Edirne'de 591 Yıllık Hamam Onarılmayı Bekliyor
EDİRNE - CİHAN DEMİRCİ - Osmanlı padişahı 2. Murad tarafından 1422'de yaptırılan ve Osmanlı-Rus Savaşı'nda harap olan Gazimihal Hamamı'nın restorasyon projeleri ve rölöveleri tamamlandı. Hamam, restorasyon çalışmaları sona erdiğinde kentin tanıtımına da büyük katkı sağlayacak.
Edirne Müze Müdürü Hasan Karakaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Edirne'de Osmanlı döneminden kalma birçok tarihi eser yer aldığını söyledi.
Kentin coğrafi yapısı dolayısıyla üç nehrin geçtiği, suyu bol bir yerde bulunduğunu anlatan Karakaya, Gazimihal Külliyesi'nin, hamamı, camisi ve köprüsüyle 1422'de 2. Murad tarafından yaptırıldığını anlattı.
Gazimihal Hamamı'nın orijinalliğini koruyarak ayakta durduğunu ifade eden Karakaya, "Hamamın restore edilmesi kentin tanıtımı için de önemli. Hamam, Gazimihal Camisi ve köprüsüyle külliyenin bir parçasıdır. Gazimihal Hamamı çifte hamam özelliği yani kadınlar ve erkekler kısmını yapının içerisinde bulundurmasıyla da biliniyor" dedi.
Karakaya, Osmanlı Devleti döneminde hamanın kentin gelişimine büyük katkı sağladığını aktararak, hamamın mimari yapısıyla klasik Osmanlı ruhunu yaşattığını kaydetti.
Hamamın faaliyette bulunduğu dönemlerde iş yerleri bulunduğu söyleyen Karakaya, "Kalenin bir parçası Kafeskapısı yani kalenin girişinde yer alması, karşısında bulunan Şah-Melek Camisi'nin bulunması Osmanlı dokusunun güzel bir örneğini sergiliyor. Gazimihal Hamamı, 1829 Osmanlı-Rus Savaşı'nda kullanılmaz hale, terkedilir duruma geliyor" diye konuştu.
-"Her kubbesi ayrı bir aydınlatma özelliğine sahip"
Gazimihal Hamamı'nın kesme taş ve tuğladan yapılmış beden davurlarının orijinalliğini koruduğunu anlatan Karakaya, özellikle yapının yükseldiği tuğlaların dayanıklı olduğunu ifade etti.
Erkekler soyunma alanının çeşitli nedenlerden dolayı yıkıldığını aktaran Karakaya, şu bilgileri verdi:
"Doğu cephesi ortasında kadınlar bölümünün sivri kemerli giriş kapısı yer almaktadır. Üst örtüyü oluşturan tuğla kubbelerin kasnakları kasetli kesme taşlarla kaplanmıştır. Erkekler bölümü, kadınlar bölümüne göre daha büyük tutulmuş olup, mekan ayrımı birbirini tamamlayan hücreler halinde yapılmıştır. Soğukluk bölümünün üzerini örten esas kubbe ise zengin mukarnas dekorları malakari sıvaları ile dikkat çekmektedir. Soğukluk hücresinin batı kenarından girilen sıcaklık kapısı sivri kemerlidir.
Kuzey ve güney yönlerde iki eyvan ile genişletilen mekan merkezde tam kubbe ve eyvanlarda yarım kubbe ile örtülmüştür. Kubbe ortasında bulunan fener ile hamamın aydınlatması kuvvetlendirilmiştir. Her kubbesi ayrı bir aydınlatma özelliğine sahiptir. Sıcaklığın hemen batısında özel halvet hücreleri yer almaktadır. Kadınlar kısmının giriş kapısı arkasındaki alan ise tuğla kubbe ile örtülmüştür."
-"Restorasyonu ile ilgili süreç devam ediyor"
Gazimihal Hamamı'nın restorasyon projesi ve rölövelerinin Edirne Valiliğince çizdirilerek, Koruma Kurulu'na gönderildiğini bildiren Karakaya, "Restorasyon ile ilgili süreç devam ediyor" diye konuştu.
