Maliye Bakanı Şimşek Açıklaması
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, kamu lojmanlarının satışıyla ilgili, ''Özellikle güvenlik gibi alanlarda böyle bir tasarruf söz konusu olmayacaktır. Yine teröre maruz bölgelerde lojman konusunda herhangi bir yeni bir yaklaşım içerisinde olmayacağız'' dedi.
Yalova Valisi Esengül Civelek'i ziyaret eden Bakan Şimşek, buradan Yalova Belediyesi'ne geçti. Belediye Başkanı Yakup Koçal'dan kentin sorunları hakkında bilgi alan Şimşek, New York'ta yaşarken Yalova'nın Çiftlikköy ilçesinde bir yer aldığını, emekli bir öğretmen ağabeyinin de burada yaşadığını belirterek, kendisinin de bir anlamda Yalovalı olduğunu söyledi.
Bakan Şimşek, bir gazetecinin kamu lojmanlarının satışına ilişkin sorusu üzerine, mümkün olduğunca kamuyu rasyonelleştirme çabası içerisinde olduklarını vurgulayarak, sonuçta kamunun harcamalarının önemli ölçüde vergilerle finanse edildiğini dile getirdi.
Bu çerçevede vatandaşların üzerindeki yüklerin mümkün olduğunca aşağı çekilmesini amaçladıklarını ifade eden Şimşek, şöyle konuştu:
''Yani vatandaşlarımızın vergi yükünü artırmamak çok önemli. Bu anlamda kamunun kaynaklarının rasyonel bir şekilde kullanılması, etkin bir şekilde kullanılması önemlidir. Tabi ki bu lojman konusunda Sayın Başbakanımız da bir açıklama yaptı. Daha önce bu konuda, çok kapsamlı bir çalışma yaptık ve kendilerine arz etmiştik. Gelinen noktada biz önce Maliye Bakanlığı, özelleştirmeye bağlı bazı kurumların bünyesindeki bazı lojmanlardan başladık. Ama şunun altını çizmek istiyorum. Özellikle güvenlik gibi alanlarda, böyle bir tasarruf söz konusu olmayacaktır. Yine teröre maruz bölgelerde lojman konusunda herhangi bir yeni bir yaklaşım içerisinde olmayacağız. Bahsettiğimiz daha çok büyük şehirlerde olan ve hakikaten ihtiyaç anlamında çok zaruri olmayan alanlarda, bu kaynakları ekonomiye kazandırmak, kamuyu daha etkin, daha verimli bir noktaya getirmek.''
Şimşek, kamu taşıtları konusunda da bir çalışmalarının olduğuna değinerek, ''Aslında kamuda yine taşıtların rasyonel bir şekilde kullanımı, kontrolü, takibi noktasında önemli bir yasa tasarısını biz inşallah bu önümüzdeki dönemde, o da sonuçlanır. Böylece kamunun milletten aldığı kaynakları doğru bir şekilde kullanmasına yön verecek, bir takım uygulama ve düzenlemeleri biz sürekli bir şekilde çalışıyoruz. Bu bahsettiğimiz konuda bunun bir parçası'' diye konuştu.
-Türkiye'nin IMF'ye olan borcu-
Bakan Şimşek, bir gazetecinin, Türkiye'nin IMF'ye olan borcuna ilişkin süreçte gelinen aşamayı sorması üzerine, devletin bilançosunun son 10 yılda gerçekten çok sağlamlaştığını vurgulayarak, hükümetleri döneminde kamu borcunu, bir anlamda devletin bilançosunu ciddi bir şekilde iyileştirdiklerini söyledi.
