Deniz Feneri E.v. Bağlantılı Davada İddianame Okunmaya Başlandı
Almanya'daki Deniz Feneri e.
V. bağlantılı 20 sanıklı davada katılma taleplerinin değerlendirilmesinin ardından TRT spikerleri tarafından dönüşümlü olarak iddianamenin okunmasına başlandı.İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nden görülen Deniz Feneri e.V. bağlantılı davanın ilk duruşmasında kimlik tespitlerinin alınmasının ardından Mahkeme Başkanı İsmail Hakkı Yolmaz, mahkemeye ulaşan bir faksı okudu. İsmail Hakkı Yolmaz, davanın müştekilerinden Sadık Deniz adına düzenlenmiş bir dilekçe geldiğini belirtti.
Başkan Yolmaz, dilekçede Sadık Deniz'in, şikayetinden vazgeçtiğini belirttiğini açıkladı.
Bunun üzerine söz alan müşteki avukatı Zeynel Öztürk, bu dilekçeden haberinin olmadığını belirterek dilekçeyi incelemek için süre istedi. Avukat Öztürk, bu süre içinde Sadık Deniz ile görüşerek faks ile ilgili kendisi ile görüşeceğini söyledi.
Mahkemeye ulaşan faks ile ilgili sözlü itirazlar, kısa süreli tartışmaya neden oldu.Suçtan zarar gördüklerini belirten CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, davaya kendi adına ve millet adına müdahil olarak katıldığını açıkladı.
Bunun üzerine sanık avukatları, duruşmada müşteki sıfatıyla hazır bulunanların, suçu ihbar eden sıfatında olmadıkları gibi suçtan doğrudan zarar gören kişiler olmadığını söyledi.
Avukat Ersan Şen, iddia edilen suçu doğrudan ihbar eden kişi konumunda olan Hatice Yılmaz ve Sadık Deniz isimli iki kişi olduğunu belirtti.
Deniz'in, bir şekilde mahkemeye şikayetinden vazgeçtiğine ilişkin bir dilekçe gönderdiğini belirten avukat Şen, Hatice Yılmaz'ın da suçtan doğrudan zarar görmediğinin aşikar olduğunu söyledi.
Yargılamanın, Almanya'da mukim bir derneğin mal varlığının suistimal yoluyla boşaltıldığının iddia edildiğini, ancak suçtan doğrudan zarar gören kişi olmadığını belirterek ortada bir suç bulunmadığını, bu nedenle de davaya katılma taleplerinin tamamının reddedilmesini istedi.Şikayetten vazgeçme dilekçesinin aslının istenmesine ve aslının mahkemeye gelmesinden sonra bir karar verilmesini isteyen duruşma savcısı, diğer katılma taleplerinin, zarar görme unsurunun gerçekleşmediği gerekçesiyle reddedilmesi yönünde görüş bildirdi.Mahkeme Başkanı Yolmaz, faks yoluyla mahkemeye ulaşan ve Sadık Deniz adına düzenlenmiş vazgeçme talepli dilekçenin aslının istenmesine ve aslının gelmesinden sonra bu konuda bir karar verilmesine hükmettikleri bildirdi. Ayrıca CHP Milletvekili Mahmut Tanal ile avukat Zeynel Öztürk'ün de suçtan doğrudan zarar görmedikleri gerekçesi ile davaya katılma talepleri de reddedildi.Duruşmada müştekiler için ayrılan bölümde oturan CHP milletvekili Mahmut Tanıl ile avukat Zeynel Öztürk, Mahkeme Başkanı Yolmaz'ın talimatı ile yerlerinden kalkarak izleyici bölümüne geçti. Bu sırada sanıkların önünden geçen Mahmut Tanal, "Merak etmeyin, güle güle demeyin. Ben burada her gün sizin duruşmanızı izleyeceğim. Yetimin hakkını yedirmeyeceğim. Peşinizi bırakmayacağım." dediği gözlendi. Tanal, izleyici bölümüne geçerken, "Bir de utanmadan 'Güle güle' diyorlar." dedi.
Taleplerin değerlendirilmesinin ardından duruşmaya, TRT spikerleri tarafından iddianamenin dönüşümlü olarak okunması sile devam edildi.Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 20 sanığa ''Özel belgede sahtecilik'', ''Kamu görevlisinin sahtecilik suçuna iştiraki'' ve ''Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma'' suçlamaları yöneltilmiş, 25 şüpheli hakkında ise ''ek takipsizlik kararı'' verilmişti.Hazırlanan iddianame, Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilmiş ancak suçlama konusu eylemlere ilişkin yargılama yerinin İstanbul olduğuna kanaat getirilerek, ''yetkisizlik'' kararı ile dava dosyasının görevli ve yetkili İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilmişti.Dosyaya bakmakla görevlendirilen İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi de Ankara Ağır Ceza Mahkemesi'nin ''yetkisizlik'' kararını yerinde bularak, davanın kendi mahkemelerinde görülmesine karar vermişti .
