Eskişehir Baro Başkanı Av. Rıza Öztekin:
Eskişehir Baro Başkanı Avukat Rıza Öztekin, Taksim Gezi Parkı’nda yaşanan eyleme Eskişehir’de destek veren 2 avukatın darp edilmesine tepki gösterdi.
Eskişehir Adliye Sarayı önünde bir basın açıklaması yapan Rıza Öztekin, hukukun üstünlüğü, hakların savunulması ve korunması çerçevesinde tepkilerini ortaya koymak üzere toplandıklarını ifade etti.
Taksim Gezi Parkı’ndaki direnişin basit bir direniş olarak gözlemlendiğine değinen Öztekin, "Ama olay tüm ülke çapında yayıldı. Hatta ülke çapını bırakın bugün tüm dünya basınında da bu konuda iktidar karşıtı eylemler ve söylemler var. Bu olayın iktidar karşıtı eylemlere dönüşmesinin sebepleri var. Bu eyleme Eskişehir’de de destek verildi.
Eskişehir köklü geçmişine, kentin felsefesine sahip çıktı. Bu konuda Taksim’de demokratik haklarını kullanan eylemcilere destek verdi. 31 Mayıs tarihinde ciddi bir eylem yapıldı. Biz burada orantısız güç gösterisinin benzerini gördük. Oradaki tüm yurttaşlarımız için üzülüyoruz" dedi.
Eskişehir Barosu'na bağlı 2 avukatın da Eskişehir’de yaşanan çatışmada yaralandığını söyleyen Öztekin, "Avukatlarımızdan Alper Can Aykaç ve Ayşegül Kumaş çok ağır şekilde coplandılar, darp edildiler. Alper Can Aykaç arkadaşımız 30’a yakın cop darbesi almıştır. Tabii Alper’den çok daha fazla cop darbesi alanlar vardır. Eli kırılanlar, şiddet görenler, belki de işkence görenler var. Biz Eskişehir Barosu olarak topluma bu olumsuzluğu oluşturan tüm uygulamaları kınıyoruz. Eskişehir Barosu olarak bu konuda mağdur olan herkese sahip çıkacağız. Çünkü barolar halkın avukatıdır. Birileri hiç istemese de rahatsız da olsa bu konuda Türkiye Barolar Birliği ağırlığını koymuştur" şeklinde konuştu.
Türkiye’de demokrasi olmadığını iddia eden Av. Rıza Öztekin, "Çünkü demokrasiyi araç olarak kullanacaklarını beyan etmişlerdir. Demokrasinin olmadığı yerde faşizm vardır. Biz bu ülkede teokratik faşizm yaşıyoruz. O yüzden bu ülkede adalet yitirilmiştir. Yok olmuştur. Adalet devletin temelidir. Devletin meşruiyet sebebi adalettir. Halkımız itidalli olmalıdır. Bu hakkı kullanırken de dikkatli olmalıdır. Provokasyonlara gelmemelidir. 6 gündür devam eden bu olaylar bir derstir. Birileri bu dersi almalıdır. Bu halka çapulcu diyemezsiniz. Siz demokratik görevini yapan kişilere çapulcu diyeceksiniz. Bu tam tersi olayları gerecektir. Polislere sesleniyoruz, her şeye rağmen biber gazı kullanmayın. Şiddet kullanmayın. Şiddet şiddeti doğuracaktır. Binlerce gözaltı var. Bir milyon kişiyi de mi gözaltına alacaksınız? Olaylar bu kadar büyürse ne yapacaksınız? Herkes sağduyulu olmalıdır. Bu ülkenin devleti bu konuda gereken adımı atmalıdır" diye konuştu.
Olaylarda polis tarafından darp edildiğini öne süren Kolektif Öğrenci Grubu üyesi Caner Ertay ise, yaşanan olayların, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın istediği şey olduğunu ileri sürdü. Ertay, "Tayyip Erdoğan’ın halka uygulamak istediği şey bu. Tayyip Erdoğan’ın avukatlara bile acıması yok. Avukatlara bile işkence yapıyor. Dün önce yaklaşık 30 tane çevik kuvvet polisinden işkence gördüm. Daha sonrasında ise 25 çevik kuvvet polisinden yarım saat boyunca işkence gördüm. Tüm Türkiye halkını sokağa çağırıyorum. Sokağa çıksınlar. Bunların hesabını sorsunlar. Orantılı güç diyorlar ya, orantılı güç falan olmaz. Halkın üzerine binlerce insanın üzerine gaz bombası atıyorsanız, orada insanlar kesinlikle yaralanır ve ölürler" dedi.
