Nilüfer Belediyesi'nden Açıklama
Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Ertuğrul Toplu Konut Alanı’nda Hazine’ye ait mera vasfındaki yaklaşık 360 dönüm alanla ilgili yıllardır yaşanan sıkıntılara düzenlediği basın toplantısıyla açıklık getirdi.
Bozbey, belediye aleyhine kazanılmış bir dava olmadığını söyledi.
Başkan Bozbey, “Bizim burada doğru bir iş yaptığımızı özellikle Ankara’da bulunan bürokratlar kabul etmesine rağmen, meselenin hala çözülememiş olması o bölge insanını da, bizi de üzüyor” dedi.
Bozbey, Ertuğrul Toplu Konut Alanı’ndaki sürecin 1996 yılında başladığına dikkat çekerek, o dönemde belediyenin bölgede plan yaparken Hazine’ye başvurduğunu, Hazine’nin de mera vasfının kaldırılmasını ve alanın kamu alanı hizmetinde sosyal donatı alanlarında kullanılması yönünde bir karar verdiğini söyledi.
“Kamuyu korumak adına, iş siyasi mercilerde çözülsün diye çaba gösteriyoruz” diyen, Bursa Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 1994’teki kararıyla “Ertuğrul Toplukonut Alanı” olarak ilan edilen bölgeyle ilgili 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planları’nın yine Büyükşehir Meclisi’nde 1995’te onaylandığını hatırlatan Başkan Bozbey, Nilüfer Belediye Meclisi’nin de 1996’da bu doğrultudaki uygulama imar planını yürürlüğe koyduğunu belirtti.
Ancak 1997 yılında başlayan şuyulandırmaya itiraz sürecinin bürokrasiyle çözülme ihtimalinin olmadığının altını çizen Bozbey, “Gerekçelerden biri ‘Nilüfer Belediyesi olarak kendinize mülk edinmişsiniz’ iddiasıydı. Biz o dönemde Nilüfer Belediyesi mülkiyetinde bulunan tüm konut ve kamu alanlarını Maliye Hazinesi’ne devrettik, ama yine yetmedi” değerlendirmesini yaptı.
Hazine’nin vatandaş yerine konulmak istediğini söyleyen Başkan Bozbey, “362 bin metrekarelik alanda uygulama yaparken vatandaştan yüzde 44 alacaktınız, geri kalan kısmını bize konut ya da ticaret alanı olarak verecektiniz. Bunun karşılığında da o kamu alanlarına, hastane, okul, sosyal donatı alanlarına vatandaşı ortak etseydiniz... &Biz kendi hesabımıza bakarız, biz satarız bunları, gelir kaydederiz. Diğer yerleri de hangi kurumsa kamulaştırsın” şeklinde bir anlayış sergilendi. Bunun parası kimden çıkacak?” diye sordu.
Bozbey, Hazine’nin bir taraftan vatandaşa satıp gelir kaydederken, diğer cebinden de fazlasıyla vatandaşa ödeme yapacağını vurguladı. Mahkeme kararı doğrultusunda dönüşüm yapıldığı takdirde üzerinde kamu binası bulunan parsellere Kamu Ortaklık Payı (KOP) dağıtımı yapılarak vatandaşın hisselendirilmesinin, dolayısıyla kamu zararının doğacağını vurgulayan Başkan Bozbey, “Bölgede gerçekleştirilen 2. şuyulandırmada bir yandan mahkeme kararına uymaya, bir yandan da fiili durumu gözeterek kamu yararına işlem tesis edilmeye çalışılmıştır” bilgisini paylaştı.
Nilüfer Belediye Başkanı Bozbey, Hazine’ye mahkeme kararı gereğince 68 bin metrekare yer verilmesi gerekirken, halen 104 bin 103 metrekarelik alanın fiilen kullanıldığını belirtti.