Başkan Yolmaz, dilekçede Sadık Deniz'in, şikayetinden vazgeçtiğini belirttiğini açıkladı.
Bunun üzerine söz alan müşteki avukatı Zeynel Öztürk, bu dilekçeden haberinin olmadığını belirterek dilekçeyi incelemek için süre istedi. Avukat Öztürk, bu süre içinde Sadık Deniz ile görüşerek faks ile ilgili kendisi ile görüşeceğini söyledi.
Mahkemeye ulaşan faks ile ilgili sözlü itirazlar, kısa süreli tartışmaya neden oldu.Suçtan zarar gördüklerini belirten CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, davaya kendi adına ve millet adına müdahil olarak katıldığını açıkladı.
Bunun üzerine sanık avukatları, duruşmada müşteki sıfatıyla hazır bulunanların, suçu ihbar eden sıfatında olmadıkları gibi suçtan doğrudan zarar gören kişiler olmadığını söyledi.
Avukat Ersan Şen, iddia edilen suçu doğrudan ihbar eden kişi konumunda olan Hatice Yılmaz ve Sadık Deniz isimli iki kişi olduğunu belirtti.
Deniz'in, bir şekilde mahkemeye şikayetinden vazgeçtiğine ilişkin bir dilekçe gönderdiğini belirten avukat Şen, Hatice Yılmaz'ın da suçtan doğrudan zarar görmediğinin aşikar olduğunu söyledi.
Yargılamanın, Almanya'da mukim bir derneğin mal varlığının suistimal yoluyla boşaltıldığının iddia edildiğini, ancak suçtan doğrudan zarar gören kişi olmadığını belirterek ortada bir suç bulunmadığını, bu nedenle de davaya katılma taleplerinin tamamının reddedilmesini istedi.Şikayetten vazgeçme dilekçesinin aslının istenmesine ve aslının mahkemeye gelmesinden sonra bir karar verilmesini isteyen duruşma savcısı, diğer katılma taleplerinin, zarar görme unsurunun gerçekleşmediği gerekçesiyle reddedilmesi yönünde görüş bildirdi.Mahkeme Başkanı Yolmaz, faks yoluyla mahkemeye ulaşan ve Sadık Deniz adına düzenlenmiş vazgeçme talepli dilekçenin aslının istenmesine ve aslının gelmesinden sonra bu konuda bir karar verilmesine hükmettikleri bildirdi. Ayrıca CHP Milletvekili Mahmut Tanal ile avukat Zeynel Öztürk'ün de suçtan doğrudan zarar görmedikleri gerekçesi ile davaya katılma talepleri de reddedildi.Duruşmada müştekiler için ayrılan bölümde oturan CHP milletvekili Mahmut Tanıl ile avukat Zeynel Öztürk, Mahkeme Başkanı Yolmaz'ın talimatı ile yerlerinden kalkarak izleyici bölümüne geçti. Bu sırada sanıkların önünden geçen Mahmut Tanal, "Merak etmeyin, güle güle demeyin. Ben burada her gün sizin duruşmanızı izleyeceğim. Yetimin hakkını yedirmeyeceğim. Peşinizi bırakmayacağım." dediği gözlendi. Tanal, izleyici bölümüne geçerken, "Bir de utanmadan 'Güle güle' diyorlar." dedi.
Taleplerin değerlendirilmesinin ardından duruşmaya, TRT spikerleri tarafından iddianamenin dönüşümlü olarak okunması sile devam edildi.Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 20 sanığa ''Özel belgede sahtecilik'', ''Kamu görevlisinin sahtecilik suçuna iştiraki'' ve ''Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma'' suçlamaları yöneltilmiş, 25 şüpheli hakkında ise ''ek takipsizlik kararı'' verilmişti.Hazırlanan iddianame, Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilmiş ancak suçlama konusu eylemlere ilişkin yargılama yerinin İstanbul olduğuna kanaat getirilerek, ''yetkisizlik'' kararı ile dava dosyasının görevli ve yetkili İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilmişti.Dosyaya bakmakla görevlendirilen İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi de Ankara Ağır Ceza Mahkemesi'nin ''yetkisizlik'' kararını yerinde bularak, davanın kendi mahkemelerinde görülmesine karar vermişti .