Şimşek, bütçe açıklarının azaltılmasının ülkenin borçlarına da olumlu anlamda yansıdığını ifade ederek, şunları kaydetti:
''IMF borçları, bu mayıs itibarıyla sıfırlanmış olacak. Bu önemli. Çünkü 1958'den bu yana sürekli bir şekilde bir program, borç diyaloğu oluşmuş. İnşallah bu anlamda Türkiye yeni bir döneme girmiş oldu, program yapmamakla, şimdi de borcunu tamamen kapatmakla. Bir anlamda Türkiye sınıf atlamış olacak. İkincisi, kamunun dış borcuna baktığımız zaman kamunun döviz rezerviyle karşılaştırdığımız zaman bizim dünyadan 31 milyarın üzerinde alacağımız var. Yani bizim devlet olarak, dış dünyaya, kamu olarak, hazine olarak bizim bir borcumuz net bazda yok. Tam aksine bizim alacağımız var. Yani rezervlerimizle borcumuzu karşılaştırdığımız zaman, devlet olarak bizim dünyadan alacağımız var. 31 milyar lira civarında. Fakat ülke olarak baktığımız zaman, işin içine özel sektörü kattığınız zaman, tabi ki Türkiye'nin dış borcu var. Ama firmalarımızın da yatırımları var. Değerleri artmış. Olaya o çerçevede bakmak lazım. Bunun için bizim amacımız şu Türkiye'nin bütçesini, kamu maliyesini, mali dengelerini sürekli iyileştirmek. Çünkü biz bunlarda başarılı olursak, Türkiye'nin hakikaten belki Osmanlı'dan bu yana sıkıntılarını çektiği süreçlere son vermiş olacağız. Yani bunun en basit göstergesi şudur. Biz topladığımız vergileri faize değil, millete hizmet olarak sunmak istiyoruz. Bunu söylerken de abartmıyoruz. Bundan yaklaşık 10 yıl önce eğer maliye 100 lira vergi topluyor idiyse, bunun 86 lirasını devletin iç ve dış borç faizine ödüyordu. Bugün 17 lirasını iç ve dış borç faizine ödüyor. Yani eskiden yüzde 86 lirası faize giderken, şimdi yaklaşık yüzde 17'si gidiyor. Bu aradaki farkla şimdi biz insanımızın eğitimine, sağlığına, altyapısına, AR-GE'ye, mahalli idarelere mümkün olduğunca daha fazla kaynak aktarıyoruz. Bunlar önemli konular. Yani devletin kendi evini düzene koyması, kamu mali dengelerini iyileştirmesinin yansımaları, sadece devletle sınırlı kalmıyor. Özel sektöre yansıması var, vatandaşa yansıması var. Bu nedenle de biz bunu hep önemsedik. Bu konuyu yani bütçe disiplinini, mali disiplini önceliklendirdik. Dolayısıyla IMF ile ilişkilerde, IMF'ye borcu kapatma noktasına gelmemizde aslında bu uzun sürecin halkasıdır. Aslında biz son halkasıdır diye düşünebiliriz.''
Maliye Bakanı Şimşek'e, eşi Esra Şimşek de eşlik etti.
Muhabir: Haluk Yüksel / Fikriye Susam Uyar
Yayıncı: Doğan Sarıtaş
Kaynak: AA
Bakan Şimşek, bir gazetecinin kamu lojmanlarının satışına ilişkin sorusu üzerine, mümkün olduğunca kamuyu rasyonelleştirme çabası içerisinde olduklarını vurgulayarak, sonuçta kamunun harcamalarının önemli ölçüde vergilerle finanse edildiğini dile getirdi.
Bu çerçevede vatandaşların üzerindeki yüklerin mümkün olduğunca aşağı çekilmesini amaçladıklarını ifade eden Şimşek, şöyle konuştu:
''Yani vatandaşlarımızın vergi yükünü artırmamak çok önemli. Bu anlamda kamunun kaynaklarının rasyonel bir şekilde kullanılması, etkin bir şekilde kullanılması önemlidir. Tabi ki bu lojman konusunda Sayın Başbakanımız da bir açıklama yaptı. Daha önce bu konuda, çok kapsamlı bir çalışma yaptık ve kendilerine arz etmiştik. Gelinen noktada biz önce Maliye Bakanlığı, özelleştirmeye bağlı bazı kurumların bünyesindeki bazı lojmanlardan başladık. Ama şunun altını çizmek istiyorum. Özellikle güvenlik gibi alanlarda, böyle bir tasarruf söz konusu olmayacaktır. Yine teröre maruz bölgelerde lojman konusunda herhangi bir yeni bir yaklaşım içerisinde olmayacağız. Bahsettiğimiz daha çok büyük şehirlerde olan ve hakikaten ihtiyaç anlamında çok zaruri olmayan alanlarda, bu kaynakları ekonomiye kazandırmak, kamuyu daha etkin, daha verimli bir noktaya getirmek.''
