Cumhurbaşkanı Gül, Lüksemburg Büyük Dükü ve Düşesi Onuruna Akşam Yemeği Verdi
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, “Stratejik hedefimiz olan AB üyelik sürecimiz bakımından Lüksemburg çok müstesna bir yere sahiptir.
Lüksemburg'un desteğinin güçlü ve görünür şekilde devam etmesini bekliyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Gül, Lüksemburg Büyük Dükü Henri ve Büyük Düşesi Maria Teresa onuruna resmi akşam yemeği verdi. Gül, eşi Hayrünnisa Gül, Lüksemburg Büyük Dükü ve Büyük Düşesi ile birlikte davetlileri kapıda karşıladı. Yemeğe Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile iş adamları, akademisyenler ve milletvekilleri katıldı.
Yemekte konuklara hitap eden Gül, Lüksemburg Büyük Dükü Henri ve Büyük Düşes Maria Teresa'yı, misafir etmekten dolayı büyük mutluluk duyduklarını ifade etti.
Diplomatik ilişkilerin tesis edildiği 1947 yılından bu yana, iki ülke arasında devlet başkanı düzeyindeki ilk ziyaretin gerçekleştiğini belirten Gül, “Lüksemburg Büyük Dükü Henri'nin, veliaht prens olarak 1989 yılında Türkiye'yi ziyaret ettiğini biliyorum. Bu defa Ankara, İstanbul ve Gaziantep'i kapsayan programınız, bir yandan Türkiye'yi daha yakından tanımanızı diğer yandan aradan geçen sürede yaşanan değişim ve dönüşümün izlerine şahitlik etmenizi sağlayacaktır” ifadelerini kullandı.
Lüksemburg’un Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) üyelik sürecine verdiği destekten dolayı duyduğu memnuniyeti dile getiren Gül, “Yakın ve dostane ilişkilerimizde Avrupa Birliği'nin rolü büyüktür. Stratejik hedefimiz olan AB üyelik sürecimiz bakımından Lüksemburg, çok müstesna bir yere sahiptir. Lüksemburg'un desteğinin güçlü ve görünür şekilde devam etmesini bekliyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Gül’ün konuşmasının ardından bir konuşma gerçekleştiren Dük Henri, Türkiye’nin konumu gereği Doğu ve Batı arasında bir köprü olduğunu belirterek, "76 milyonluk genç, çalışkan, girişimci nüfusu ve sürekli gelişim gösteren yaşam düzeyiyle özel bir dinamizme sahip olan Türk ekonomisi, gerek içte gerek ise dış pazarlarda sürekli büyümektedir. Türkiye, Avrupa Kıtası'nın göz ardı edilemez bir gücü olmayı başarmıştır. Üç bakan ve güçlü bir ekonomik heyet eşliğinde gelmiş olmamız, bu ziyarete verdiğimiz büyük önemin göstergesidir" şeklinde konuştu
Kaynak: İHA
Cumhurbaşkanı Gül, Lüksemburg Büyük Dükü Henri ve Büyük Düşesi Maria Teresa onuruna resmi akşam yemeği verdi. Gül, eşi Hayrünnisa Gül, Lüksemburg Büyük Dükü ve Büyük Düşesi ile birlikte davetlileri kapıda karşıladı. Yemeğe Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile iş adamları, akademisyenler ve milletvekilleri katıldı.
Yemekte konuklara hitap eden Gül, Lüksemburg Büyük Dükü Henri ve Büyük Düşes Maria Teresa'yı, misafir etmekten dolayı büyük mutluluk duyduklarını ifade etti.
Diplomatik ilişkilerin tesis edildiği 1947 yılından bu yana, iki ülke arasında devlet başkanı düzeyindeki ilk ziyaretin gerçekleştiğini belirten Gül, “Lüksemburg Büyük Dükü Henri'nin, veliaht prens olarak 1989 yılında Türkiye'yi ziyaret ettiğini biliyorum. Bu defa Ankara, İstanbul ve Gaziantep'i kapsayan programınız, bir yandan Türkiye'yi daha yakından tanımanızı diğer yandan aradan geçen sürede yaşanan değişim ve dönüşümün izlerine şahitlik etmenizi sağlayacaktır” ifadelerini kullandı.
Lüksemburg’un Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) üyelik sürecine verdiği destekten dolayı duyduğu memnuniyeti dile getiren Gül, “Yakın ve dostane ilişkilerimizde Avrupa Birliği'nin rolü büyüktür. Stratejik hedefimiz olan AB üyelik sürecimiz bakımından Lüksemburg, çok müstesna bir yere sahiptir. Lüksemburg'un desteğinin güçlü ve görünür şekilde devam etmesini bekliyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Gül’ün konuşmasının ardından bir konuşma gerçekleştiren Dük Henri, Türkiye’nin konumu gereği Doğu ve Batı arasında bir köprü olduğunu belirterek, "76 milyonluk genç, çalışkan, girişimci nüfusu ve sürekli gelişim gösteren yaşam düzeyiyle özel bir dinamizme sahip olan Türk ekonomisi, gerek içte gerek ise dış pazarlarda sürekli büyümektedir. Türkiye, Avrupa Kıtası'nın göz ardı edilemez bir gücü olmayı başarmıştır. Üç bakan ve güçlü bir ekonomik heyet eşliğinde gelmiş olmamız, bu ziyarete verdiğimiz büyük önemin göstergesidir" şeklinde konuştu