Kaynak: İHA
Taksim Gezi Parkı’ndaki direnişin basit bir direniş olarak gözlemlendiğine değinen Öztekin, "Ama olay tüm ülke çapında yayıldı. Hatta ülke çapını bırakın bugün tüm dünya basınında da bu konuda iktidar karşıtı eylemler ve söylemler var. Bu olayın iktidar karşıtı eylemlere dönüşmesinin sebepleri var. Bu eyleme Eskişehir’de de destek verildi.
Eskişehir köklü geçmişine, kentin felsefesine sahip çıktı. Bu konuda Taksim’de demokratik haklarını kullanan eylemcilere destek verdi. 31 Mayıs tarihinde ciddi bir eylem yapıldı. Biz burada orantısız güç gösterisinin benzerini gördük. Oradaki tüm yurttaşlarımız için üzülüyoruz" dedi.
Eskişehir Barosu'na bağlı 2 avukatın da Eskişehir’de yaşanan çatışmada yaralandığını söyleyen Öztekin, "Avukatlarımızdan Alper Can Aykaç ve Ayşegül Kumaş çok ağır şekilde coplandılar, darp edildiler. Alper Can Aykaç arkadaşımız 30’a yakın cop darbesi almıştır. Tabii Alper’den çok daha fazla cop darbesi alanlar vardır. Eli kırılanlar, şiddet görenler, belki de işkence görenler var. Biz Eskişehir Barosu olarak topluma bu olumsuzluğu oluşturan tüm uygulamaları kınıyoruz. Eskişehir Barosu olarak bu konuda mağdur olan herkese sahip çıkacağız. Çünkü barolar halkın avukatıdır. Birileri hiç istemese de rahatsız da olsa bu konuda Türkiye Barolar Birliği ağırlığını koymuştur" şeklinde konuştu.
Türkiye’de demokrasi olmadığını iddia eden Av. Rıza Öztekin, "Çünkü demokrasiyi araç olarak kullanacaklarını beyan etmişlerdir. Demokrasinin olmadığı yerde faşizm vardır. Biz bu ülkede teokratik faşizm yaşıyoruz. O yüzden bu ülkede adalet yitirilmiştir. Yok olmuştur. Adalet devletin temelidir. Devletin meşruiyet sebebi adalettir. Halkımız itidalli olmalıdır. Bu hakkı kullanırken de dikkatli olmalıdır. Provokasyonlara gelmemelidir. 6 gündür devam eden bu olaylar bir derstir. Birileri bu dersi almalıdır. Bu halka çapulcu diyemezsiniz. Siz demokratik görevini yapan kişilere çapulcu diyeceksiniz. Bu tam tersi olayları gerecektir. Polislere sesleniyoruz, her şeye rağmen biber gazı kullanmayın. Şiddet kullanmayın. Şiddet şiddeti doğuracaktır. Binlerce gözaltı var. Bir milyon kişiyi de mi gözaltına alacaksınız? Olaylar bu kadar büyürse ne yapacaksınız? Herkes sağduyulu olmalıdır. Bu ülkenin devleti bu konuda gereken adımı atmalıdır" diye konuştu.
Olaylarda polis tarafından darp edildiğini öne süren Kolektif Öğrenci Grubu üyesi Caner Ertay ise, yaşanan olayların, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın istediği şey olduğunu ileri sürdü. Ertay, "Tayyip Erdoğan’ın halka uygulamak istediği şey bu. Tayyip Erdoğan’ın avukatlara bile acıması yok. Avukatlara bile işkence yapıyor. Dün önce yaklaşık 30 tane çevik kuvvet polisinden işkence gördüm. Daha sonrasında ise 25 çevik kuvvet polisinden yarım saat boyunca işkence gördüm. Tüm Türkiye halkını sokağa çağırıyorum. Sokağa çıksınlar. Bunların hesabını sorsunlar. Orantılı güç diyorlar ya, orantılı güç falan olmaz. Halkın üzerine binlerce insanın üzerine gaz bombası atıyorsanız, orada insanlar kesinlikle yaralanır ve ölürler" dedi.