Ab Türkiye Delegasyon Başkanı Büyükelçi Ripert Açıklaması
Şanlıurfa - Avrupa Birliği Türkiye Delegasyon Başkanı Büyükelçi Jean Maurice Ripert, "Ülkenin geleceğini ilgilendiren temel konularda toplumun her kesimiyle açık ve sürdürülebilir bir ilişki tesis edebilme kapasitesinin güçlendirilmesi, Türkiye'de demokrasinin ve vatandaşların devlete olan güveninin pekiştirilmesi açısından temel önem taşımaktadır" dedi.
Ripert, AB tarafından finanse edilen ve kız çocuklarının okullaşma oranının artırılmasını amaçlayan "Kız Çocuklarını Okula Kazandırma Projesi"nin tamamlanması dolayısıyla Şanlıurfa'da bir otelde düzenlenen kapanış toplantısında, Türkiye'nin AB'ye katılımına değinerek, süreçte yaşanan yavaşlamalara ve siyasi güçlüklere rağmen 2013'te önemli ilerlemeler kaydedilmesi konusunda ümitli olunabileceğini söyledi.
Yakın zamanda Brüksel'de bir faslın daha müzakerelere açılmasının beklendiğini aktaran Ripert, "Bu da bölgesel politikalar konusundaki 22. fasıl. Aynı zamanda ilk fırsatta Türkiye ile vize, hareketlilik ve göç konularında kapsamlı bir diyalog başlatmanın yollarını arıyoruz. Umuyoruz ki bu diyalog ilerde Türk vatandaşlarının AB ülkelerine vizesiz seyahat edebilmesine yol açacak" dedi.
Ripert, Kopenhag kriterlerinin tam olarak karşılanması için gerçekleştirdiği siyasi reformların devam etmesini temenni ettiklerini belirterek, şunları kaydetti:
"Bu çerçevede ülke genelinde meydana gelen olaylar bağlamında Avrupa Birlği'nin Türkiye'nin katılım sürecine olan bağlılığını vurgulamak istiyorum. Bu husus zaten geçtiğimiz aralık ayında AB hükümet ve devlet başkanlarıyla yapılan toplantı sırasında teyit edilmişti. Aynı zamanda müzakere süreciyle demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğünün tam olarak tamamlanmasının bir paranın iki yüzü olarak tarafımızdan değerlendirildiğini belirtmek istiyorum. Hem sivil toplumun güçlendirilmesi hem de yetkililerin ülkenin geleceğini ilgilendiren temel konularda toplumun her kesimiyle açık ve sürdürülebilir bir ilişki tesis edebilme kapasitesinin güçlendirilmesi, Türkiye'de demokrasinin ve vatandaşların devlete olan güveninin pekiştirilmesi açısından temel önem taşımaktadır."
Çocukların eğitimine önem verilmeden sürdürülebilir bir kalkınmanın gerçekleştirilmesinin mümkün olamayacağı ifade eden Ripert, "Kız Çocuklarının Okula Kazandırılması Projesi" ile gurur duyduğunu söyledi.
Türkiye'de çocukların okullaştırılmasında ilerlemeler kaydedildiğini aktaran Ripert, okullaşma oranının tek başına yeterli olamayacağını, bunun devam etmesinin de sağlanması gerektiğini vurguladı.
-"Kardeş kanı akmayacak"
Şanlıurfa Valisi Celalettin Güvenç de Türkiye genelinde eğitimin şartlarının geliştirilmesi noktasında önemli çalışmalar yaptığını belirterek, kız çocuklarının ilkokullaşması bakımından AB ülkelerini yakalamak üzere olduğunu söyledi.
Anne ve babaların kız çocuklarının okullaşması konusunda bilinçlendiğini aktaran Güvenç, bu nedenle Milli Eğitim Bakanlığına ayrılan bütçenin son yıllarda Milli Savunma Bakanlığının bütçesinin önüne geçtiğini belirterek, şöyle konuştu:
"Hangi şartlarda gelmiştir onu da sayın büyükelçim çok daha iyi takdir eder. Biz bir Hollanda değiliz, biz bir Fransa değiliz, biz bir İngiltere değiliz. Bizim etrafımız yangın yeri, biz terörle uğraşıyoruz, şiddetle uğraşıyoruz. Onlarca yıldır uğraşıyoruz. Ama çok şükür o konularda da toplumdaki duyarlılık sayesinde bir çözüm noktasına inşallah geleceğiz. Kardeş kanı akmayacak, kardeş kanını Türkiye durduracak."
