Şanlıurfa Ülkü Ocakları'ndan Devlet Bahçeli'ye Destek
Şanlıurfa Ülkü Ocakları İl Başkanı Emin Özkutlu, Yazar Hilal Kaplan’ın bir televizyon programında MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye yönelik söylediği sözleri kınadı.Özkutlu, "O Başbuğ Türkeş'in evladıydı, biz, hepimiz de Devlet Bahçeli'nin öz evlatlarıyız" dedi.
Ülkü Ocakları İl Binası önünde, Ülkü Ocakları yöneticileri ve gençlerin katıldığı basın açıklamasında konuşan Şanlıurfa Ülkü Ocakları İl Başkanı Emin Özkutlu, tarih boyunca iktidar sahiplerine yakın olma çabası içinde kalemini eğip bükenlerin, bir söyleyip bir vazgeçenlerin, namuslu insanlara iftira atanların olduğunu söyledi.
Özkutlu açıklamasında, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik’in "Devlet Bahçeli'nin çocuğu olmadığı için evlat acısını anlayamaz" sözlerine de değinerek '‘Yüce Kitabımız Kur'anı-ı Kerim'de, Cenab-ı Hakk biz kullarını her türlü sapkınlığa karşı uyarır. Rabb'imiz Enfal Suresi'nin 28. ayetinde bizleri şöyle uyarıyor: 'Biliniz ki, mallarınız ve çocuklarınız birer imtihan sebebidir ve büyük mükafat Allah'ın katındadır.' Yoksa Hüseyin Çelik evlat sahibi olduğu için kendini daha anlayışlı, daha üstün mü sanıyor? Oysaki kendi evlatlarında onun için bir sınav olduğunu unutuyor. Hepimiz Allah'ın bizlere nasip ettiği kadarıyla yetinmeliyiz. Allah Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli'ye milyonlarca Ülkücü evlat nasip etmiştir. Ve o evlatların her biri Hak yolunda hakikat yolunda şehadet şerbetini içmeye hazır yiğitlerdir” dedi.
Hilal Kaplan’ın konuşmasında, PKK'nın silah bıraktığını söyleyerek bir yanılgı içinde olduğunu gösterdiğini belirten Özkutlu, "Terörist Karayılan, ateşkesin amacının Öcalan'ın ve KCK tutuklularının serbest bırakılması olduğunu söylemektedir. Bu demektir ki, Öcalan ve KCK tutukluları serbest bırakılmazsa silahı tekrar ellerine alacaklardır. Bu, devleti silah ile tehdit etmek değil midir? Bir terör örgütü devletimizi böyle tehdit ederken, duruşu belli, çizgisi belli bir lidere demekten daha güzel bir cevap olabilir mi?” diye konuştu.
Verilen şehitlerin mücadelelerinin bir göstergesi olduğunu kaydeden Özkutlu, Devleti ayakta tutan silahlı kuvvetlerin çözüm sürecinde ve Silivri tiyatrolarında aciz bırakıldığını söyledi.
Binlerce yıllık devlet geleneğine diz çöktürülmeye çalışıldığını ifade eden Özkutlu, “Hilal Kaplan bizim milli refleksimizle uğraşmayı bir kenara bırakıp neden askeri operasyonların devam etmediğini sorgulamalıdır. Devlet üzerine düşen görevi yerine getirmezse, bu görevi yerine getirmek için her zaman gönüllü olduğumuzu herkesin bilmesini isteriz” dedi Kaplan’ın Türklük tanımından bihaber olduğunu savunan Özkutlu, “Türk demek Ankara demektir, Hakkari demektir, Diyarbakır demektir, Urumçi, Kerkük, Bişkek, Bakü, Bosna, Mekke demektir. Hilal Kaplan, Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli'ye Bursa'da yaptığı konuşmayı Diyarbakır'da da yapıp yapamayacağını sormaktadır. Anlaşılan kendisinin 2011'de yapılan Diyarbakır mitinginden haberi yoktur. Diyarbakır mitingine 100 kişinin katıldığını söyleyerek oradaki on binlerce iradeyi yok saymıştır. Ayrıca kendisine 350 bin kişinin "Vur de vuralım öl de ölelim" dediği bir lider mi Diyarbakır'da miting yapmaktan korkacaktır? Bütün bu ithamlarından anlaşıldığı kadarıyla, Ülkemizde önce bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olma hastalığı bugün gelinen noktada beyin sahibi olmadan fikir sahibi olmaya dönüşmüştür” diye konuştu .
