Balyoz Sanığından Mektupla Kendini Aklama Girişimi

Balyoz darbe planı davasında 16 yıl hapis cezasına çarptırılan emekli Albay Ahmet Küçükşahin, memleketi Malatya'daki yerel yayın yapan gazetelere mektup göndererek suçsuzluğunu kanıtlama girişimi başlattı.

Suga, Oraj, Çarşaf gibi kanlı eylem planlarını dikkate alarak darbe planını tescilleyip 325 sanığın farklı cezalara çarptırıldığı mahkeme kararlarını 'komplo' olarak nitelendiren Küçükşahin, davaya ilişkin onlarca delilin uydurma olduğunu iddia ederek suçsuz olduğunu savundu. Ahmet Küçükşahin, bilgisayar ortamında hazırlandığı gözlenen 8 gazeteye gönderdiği imzalı mektupta, ailesinin halen Yeşilyurt ilçesine bağlı Gündüzbey beldesinde yaşadığını belirtti.

Harp Akademisi Komutanlığı Silahlı Kuvvetler Akademisi öğretim başkanı olduğu sırada 11 Şubat 2011'de tutuklandığını bildiren Küçükşahin, önce Hasdal Cezevi'ne, emekli olması üzerine Silivri Cezaevi'ne nakledildiğini ifade etti.

23 aydır tutuklu bulunduğuna dikkat çeken sanık, cezaevinde 'esir' olarak tutulduğunu savundu. Dava kapsamında hazırlanan iddianame çerçevesinde 'Hükümeti cebren ıskat veya vazife görmekten cebren men etmeye teşebbüs' suçuyla yargılandığını hatırlatan Küçükşahin, mahkeme heyetinin kendisini 16 yıl hapis cezasına çarptırdığını hatırlattı. Gerekçeli kararın 3,5 ay sonra eline geçtiğini aktaran Küçükşahin, darbe planı davası için 'hukukun olmadığı bir dava' nitelendirmesini yaptı. "Adalet, devletin, insanlığın, Müslümanlığın 'olmazsa olmaz' koşuludur' ifadelerini kullanan Küçükşahin, mektubunda 'Silivri'de devlet, suçsuz ve günahsız vatandaşlarına zulüm etmektedir." iddialarında bulundu. Mektubunda balyoz darbe planı davasının farklı tezlerle hukuksuz olduğunu ispatlamaya çalışan Küçükşahin, mahkemenin başta iddianame olmak üzere, ek klasörlerde yer alan Suga, Oraj, Çarşaf gibi kanlı eylem planlarına ait belgeleriyle darbe planını tescil ederek 325 sanığı cezalandırdığı kararı eleştirdi.

İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi, yargılama sürecinde Gölcük Donanma Komutanlığı ve Eskişehir'de emekli Albay Hakan Büyük'ün evinde yapılan aramalarda ele geçirilen belgelerin asıllarını Genelkurmay'dan sordu. Onlarca fişleme, takip evrakları için Genelkurmay, 26 Nisan 2012 tarihli cevabında dokümanların orijinal olduğunu belirtmişti. Ayrıca eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök, darbe planı semineri için "Kara Kuvvetleri Komutanlığı tarafından yapılmasını emrettim. Bu seminer icra edilmiş fakat en tehlikeli senaryo amacını biraz aşkın şekilde oynanmış. Siyasi kişiler ve siyasi olaylar gerçekmiş gibi oynanmış. Ben de Kara Kuvvetleri komutanına incelettim." ifadelerini kullanmıştı. Mektubunda Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk'ün 'Kuran’ın Temel Kavramları' kitabından da örnekler veren Küçükşahin, "Bütün bunları yazmamdaki kasıt, toplumun bir kesimine bunları reva görenler, bir taraftan zulüm yaparken, diğer taraftan anketler yaparak yaptıkları bu zulme toplumun nasıl bir tepki verdiğini ölçmektedirler." ifadelerine yer verdi .