Konuşmasında Taksim'de yaşanan olaylara da değinen Vali Güvenç, İstanbul'da yaşanan olaylardan önce yetkililerle, polisin toplumsal olaylardaki müdahale tarzını tartıştıklarını, olaylardan sonra ise bunun daha iyi sorgulanacağını belirtti.
Vali Güvenç, Taksim'deki olaylara ilişkin yabancı ülkelerin tavrını ise şöyle değerlendirdi:
"İstanbul olayları için ABD'den bir günde 2-3 açıklama...BBC'den canlı yayınları ibretle izliyoruz. Aynı Avrupa'nın aynı ABD'nin Suriye'de günde 150 kişi öldürülürken, şehirler yıkılırken seyirci olmasını bu millet ibretle seyrediyor ve not alıyor. Sayın Büyükelçime dışarıda da söyledim; gelecek nesillere dünya Suriye'yi izah edemez, Hristiyanı da, Müslümanı da, Yahudisi de izah edemez. Bir ülke iki senedir yakılıyor, bombalanıyor, fırın kuyruklarında ekmek kuyruklarında hastanelerde insanlar scudlarla uçaklarla bombalanıyor. Efendim İran, Rusya onları destekliyor efendim batı ne yapıyor, Avrupa Birliği neresinde, ABD nerede, Birleşmiş Milletler nerede ve NATO nerede? Türkiye hiç sorumluluğu olmayan, sebep olmadığı bu olayın ceremesini 21. asrın onurunu kurtarma adına tolare etmeye çalışıyor. 300 bin mülteciye bakıyor, 1 milyar doların üzerinde parayı harcıyor. Ama hiç merak etmeyin. Bizim mücadelemiz 21. asrın, Avrupa'nın, Amerika'nın, insanlığın onurunu kurtaracaktır."
Toplantıda ayrıca, proje kapsamında okullaştırılan öğrenciler hayatlarındaki değişimi anlatarak, tiyatro oyunu sahneledi.
Kız çocuklarının okullaşmasının düşük olduğu saptanan 16 pilot ilde 26 ay boyunca uygulanan proje çerçevesinde, 3 bin 200 evin ziyaret edilerek 2 bin çocuğun okullaştırılmasının sağlandığı ve öğrencilere eğitim materyalı desteği sunulduğu belirtildi.
Toplantıya, Belediye Başkanı Ahmet Eşref Fakıbaba, Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Salih Çelik, projenin uygulandığı 16 ilin milli eğitim müdürleri ve ilgililer katıldı.
Kaynak: AA
Yakın zamanda Brüksel'de bir faslın daha müzakerelere açılmasının beklendiğini aktaran Ripert, "Bu da bölgesel politikalar konusundaki 22. fasıl. Aynı zamanda ilk fırsatta Türkiye ile vize, hareketlilik ve göç konularında kapsamlı bir diyalog başlatmanın yollarını arıyoruz. Umuyoruz ki bu diyalog ilerde Türk vatandaşlarının AB ülkelerine vizesiz seyahat edebilmesine yol açacak" dedi.
Ripert, Kopenhag kriterlerinin tam olarak karşılanması için gerçekleştirdiği siyasi reformların devam etmesini temenni ettiklerini belirterek, şunları kaydetti:
"Bu çerçevede ülke genelinde meydana gelen olaylar bağlamında Avrupa Birlği'nin Türkiye'nin katılım sürecine olan bağlılığını vurgulamak istiyorum. Bu husus zaten geçtiğimiz aralık ayında AB hükümet ve devlet başkanlarıyla yapılan toplantı sırasında teyit edilmişti. Aynı zamanda müzakere süreciyle demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğünün tam olarak tamamlanmasının bir paranın iki yüzü olarak tarafımızdan değerlendirildiğini belirtmek istiyorum. Hem sivil toplumun güçlendirilmesi hem de yetkililerin ülkenin geleceğini ilgilendiren temel konularda toplumun her kesimiyle açık ve sürdürülebilir bir ilişki tesis edebilme kapasitesinin güçlendirilmesi, Türkiye'de demokrasinin ve vatandaşların devlete olan güveninin pekiştirilmesi açısından temel önem taşımaktadır."