Bozbey şöyle devam etti: “Diyorlar ki şuyulandırmayı bozun yeniden şuyulama yapın. Şu anda orada bir çok konut var ve kat mülkiyetindeler. Şimdi onları sıfırlayacaksınız, arsaya dönüştüreceksiniz, herkese pay vereceksiniz.. Yani konut olan yerde Hazine’yi hissedar edeceksiniz, Dörtçelik Hastanesi’nde de vatandaşı hissedar edeceksiniz… Ya da Koç İlköğretim Okulu’na ya da Zeki Müren Güzel Sanatlar Lisesi’ne vatandaş ortak olacak. Yine Hazine’nin imarlı alan talebi doğrultusunda mevcut konut alanlarına, burada yapılmış ve kat mülkiyetine geçmiş yapılara, Nilüfer’in veya Bursa’nın başka bir bölgesinden gelerek bu alanlardan daire satın almış vatandaşlarımızın dairelerine Hazine’nin hissedar edilmesi gerekecektir. Böyle bir uygulama sonrasında bu malikler tarafından açılabilecek davalar sonrası durum daha da karmaşık bir hal alacaktır”.
Konu ile ilgili Ankara’da Bakanlık ve Milli Emlak Genel Müdürlüğü, Bursa’da Milli Emlak İl Müdürlüğü ile birçok kez toplantı yapıldığını, bu toplantılarda çözüm yollarınının tartışılığını aktaran Bozbey, mahkeme kararlarına göre işlem yapmanın imkansızlığının ortaya konduğunu kaydetti.
Ayrıca Milli Emlak Müdürlüğü tarafından tahsis edilmiş olan ve henüz yapılaşmamış 6 adet okul alanının ticaret veya konut alanlarına çevrilmesinin talep edildiğini aktaran Bozbey, “Bu çözüm teklifi İmar Kanununa aykırı olması gerekçesi ile belediyemizce kabul edilmemiştir” diye konuştu.
Ayrıca bazı gazetelerde sözü edilen tazminat davalarının, temeli 1996 tarihinde Nilüfer Belediye Encümeni’nin şuyulandırma kararına dayanan 7 ayrı dava dosyası bulunduğunu anlatan Başkan Bozbey, Bursa 3. İdare Mahkemesi’ndeki davanın belediye lehine reddedildiğini söyledi.
Bu kararın Hazine tarafından temyiz edildiğini, ancak henüz Danıştay’dan dönmediğini, diğer davalarda da henüz bir karar verilmediğini kaydedern Bozbey, “Sonuç olarak konunun çözümü konusunda birçok yöntem denenmiş olup, karşılıklı olarak somut bir sonuç elde edilememiştir. Belediyemizce bölgedeki sorunu çözecek nitelikte Geçici Kanun Tasarısı hazırlanmış olup, TBMM’ne sunulmak üzere gerekli girişimleri devam etmektedir” diye konuştu.
Kaynak: İHA
Başkan Bozbey, “Bizim burada doğru bir iş yaptığımızı özellikle Ankara’da bulunan bürokratlar kabul etmesine rağmen, meselenin hala çözülememiş olması o bölge insanını da, bizi de üzüyor” dedi.
Bozbey, Ertuğrul Toplu Konut Alanı’ndaki sürecin 1996 yılında başladığına dikkat çekerek, o dönemde belediyenin bölgede plan yaparken Hazine’ye başvurduğunu, Hazine’nin de mera vasfının kaldırılmasını ve alanın kamu alanı hizmetinde sosyal donatı alanlarında kullanılması yönünde bir karar verdiğini söyledi.
“Kamuyu korumak adına, iş siyasi mercilerde çözülsün diye çaba gösteriyoruz” diyen, Bursa Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 1994’teki kararıyla “Ertuğrul Toplukonut Alanı” olarak ilan edilen bölgeyle ilgili 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planları’nın yine Büyükşehir Meclisi’nde 1995’te onaylandığını hatırlatan Başkan Bozbey, Nilüfer Belediye Meclisi’nin de 1996’da bu doğrultudaki uygulama imar planını yürürlüğe koyduğunu belirtti.
Ancak 1997 yılında başlayan şuyulandırmaya itiraz sürecinin bürokrasiyle çözülme ihtimalinin olmadığının altını çizen Bozbey, “Gerekçelerden biri ‘Nilüfer Belediyesi olarak kendinize mülk edinmişsiniz’ iddiasıydı. Biz o dönemde Nilüfer Belediyesi mülkiyetinde bulunan tüm konut ve kamu alanlarını Maliye Hazinesi’ne devrettik, ama yine yetmedi” değerlendirmesini yaptı.
