Laborant ve Veteriner Sağlık Bölümü Öğrencileri Poster Sunumu Yaptı
Narman Meslek Yüksek Laborant ve Veteriner Sağlık Bölümü tarafından okul konferans salonunda sığır ve koyun ırkları, arı yetiştirmeciliği konuları hakkında poster sunumu yapıldı.
Poster sunumuna Okul Müdürü Doç.Dr. Ercan Çelik, Müdür Yardımcısı Yrd.Doç.Dr. Murat Cengiz, Yrd.Doç.Dr. Sinan Kapuzlu ,arıcılar ,çiftçiler ve öğrenciler katıldı.
Bölgede hayvancılığın marka olduğu, arıcılığında marka olma yolunda olduğunu belirtilirken yapılan bu poster sunumların çiftçi ve arıcıların için eğitici olduğu belirtildi.
Poster sunumunda açılış konuşması yapan Müdür Yardımcısı Yrd.Doç.Dr. Murat Cengiz, “Öğrenciler bu tip çalışmalar yapması hem onları meslek hayatına hazırlamakta hem de motive etmekte ve onlara kazanımlar sağlamaktadır” dedi.
Poster sunumu hakkında bilgi veren Yrd.Doç.Dr. Sinan Kapuzlu ise “İnsan beslenmesinde temel besin maddeleri içerisinde hayvansal kökenli olanlar oldukça önemli bir yer tutar. Bu önem; hem besin maddesi olarak niteliklerinden hem de hayvansal ürünlerin üretim özelliklerinden kaynaklanır. Hayvansal kökenli besin maddelerinin beslenme kalitesi açısından pek çok üstün özelliğe sahip oldukları bilinmektedir. Örneğin yeterli ve dengeli bir beslenmeden söz edebilmek için günlük protein ihtiyacının belirli bir bölümünün, hiç olmazsa yüzde 40-60?ının, hayvansal kökenli besin maddelerinden sağlanması istenmektedir. Bir başka ifadeyle dengeli ve yeterli beslenme için sadece toplam besin maddeleri tüketimi değil, toplam tüketimin hangi kaynaklardan sağlandığının da önemi vardır. Hayvansal kökenli besin maddelerini büyük çoğunlukla ülkemizde yetiştirilen yerli, yerli melezi ve kültür ırkı hayvanlardan elde etmekteyiz.
Hayvan yetiştiriciliği ülkemiz için kültürel, sosyal ve ekonomik açıdan büyük öneme sahiptir. Diğer bir önemi ise ülkemiz çiftlik hayvanları açısından oldukça geniş bir genetik çeşitliliğe ev sahipliği yapmasıdır. Nitekim Türkiye’de, 19 adet saf yerli ve 6 adet geliştirilmiş ırk olmak üzere toplam 25 farklı ırk Koyun ırkı, 6 yerli ırk Sığır ırkı ve 4 farklı Arı ırkı yetiştiriciliği yapılmaktadır. Bundan başka ülkemizde yetiştiriciliği yapılan Siyah Alaca, Esmer İsviçre ve Angus gibi kültür ırkları ve çeşitli kan dereceli melez sığırlarda mevcuttur.
Ülkemiz ekonomisine büyük katkıda bulunan sığır ve koyun ırkları yıllar itibari ile değerlendirildiğinde son 22 yılda yerli koyun ırklarımızda yaklaşık yüzde 63 azalma (6.685.683 den 2.459.400 başa), kültür ırklarında yüzde 353 artış (1.253.865 den 5.679.484 başa) ve kültür melezi sığırlarda ise yüzde 43 artış (4.033.375-5.776.028 başa) olmak üzere genel olarak %16 oranında bir artış (11.972.923 dan 13.914.912 başa) olmuştur.
22 yıllık et ve süt üretimine bakıldığında Koyun ve Sığırlardan elde edilen toplam süt üretimi 9.743.855 tondan 16.984.845 tona çıkmış olup yaklaşık bu artış yüzde 74 civarında olmuştur. Kırmızı et üretimi ise 1991-2006 yılları arasında 747.753 tondan 763.310 tona çıkarak artış oranı yaklaşık yüzde 2,1 civarında olmuştur ‘ dedi.