Kaynak: İHA
Özkutlu açıklamasında, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik’in "Devlet Bahçeli'nin çocuğu olmadığı için evlat acısını anlayamaz" sözlerine de değinerek '‘Yüce Kitabımız Kur'anı-ı Kerim'de, Cenab-ı Hakk biz kullarını her türlü sapkınlığa karşı uyarır. Rabb'imiz Enfal Suresi'nin 28. ayetinde bizleri şöyle uyarıyor: 'Biliniz ki, mallarınız ve çocuklarınız birer imtihan sebebidir ve büyük mükafat Allah'ın katındadır.' Yoksa Hüseyin Çelik evlat sahibi olduğu için kendini daha anlayışlı, daha üstün mü sanıyor? Oysaki kendi evlatlarında onun için bir sınav olduğunu unutuyor. Hepimiz Allah'ın bizlere nasip ettiği kadarıyla yetinmeliyiz. Allah Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli'ye milyonlarca Ülkücü evlat nasip etmiştir. Ve o evlatların her biri Hak yolunda hakikat yolunda şehadet şerbetini içmeye hazır yiğitlerdir” dedi.
Hilal Kaplan’ın konuşmasında, PKK'nın silah bıraktığını söyleyerek bir yanılgı içinde olduğunu gösterdiğini belirten Özkutlu, "Terörist Karayılan, ateşkesin amacının Öcalan'ın ve KCK tutuklularının serbest bırakılması olduğunu söylemektedir. Bu demektir ki, Öcalan ve KCK tutukluları serbest bırakılmazsa silahı tekrar ellerine alacaklardır. Bu, devleti silah ile tehdit etmek değil midir? Bir terör örgütü devletimizi böyle tehdit ederken, duruşu belli, çizgisi belli bir lidere demekten daha güzel bir cevap olabilir mi?” diye konuştu.
Verilen şehitlerin mücadelelerinin bir göstergesi olduğunu kaydeden Özkutlu, Devleti ayakta tutan silahlı kuvvetlerin çözüm sürecinde ve Silivri tiyatrolarında aciz bırakıldığını söyledi.
Binlerce yıllık devlet geleneğine diz çöktürülmeye çalışıldığını ifade eden Özkutlu, “Hilal Kaplan bizim milli refleksimizle uğraşmayı bir kenara bırakıp neden askeri operasyonların devam etmediğini sorgulamalıdır. Devlet üzerine düşen görevi yerine getirmezse, bu görevi yerine getirmek için her zaman gönüllü olduğumuzu herkesin bilmesini isteriz” dedi Kaplan’ın Türklük tanımından bihaber olduğunu savunan Özkutlu, “Türk demek Ankara demektir, Hakkari demektir, Diyarbakır demektir, Urumçi, Kerkük, Bişkek, Bakü, Bosna, Mekke demektir. Hilal Kaplan, Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli'ye Bursa'da yaptığı konuşmayı Diyarbakır'da da yapıp yapamayacağını sormaktadır. Anlaşılan kendisinin 2011'de yapılan Diyarbakır mitinginden haberi yoktur. Diyarbakır mitingine 100 kişinin katıldığını söyleyerek oradaki on binlerce iradeyi yok saymıştır. Ayrıca kendisine 350 bin kişinin "Vur de vuralım öl de ölelim" dediği bir lider mi Diyarbakır'da miting yapmaktan korkacaktır? Bütün bu ithamlarından anlaşıldığı kadarıyla, Ülkemizde önce bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olma hastalığı bugün gelinen noktada beyin sahibi olmadan fikir sahibi olmaya dönüşmüştür” diye konuştu .