İşaret Diliyle Kur'an-ı Kerim Öğreniyorlar

Buca Müftüsü Şenel Yılmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2011 yılında faaliyete geçen kursa bu yıl 25 işitme engelli öğrencinin katıldığını, 2011 yılında 45, 2012 yılında ise 36 öğrenciye eğitim verildiğini kaydetti.

Bu yıl kayıtların artmasını beklediklerini ifade eden Yılmaz, "Bunun için görevli arkadaşlarımız engellilere ulaşmak için yoğun çaba sarf ediyorlar. Kurs haftada 5 gün ve 3'er saat hizmet veriyor. Genelde kursiyerler çalıştığı için dersler akşam 17.00-22.00 arası yapılıyor. Kursa katılan işitme engellilere, akşam yemeklerini de ikram ediyoruz" dedi.

- İşaret diliyle Kur'an-ı Kerim eğitimi yaygınlaşıyor

Yılmaz, Türkiye'de ilk kez 2011 yılında Buca'da başlanan işitme engellilere yönelik Kur'an-ı Kerim eğitiminin öncülüğünü yaptıklarına işaret ederek şöyle konuştu:

"İşaret diliyle Kur'an kursu öğreticiliği Türkiye geneline yayılıyor. Diyanet İşleri Başkanlığı geçtiğimiz hafta gönderdiği yazı ile bizden işaret dili ile eğitim veren sertifikalı personelimizin bilgilerini istedi. Zannediyorum ülke genelinde bununla ilgili bir çalışma yapılacak. Daha önce de Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından Manisa'da bununla ilgili bir çalıştay düzenlenmişti, bizim işaret dili bilen personelimiz de bu çalıştaya çağrıldı. Oradaki çalıştayda bir işaret dili sözlüğü hazırlanması gündeme gelmişti, bununla ilgili çalışma devam ediyor."

İşaret diliyle eğitim vermenin zorluğuna değinen Yılmaz, "Öğreticilerimizin yetişmesi kolay olmadı. Bir bayan ve bir erkek hocamız var, bunlar toplamda 400 saatlik bir eğitmenlik ile 120 saatlik bir tercümanlık eğitimine katıldılar ve sertifikalarını aldılar" dedi.

- "Kendi yöntemlerimizi oluşturduk"

Hacı Ahmet Susuzlu İşitme Engelliler Kur'an Kursu öğreticilerinden Mehmet Karagöz de Türk işaret dili alfabesi ile Arap harflerinde eğitim vermenin zorluğuna dikkati çekerek, şunları söyledi:

"İşaret diliyle Kur'an-ı Kerim eğitimi yeni bir uygulama. Bu konuda ülkemizde daha önce yapılmış bir çalışma olmadığı için kendimize model alabileceğimiz bir yöntem yok. Biz de bu zaruretten kendi yöntemimizi oluşturduk. Örneğin kendi yöntemlerimizle uzatma işaretlerini, işaret dilinde o hareketi uzun yaparak okuyorlar, Arapça'ya özgü 'şedde' diye tabir edilen işaretin okunduğu yerlerde, bu işaretin karşılığı olarak aynı hareketi art arda iki kez yapıyorlar."

- "İşitme engellileri yakından tanıdık"

Kursu bitiren öğrencilerin tamamen el işaretleri ile Kur'an-ı Kerim'i okuyabildiğini vurgulayan Karagöz, 3 yıldır kurs vesilesiyle işitme engellileri yakından tanıma imkanını da elde ettiklerini dile getirdi.

Karagöz, "Çocuk gibiler, mesela meleklerin olduğunu bilmiyorlardı. Peygamberimiz Hz. Muhammed'in çok farklı biri olduğunu düşünüyorlardı. Peygamberimizin bizim gibi bir insan olduğunu anlatınca çok etkilendiler. Ayrıca kendi aralarında ilk defa gördükleri bir insana, giyimi ve fiziki yapısı gibi özelliklerinden lakap takıyorlar, bu işitme engellilerin hepsinde var" dedi.

Kur'an Kursu öğreticilerinden Gülcan Yeşilova da işitme engellilerin bilgiye aç olduğunu ifade ederek, "Bilgi eksiklikleri çok fazla, bu kardeşlerimize bir şeyler öğretmemiz bizim boynumuzun borcu olduğunu düşünüyorum" diye konuştu.

Karagöz ve Yeşilova, işaret diliyle İzmir'de yaşayan tüm işitme engellileri Buca'daki Hacı Ahmet Susuzlu İşitme Engelliler Kur'an Kursu'na davet etti.