 bin Yezidinin kendi aralarında topladığı yaklaşık 1 milyon lirayla inşa edilen kültür evinin yapımı 2 yıl sürdü. Kültür evine önümüzdeki senelerde Ezdai inancının kabesi sayılan Irak’ın Kuzey bölgesindeki Laliş'e benzer bir kubbenin de yapılacağı bildirildi.
Almanya’da faaliyet gösteren Die Linke Partisi eski Milletvekili Ezidi Ali Atalan Yezidilerin de bu topraklardaki bir çiçek olduğunu belirterek barış sürecini desteklediklerini belirtti.
Atalan, "Yezidilerin tarihinde hiçbir zaman böyle bir kültür evi açılışı olmamıştır. Yezidi tarihinde sürekli var olan değerleri kültür evleri, inanç evleri tahrip edilmiş, yıkılmış ve fiziksel imhaya tabii tutulmuştur. Bu kültür evinin açılışı ve sizin bu açılışa katılmanız yeni bir sürecin başlangıcı anlamını taşıyor bizim için. Yezidilere umut veriyor Yezidileri sevindiriyor ve gerçekten kendi ülkelerine dönüş sürecini hızlandıracaktır. Bu ülkeden bu topraklardan bir çiçek eksikti. Süryaniler gibi, diğer inanç toplulukları gibi Ezidiler de bu toprakların en kadim inançlarından en kadim topluluklarından bir tanesidir. Bu topluluğun buradan gitmesi büyük bir insanlık ayıbı olacaktır. Bu topraklarda başlatılan barış sürecini, müzakare sürecini demokratik çözüm sürecini Yezidiler ezici çoğunluğuyla tam destek vermektedir. Bu çözümün aynı zamanda Yezidiler için de özgürlük, eşitlik, adalet getireciğini ümit ediyoruz" dedi.
Farklı kültürlerin bir zenginlik olduğunu ve bu kültürevleri sayesinde kültürün gelecek nesillere aktarılacağını belirten Mardin Vali Yardımcısı Selim Palamut ise, "Mardin diller, dinler şehri, kültürlerin şehri burada bir çok kültür var. Bu kültürlerin olması bize güç veriyor. Bu kültürlerin yaşaması için de biz üzerimize düşen her türlü fedakarlığı yapmaya hazırız. Bu kültürler bizim zenginliklerimiz herkes bu kültürleri gelecek nesillerine aktarabilmesi için bu gibi kültür evlerinin inşaasında, kültürlerinin devamı noktasında güzel çalışmalar. Bacın köyünde vatandaşlarımız az sayıdaymış ama yurtdışında tekrar buraya dönmek isteyen değerli vatandaşlarımız varmış. Onlarda buraya gelmek isterlerse kapılar sonuna kadar onlara da açık" diye konuştu
Süryani asıllı BDP Mardin Milletvekili Erol Dora da, "Binlerce senedir birlikte yaşadığımız Yezidi vatandaşlarımız, kardeşlerimiz maalesef kendi anavatanlarını terk etme durumunda kalmışlardır. Aynı zamanda nasıl ki Türkiye’ de başlatılmış olan bu demokratik çözüm süreci dolayısıyla da hepimizin müdahilliğiyle de artık Türkiye’ de gerçek anlamda bir barışın tesisi ve bütün vatandaşlarımızın kendi etnik yapılarıyla, renkleriyle, inançlarıyla özgürce mezopotamyada, Türkiye’ de yaşaması için hepimizin katkı sunması gerektiğine inanıyorum" şeklinde konuştu.
