Aydınlı Öğretmenlerden Yeşile Anlamlı Destek

TEMA Vakfı Aydın İl Temsilciliği üyesi öğretmenler eşleri ve çocuklarıyla birlikte 300 fidanı toprakla buluşturdu.

Aydınlı Öğretmenlerden Yeşile Anlamlı Destek
Ormanın, ağacın, toprak ve su varlıklarının iklim değişikliği için önemini bilen öğretmenler, eşleri, çocukları ve TEMA Vakfı Aydın İl Temsilciliği gönüllüleri ile birlikte Aydın Orman Fidanlık Şefliği’nden sağlanan 300 fıstık çamı fidanını Aydın merkez Çiftlik köyü ağaçlandırma alanında toprakla buluşturdu.

Etkinliğe katılan öğretmen ve ailelerine teşekkür eden TEMA İl Temsilcisi Mehmet Özdemir, “Geleceğimizi aydınlatan öğretmenlerimiz; şehit ve gazilerimizin kanlarıyla sulanmış, çocuklarımıza mirasımız olan yaşamsal öneme sahip en değerli servetimiz toprak, orman ve su varlıklarımızı korumanın vatanı korumak olduğu bilinciyle çalıştı. Kalem ve tebeşir tutan elleri, kazma kürek tuttu ve fidanları toprağa özenle dikti. İnanıyorum ki, öğrenci velilerini, geleceğimiz ve en değerli varlığımız öğrencilerimizi TEMA ile tanıştıracağız. Çocuklarımız TEMA Vakfı Gönüllüsü olacak, ağaçlandırma çalışmalarını, çevre sorunlarının çözümünü birlikte yapacağız” dedi.

EROZYON ARTIYOR Toprak ve su yaşamın kaynağı olduğunun altını çizen Özdemir, “Bütün canlıları barındıran, besleyen onlara yaşam veren bu varlıklarımız yaşlanan dünyamızda sınırsız ve tükenmez değildir. Toprak ve su varlıklarımızı genişletip arttırmak mümkün değildir. Bu varlıklar atalarımızdan miras değil, çocuklarımızdan ödünç aldıklarımızdır. Ormansızlaşma; çölleşme ve kuraklık yüzünden insanlığımızın geleceği tehlikede. Dünyamızda 1.2 milyar insan bu tehlikeden etkileniyor. Yetersiz beslenme, salgın hastalıklar, göçler, seller, taşkınlar yaşanıyor. İklim değişikliklerine sebep oluyor. Orman alanlarının daralması, yanlış tarım teknikleri ve sulama, artan nüfusla orantılı insan hareketleri, kuraklık, çalılık, fundalık, orman ve tarım alanlarına baskıyı arttırıyor, çölleşmeyi hızlandırıyor. Erozyon artıyor. Ülkemiz, erozyona duyarlı ülkeler arasında bulunuyor. Yetersiz bitki örtüsü, fiziki yapısı, aşırı nüfus baskısı, hatalı tarım teknikleri yüzünden verimli tarım topraklarımızı erozyona kurban ediyoruz. Yanlış sulama, tuzlanma ve çoraklaşmayı hızlandırıyor. Evsel, sanayi atıkları, yanlış gübreleme, ilaçlama, taşocağı ve madencilik faaliyetleri toprağımızı ve su kaynaklarını kirletiyor. Canlı hayatını tehdit ediyor, önemli bir çevre sorunu ortaya çıkıyor. Topraklarımız, sel ve su baskınlarına maruz kalan çiftçilerimiz, verim ve kalite kaybı yaşıyor. Toprak ve su ilişkisini düzenlemek, eğimli ekili ve dikili alanlarda teraslama yapmak, tarım dışı faaliyetlerin ekili ve dikili tarım alanları yerine tarımsal verimi düşük alanlara kaydırmak, topraklarımızın, arazilerimizin yeteneklerine uygun kullanılması gerekiyor” diye konuştu.

Kaynak: İHA