Kütahyalı'dan çok konuşulacak sözler
Gündeme dair çarpıcı açıklamalarıyla adıdan sıkça söz ettiren Sabah gazetesi yazarı Rasim Ozan Kütahyalı köşesinde bazı kesimleri çok kızdıracak bir yazı kaleme aldı.
Başbakan Erdoğan'ın Finlandiya'ya gitmeden önce Esenboğa'daki yaptığı açıklamaları dinlerken kahkahalarla güldüğünü söyleyen Rasim ozan Kütahyalı çünkü; 'Erdoğan 11 yıldır defalarca yaptığı gibi yine Türk siyaset ve medya çevrelerini şapa oturtuyordu. Hepsiyle dalgasını geçiyordu' dedi.
Kütahyalı, 'Sizin hâlâ zekâsını küçümsediğiniz bu Kasımpaşalı gündemi belirlemek bir yana sizin ne konuşacağınızı ve yazacağınızı bile belirliyor. Çünkü hangi durumda ne diyeceğinizi adı gibi biliyor' dedi.
Kadın ve erkek birlikte yaşanan evlere müdahale mahiyetinde bir yasa çıkmayacağını söyleyen Kütahyalı, eğer böyle bir yasa çıkarsa medyadan çekilir ve insanların özel meskenlerini basmaya kalkan devlet güçlerinin karşısına dikilirim açıklamasında bulundu.
İşte Rasim Ozan Kütahyalı'nın Başbakan yine herkesi şapa oturttu başlıklı yazısı;
Başbakan Erdoğan'ın Finlandiya'ya gitmeden önce Esenboğa'daki malum açıklamalarını dinlerken ben kahkahalarla güldüm. Erdoğan 11 yıldır defalarca yaptığı gibi yine Türk siyaset ve medya çevrelerini şapa oturtuyordu. Hepsiyle dalgasını geçiyordu.
***
Endişeli olanlar merak etmesin asla ve asla kadın ve erkek birlikte yaşanan evlere müdahale mahiyetinde bir yasa çıkmayacak.
Eğer böyle bir yasa çıkarsa medyadan çekilir ve insanların özel meskenlerini basmaya kalkan devlet güçlerinin karşısına dikilirim.
Siz de bu faşizan yasanın amortisini alır rahat edersiniz. Fakat üzgünüm sizi bu zevkten mahrum edeceğim çünkü bu yasanın çıkmayacağından adım gibi eminim. Tıpkı kürtajın yasaklandığı bir yasa çıkmadığı gibi. Tıpkı idamı geri getiren bir yasa çıkmadığı gibi. Oysa bütün bu sözleri söyleyen de Erdoğan'dı ve o zaman da yine siyaset ve medya gündemini belirlemişti.
Şimdi okunduğunda gülünüp geçilen yüzlerce yorum yapmıştı o zaman çok akıllı Türk gazetecileri.
Erdoğan yine amacına ulaşmıştı. Kısacası yine şapa oturmuşlardı.
***
Gezi'den sonra 'Erdoğan artık siyasi gündemi belirleyemiyor' diye pek şahane tespitlerde bulunan şahıslar acaba şimdi ne diyecek? Yahu sizin hâlâ zekâsını küçümsediğiniz bu Kasımpaşalı gündemi belirlemek bir yana sizin ne konuşacağınızı ve yazacağınızı bile belirliyor. Çünkü hangi durumda ne diyeceğinizi adı gibi biliyor. Sizin sazan gibi sarf ettiğiniz aptalca cümleler 2014'te seçim meydanlarında Kasımpaşalı'nın en büyük kozu olacak. Her şehrin meydanında sizin salaklıklarınızdan oluşan derlemeyi tekrarlayacak.
Oyuna oy katacak. Siz ise yandaşların çoğunluğuyla beraber gülünç yorumlarınıza devam edeceksiniz. Gezi zekâlılık denilen şey bu zaten. Hem her türlü budalalığı yapıp Erdoğan'ı güçlendirmek ve Erdoğan tarafından dalga geçilmek hem de kendini orantısız zekâ sahibi sanmak. Tam bir şapa oturma hali.
***
Açık söyleyeyim Başbakan Erdoğan hükümetinden ve partisinden kimi isimlerle de dalgasını geçti. Mesela bir önemli kurmayı medyanın çoğunluğunun tepkisinden çekinerek öğrenci evleri için tevil açıklaması yapması yönünde tavsiyelerde bulundu Erdoğan'a. Başbakan da bıyık altından gülerek 'Olur olur' dedi. O gün içinde başka AK Parti mensuplarından da komik tevil açıklamaları geldi.
