Chp Genel Başkan Yardımcısı Oran, Bolu'da Açıklaması
CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, "Biz hukukun üstünlüğünde herkese dokunuruz. Kim hata yapıyor, suç işliyorsa, kim yetim, kul hakkı yiyorsa ona dokunuruz" dedi.
Partisinin il başkanlığında düzenlediği basın toplantısında konuşan Oran, Ankara'da çok sıcak bir gündem olduğunu, Türkiye Cumhuriyeti'nin 90 yıllık tarihinde böyle olaylar yaşanmadığını savundu.
Oran, Türkiye'de korkunç bir başı boşluk olduğunu öne sürerek, "Türkiye, çok tehlikeli bir noktada. Karamsarlık için bunu söylemiyorum. Gerçekleri ortaya koymamız lazım. İktidar partisi, 11 yıldır halkı hem aldattı hem de kandırdı. Bir algı yarattı ve algı yanılttı. Gerçekler ise bugün acıtıyor. Bizlerin de bu gerçekleri ortaya koyması gerekiyor. Bu gerçeklerden ders alıp, Türkiye'yi bir daha böyle tehlikeli noktalara taşınmaması için bunları ortaya koymamız gerekir. Bunlarla yüzleşmemiz ve hesaplaşmamız gerekir" şeklinde konuştu.
"Türkiye'de bir başbakan, hükumetin başı, yürütmenin başı var" diyen Oran, "Ama bu Başbakan, yürütmenin, hükumetin başı ve her şeye müdahale etmek istiyor. Türkiye Cumhuriyeti, 90 yıldır laik, demokratik, sosyal ve hukuk devletidir. Bu ilkeleri hiçbir siyasetçinin, hiçbir kimsenin değiştirmeye gücü yetmez. Bugüne kadar yetmediği gibi bundan sonra da yetmez" ifadesini kullandı.
Oran, yürütmenin başındaki kişinin hukukun üstünlüğü ilkesini hiçe saydığını, üstünlerin hukukunu hakim kılmaya çalıştığını ileri sürerek, buna asla izin vermeyeceklerini kaydetti.
Adli Kolluk Yönetmenliği ile hükumetin yargının yetkilerini yok ettiğini iddia eden Oran, şöyle konuştu:
"Sanki hukukun gücü, kontrolü bir kişinin iki dudağı arasında. Baktığınız zaman hukukta da iç savaş, güç savaşı yaşanıyor. Başbakan Erdoğan, dün açık açık yargıyı tehdit etti. Hakimler Savcılar Yüksek Kurulunu (HSYK) tehdit etti, meydan okudu. Cumhuriyetin savcısını hedef tahtasına oturttu. Buna asla müsaade edemeyiz, izin veremeyiz. Üstünlerin hukuku öyle bir hale geldi ki Başbakan Erdoğan, yakınları, ailesi, partisinin mensupları herhangi bir suç işleseler, bir kişinin hayatına kast etseler, baktığınız zaman üstünlerin hukukunda onlara hiç kimse dokunamıyor. Biz hukukun üstünlüğünde herkese dokunuruz. Kim hata yapıyor, suç işliyorsa, kim yetim, kul hakkı yiyorsa biz ona dokunuruz.
Bazı bakanlar, hükumetin başındaki kişiyi işaret ederek, yani bütün bu olayların talimatını Başbakan Erdoğan'ın verdiğini ve esas suçlunun, ele başının Başbakan Erdoğan olduğunu ifade ederek istifa etti. Bunlar yetmiyor. Başbakan Erdoğan'ın istifa etmesi gerekiyor. Şu anda Türkiye'de her yolsuzluğun içerisinde Başbakan Erdoğan var."
-"Genel kurulun toplanması lazım"
Oran, yargının kilitli, yürütmenin de devre dışı olduğunu öne sürerek, bundan son derece rahatsız olduklarını dile getirdi.
Türkiye'de olağanüstü bir süreç yaşandığı dönemde TBMM Genel Kurulu'nun 7 Ocak'a kadar tatilde olduğuna dikkati çeken Oran, "Böyle bir şey kabul edilemez, genel kurulun toplanması lazım. Başbakan Erdoğan'la ilgili gensorunun hazırlanması lazım. Bu yolsuzluklarla ilgili de soruşturma komisyonlarının, yolsuzlukları araştırma komisyonlarının toplanması ve bu olaya el koyması gerekiyor. Yürütme darmadağın, Başbakan Erdoğan'ın 'A takımı' diye çıkardığı o kadrosu şu anda ortada yok. Birçoğu istifa etti, Başbakan Erdoğan'ı terk etti. Bugün Erdoğan TBMM'den yani milletin iradesiyle seçilmiş milletvekillerinden kabine bile kuramıyor" diye konuştu.
Muammer Güler'in yerine atanan yeni İçişleri Bakanı Efkan Ala'nın milletvekili olmadığını hatırlatan Oran, TBMM'de yemin etmediği için 7 Ocak'a kadar görevinin yok hükmünde olduğunu ileri sürdü.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e çağrıda bulunan Oran, "Başbakan Erdoğan'ın çevirmeye çalıştığı parti devletinde kriz varsa, normal şartlarda cumhurbaşkanı, Anayasa'nın 104. maddesi gereği Bakanlar Kurulu'nu toplar, laik, demokratik, sosyal, hukuk ilkelerine bağlı cumhurbaşkanı gibi davranır, yeminine sadık kalır" dedi.