Hazine’nin vatandaş yerine konulmak istediğini söyleyen Başkan Bozbey, “362 bin metrekarelik alanda uygulama yaparken vatandaştan yüzde 44 alacaktınız, geri kalan kısmını bize konut ya da ticaret alanı olarak verecektiniz. Bunun karşılığında da o kamu alanlarına, hastane, okul, sosyal donatı alanlarına vatandaşı ortak etseydiniz... &Biz kendi hesabımıza bakarız, biz satarız bunları, gelir kaydederiz. Diğer yerleri de hangi kurumsa kamulaştırsın” şeklinde bir anlayış sergilendi. Bunun parası kimden çıkacak?” diye sordu.
Bozbey, Hazine’nin bir taraftan vatandaşa satıp gelir kaydederken, diğer cebinden de fazlasıyla vatandaşa ödeme yapacağını vurguladı. Mahkeme kararı doğrultusunda dönüşüm yapıldığı takdirde üzerinde kamu binası bulunan parsellere Kamu Ortaklık Payı (KOP) dağıtımı yapılarak vatandaşın hisselendirilmesinin, dolayısıyla kamu zararının doğacağını vurgulayan Başkan Bozbey, “Bölgede gerçekleştirilen 2. şuyulandırmada bir yandan mahkeme kararına uymaya, bir yandan da fiili durumu gözeterek kamu yararına işlem tesis edilmeye çalışılmıştır” bilgisini paylaştı.
Nilüfer Belediye Başkanı Bozbey, Hazine’ye mahkeme kararı gereğince 68 bin metrekare yer verilmesi gerekirken, halen 104 bin 103 metrekarelik alanın fiilen kullanıldığını belirtti.
Bozbey şöyle devam etti: “Diyorlar ki şuyulandırmayı bozun yeniden şuyulama yapın. Şu anda orada bir çok konut var ve kat mülkiyetindeler. Şimdi onları sıfırlayacaksınız, arsaya dönüştüreceksiniz, herkese pay vereceksiniz.. Yani konut olan yerde Hazine’yi hissedar edeceksiniz, Dörtçelik Hastanesi’nde de vatandaşı hissedar edeceksiniz… Ya da Koç İlköğretim Okulu’na ya da Zeki Müren Güzel Sanatlar Lisesi’ne vatandaş ortak olacak. Yine Hazine’nin imarlı alan talebi doğrultusunda mevcut konut alanlarına, burada yapılmış ve kat mülkiyetine geçmiş yapılara, Nilüfer’in veya Bursa’nın başka bir bölgesinden gelerek bu alanlardan daire satın almış vatandaşlarımızın dairelerine Hazine’nin hissedar edilmesi gerekecektir. Böyle bir uygulama sonrasında bu malikler tarafından açılabilecek davalar sonrası durum daha da karmaşık bir hal alacaktır”.
Konu ile ilgili Ankara’da Bakanlık ve Milli Emlak Genel Müdürlüğü, Bursa’da Milli Emlak İl Müdürlüğü ile birçok kez toplantı yapıldığını, bu toplantılarda çözüm yollarınının tartışılığını aktaran Bozbey, mahkeme kararlarına göre işlem yapmanın imkansızlığının ortaya konduğunu kaydetti.
Ayrıca Milli Emlak Müdürlüğü tarafından tahsis edilmiş olan ve henüz yapılaşmamış 6 adet okul alanının ticaret veya konut alanlarına çevrilmesinin talep edildiğini aktaran Bozbey, “Bu çözüm teklifi İmar Kanununa aykırı olması gerekçesi ile belediyemizce kabul edilmemiştir” diye konuştu.
Ayrıca bazı gazetelerde sözü edilen tazminat davalarının, temeli 1996 tarihinde Nilüfer Belediye Encümeni’nin şuyulandırma kararına dayanan 7 ayrı dava dosyası bulunduğunu anlatan Başkan Bozbey, Bursa 3. İdare Mahkemesi’ndeki davanın belediye lehine reddedildiğini söyledi.
Bu kararın Hazine tarafından temyiz edildiğini, ancak henüz Danıştay’dan dönmediğini, diğer davalarda da henüz bir karar verilmediğini kaydedern Bozbey, “Sonuç olarak konunun çözümü konusunda birçok yöntem denenmiş olup, karşılıklı olarak somut bir sonuç elde edilememiştir. Belediyemizce bölgedeki sorunu çözecek nitelikte Geçici Kanun Tasarısı hazırlanmış olup, TBMM’ne sunulmak üzere gerekli girişimleri devam etmektedir” diye konuştu.