Sonrasında ise yine herkes ofsaytta kaldı.
Erdoğan biliyordu ki bu bombayı atar atmaz yine siyaset ve medya gündemini belirleyecek.
Konuşulmasını istemediği konular konuşulmayacaktı.
Tüm muhalif söylemler Erdoğan'ın istediği formatta yapılacaktı. Medyadaki tüm yazılar ve konuşmalar kendisinin siyasi zeminini güçlendirecekti.
***
Nitekim öyle oldu. Ortalama zekâsı normalin dahi çok gerisinde olan Türk medya ortamının kahir ekseriyeti sazan gibi Erdoğan'ın oltasına atladı ve avlandılar. Bu arada diğer siyasetçiler de sazan gibi atladılar. Yaptıkları tüm açıklamalar Erdoğan nasıl istiyorsa o yöndeydi.
Playmaker Erdoğan yine tek başına bir oyun kurmuştu ve sonrasında da kurduğu oyun tıkır tıkır işliyordu.
***
Nefret etseniz dahi kabul etmek zorundasınız ki futbol anlamında Diego Armando Maradona ne ise, siyaset anlamında Recep Tayyip Erdoğan da odur. Maradona olmadan küme düşecek nitelikte bir takımdı Napoli. Bu takımı oyun kurucu futbol dehasıyla İtalya şampiyonu yapan Maradona'dır. Kimse kusura bakmasın Erdoğan ve AKP ilişkisi de aynı şekildedir. Maradona'yı da Erdoğan'ı da ancak kural- dışı gayrimeşru faullerle durdurabilirsiniz ama artık o şansı da kaybettiniz. Erdoğan kendisinin bileklerine tekme ile saldıranları çok klas hamlelerle önce savuşturup pasifize etti sonra da vakti geldiğinde kırmızı kartla oyunun dışına attırdı. Hâlâ ders almayıp gayrimeşru faul yapmak isteyenler varsa hazırlıklı olsun.
***
Erdoğan'ın siyasi tarzını eleştirenlerle Maradona'nın futbol tarzını eleştirenler arasında fark yoktur. Edilen laflar komediden ibarettir.
Maradona'dan ya da Erdoğan'dan dilediğiniz kadar nefret edin sonuç değişmez.
Maradona'nın futbol tarzı Erdoğan'ın ise siyaset tarzı takımı önce gollere sonra da galibiyete ve şampiyonluğa götürür. Siz de aval aval bakarsınız sadece. 2014'te de yine trene bakar gibi bakacaksınız.
Kütahyalı, 'Sizin hâlâ zekâsını küçümsediğiniz bu Kasımpaşalı gündemi belirlemek bir yana sizin ne konuşacağınızı ve yazacağınızı bile belirliyor. Çünkü hangi durumda ne diyeceğinizi adı gibi biliyor' dedi.
Kadın ve erkek birlikte yaşanan evlere müdahale mahiyetinde bir yasa çıkmayacağını söyleyen Kütahyalı, eğer böyle bir yasa çıkarsa medyadan çekilir ve insanların özel meskenlerini basmaya kalkan devlet güçlerinin karşısına dikilirim açıklamasında bulundu.
İşte Rasim Ozan Kütahyalı'nın Başbakan yine herkesi şapa oturttu başlıklı yazısı;
Başbakan Erdoğan'ın Finlandiya'ya gitmeden önce Esenboğa'daki malum açıklamalarını dinlerken ben kahkahalarla güldüm. Erdoğan 11 yıldır defalarca yaptığı gibi yine Türk siyaset ve medya çevrelerini şapa oturtuyordu. Hepsiyle dalgasını geçiyordu.
***
Endişeli olanlar merak etmesin asla ve asla kadın ve erkek birlikte yaşanan evlere müdahale mahiyetinde bir yasa çıkmayacak.
Eğer böyle bir yasa çıkarsa medyadan çekilir ve insanların özel meskenlerini basmaya kalkan devlet güçlerinin karşısına dikilirim.
Siz de bu faşizan yasanın amortisini alır rahat edersiniz. Fakat üzgünüm sizi bu zevkten mahrum edeceğim çünkü bu yasanın çıkmayacağından adım gibi eminim. Tıpkı kürtajın yasaklandığı bir yasa çıkmadığı gibi. Tıpkı idamı geri getiren bir yasa çıkmadığı gibi. Oysa bütün bu sözleri söyleyen de Erdoğan'dı ve o zaman da yine siyaset ve medya gündemini belirlemişti.