Çocukların eğitimine önem verilmeden sürdürülebilir bir kalkınmanın gerçekleştirilmesinin mümkün olamayacağı ifade eden Ripert, "Kız Çocuklarının Okula Kazandırılması Projesi" ile gurur duyduğunu söyledi.
Türkiye'de çocukların okullaştırılmasında ilerlemeler kaydedildiğini aktaran Ripert, okullaşma oranının tek başına yeterli olamayacağını, bunun devam etmesinin de sağlanması gerektiğini vurguladı.
-"Kardeş kanı akmayacak"
Şanlıurfa Valisi Celalettin Güvenç de Türkiye genelinde eğitimin şartlarının geliştirilmesi noktasında önemli çalışmalar yaptığını belirterek, kız çocuklarının ilkokullaşması bakımından AB ülkelerini yakalamak üzere olduğunu söyledi.
Anne ve babaların kız çocuklarının okullaşması konusunda bilinçlendiğini aktaran Güvenç, bu nedenle Milli Eğitim Bakanlığına ayrılan bütçenin son yıllarda Milli Savunma Bakanlığının bütçesinin önüne geçtiğini belirterek, şöyle konuştu:
"Hangi şartlarda gelmiştir onu da sayın büyükelçim çok daha iyi takdir eder. Biz bir Hollanda değiliz, biz bir Fransa değiliz, biz bir İngiltere değiliz. Bizim etrafımız yangın yeri, biz terörle uğraşıyoruz, şiddetle uğraşıyoruz. Onlarca yıldır uğraşıyoruz. Ama çok şükür o konularda da toplumdaki duyarlılık sayesinde bir çözüm noktasına inşallah geleceğiz. Kardeş kanı akmayacak, kardeş kanını Türkiye durduracak."
Konuşmasında Taksim'de yaşanan olaylara da değinen Vali Güvenç, İstanbul'da yaşanan olaylardan önce yetkililerle, polisin toplumsal olaylardaki müdahale tarzını tartıştıklarını, olaylardan sonra ise bunun daha iyi sorgulanacağını belirtti.
Vali Güvenç, Taksim'deki olaylara ilişkin yabancı ülkelerin tavrını ise şöyle değerlendirdi:
"İstanbul olayları için ABD'den bir günde 2-3 açıklama...BBC'den canlı yayınları ibretle izliyoruz. Aynı Avrupa'nın aynı ABD'nin Suriye'de günde 150 kişi öldürülürken, şehirler yıkılırken seyirci olmasını bu millet ibretle seyrediyor ve not alıyor. Sayın Büyükelçime dışarıda da söyledim; gelecek nesillere dünya Suriye'yi izah edemez, Hristiyanı da, Müslümanı da, Yahudisi de izah edemez. Bir ülke iki senedir yakılıyor, bombalanıyor, fırın kuyruklarında ekmek kuyruklarında hastanelerde insanlar scudlarla uçaklarla bombalanıyor. Efendim İran, Rusya onları destekliyor efendim batı ne yapıyor, Avrupa Birliği neresinde, ABD nerede, Birleşmiş Milletler nerede ve NATO nerede? Türkiye hiç sorumluluğu olmayan, sebep olmadığı bu olayın ceremesini 21. asrın onurunu kurtarma adına tolare etmeye çalışıyor. 300 bin mülteciye bakıyor, 1 milyar doların üzerinde parayı harcıyor. Ama hiç merak etmeyin. Bizim mücadelemiz 21. asrın, Avrupa'nın, Amerika'nın, insanlığın onurunu kurtaracaktır."
Toplantıda ayrıca, proje kapsamında okullaştırılan öğrenciler hayatlarındaki değişimi anlatarak, tiyatro oyunu sahneledi.
Kız çocuklarının okullaşmasının düşük olduğu saptanan 16 pilot ilde 26 ay boyunca uygulanan proje çerçevesinde, 3 bin 200 evin ziyaret edilerek 2 bin çocuğun okullaştırılmasının sağlandığı ve öğrencilere eğitim materyalı desteği sunulduğu belirtildi.
Toplantıya, Belediye Başkanı Ahmet Eşref Fakıbaba, Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Salih Çelik, projenin uygulandığı 16 ilin milli eğitim müdürleri ve ilgililer katıldı.