Şimşek, kamu taşıtları konusunda da bir çalışmalarının olduğuna değinerek, ''Aslında kamuda yine taşıtların rasyonel bir şekilde kullanımı, kontrolü, takibi noktasında önemli bir yasa tasarısını biz inşallah bu önümüzdeki dönemde, o da sonuçlanır. Böylece kamunun milletten aldığı kaynakları doğru bir şekilde kullanmasına yön verecek, bir takım uygulama ve düzenlemeleri biz sürekli bir şekilde çalışıyoruz. Bu bahsettiğimiz konuda bunun bir parçası'' diye konuştu.
-Türkiye'nin IMF'ye olan borcu-
Bakan Şimşek, bir gazetecinin, Türkiye'nin IMF'ye olan borcuna ilişkin süreçte gelinen aşamayı sorması üzerine, devletin bilançosunun son 10 yılda gerçekten çok sağlamlaştığını vurgulayarak, hükümetleri döneminde kamu borcunu, bir anlamda devletin bilançosunu ciddi bir şekilde iyileştirdiklerini söyledi.
Şimşek, bütçe açıklarının azaltılmasının ülkenin borçlarına da olumlu anlamda yansıdığını ifade ederek, şunları kaydetti:
''IMF borçları, bu mayıs itibarıyla sıfırlanmış olacak. Bu önemli. Çünkü 1958'den bu yana sürekli bir şekilde bir program, borç diyaloğu oluşmuş. İnşallah bu anlamda Türkiye yeni bir döneme girmiş oldu, program yapmamakla, şimdi de borcunu tamamen kapatmakla. Bir anlamda Türkiye sınıf atlamış olacak. İkincisi, kamunun dış borcuna baktığımız zaman kamunun döviz rezerviyle karşılaştırdığımız zaman bizim dünyadan 31 milyarın üzerinde alacağımız var. Yani bizim devlet olarak, dış dünyaya, kamu olarak, hazine olarak bizim bir borcumuz net bazda yok. Tam aksine bizim alacağımız var. Yani rezervlerimizle borcumuzu karşılaştırdığımız zaman, devlet olarak bizim dünyadan alacağımız var. 31 milyar lira civarında. Fakat ülke olarak baktığımız zaman, işin içine özel sektörü kattığınız zaman, tabi ki Türkiye'nin dış borcu var. Ama firmalarımızın da yatırımları var. Değerleri artmış. Olaya o çerçevede bakmak lazım. Bunun için bizim amacımız şu Türkiye'nin bütçesini, kamu maliyesini, mali dengelerini sürekli iyileştirmek. Çünkü biz bunlarda başarılı olursak, Türkiye'nin hakikaten belki Osmanlı'dan bu yana sıkıntılarını çektiği süreçlere son vermiş olacağız. Yani bunun en basit göstergesi şudur. Biz topladığımız vergileri faize değil, millete hizmet olarak sunmak istiyoruz. Bunu söylerken de abartmıyoruz. Bundan yaklaşık 10 yıl önce eğer maliye 100 lira vergi topluyor idiyse, bunun 86 lirasını devletin iç ve dış borç faizine ödüyordu. Bugün 17 lirasını iç ve dış borç faizine ödüyor. Yani eskiden yüzde 86 lirası faize giderken, şimdi yaklaşık yüzde 17'si gidiyor. Bu aradaki farkla şimdi biz insanımızın eğitimine, sağlığına, altyapısına, AR-GE'ye, mahalli idarelere mümkün olduğunca daha fazla kaynak aktarıyoruz. Bunlar önemli konular. Yani devletin kendi evini düzene koyması, kamu mali dengelerini iyileştirmesinin yansımaları, sadece devletle sınırlı kalmıyor. Özel sektöre yansıması var, vatandaşa yansıması var. Bu nedenle de biz bunu hep önemsedik. Bu konuyu yani bütçe disiplinini, mali disiplini önceliklendirdik. Dolayısıyla IMF ile ilişkilerde, IMF'ye borcu kapatma noktasına gelmemizde aslında bu uzun sürecin halkasıdır. Aslında biz son halkasıdır diye düşünebiliriz.''
Maliye Bakanı Şimşek'e, eşi Esra Şimşek de eşlik etti.
Muhabir: Haluk Yüksel / Fikriye Susam Uyar
Yayıncı: Doğan Sarıtaş