Poster sunumu daha sonra posterlerin tanıtılması ve katılımcılara ikramların ardından poster sunumu sona erdi.
Kaynak: İHA
Bölgede hayvancılığın marka olduğu, arıcılığında marka olma yolunda olduğunu belirtilirken yapılan bu poster sunumların çiftçi ve arıcıların için eğitici olduğu belirtildi.
Poster sunumunda açılış konuşması yapan Müdür Yardımcısı Yrd.Doç.Dr. Murat Cengiz, “Öğrenciler bu tip çalışmalar yapması hem onları meslek hayatına hazırlamakta hem de motive etmekte ve onlara kazanımlar sağlamaktadır” dedi.
Poster sunumu hakkında bilgi veren Yrd.Doç.Dr. Sinan Kapuzlu ise “İnsan beslenmesinde temel besin maddeleri içerisinde hayvansal kökenli olanlar oldukça önemli bir yer tutar. Bu önem; hem besin maddesi olarak niteliklerinden hem de hayvansal ürünlerin üretim özelliklerinden kaynaklanır. Hayvansal kökenli besin maddelerinin beslenme kalitesi açısından pek çok üstün özelliğe sahip oldukları bilinmektedir. Örneğin yeterli ve dengeli bir beslenmeden söz edebilmek için günlük protein ihtiyacının belirli bir bölümünün, hiç olmazsa yüzde 40-60?ının, hayvansal kökenli besin maddelerinden sağlanması istenmektedir. Bir başka ifadeyle dengeli ve yeterli beslenme için sadece toplam besin maddeleri tüketimi değil, toplam tüketimin hangi kaynaklardan sağlandığının da önemi vardır. Hayvansal kökenli besin maddelerini büyük çoğunlukla ülkemizde yetiştirilen yerli, yerli melezi ve kültür ırkı hayvanlardan elde etmekteyiz.
Hayvan yetiştiriciliği ülkemiz için kültürel, sosyal ve ekonomik açıdan büyük öneme sahiptir. Diğer bir önemi ise ülkemiz çiftlik hayvanları açısından oldukça geniş bir genetik çeşitliliğe ev sahipliği yapmasıdır. Nitekim Türkiye’de, 19 adet saf yerli ve 6 adet geliştirilmiş ırk olmak üzere toplam 25 farklı ırk Koyun ırkı, 6 yerli ırk Sığır ırkı ve 4 farklı Arı ırkı yetiştiriciliği yapılmaktadır. Bundan başka ülkemizde yetiştiriciliği yapılan Siyah Alaca, Esmer İsviçre ve Angus gibi kültür ırkları ve çeşitli kan dereceli melez sığırlarda mevcuttur.
Ülkemiz ekonomisine büyük katkıda bulunan sığır ve koyun ırkları yıllar itibari ile değerlendirildiğinde son 22 yılda yerli koyun ırklarımızda yaklaşık yüzde 63 azalma (6.685.683 den 2.459.400 başa), kültür ırklarında yüzde 353 artış (1.253.865 den 5.679.484 başa) ve kültür melezi sığırlarda ise yüzde 43 artış (4.033.375-5.776.028 başa) olmak üzere genel olarak %16 oranında bir artış (11.972.923 dan 13.914.912 başa) olmuştur.
22 yıllık et ve süt üretimine bakıldığında Koyun ve Sığırlardan elde edilen toplam süt üretimi 9.743.855 tondan 16.984.845 tona çıkmış olup yaklaşık bu artış yüzde 74 civarında olmuştur. Kırmızı et üretimi ise 1991-2006 yılları arasında 747.753 tondan 763.310 tona çıkarak artış oranı yaklaşık yüzde 2,1 civarında olmuştur ‘ dedi.
Poster sunumu daha sonra posterlerin tanıtılması ve katılımcılara ikramların ardından poster sunumu sona erdi.