Başbakanlık Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı Başkanı İlker Aycı Açıklaması
Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı Başkanı İlker Aycı, “Türkiye çok ciddi bir özelleştirme programını devreye soktu ve 12 yılda başarı gösterdi.
Türkiye pek çok alanda sıçrama yaptı” dedi.
Devletin zirvesini ağırlayan 5. İzmir İktisat Kongresi öğleden sonra panel oturumlarıyla devam etti. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun moderatörlüğünü üstlendiği panele konuşmacı olarak katılan Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı Başkanı İlker Aycı, Türkiye’yi yatırımcıların nazarında yükselten, Türkiye’nin gündemlerini Türkiye’nin yatırım çekme ihtiyacını Türkiye’nin ortak iş yapma ihtiyacı konusunda hummalı çalışmalar içerisinde olduklarını belirtti.
"TÜRKİYE KAĞIT ÜZERİNDE RİSKLİ REALİTEDE BAŞARILI"
Türkiye’nin potansiyelinin altında bir yatırım çeken ülke konumunda olduğunu ifade eden Aycı, yatırım değerlerinin realitede değişim yaşadığını söyledi.
Brezilya’yı örnek gösteren Aycı, “ Türkiye’nin potansiyeli konusunda yüzde yüz hatta yüzde 110 oranında mutabakatım. Potansiyelimizin altında bir yatırım çekiyoruz. Bizim potansiyelimiz ekonomimizin ölçeği, müteşebbislerimizin kalitesi, sektörel dağılımımız ve çeşitliliğimiz, ülkemizdeki alt yapımız, nitelikli insan sermayemiz ve çevre ülkeler ile olan etkileşimimiz, kültürel, tarihi, ticari ve siyasi bağlarımız bunların her biri Türkiye’yi başka yere koyuyor. Ama bir şansızlık var Türkiye açısından. Türkiye açıkçası krizde muhteşem bir performans göstermiş olumlu ayrışma göstermiştir. Bazı ülkeler kağıt üzerinde örneğin Brezilya, çok daha parlak görünüyor ama realitesi çok daha sorunlu kötü. Türkiye ile karşılaştırdığınızda Türkiye kağıt üzerinde gerçekte olduğundan çok daha riskli görünüyor. Biz tabi uzun yıllar kötü eleştirilen, kendi krizlerini çözen dünyada bu manada Kriz üretme ve çözme pratiği çok güçlü bir ülke olarak geldiğimiz için; özel sektörümüz de müteşebbislerimiz de krizlere dayanıklılık konusunda son derece başarılılar” diye konuştu.
“DEĞİŞİM 2002’DE BAŞLADI”
Türkiye’nin 24 Ocak kararları ile 1980’de ciddi bir liberalizim açığını yakaladığını söz konusu kararların yayımlanması ile birlikte ekonominin tüm alanlarında dünyaya açılamadığını öne süren Aycı, şunları kaydetti:
“Evet, ihracatı öğrendik. Uluslararası ekonomiye entegre olduk, gümrük birliği ile Avrupa birliğine entegre olduk. Avrupa bölgesi ile entegrasyonun hem ciddi avantajlarını hem de dezavantajlarını yaşadık ama öğrendik. Uluslararası yatırımlarla tanıyarak ülkemize ticaret anlamında alabilmeyi gördük aldık. Ama yatırım kısmında uluslararası sermayenin 24 Ocak kararlarının devamı olarak g ördüğüm asıl değişim 2002 süreci ile başladı.
2002 süreci ile uluslararası yatırımları doğrudan çekme konusunda alınan yeni önlemler getirilen yeni yaklaşımlarla Türkiye’nin uluslararası yatırımlara kapıları aralandı. Bu defa sadece Avrupa Birliği üzerinden değil dünyada farklı ekonomik merkezler üzerinden de Türkiye’nin kendini entegre edebildiği çabasıyla en önemli de yatırım alabileceğiniz komşularınızdır. Önce ticaret onlarla başlar.”
“TÜRKİYE SIÇRAMA YAPTI”
Türkiye’nin hızlı yatırım çekmeye başlayan ülkeler arasında olduğunu aktaran Aycı, ülkeye gelen ilk yatırımların katma değer açısından incelenmediğini ancak uluslararası standartlara taşınan sektörlerden geldiğini söyledi.
Aycı, “Türkiye çok ciddi bir özelleştirme programını devreye soktu ve 12 yılda başarı gösterdi. Türkiye pek çok alanda sıçrama yaptı. Ama yatırım ortamı ile ilgili yapılan tüm çalışmalar bizim gerçekliğimizi yansıtmıyor. Bazı kriterler açısından Türkiye farklı şekilde yansıtılıyor” dedi.
