Umut Ceylan'ın Ölümüyle Sonuçlanan Dava Başladı
İzmir'de parkta oynarken rastgele açılan ateş sonucu 6 yaşındaki Umut Ceylan'ın ölümüyle sonuçlanan olayla ilgili açılan davada, silahı ateşlediği iddiasıyla Can Kayı'nın "müebbet hapis cezası" istemiyle yargılanmasına başlandı.
İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davaya, "Çocuğu ya da beden ve ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiyi öldürmek" suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen tutuklu sanık Can Kayı, avukatı Ersin Gürsoy, Umut Ceylan'ın annesi Gülhan Ceylan, babası Ufuk Ceylan ve bir kısmı gönüllü olmak üzere 9 avukat ile davaya müdahil olan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı Emine Şentüfekçi Tezcan katıldı.
Geniş güvenlik önleminin alındığı duruşma başlarken, anne Gülhan Ceylan, jandarmalar arasında duran sanık Can Kayı'ya tükürerek tepki gösterdi.
Duruşmada, 6 sayfalık yazılı savunmasını okuyan Kayı, suçlamayı kabul etmedi.
Aralarında husumet bulunan kişiler tarafından tehdit aldığını, bu nedenle Bülent B'den 250 lira karşılığında silahı temin ettiğini, silahın 26 Eylül 2012 günü kendisine kargoyla gönderildiğini söyleyen Kayı, silahla kendisini tehdit ettiğini öne sürdüğü kişiyi yaraladığını anlattı.
Bülent B'nin silahın başka bir olayda kullanılmadığını söylediğini ifade eden Kayı, yaralamanın ardından polise teslim olduğunu ve tutuklandığını belirterek, "Cezaevine ziyarete gelen ağabeyim silahından çıkan kurşunla bir çocuğun öldüğünü söyledi.
Çok üzüldüm, ama olayın Karabağlar'da meydana geldiğini öğrenince, ben yaralama olayını Karşıyaka'da gerçekleştirdiğimden ilgimin olmadığını anladım. Telekomünikasyon İletişim Başkanlığından bana silahı temin eden Bülent B. ile telefon görüşme kayıtlarımın, kargo şirketinden de Eylül ayında kargo gelip gelmediğinin kayıtlarının öğrenilmesini talep ediyorum" dedi.
Sanık Kayı, Umut'un annesini televizyonda gördüğünü ve kahrolduğunu ifade etti.
Mahkeme Başkanı Orhan Kızıltaş, TİB'den istenen yazıda, sanığın cep telefonunun olay saatlerinde sinyal vermediğini, 2 gün sonra ise olay yeri yakınından sinyal gönderdiğinin belirtildiğini söyledi.
Umut'un annesi Gülhan Ceylan ve babası Ufuk Ceylan, sanıktan şikayetçi olduklarını, adaletin yerini bulacağına inandıklarını söyledi.
Aile ve Sosyal Politikalyar Bakanlığı avukatı Emine Şentüfekçi Tezcan da, davaya müdahil olacaklarını ve sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını istediklerini belirtti.
Dinlenen tanıklardan Şahin Sözal sanığın bazı zamanlarda silahla dolaştığını gördüğünü belirtirken, Mahsum Altun ise sanığın kendisine siyah poşet içerisinde silah bıraktığını, aynı gün silahı alarak Karşıyaka'da yaralama olayına karıştığını anlattı.
Mahkeme heyeti, sanığın talepleri doğrultusunda kargo şirketinden ve TİB'den bilgi istenmesine, Bülent B. ve karısının talimatla ifadelerinin alınmasına, sanığın cezai ehliyetinin olup olmadığının tespiti için hastaneye sevk edilmesine karar vererek duruşmayı erteledi.
-Baba Ufuk Ceylan: "Bir umut yasası inşallah çıkar"-
Duruşma sonrası gazetecilerin sorularını yanıtlayan baba Ufuk Ceylan, "Olayın ardından, ortalığın 3 günde süt liman olacağını düşündüm. Allaha şükür süt liman olmadı. Ama inşallah devletimiz, büyüklerimiz bu işe bir el atar da, eşikteki beşikteki bundan faydalanır. Bir umut yasası inşallah çıkar. Bundan sonra çocuk büyük herkes bundan faydalanır. Tek temennim odur" diye konuştu.
Torunu Ali Stair Grimasson'u 10 yıl benzer şekilde yitiren avukat Tuncer Eşsizhan da, duruşma sonrası aileye destek vererek, Umut'un kanının yerde kalmaması dileğinde bulundu. Eşsizhan, "Görev bundan sonra yargıda. Gerekli tahkikatlar incelemeler yapılacak. Adaletin yerini bulacağı inancındayız. Adaletimiz, halkın acısının, sivil toplumu tehdit eden bireysel silahlanmanın farkında. Dileğimiz, bütün hukukçu meslektaşlarımızın çabası, silahlarla işlenen suçlarda azami cezaların uygulanması ve tolerans gösterilmemesi" dedi.