Şimdi okunduğunda gülünüp geçilen yüzlerce yorum yapmıştı o zaman çok akıllı Türk gazetecileri.
Erdoğan yine amacına ulaşmıştı. Kısacası yine şapa oturmuşlardı.
***
Gezi'den sonra 'Erdoğan artık siyasi gündemi belirleyemiyor' diye pek şahane tespitlerde bulunan şahıslar acaba şimdi ne diyecek? Yahu sizin hâlâ zekâsını küçümsediğiniz bu Kasımpaşalı gündemi belirlemek bir yana sizin ne konuşacağınızı ve yazacağınızı bile belirliyor. Çünkü hangi durumda ne diyeceğinizi adı gibi biliyor. Sizin sazan gibi sarf ettiğiniz aptalca cümleler 2014'te seçim meydanlarında Kasımpaşalı'nın en büyük kozu olacak. Her şehrin meydanında sizin salaklıklarınızdan oluşan derlemeyi tekrarlayacak.
Oyuna oy katacak. Siz ise yandaşların çoğunluğuyla beraber gülünç yorumlarınıza devam edeceksiniz. Gezi zekâlılık denilen şey bu zaten. Hem her türlü budalalığı yapıp Erdoğan'ı güçlendirmek ve Erdoğan tarafından dalga geçilmek hem de kendini orantısız zekâ sahibi sanmak. Tam bir şapa oturma hali.
***
Açık söyleyeyim Başbakan Erdoğan hükümetinden ve partisinden kimi isimlerle de dalgasını geçti. Mesela bir önemli kurmayı medyanın çoğunluğunun tepkisinden çekinerek öğrenci evleri için tevil açıklaması yapması yönünde tavsiyelerde bulundu Erdoğan'a. Başbakan da bıyık altından gülerek 'Olur olur' dedi. O gün içinde başka AK Parti mensuplarından da komik tevil açıklamaları geldi.
Sonrasında ise yine herkes ofsaytta kaldı.
Erdoğan biliyordu ki bu bombayı atar atmaz yine siyaset ve medya gündemini belirleyecek.
Konuşulmasını istemediği konular konuşulmayacaktı.
Tüm muhalif söylemler Erdoğan'ın istediği formatta yapılacaktı. Medyadaki tüm yazılar ve konuşmalar kendisinin siyasi zeminini güçlendirecekti.
***
Nitekim öyle oldu. Ortalama zekâsı normalin dahi çok gerisinde olan Türk medya ortamının kahir ekseriyeti sazan gibi Erdoğan'ın oltasına atladı ve avlandılar. Bu arada diğer siyasetçiler de sazan gibi atladılar. Yaptıkları tüm açıklamalar Erdoğan nasıl istiyorsa o yöndeydi.
Playmaker Erdoğan yine tek başına bir oyun kurmuştu ve sonrasında da kurduğu oyun tıkır tıkır işliyordu.
***
Nefret etseniz dahi kabul etmek zorundasınız ki futbol anlamında Diego Armando Maradona ne ise, siyaset anlamında Recep Tayyip Erdoğan da odur. Maradona olmadan küme düşecek nitelikte bir takımdı Napoli. Bu takımı oyun kurucu futbol dehasıyla İtalya şampiyonu yapan Maradona'dır. Kimse kusura bakmasın Erdoğan ve AKP ilişkisi de aynı şekildedir. Maradona'yı da Erdoğan'ı da ancak kural- dışı gayrimeşru faullerle durdurabilirsiniz ama artık o şansı da kaybettiniz. Erdoğan kendisinin bileklerine tekme ile saldıranları çok klas hamlelerle önce savuşturup pasifize etti sonra da vakti geldiğinde kırmızı kartla oyunun dışına attırdı. Hâlâ ders almayıp gayrimeşru faul yapmak isteyenler varsa hazırlıklı olsun.
***
Erdoğan'ın siyasi tarzını eleştirenlerle Maradona'nın futbol tarzını eleştirenler arasında fark yoktur. Edilen laflar komediden ibarettir.
Maradona'dan ya da Erdoğan'dan dilediğiniz kadar nefret edin sonuç değişmez.
Maradona'nın futbol tarzı Erdoğan'ın ise siyaset tarzı takımı önce gollere sonra da galibiyete ve şampiyonluğa götürür. Siz de aval aval bakarsınız sadece. 2014'te de yine trene bakar gibi bakacaksınız.