"ERMENİ, YEZİDİ VE SÜRYANİLERE HAKSIZLIK YAPTIK AF DİLİYORUZ"
Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Daimi Meclis üyesi Osman Özçelik Kürtçe yaptığı konuşmada, Yezidi, Süryani ve Ermenilere Müslümanlar ve Kürtler tarafından zorluk ve haksızlık uygulandığını kaydederek, af diledi. Özçelik, "Yezidi inancında başka dinlerden gelenleri kabul etme yoktur. Musevi inancı gibi. Yani Yezidiler yayılmacı değildir. Başka önemli bir özeliği ise ana dillerinin Kürtçe olmasıdır. Sizden af diliyoruz ki şimdiye kadar size yeterince destek olmadık. Çoğu zamanda zor biz Kürtler tarafından size uygulanmıştır. Bundan dolayı sizden af diliyorum. Bu affı sadece sizden değil Mezopotamya kültürünün inşaasında devlet politikası eliyle biz Kürtler ve Müslümanlar Ermeni kardeşlerimiz biz onlara da haksızlık yaptık. Biz tarihi affımızı Ermeni kardeşlerimizden de istiyoruz. Yine affımızı Süryani kardeşlerimizden de istiyoruz. Onlarda bu mezopotamya topraklarının kadim bir milletidir" ifadelerini kullandı
Türkiye’de hala Ezdai inancı resmen kabul edilmiyor. Nüfus cüzdanlarının din hanesine hala ya 0, ya X, ya da nokta konuluyor. Kutsal kitapları asılları Kürtçe olan Kitab-ı Cilve (Vahiy/Tecelli Kitabı) ve Mushaf-ı Reş (Kara Kitap). Yezidiler, ibadetlerini gün doğarken ve güneş batarken yapıyor. Ezdai, kelimesi Kürtçe 'Tanrının Takipçileri' anlamına gelirken, inanca göre melek Tavus hiçbir şey yokken vardı ve Tanrı’nın izniyle Yezidilere yol göstermek için yeryüzüne insan şeklinde indi. Kutsal mekanları Kuzey Irak'ta bulunan Laliş isimli yer. Yezidilik ise Yezidilerin tanrısının bin bir isminden gelirken, Kürtçe'de yaratılan, var edilen anlamında kullanılıyor.
Kaynak: İHA
Açılış, devletin vali ve kaymakam düzeyinde temsil edildiği ilk Yezidi etkinliği oldu. Türkiye’nin en büyük Yezidi köyü olan Midyat’taki Güven köyünde inşa edilen binanın açılışına Süryani, Müslüman ve Yezidi gibi farklı inançlarda olan vatandaşlar katıldı.
Etkinlikte barış, kardeşlik ve hoşgörü mesajları verildi.
Çeşitli nedenlerle kendi topraklarını terk edip toplu şekilde Avrupa ülkelerine göç eden Süryaniler ve Yezidilerin ülkede atılan demokratikleşme adımları neticesinde geri dönüş özlemi içerisine girdikleri belirtilirken, barış sürecini desteklediklerini açıklayan Yezidiler geri dönüş için bu kültür evini inşa ettiklerini söyledi.
YEZİDİ TARİHİNDE İLK KÜLTÜREVİ
Midyat katori taşı ile yapılan iki katlı Güven Kültür ve Konukevi’nin üst katı Türkiye’ye gelen Yezidilerin kalması için 12 odalık bir konuk evi olarak yapıldı. Konuk evinin alt katındaki iki büyük salon ise Yezidilerin kendi inançlarına göre gün doğumu ve gün batımında ibadetlerini yapabilecekleri, bayramlarını kutlayacakları yerb olarak kullanılacak. Avrupa’da yaşayan 6 bin Yezidinin kendi aralarında topladığı yaklaşık 1 milyon lirayla inşa edilen kültür evinin yapımı 2 yıl sürdü. Kültür evine önümüzdeki senelerde Ezdai inancının kabesi sayılan Irak’ın Kuzey bölgesindeki Laliş'e benzer bir kubbenin de yapılacağı bildirildi.
Almanya’da faaliyet gösteren Die Linke Partisi eski Milletvekili Ezidi Ali Atalan Yezidilerin de bu topraklardaki bir çiçek olduğunu belirterek barış sürecini desteklediklerini belirtti.
Atalan, "Yezidilerin tarihinde hiçbir zaman böyle bir kültür evi açılışı olmamıştır. Yezidi tarihinde sürekli var olan değerleri kültür evleri, inanç evleri tahrip edilmiş, yıkılmış ve fiziksel imhaya tabii tutulmuştur. Bu kültür evinin açılışı ve sizin bu açılışa katılmanız yeni bir sürecin başlangıcı anlamını taşıyor bizim için. Yezidilere umut veriyor Yezidileri sevindiriyor ve gerçekten kendi ülkelerine dönüş sürecini hızlandıracaktır. Bu ülkeden bu topraklardan bir çiçek eksikti. Süryaniler gibi, diğer inanç toplulukları gibi Ezidiler de bu toprakların en kadim inançlarından en kadim topluluklarından bir tanesidir. Bu topluluğun buradan gitmesi büyük bir insanlık ayıbı olacaktır. Bu topraklarda başlatılan barış sürecini, müzakare sürecini demokratik çözüm sürecini Yezidiler ezici çoğunluğuyla tam destek vermektedir. Bu çözümün aynı zamanda Yezidiler için de özgürlük, eşitlik, adalet getireciğini ümit ediyoruz" dedi.