Kaynak: AA
Oran, Türkiye'de korkunç bir başı boşluk olduğunu öne sürerek, "Türkiye, çok tehlikeli bir noktada. Karamsarlık için bunu söylemiyorum. Gerçekleri ortaya koymamız lazım. İktidar partisi, 11 yıldır halkı hem aldattı hem de kandırdı. Bir algı yarattı ve algı yanılttı. Gerçekler ise bugün acıtıyor. Bizlerin de bu gerçekleri ortaya koyması gerekiyor. Bu gerçeklerden ders alıp, Türkiye'yi bir daha böyle tehlikeli noktalara taşınmaması için bunları ortaya koymamız gerekir. Bunlarla yüzleşmemiz ve hesaplaşmamız gerekir" şeklinde konuştu.
"Türkiye'de bir başbakan, hükumetin başı, yürütmenin başı var" diyen Oran, "Ama bu Başbakan, yürütmenin, hükumetin başı ve her şeye müdahale etmek istiyor. Türkiye Cumhuriyeti, 90 yıldır laik, demokratik, sosyal ve hukuk devletidir. Bu ilkeleri hiçbir siyasetçinin, hiçbir kimsenin değiştirmeye gücü yetmez. Bugüne kadar yetmediği gibi bundan sonra da yetmez" ifadesini kullandı.
Oran, yürütmenin başındaki kişinin hukukun üstünlüğü ilkesini hiçe saydığını, üstünlerin hukukunu hakim kılmaya çalıştığını ileri sürerek, buna asla izin vermeyeceklerini kaydetti.
Adli Kolluk Yönetmenliği ile hükumetin yargının yetkilerini yok ettiğini iddia eden Oran, şöyle konuştu:
"Sanki hukukun gücü, kontrolü bir kişinin iki dudağı arasında. Baktığınız zaman hukukta da iç savaş, güç savaşı yaşanıyor. Başbakan Erdoğan, dün açık açık yargıyı tehdit etti. Hakimler Savcılar Yüksek Kurulunu (HSYK) tehdit etti, meydan okudu. Cumhuriyetin savcısını hedef tahtasına oturttu. Buna asla müsaade edemeyiz, izin veremeyiz. Üstünlerin hukuku öyle bir hale geldi ki Başbakan Erdoğan, yakınları, ailesi, partisinin mensupları herhangi bir suç işleseler, bir kişinin hayatına kast etseler, baktığınız zaman üstünlerin hukukunda onlara hiç kimse dokunamıyor. Biz hukukun üstünlüğünde herkese dokunuruz. Kim hata yapıyor, suç işliyorsa, kim yetim, kul hakkı yiyorsa biz ona dokunuruz.
Bazı bakanlar, hükumetin başındaki kişiyi işaret ederek, yani bütün bu olayların talimatını Başbakan Erdoğan'ın verdiğini ve esas suçlunun, ele başının Başbakan Erdoğan olduğunu ifade ederek istifa etti. Bunlar yetmiyor. Başbakan Erdoğan'ın istifa etmesi gerekiyor. Şu anda Türkiye'de her yolsuzluğun içerisinde Başbakan Erdoğan var."
-"Genel kurulun toplanması lazım"
Oran, yargının kilitli, yürütmenin de devre dışı olduğunu öne sürerek, bundan son derece rahatsız olduklarını dile getirdi.
Türkiye'de olağanüstü bir süreç yaşandığı dönemde TBMM Genel Kurulu'nun 7 Ocak'a kadar tatilde olduğuna dikkati çeken Oran, "Böyle bir şey kabul edilemez, genel kurulun toplanması lazım. Başbakan Erdoğan'la ilgili gensorunun hazırlanması lazım. Bu yolsuzluklarla ilgili de soruşturma komisyonlarının, yolsuzlukları araştırma komisyonlarının toplanması ve bu olaya el koyması gerekiyor. Yürütme darmadağın, Başbakan Erdoğan'ın 'A takımı' diye çıkardığı o kadrosu şu anda ortada yok. Birçoğu istifa etti, Başbakan Erdoğan'ı terk etti. Bugün Erdoğan TBMM'den yani milletin iradesiyle seçilmiş milletvekillerinden kabine bile kuramıyor" diye konuştu.
Muammer Güler'in yerine atanan yeni İçişleri Bakanı Efkan Ala'nın milletvekili olmadığını hatırlatan Oran, TBMM'de yemin etmediği için 7 Ocak'a kadar görevinin yok hükmünde olduğunu ileri sürdü.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e çağrıda bulunan Oran, "Başbakan Erdoğan'ın çevirmeye çalıştığı parti devletinde kriz varsa, normal şartlarda cumhurbaşkanı, Anayasa'nın 104. maddesi gereği Bakanlar Kurulu'nu toplar, laik, demokratik, sosyal, hukuk ilkelerine bağlı cumhurbaşkanı gibi davranır, yeminine sadık kalır" dedi.