Dışişleri Bakanlığı, Humus’un El-hule İlçesinde Gerçekleşen Katliamı Kınadı

Suriye güvenlik güçlerinin Humus’un El-Hule ilçesine top ve roketlerle gerçekleştirdiği bombardıman ve sonrasında ilçeye giren askerlerin ve “şebbiha” milislerinin işlediği toplu katliam sonucunda 50’si çocuk olmak üzere en az 110 masum sivilin katledilmesini Dışişleri Bakanlığı yayınladığı basın açıklamasıyla kınadı.

Yaşanan katliamla ilgili olarak Dışişleri Bakanlığından yapılan basın açıklamasında, halkı çocuk, kadın, yaşlı ayrımı yapmadan topyekün cezalandırmayı amaçlayan ve insanlığa karşı suç teşkil eden bu acımasız eylemin Suriye Yönetimi'nin hukuksuzluğunun, aczinin ve zulmünün yeni bir göstergesi olduğu ifade edildi. Bir ülkenin resmi güvenlik güçlerinin kendi şehirlerini topa tutması o ülkedeki hükümetin yönetme meşruiyetini tamamen kaybettiğinin en somut kanıtı olduğunun altının çizildiği açıklamada, Suriye yönetiminin bu son eylemiyle, gerek Annan Planı ile üstlenmiş olduğu taahhütlerini, gerekse bu planın bir bütün ve tam olarak uygulanmasını öngören 2042 ve 2043 sayılı BM Güvenlik Konseyi kararlarının getirdiği yükümlülüklerini hiçe saydığını bir kez daha gözler önüne sermiştir denildi. El-Hule katliamının, Annan Planı’nın sahada uygulanmasını denetlemek amacıyla görevlendirilen BM Gözetim Misyonu’nun (UNSMIS) faal olduğu bir dönemde meydana gelmesinin olayın vahametini artırmakta olduğunu, bu katliamın Suriye yönetimi’nin, Annan Planı’nı oyalama ve zaman kazanma aracı olarak gördüğünü ortaya koymakta olduğunu, UNSMIS’i biran evvel El-Hule’deki durumu yerinde incelemeye ve uluslararası kamuoyunu yaşanan katliam konusunda aydınlatmaya davet ettikleri kaydedildi. Açıklamada, halka karşı toplu bir katliama girişenlerin işledikleri suçların cezasız kalmamasının uluslararası toplumun ortak sorumluluğu olduğu belirtilerek, Uluslararası toplumun El-Hule’deki gibi insanlık dışı katliamlara artık seyirci kalmayacağını ve Annan Planı’ndan kaynaklanan yükümlülüklerin yerine getirilmesi konusundaki sabrının sonsuz olmadığını göstermesinin gerekli olduğu ifade edildi. Türkiye’nin, Suriye rejiminin zulmünün sonucu olan insanlık dramının daha fazla masum hayata malolmadan sona erdirilmesi ve halkın meşru talepleri temelinde demokratik geçiş sürecinin önünün açılması için uluslararası toplum ve Suriye halkıyla dayanışma içinde çalışmaya devam edeceği kaydedildi. Açıklamanın son kısmında da bu korkunç olayda hayatlarını kaybeden Suriyeli kardeşlerimize Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı, yaralılara acil şifalar dilendi.