Bayrak Satıcısı Sarıçiçek’in Davasına Başlandı

Taksim Gezi Parkı olayları sırasında İstiklal Caddesi’nde düzenlenen bir yürüyüş sonrası gözaltına alınan bayrak satıcısı Ali Sarıçiçek’in de aralarında bulunduğu 20 sanığın davasının görülmesine başladı.

Bayrak satıcısı Ali Sarıçiçek duruşmada savunma yaptı.
Taksim Gezi Parkı olayları sırasında 6 Temmuz 2013 tarihinde İstiklal Caddesi’nde düzenlenen bir yürüyüş sonrası çıkan olaylarda ‘polise mukavemet’ ve ‘gösteri ve yürüyüş kanununa muhalefet’ suçlarından 1 yıl 2 aydan 7 yıla kadar hapis cezası istenen aralarında bayrak satıcısı Ali Sarıçiçek’inde bulunduğu 20 sanığın yargılanmasına başlandı.

İstanbul 9. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada aralarında bayrak satıcısı Ali Sarıçiçek’inde bulunduğu 12 sanık hazır bulurken, aralarında İtalyan uyruklu foto muhabiri Mattıa Caccıatori’ninde bulunduğu 8 sanık duruşmaya katılmadı. Duruşmada sanıkların kimlik tespiti yapıldı ve haklarında iddia edilen suçlamalar okundu. Kimlik tespitinden sonra sanıkların savunmaları alınmaya başlandı.

Duruşmada savunma yapan bayrak satıcısı Ali Sarıçiçek oğluyla beraber bayrak sattığını söyleyerek “O gün bayrak satmak için Beşiktaş’a gittik. Beşiktaş’ta iş yoktu. Ben de Taksim’de yürüyüş olacağını sosyal medyadan bildiğim için satış olur diye oğlumla Taksim’e çıktık. Taksim’e çıktığımızda kimse yoktu ve sakindi. Biz de oğlumla İstiklal Caddesi’nde yol kenarında oturmaya başladık. Bayrak almak isteyen olursa alır diye. Biraz zaman geçtikten sonra kadınlar yürümeye başladı.

Bizde kalkarak bayrak satmaya başladık. Hatta kadınlar daha sonra su savaşı da yaptılar. Taksimde polis sayısı gittikçe artınca ve TOMA’larda alana gelince ‘oğlum ortalık karışacak satabildiğimiz kadar satalım gidelim’ dedim. Daha sonra bulunduğumuz yerden Taksim’e geçiş yasaklandı. Bende o tarafa geçecektim. Çünkü otobüse bineceğim durak 80 metre ilerideydi. Bende polise durumu izah ettim. Polis bana’ Karaköy’e git’ dedi.

Ama oradan bineceğim otobüs geçmiyordu” dedi.

Polislerin yabancı uyruklu vatandaşların Taksim tarafına doğru geçişlerine izin verdiklerini ifade eden Sarıçiçek “Yabancılara izin verdiler. Ayrımcılık yaptılar. Bende bunun üzerine sinirlenerek ‘buradan geçmek için ABD vatandaşı mı olmak lazım, ABD pasaportumu taşıyalım. Elimdeki bayrağı göstererek hepimiz bu bayrak altında yaşıyoruz.’ Dedim. Diğer sanıkları tanımıyorum. Polise mukavemet etmedim. Polis beni dövdü, küfürler etti. Dayak yedikten sonra yere çöktüm. Hatta yol kenarında çekilmiş çökmüş vaziyette elimde sigara bulunan fotoğrafımda var’’ diye konuştu.

Duruşmada savunma yapan sanıklardan Ahmet Özdemir ise Taksim Dayanışması’nın çağrısı üzerine İstiklal Caddesine gittiğini belirterek ‘’ Elimize basın açıklamasıyla ilgili kağıtlar vermişlerdi. Gürsel Tekin denen televizyonlarda gördüğüm bir milletvekilinin yan tarafından bulunuyordum. Telefonda İstanbul Valisi ile konuşuyordu ve valinin sesi bana kadar geliyordu. Vali telefonda ‘1 dakika sonra size döneceğim vekilim’ dedi.

Bir dakika dahi geçmeden yarım dakika sonra saat 19:03’te polis TOMA’larla müdahalede bulundu. Üzerimize kimyasal içerikli tazyikli su sıktı. Yere kapaklandım. İki kişi beni kaldırdı. Gözlerimi açtığımda bunların polis olduğunu gördüm. Polis hiçbir uyarı yapmadan müdahalede bulundu. Ben polise hiçbir şekilde mukavemette bulunmadım. İzinsiz gösteri yürüyüşüne katılmadım.’dedi.

Mahkeme Başkanı Ahmet Duymaz’ın Gezi parkı sürecinde neden varsınız, sürecin neresindesiniz sorusuna ise Özdemir “Sürecin başından itibaren Gezi parkındaydım. Doğa katliamı karşısında orada ağladım ve insanlardan bu çığlıklara cevap geldi. Bende bu nedenle onları yalnız bırakmadım” dedi.

Taksim Gezi Parkı olayları sırasında 6 Temmuz 2013 tarihinde İstiklal Caddesi’nde düzenlenen bir yürüyüş sonrası çıkan olaylarda ‘polise mukavemet’ ve ‘gösteri ve yürüyüş kanununa muhalefet’ suçlarından gözaltına alınan sanıklardan 8’i tutuklanmıştı. Metris Cezaevinde 8 gün tutuklu kalanların da bayrak satıcısı Ali Sarıçiçek’in de bulunduğu 8 sanık avukatlarının itirazı üzerine serbest bırakılmıştı.
Kaynak: İHA