Afganistan Büyükelçiliği’nde Cumhuriyet Coşkusu

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı, Afganistan’ın başkenti Kabil'deki Türk Büyükelçiliği’nde coşkuyla kutlandı.


Afganistan’ın başkenti Kabil’de bulunan Türk Büyükelçiliği’nde 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı münasebetiyle resepsiyon verildi.

Türkiye’nin Kabil Büyükelçisi Basat Öztürk’ün ev sahipliğinde verilen resepsiyona, Afganistan’daki çeşitli partilerden temsilcilerin yanı sıra, Afganistan Cumhurbaşkanlığı adayı Doktor Abdullah, Afganistan Savunma Bakanı Bismillah Han Mohammadi, eski Savunma Bakanı Abdulrahim Vardak, Mülteciler Bakanı Doktor Cemahir Enveri, Jirga Başkanı Sıbgatullah Müceddidi, Afganistan Eğitim Bakanı Faruk Vardak ve Afganistan’ın İngiltere'nin etkisinden kurtularak bağımsızlığa kavuşmasına önderlik eden Emanullah Han’ın torunu Şaduh Emanullah da yer aldı.

Resepsiyon sonrası basına açıklamalarda bulunan Büyükelçi Öztürk, Cumhuriyet’in 29 Ekim 1923’te ilan edilişinden 2,5 yıl önce Türkiye’yi tanıyan ilk ülkenin Afganistan olduğunu söyleyerek, bu yüzden Afganistan’da 29 Ekim’in kutlanmasının ayrı bir anlamı da olduğunu dile getirdi.

Kutlamanın yapıldığı Büyükelçiliğin, Kabil’in en önemli, en büyük, en gözde, en çok bahçesi, yeşilliği, tarihi arka planı olan Büyükelçilik olduğuna dikkat çeken Öztürk, Büyükelçiliğin 1922 yılından beri var olduğunu söyledi.

Verilen resepsiyona katılanlar arasında ilginç konukların da bulunduğunu söyleyen Öztürk, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’le birlikte Türkiye-Afganistan ilişkisini, 1921’de ittifak antlaşmasını kuran 2 liderden biri olan Emanullah Han’ın torununu örnek verdi.

Afganistan ile Türkiye arasındaki tarihi arka plana dikkat edilmesi gerektiğini belirten Büyükelçi Basat Öztürk, bunu Afganistan Eğitim Bakanı Faruk Vardak’ın da resepsiyonda yaptığı konuşmada vurguladığını söyledi.

İki ülke arasındaki tarihi arka planın yalnızca 90 yıl öncesine değil daha da geriye dayandığını anlatan Öztürk, Afganistan’ın kuzeyinde yer alan Belh şehrinde doğması sebebiyle önceleri Mevlana Celaleddin Belhi olarak bilinen daha sonra Konya’ya gidip Mevlana Celaleddin Rumi adını alan büyük düşünürün de Afganistan-Türkiye arasında sonsuza kadar bir bağ kuran çok önemli bir şahsiyet olduğunu ifade etti.

Öztürk, “Bunun gibi pek çok örnekler gösterebiliriz ama mühim olan şu ki; Afganistan’la Türkiye bu bakımdan eşsiz bir ilişki içindeler, eşsiz bir dayanışma içindeler. Her iki ülkenin de milletleri, halkları birbirine kardeş ve bu duygular samimi ve bu duygular sonsuza kadar devam edecek. Bizim de görevimiz bunu daha ileriye götürmek” dedi.

Öztürk, Afganistan’da Türkiye’nin yaptığı pek çok katkılar olduğunu hatırlatarak, “Geçmişte var; 1920’lerde, 30’larda, Afgan Ordusu’nun kurulmasında, ilk tıp fakültesi, ilk hastane, ilk hukuk fakültesi, ilk siyasal bilgiler fakültesi hatta ilk askeri bando. Bunların hepsinde Türklerin katkıları var. Buna mukabil Afganların da Türklerin Kurtuluş Savaşı’nda büyük katkıları var. Ziynet eşyalarını bile satarak hatta bazıları bizimle birlikte savaşarak burada yer almışlar. Dolayısıyla bu hepimiz için, iki millet için, iki milletin temsilcileri, yöneticileri bakımından da bir vazife ki bunu daha da ileriye götürmemiz gerekiyor. Bugün de bunun bir örneğini yaşadık” diye konuştu.

Bugünün bir önemi daha olduğuna vurgu yapan Öztürk, “Cumhuriyetimizin aslında sıradan bir cumhuriyet olmadığını, cumhurla cumhuriyeti birleştiren demokratik, müreffeh, güçlü bir cumhuriyet olduğunu da biliyor Afganlar. Bugün bundan da örnekler verdik ve Afganistan’ın da bu cumhurla cumhuriyeti birleştirme konusunda 2014 yılında yapılacak seçimlerde başarılar diledik. İnşallah adil, kapsayıcı, başarılı bir seçim olur ve Afganistan’da da cumhurla cumhuriyet tam manasıyla birleşip bu ülkeyi de geçmişte şanlı tarihinde görüldüğü pek çok örnekte olduğu gibi yeniden dünya toplumları arasında hak ettiği güzel yere taşır” ifadelerini kullandı.
Kaynak: İHA