Kaynak: İHA
Devletin zirvesini ağırlayan 5. İzmir İktisat Kongresi öğleden sonra panel oturumlarıyla devam etti. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun moderatörlüğünü üstlendiği panele konuşmacı olarak katılan Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı Başkanı İlker Aycı, Türkiye’yi yatırımcıların nazarında yükselten, Türkiye’nin gündemlerini Türkiye’nin yatırım çekme ihtiyacını Türkiye’nin ortak iş yapma ihtiyacı konusunda hummalı çalışmalar içerisinde olduklarını belirtti.
"TÜRKİYE KAĞIT ÜZERİNDE RİSKLİ REALİTEDE BAŞARILI"
Türkiye’nin potansiyelinin altında bir yatırım çeken ülke konumunda olduğunu ifade eden Aycı, yatırım değerlerinin realitede değişim yaşadığını söyledi.
Brezilya’yı örnek gösteren Aycı, “ Türkiye’nin potansiyeli konusunda yüzde yüz hatta yüzde 110 oranında mutabakatım. Potansiyelimizin altında bir yatırım çekiyoruz. Bizim potansiyelimiz ekonomimizin ölçeği, müteşebbislerimizin kalitesi, sektörel dağılımımız ve çeşitliliğimiz, ülkemizdeki alt yapımız, nitelikli insan sermayemiz ve çevre ülkeler ile olan etkileşimimiz, kültürel, tarihi, ticari ve siyasi bağlarımız bunların her biri Türkiye’yi başka yere koyuyor. Ama bir şansızlık var Türkiye açısından. Türkiye açıkçası krizde muhteşem bir performans göstermiş olumlu ayrışma göstermiştir. Bazı ülkeler kağıt üzerinde örneğin Brezilya, çok daha parlak görünüyor ama realitesi çok daha sorunlu kötü. Türkiye ile karşılaştırdığınızda Türkiye kağıt üzerinde gerçekte olduğundan çok daha riskli görünüyor. Biz tabi uzun yıllar kötü eleştirilen, kendi krizlerini çözen dünyada bu manada Kriz üretme ve çözme pratiği çok güçlü bir ülke olarak geldiğimiz için; özel sektörümüz de müteşebbislerimiz de krizlere dayanıklılık konusunda son derece başarılılar” diye konuştu.
“DEĞİŞİM 2002’DE BAŞLADI”
Türkiye’nin 24 Ocak kararları ile 1980’de ciddi bir liberalizim açığını yakaladığını söz konusu kararların yayımlanması ile birlikte ekonominin tüm alanlarında dünyaya açılamadığını öne süren Aycı, şunları kaydetti:
“Evet, ihracatı öğrendik. Uluslararası ekonomiye entegre olduk, gümrük birliği ile Avrupa birliğine entegre olduk. Avrupa bölgesi ile entegrasyonun hem ciddi avantajlarını hem de dezavantajlarını yaşadık ama öğrendik. Uluslararası yatırımlarla tanıyarak ülkemize ticaret anlamında alabilmeyi gördük aldık. Ama yatırım kısmında uluslararası sermayenin 24 Ocak kararlarının devamı olarak g ördüğüm asıl değişim 2002 süreci ile başladı.
2002 süreci ile uluslararası yatırımları doğrudan çekme konusunda alınan yeni önlemler getirilen yeni yaklaşımlarla Türkiye’nin uluslararası yatırımlara kapıları aralandı. Bu defa sadece Avrupa Birliği üzerinden değil dünyada farklı ekonomik merkezler üzerinden de Türkiye’nin kendini entegre edebildiği çabasıyla en önemli de yatırım alabileceğiniz komşularınızdır. Önce ticaret onlarla başlar.”
“TÜRKİYE SIÇRAMA YAPTI”
Türkiye’nin hızlı yatırım çekmeye başlayan ülkeler arasında olduğunu aktaran Aycı, ülkeye gelen ilk yatırımların katma değer açısından incelenmediğini ancak uluslararası standartlara taşınan sektörlerden geldiğini söyledi.
Aycı, “Türkiye çok ciddi bir özelleştirme programını devreye soktu ve 12 yılda başarı gösterdi. Türkiye pek çok alanda sıçrama yaptı. Ama yatırım ortamı ile ilgili yapılan tüm çalışmalar bizim gerçekliğimizi yansıtmıyor. Bazı kriterler açısından Türkiye farklı şekilde yansıtılıyor” dedi.