6. Uluslararası Enerji Kongresi ve Fuarı

Akkuyu NGS AŞ Genel Müdürü Alexander Superfin, Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nde tüm inşaatın yüzde 90'ını, montaj çalışmalarının yüzde 50'sini Türk müteahhitlerin yapacağını, ekipmanların yüzde 20'isinin Türk tedarikçiler tarafından üretileceğini belirterek, "Projenin geneline Türk tarafının katkısı, yüzde 35-40'a ulaşabilecek. Bu da 6-7 milyar dolarlık bir katkı anlamına geliyor. Bu Türk ekonomisine oldukça büyük bir katkı" dedi.


Superfin, 6. Uluslararası Enerji Kongresi ve Fuarı'nda yaptığı konuşmada, yenilenebilir enerjinin önemine işaret etti.

TEDAŞ'la müzakerelere devam ettiklerine değinen Superfin, güç alımı sözleşmelerinin bitirilmesi açısından yaklaşık 15 yıl devam edecek ve sabit fiyatlı bir sözleşmeyle yapmaya gayret ettiklerini, yıl sonunda sözleşmeyi tamamlamayı amaçladıklarını belirtti.

Projenin kısa vadede en önemli kısmının ÇED raporunun olumlu sonuçlanması olacağını dile getiren Superfin, "Amacımız kamuoyunun bu projeyle ilgili bütün kaygıların giderlimesidir" dedi.

Gelecek yılın ocak ayında ÇED raporunun onaylanmasını beklediklerini ifade eden Superfin, "Böylelikle biz de altyapı çalışmalarına sahada devam edebiliriz. İnşaat ruhsatları ve TAEK'ten alınacak izin ve ruhsatlar için çalışmalarımızı başlatacağız. İnşaat ruhsatını aldıktan sonra 2015 sonu itibariyle 2016 başında ilk temel atma çalışmalarını yapmak istiyoruz. Herşey yolunda giderse 2020 yılında ilk ünite devreye girecektir. 2020 yılının ilk çeyreğinde ticari olarak ilk elektrik üretecek tesisimiz. Diğer 3 ilave ünite ise birer yıllık aralarla devreye girecekler ve 2023 yılında tüm proje bitirilmiş olacak ki bu yılın Türkiye açısından öneminin farkındayız" diye konuştu.

Türk personel yetiştirmeye yönelik çalışmalar hakkında da bilgiler veren Superfin, santral faaliyete geçtiğinde 600 Türk personelin görev yapacak düzeye geleceğini söyledi.

Akkuyu NGS'de Türk firmalarının alacağı role değinen Superfin, şunları kaydetti:

"Tüm inşaatın yüzde 90'ını, montaj çalışmalarının yüzde 50'sini Türk müteahhitler yapacak. Ekipmanların yüzde 20'isi Türk tedarikçiler tarafından üretilecek. Bütün bu rakamlar çok büyük rakamlardır. Projenin geneline Türk tarafının katkısı, Türk üreticilerinin, müteahhitlerinin, tedarikçilerinin katkısı yüzde 35-40'a ulaşabilecek. Bu da 6-7 milyar dolarlık bir katkı anlamına geliyor. Bu Türk ekonomisine oldukça büyük bir katkı. Tabi Rus ekonomisine de bir katkısı var.

Bunun yanında yaklaşık 10 bin inşaat personelinin santral yapımında çalışmasını öngörüyoruz. Ayrıca tesis ve civarında 10 binlerce ilave istihdam oluşacak."

Superfin, santralin kurulacağı küçük bir kasaba olan Büyükeceli'nin büyük bir kent haline geleceğini dile getirdi.

Uluslararası ve Türk yatırımcılarla temaslarının sürdüğünü anlatan Superfin, "Buradaki maksadımız projemize katılıp hissedarlar kulübümüz içerisinde yer almaları. Hükümetlerarası anlaşmaya göre, tesisteki yüzde 49 hisse yabancı hissedarlara satılabilir. Bu arada şu anda Türk yatırımcılar bu imkandan istifade etmek istiyorlar" diye konuştu.

Rus hükümetinin projeye çok önemli finansman ayırdığını belirten Superfin, "Yaklaşık olarak proje değerinin yüzde 20'si oranında Rus hükümeti kaynak ayırdı. Bu da 4 milyar dolarlık bir miktara tekabül ediyor. 2011'de bu fonun ilk bölümü serbest bırakıldı, yaklaşık 700 milyon dolarlık miktar. Aralık ayında ikinci taksidi serbest bırakılacak, bu da yaklaşık 700 milyon dolar olacak. Bu, Rus hükümetinin ne kadar ciddi olduğunu bir göstergesi" dedi.

- "Türkiye enerjide söz sahibi"

Enerji Kongresi Onursal Başkanı Mithat Rende ise Türkiye'nin enerjide uluslararası alanda söz sahibi bir ülke haline geldiğini söyledi.

Küresel enerji pazarlarının büyük bir değişim içerisinde olduğuna dikkati çeken Rende, "Ortadoğu ve Afrika'daki jeopolitik gelişmeler enerji arz güvenliğinin önemini bir kez daha gösterdi. Arz güvenliğinin sağlanmasında global çözümler üretilmeli" ifadelerini kullandı.

Rende, Irak petrol ve doğal gazının taşınmasında Türkiye'nin çok önemli bir ülke olduğu söyledi.

TBMM Çevre Komisyonu Başkanı Erol Kaya, bu tür kongrelerde çevre konusunun mutlaka dikkate alınması gerektiğini vurgulayarak, enerji konuşulurken çevrenin ihmal edilmemesi gerektiğini belirtti.

TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Nihat Zeybekçi de petrolün ve enerjinin dünya siyasetinde çok önemli rol oynadığını söyledi.

Türkiye'nin enerji kaynakları bakımından komşu coğrafyalar içerisinde en şansız ülke olduğunu ifade eden Zeybekçi, enerji tasarrufunun önemine değindi.

Kaynak: AA