Binlerce Anzak, Şafak Ayininde Buluştu
Binlerce Avustralyalı ve Yeni Zelandalı, 98 yıl önce yapılan Çanakkale Savaşı'nda hayatını kaybeden atalarını, çıkarmanın yapıldığı Anzak Koyu'nda düzenlenen törenle andı.
Arıburnu önündeki Anzak Koyu'nda düzenlenen Şafak Ayini'ne Çanakkale Valisi Yardımcısı Faruk Güngör, Avustralya Gazi İşleri Bakanı Warren Snowdon, Yeni Zelanda Savunma Bakanı Dr. Jonathan Coleman, Avustralya ve Yeni Zelandalı askerler ile binlerce Anzak torunu katıldı.
Dün akşam saatlerinden itibaren koya gelen Anzak torunlarının bir bölümü, tören başlayıncaya kadar uyku tulumlarının içinde uyudu. Ayin öncesi Avustralya Kraliyet Hava Kuvvetleri ile Yeni Zelanda Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bando tarafından müzik dinletisi gerçekleştirildi.
Tören alanına kurulan dev ekranlardan savaş ile ilgili belgeseller ve savaşa katılan askerlerin anıların anlatıldığı röportajlar gösterildi. Avustralya Muhafız Birliği ve Yeni Zelanda Silahlı Kuvvetleri üyelerinden oluşan merasim kıtasının saat 05.30'da alana gelmesiyle Şafak Ayini başladı.
"BU SAVAŞ ULUSUMUZUN TARİHİNİN MERKEZİNDE YER ALMAKTADIR"
Törende bir konuşma yapan Avusturalya Gazi İşleri Bakanı Werren Snowdon, 16 bin üzerinde Anzak askerinin karaya çıktığını belirterek, bunlardan 2 bin tanesinin burada hayatını kaybettiğini söyledi.
Snowdon, "Yarımadadaki savaşın galibi başlangıçta hafife aldığımız topraklarını yiğitçe savunan Türkler oldu. Ama bu galibiyet sonucunda onlarda 87 bine yakın şehit olmak üzere 250 bine yakın kayıp verdiler. Bu savaş her ne kadar dehşet verici olsa da ulusumuzun tarihinin merkezinde yer almaktadır. Bu savaş şimdi dostluk hizmet, cesaret, bağlılık açısında önemli olduğunu düşündüklerimizi tamanımlamada ve milli kimliğimizde önemli bir özellik olarak görünüyor. Bu zorluklarla karşılaştığımızda gücümüzü gösteren pek çok kişinin özverili cesareti ve fedakarlığını ortaya koyan bir özellik. Bu sarp kayalıklarla çevrili vadi ve tepe, bu kırık alan, bu kutsal topraklar, pek çok ruhun edebi evidir. Burası aynı zamanda bu savaştan sağ kurtulanlar için yaşamlarının dönüm noktasıdır" diye konuştu.
KONUŞMA SIRASINDA YARDIM İSTEDİ
Avusturalya Gazi İşleri Bakanı Snowdon'un konuşması sırasında ayine katılanlar arasında yer alan Ali Rıza Ersoy (65) İngilizce bağırarak yardım istedi. 35 yıldır Avusturalya'da yaşadığını belirten Ersoy, "Beni polis öldürmek istiyor. Elimde çok önemli belgeler var" diyerek bağırdı. Bağırması üzerine güvenlik ekipleri gelip susmasını istedi. Elinde bir dosyayı sallayarak susmayınca Ersoy, güvenlik ekipleri tarafında alınarak alandan çıkarıldı.
TÜRKİYE'YE TEŞEKKÜR ETTİ
Yeni Zelanda Savunma Bakanı Dr. Jonathan Coleman ise 98 yıl önce Avusturalya ve Yeni Zelanda ordu birliklerinin burada karaya çıktığını hatırlatarak çıkartmanın 8 ay sürdüğünü söyledi.
Coleman, "Devletim ve Yenizelanda hakı adına yıllardır gösterdikleri cana yakın misafirperverlikten dolayı Türk evsahiplerimize teşekkür ederim. Türk halkı kendi anavatanını müdafa etmek için çok kayıp vermiştir. Bilindiği kadarı ile Türkiye'nin 87 bin evladı burada can vermiştir. Ama buna rağmen her yıl kayıplarımızı anmak ve saygılarımızı sunmak için geldiğimizde dostluk ve sıcaklık çerçevesinde en iyi şekilde karşılanmaktayız" şeklinde konuştu.
ATATÜRK'ÜN MEKTUBU OKUNDU
Daha sonra Mustafa Kemal Atatürk'ün 1934 yılında Anzak annelerine hitaben yazdığı mektup, Türk subayları tarafından Türkçe ve İngilizce olarak okundu. Mektuptaki ifadeler ise şöyle:
"Uzak memleketin toprakları üstünde kanlarını döken kahramanlar; burada dost bir vatanın toprağındasınız. Huzur ve sükun içinde uyuyunuz. Sizler Mehmetçiklerle yan yana, koyun koyunasınız. Uzak diyarlardan evlatlarını harbe gönderen analar; gözyaşlarınızı dindiriniz, evlatlarınız bağrımızdadır. Huzur içindedirler ve huzur içinde rahat rahat uyuyacaklardır. Bu toprakta canlarını verdikten sonra artık bizim evlatlarımız olmuşlardır."