Edirne'de 15. yüzyıldan kalma Beylerbeyi, Yeniçeri, Tahtakale ve Arap hamamlarının kullanılmadığını belirten Karakaya, "Edirne nasıl nehirleriyle biliniyorsa, hamamlar kenti olması da önemli bir özelliğidir. Üç nehir ve dokuz köprü bulunan şehirde, hamamlar, 200'den fazla çeşme ve su terazisi bulunmaktadır. Günümüzde vatandaşlar Osmanlı Devleti döneminde kalma Mezitbey, Sokollo ve Saray hamamlarını halen kullanabiliyor" ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA
Kentin coğrafi yapısı dolayısıyla üç nehrin geçtiği, suyu bol bir yerde bulunduğunu anlatan Karakaya, Gazimihal Külliyesi'nin, hamamı, camisi ve köprüsüyle 1422'de 2. Murad tarafından yaptırıldığını anlattı.
Gazimihal Hamamı'nın orijinalliğini koruyarak ayakta durduğunu ifade eden Karakaya, "Hamamın restore edilmesi kentin tanıtımı için de önemli. Hamam, Gazimihal Camisi ve köprüsüyle külliyenin bir parçasıdır. Gazimihal Hamamı çifte hamam özelliği yani kadınlar ve erkekler kısmını yapının içerisinde bulundurmasıyla da biliniyor" dedi.
Karakaya, Osmanlı Devleti döneminde hamanın kentin gelişimine büyük katkı sağladığını aktararak, hamamın mimari yapısıyla klasik Osmanlı ruhunu yaşattığını kaydetti.
Hamamın faaliyette bulunduğu dönemlerde iş yerleri bulunduğu söyleyen Karakaya, "Kalenin bir parçası Kafeskapısı yani kalenin girişinde yer alması, karşısında bulunan Şah-Melek Camisi'nin bulunması Osmanlı dokusunun güzel bir örneğini sergiliyor. Gazimihal Hamamı, 1829 Osmanlı-Rus Savaşı'nda kullanılmaz hale, terkedilir duruma geliyor" diye konuştu.
-"Her kubbesi ayrı bir aydınlatma özelliğine sahip"
Gazimihal Hamamı'nın kesme taş ve tuğladan yapılmış beden davurlarının orijinalliğini koruduğunu anlatan Karakaya, özellikle yapının yükseldiği tuğlaların dayanıklı olduğunu ifade etti.
Erkekler soyunma alanının çeşitli nedenlerden dolayı yıkıldığını aktaran Karakaya, şu bilgileri verdi:
"Doğu cephesi ortasında kadınlar bölümünün sivri kemerli giriş kapısı yer almaktadır. Üst örtüyü oluşturan tuğla kubbelerin kasnakları kasetli kesme taşlarla kaplanmıştır. Erkekler bölümü, kadınlar bölümüne göre daha büyük tutulmuş olup, mekan ayrımı birbirini tamamlayan hücreler halinde yapılmıştır. Soğukluk bölümünün üzerini örten esas kubbe ise zengin mukarnas dekorları malakari sıvaları ile dikkat çekmektedir. Soğukluk hücresinin batı kenarından girilen sıcaklık kapısı sivri kemerlidir.
Kuzey ve güney yönlerde iki eyvan ile genişletilen mekan merkezde tam kubbe ve eyvanlarda yarım kubbe ile örtülmüştür. Kubbe ortasında bulunan fener ile hamamın aydınlatması kuvvetlendirilmiştir. Her kubbesi ayrı bir aydınlatma özelliğine sahiptir. Sıcaklığın hemen batısında özel halvet hücreleri yer almaktadır. Kadınlar kısmının giriş kapısı arkasındaki alan ise tuğla kubbe ile örtülmüştür."
-"Restorasyonu ile ilgili süreç devam ediyor"
Gazimihal Hamamı'nın restorasyon projesi ve rölövelerinin Edirne Valiliğince çizdirilerek, Koruma Kurulu'na gönderildiğini bildiren Karakaya, "Restorasyon ile ilgili süreç devam ediyor" diye konuştu.
Edirne'de 15. yüzyıldan kalma Beylerbeyi, Yeniçeri, Tahtakale ve Arap hamamlarının kullanılmadığını belirten Karakaya, "Edirne nasıl nehirleriyle biliniyorsa, hamamlar kenti olması da önemli bir özelliğidir. Üç nehir ve dokuz köprü bulunan şehirde, hamamlar, 200'den fazla çeşme ve su terazisi bulunmaktadır. Günümüzde vatandaşlar Osmanlı Devleti döneminde kalma Mezitbey, Sokollo ve Saray hamamlarını halen kullanabiliyor" ifadelerini kullandı.