Farklı kültürlerin bir zenginlik olduğunu ve bu kültürevleri sayesinde kültürün gelecek nesillere aktarılacağını belirten Mardin Vali Yardımcısı Selim Palamut ise, "Mardin diller, dinler şehri, kültürlerin şehri burada bir çok kültür var. Bu kültürlerin olması bize güç veriyor. Bu kültürlerin yaşaması için de biz üzerimize düşen her türlü fedakarlığı yapmaya hazırız. Bu kültürler bizim zenginliklerimiz herkes bu kültürleri gelecek nesillerine aktarabilmesi için bu gibi kültür evlerinin inşaasında, kültürlerinin devamı noktasında güzel çalışmalar. Bacın köyünde vatandaşlarımız az sayıdaymış ama yurtdışında tekrar buraya dönmek isteyen değerli vatandaşlarımız varmış. Onlarda buraya gelmek isterlerse kapılar sonuna kadar onlara da açık" diye konuştu
Süryani asıllı BDP Mardin Milletvekili Erol Dora da, "Binlerce senedir birlikte yaşadığımız Yezidi vatandaşlarımız, kardeşlerimiz maalesef kendi anavatanlarını terk etme durumunda kalmışlardır. Aynı zamanda nasıl ki Türkiye’ de başlatılmış olan bu demokratik çözüm süreci dolayısıyla da hepimizin müdahilliğiyle de artık Türkiye’ de gerçek anlamda bir barışın tesisi ve bütün vatandaşlarımızın kendi etnik yapılarıyla, renkleriyle, inançlarıyla özgürce mezopotamyada, Türkiye’ de yaşaması için hepimizin katkı sunması gerektiğine inanıyorum" şeklinde konuştu.
"ERMENİ, YEZİDİ VE SÜRYANİLERE HAKSIZLIK YAPTIK AF DİLİYORUZ"
Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Daimi Meclis üyesi Osman Özçelik Kürtçe yaptığı konuşmada, Yezidi, Süryani ve Ermenilere Müslümanlar ve Kürtler tarafından zorluk ve haksızlık uygulandığını kaydederek, af diledi. Özçelik, "Yezidi inancında başka dinlerden gelenleri kabul etme yoktur. Musevi inancı gibi. Yani Yezidiler yayılmacı değildir. Başka önemli bir özeliği ise ana dillerinin Kürtçe olmasıdır. Sizden af diliyoruz ki şimdiye kadar size yeterince destek olmadık. Çoğu zamanda zor biz Kürtler tarafından size uygulanmıştır. Bundan dolayı sizden af diliyorum. Bu affı sadece sizden değil Mezopotamya kültürünün inşaasında devlet politikası eliyle biz Kürtler ve Müslümanlar Ermeni kardeşlerimiz biz onlara da haksızlık yaptık. Biz tarihi affımızı Ermeni kardeşlerimizden de istiyoruz. Yine affımızı Süryani kardeşlerimizden de istiyoruz. Onlarda bu mezopotamya topraklarının kadim bir milletidir" ifadelerini kullandı
Türkiye’de hala Ezdai inancı resmen kabul edilmiyor. Nüfus cüzdanlarının din hanesine hala ya 0, ya X, ya da nokta konuluyor. Kutsal kitapları asılları Kürtçe olan Kitab-ı Cilve (Vahiy/Tecelli Kitabı) ve Mushaf-ı Reş (Kara Kitap). Yezidiler, ibadetlerini gün doğarken ve güneş batarken yapıyor. Ezdai, kelimesi Kürtçe 'Tanrının Takipçileri' anlamına gelirken, inanca göre melek Tavus hiçbir şey yokken vardı ve Tanrı’nın izniyle Yezidilere yol göstermek için yeryüzüne insan şeklinde indi. Kutsal mekanları Kuzey Irak'ta bulunan Laliş isimli yer. Yezidilik ise Yezidilerin tanrısının bin bir isminden gelirken, Kürtçe'de yaratılan, var edilen anlamında kullanılıyor.