"uluslararası Necip Fazıl Kısakürek Sempozyumu"
Vefatının 30. Yılında Necip Fazıl'ı Anma Etkinlikleri kapsamında, Necip Fazıl Kısakürek'in şiiri ve şairliğinin ele alındığı "Uluslararası Necip Fazıl Kısakürek Sempozyumu" düzenlendi.
Cumhurbaşkanlığı himayesinde, Konya Valiliği, Büyükşehir Belediyesi, üniversiteler ve meslek odalarının işbirliğiyle gerçekleşen anma etkinlikleri kapsamında Dedeman Otel'de düzenlenen sempozyumun oturum başkanlığını yapan Bartın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ramazan Kaplan, ele alınacak konularla ilgili bilgi verdi.
Bu tür programların, anlatılan kişinin düşüncelerinin, sanatının ve aksiyonlarının anlaşılmasına vesile olduğunu belirten Kaplan, bunun ötesinde programlara katılanların da zihinlerinin tazelenmesine imkan sağladığını ifade etti.
Prof. Dr. Ahmet Sevgi ise Kısakürek'in "Öfke ve Hiciv" eseri hakkında yaptığı konuşmada, Üstad'ın öfke ve hiciv şairi olduğunu söyledi.
Üstad'ın eserlerinin dünya çapında yankı uyandırdığını, şiirlerindeki eleştirilerde dini unsurların ön plana çıktığını ifade eden Sevgi, şunları kaydetti:
"Külliyat içinde neşredilen Üstad'ın Öfke ve Hiciv adlı eseri, yayınevi tarafından şöyle takdim ediliyor; 'Eser, büyük şiirini, dünya edebiyatına Çile ile armağan eden büyük Türk şairinin, 1947 yılından başlayarak bir çok gazete ve dergide 'Ozan' veya 'Ozanbaşı' gibi çeşitli isimlerle yayınlanmış. Eser, satirik mahiyetteki günlük şaka ve fantezileriyle nazım formu içinde anlık tespit ve öfkelerini noktalayan bazı manzumelerinden ibarettir '.Yayınevinin bu notundan, Kısakürek'in 1947'den itibaren anlık tespit ve öfkelerini nazma dökmeye başlamış olduğu gibi bir anlam çıkıyorsa da kanaatimizce bu tip beyitlerin yazılışı çok daha öncelere gider."
Prof. Dr. Hasan Akay'ın, "Modern Türk şiirinin iki başına buyruk şairi" başlığı altında Kısakürek ve Ahmet Haşim'i ele aldığı sempozyum, Doç. Dr. Feyzan Göher Vural'ın "Necip Fazıl Kısakürek'in ilahi formlarında bestelenen şiirlerinde yer alan motiflerin ortak ve farklı yönleri" konulu sunumuyla sona erdi.
Etkinlikler 26 Mayıs'a kadar devam edecek.
Muhabir: Ayşe Şensoy
Yayıncı: Ahmet Kayır
Kaynak: AA
Bu tür programların, anlatılan kişinin düşüncelerinin, sanatının ve aksiyonlarının anlaşılmasına vesile olduğunu belirten Kaplan, bunun ötesinde programlara katılanların da zihinlerinin tazelenmesine imkan sağladığını ifade etti.
Prof. Dr. Ahmet Sevgi ise Kısakürek'in "Öfke ve Hiciv" eseri hakkında yaptığı konuşmada, Üstad'ın öfke ve hiciv şairi olduğunu söyledi.
Üstad'ın eserlerinin dünya çapında yankı uyandırdığını, şiirlerindeki eleştirilerde dini unsurların ön plana çıktığını ifade eden Sevgi, şunları kaydetti:
"Külliyat içinde neşredilen Üstad'ın Öfke ve Hiciv adlı eseri, yayınevi tarafından şöyle takdim ediliyor; 'Eser, büyük şiirini, dünya edebiyatına Çile ile armağan eden büyük Türk şairinin, 1947 yılından başlayarak bir çok gazete ve dergide 'Ozan' veya 'Ozanbaşı' gibi çeşitli isimlerle yayınlanmış. Eser, satirik mahiyetteki günlük şaka ve fantezileriyle nazım formu içinde anlık tespit ve öfkelerini noktalayan bazı manzumelerinden ibarettir '.Yayınevinin bu notundan, Kısakürek'in 1947'den itibaren anlık tespit ve öfkelerini nazma dökmeye başlamış olduğu gibi bir anlam çıkıyorsa da kanaatimizce bu tip beyitlerin yazılışı çok daha öncelere gider."
Prof. Dr. Hasan Akay'ın, "Modern Türk şiirinin iki başına buyruk şairi" başlığı altında Kısakürek ve Ahmet Haşim'i ele aldığı sempozyum, Doç. Dr. Feyzan Göher Vural'ın "Necip Fazıl Kısakürek'in ilahi formlarında bestelenen şiirlerinde yer alan motiflerin ortak ve farklı yönleri" konulu sunumuyla sona erdi.
Etkinlikler 26 Mayıs'a kadar devam edecek.
Muhabir: Ayşe Şensoy
Yayıncı: Ahmet Kayır