Konuşmaların ardından anma duası yaptırıldı, ilahiler okundu. Ataları için dua eden torunlar, duygulu anlar yaşadı. İki dakikalık saygı duruşunun ardından son dua yaptırıldı. Ardından İstiklal Marşı, Avustralya ve Yeni Zelanda ulusal marşları çalınarak ülke bayrakları göndere çekildi. Şafak ayini, savaşa katılan ülke çelenklerinin Anzak yazısının bulunduğu kaideye sunulmasıyla sona erdi .
Dün akşam saatlerinden itibaren koya gelen Anzak torunlarının bir bölümü, tören başlayıncaya kadar uyku tulumlarının içinde uyudu. Ayin öncesi Avustralya Kraliyet Hava Kuvvetleri ile Yeni Zelanda Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bando tarafından müzik dinletisi gerçekleştirildi.
Tören alanına kurulan dev ekranlardan savaş ile ilgili belgeseller ve savaşa katılan askerlerin anıların anlatıldığı röportajlar gösterildi. Avustralya Muhafız Birliği ve Yeni Zelanda Silahlı Kuvvetleri üyelerinden oluşan merasim kıtasının saat 05.30'da alana gelmesiyle Şafak Ayini başladı.
"BU SAVAŞ ULUSUMUZUN TARİHİNİN MERKEZİNDE YER ALMAKTADIR"
Törende bir konuşma yapan Avusturalya Gazi İşleri Bakanı Werren Snowdon, 16 bin üzerinde Anzak askerinin karaya çıktığını belirterek, bunlardan 2 bin tanesinin burada hayatını kaybettiğini söyledi.
Snowdon, "Yarımadadaki savaşın galibi başlangıçta hafife aldığımız topraklarını yiğitçe savunan Türkler oldu. Ama bu galibiyet sonucunda onlarda 87 bine yakın şehit olmak üzere 250 bine yakın kayıp verdiler. Bu savaş her ne kadar dehşet verici olsa da ulusumuzun tarihinin merkezinde yer almaktadır. Bu savaş şimdi dostluk hizmet, cesaret, bağlılık açısında önemli olduğunu düşündüklerimizi tamanımlamada ve milli kimliğimizde önemli bir özellik olarak görünüyor. Bu zorluklarla karşılaştığımızda gücümüzü gösteren pek çok kişinin özverili cesareti ve fedakarlığını ortaya koyan bir özellik. Bu sarp kayalıklarla çevrili vadi ve tepe, bu kırık alan, bu kutsal topraklar, pek çok ruhun edebi evidir. Burası aynı zamanda bu savaştan sağ kurtulanlar için yaşamlarının dönüm noktasıdır" diye konuştu.
KONUŞMA SIRASINDA YARDIM İSTEDİ
Avusturalya Gazi İşleri Bakanı Snowdon'un konuşması sırasında ayine katılanlar arasında yer alan Ali Rıza Ersoy (65) İngilizce bağırarak yardım istedi. 35 yıldır Avusturalya'da yaşadığını belirten Ersoy, "Beni polis öldürmek istiyor. Elimde çok önemli belgeler var" diyerek bağırdı. Bağırması üzerine güvenlik ekipleri gelip susmasını istedi. Elinde bir dosyayı sallayarak susmayınca Ersoy, güvenlik ekipleri tarafında alınarak alandan çıkarıldı.
TÜRKİYE'YE TEŞEKKÜR ETTİ
Yeni Zelanda Savunma Bakanı Dr. Jonathan Coleman ise 98 yıl önce Avusturalya ve Yeni Zelanda ordu birliklerinin burada karaya çıktığını hatırlatarak çıkartmanın 8 ay sürdüğünü söyledi.
Coleman, "Devletim ve Yenizelanda hakı adına yıllardır gösterdikleri cana yakın misafirperverlikten dolayı Türk evsahiplerimize teşekkür ederim. Türk halkı kendi anavatanını müdafa etmek için çok kayıp vermiştir. Bilindiği kadarı ile Türkiye'nin 87 bin evladı burada can vermiştir. Ama buna rağmen her yıl kayıplarımızı anmak ve saygılarımızı sunmak için geldiğimizde dostluk ve sıcaklık çerçevesinde en iyi şekilde karşılanmaktayız" şeklinde konuştu.
ATATÜRK'ÜN MEKTUBU OKUNDU
Daha sonra Mustafa Kemal Atatürk'ün 1934 yılında Anzak annelerine hitaben yazdığı mektup, Türk subayları tarafından Türkçe ve İngilizce olarak okundu. Mektuptaki ifadeler ise şöyle:
"Uzak memleketin toprakları üstünde kanlarını döken kahramanlar; burada dost bir vatanın toprağındasınız. Huzur ve sükun içinde uyuyunuz. Sizler Mehmetçiklerle yan yana, koyun koyunasınız. Uzak diyarlardan evlatlarını harbe gönderen analar; gözyaşlarınızı dindiriniz, evlatlarınız bağrımızdadır. Huzur içindedirler ve huzur içinde rahat rahat uyuyacaklardır. Bu toprakta canlarını verdikten sonra artık bizim evlatlarımız olmuşlardır."
Konuşmaların ardından anma duası yaptırıldı, ilahiler okundu. Ataları için dua eden torunlar, duygulu anlar yaşadı. İki dakikalık saygı duruşunun ardından son dua yaptırıldı. Ardından İstiklal Marşı, Avustralya ve Yeni Zelanda ulusal marşları çalınarak ülke bayrakları göndere çekildi. Şafak ayini, savaşa katılan ülke çelenklerinin Anzak yazısının bulunduğu kaideye sunulmasıyla sona erdi .