-Olayın geçmişi-
Karabağlar ilçesinde, 27 Ağustos 2012 tarihinde rastgele açılan ateş sonucu, beline isabet eden kurşunla ağır yaralanan Umut Ceylan tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetmişti.
Yapılan balistik incelemede, uyuşturucu kullanmak, yaralama, hırsızlık gibi 8 ayrı suç kaydı bulunan İzmir Açık-Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda tutuklu Can Kayı'nın olayın faili olduğu tespit edilmişti.
Kaynak: AA
Geniş güvenlik önleminin alındığı duruşma başlarken, anne Gülhan Ceylan, jandarmalar arasında duran sanık Can Kayı'ya tükürerek tepki gösterdi.
Duruşmada, 6 sayfalık yazılı savunmasını okuyan Kayı, suçlamayı kabul etmedi.
Aralarında husumet bulunan kişiler tarafından tehdit aldığını, bu nedenle Bülent B'den 250 lira karşılığında silahı temin ettiğini, silahın 26 Eylül 2012 günü kendisine kargoyla gönderildiğini söyleyen Kayı, silahla kendisini tehdit ettiğini öne sürdüğü kişiyi yaraladığını anlattı.
Bülent B'nin silahın başka bir olayda kullanılmadığını söylediğini ifade eden Kayı, yaralamanın ardından polise teslim olduğunu ve tutuklandığını belirterek, "Cezaevine ziyarete gelen ağabeyim silahından çıkan kurşunla bir çocuğun öldüğünü söyledi.
Çok üzüldüm, ama olayın Karabağlar'da meydana geldiğini öğrenince, ben yaralama olayını Karşıyaka'da gerçekleştirdiğimden ilgimin olmadığını anladım. Telekomünikasyon İletişim Başkanlığından bana silahı temin eden Bülent B. ile telefon görüşme kayıtlarımın, kargo şirketinden de Eylül ayında kargo gelip gelmediğinin kayıtlarının öğrenilmesini talep ediyorum" dedi.
Sanık Kayı, Umut'un annesini televizyonda gördüğünü ve kahrolduğunu ifade etti.
Mahkeme Başkanı Orhan Kızıltaş, TİB'den istenen yazıda, sanığın cep telefonunun olay saatlerinde sinyal vermediğini, 2 gün sonra ise olay yeri yakınından sinyal gönderdiğinin belirtildiğini söyledi.
Umut'un annesi Gülhan Ceylan ve babası Ufuk Ceylan, sanıktan şikayetçi olduklarını, adaletin yerini bulacağına inandıklarını söyledi.
Aile ve Sosyal Politikalyar Bakanlığı avukatı Emine Şentüfekçi Tezcan da, davaya müdahil olacaklarını ve sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını istediklerini belirtti.
Dinlenen tanıklardan Şahin Sözal sanığın bazı zamanlarda silahla dolaştığını gördüğünü belirtirken, Mahsum Altun ise sanığın kendisine siyah poşet içerisinde silah bıraktığını, aynı gün silahı alarak Karşıyaka'da yaralama olayına karıştığını anlattı.
Mahkeme heyeti, sanığın talepleri doğrultusunda kargo şirketinden ve TİB'den bilgi istenmesine, Bülent B. ve karısının talimatla ifadelerinin alınmasına, sanığın cezai ehliyetinin olup olmadığının tespiti için hastaneye sevk edilmesine karar vererek duruşmayı erteledi.
-Baba Ufuk Ceylan: "Bir umut yasası inşallah çıkar"-
Duruşma sonrası gazetecilerin sorularını yanıtlayan baba Ufuk Ceylan, "Olayın ardından, ortalığın 3 günde süt liman olacağını düşündüm. Allaha şükür süt liman olmadı. Ama inşallah devletimiz, büyüklerimiz bu işe bir el atar da, eşikteki beşikteki bundan faydalanır. Bir umut yasası inşallah çıkar. Bundan sonra çocuk büyük herkes bundan faydalanır. Tek temennim odur" diye konuştu.
Torunu Ali Stair Grimasson'u 10 yıl benzer şekilde yitiren avukat Tuncer Eşsizhan da, duruşma sonrası aileye destek vererek, Umut'un kanının yerde kalmaması dileğinde bulundu. Eşsizhan, "Görev bundan sonra yargıda. Gerekli tahkikatlar incelemeler yapılacak. Adaletin yerini bulacağı inancındayız. Adaletimiz, halkın acısının, sivil toplumu tehdit eden bireysel silahlanmanın farkında. Dileğimiz, bütün hukukçu meslektaşlarımızın çabası, silahlarla işlenen suçlarda azami cezaların uygulanması ve tolerans gösterilmemesi" dedi.
-Olayın geçmişi-
Karabağlar ilçesinde, 27 Ağustos 2012 tarihinde rastgele açılan ateş sonucu, beline isabet eden kurşunla ağır yaralanan Umut Ceylan tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetmişti.
Yapılan balistik incelemede, uyuşturucu kullanmak, yaralama, hırsızlık gibi 8 ayrı suç kaydı bulunan İzmir Açık-Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda tutuklu Can Kayı'nın olayın faili olduğu tespit edilmişti.