Maden Mühendisleri Odası Başkanı Torun Açıklaması
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Maden Mühendisleri Odası Başkanı Mehmet Torun, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerine yönelik kamu yatırımlarının artırılarak, kamu eliyle sanayileşme sürecinin başlatılmasını istedi.
Başkan Torun, Diyarbakır Sümerpark Kültür Merkezi'nde düzenlenen ''Doğu ve Güneydoğu Anadolu Maden Kaynaklarının Değerlendirilmesi Çalıştayı'nın'' açılışında yaptığı konuşmada, köklü sorunların, iç dinamiklerle çözülemediği her durumda emperyalistlerin müdahalesiyle karşılaşıldığını ve sorunun emperyalist tarafların çıkarlarına göre yönlendirilmeye ve sonuçlandırılmaya çalışıldığını söyledi.
Yıllardır kan ve gözyaşından başka bir sonuç getirmeyen, ırkçılığın ve gericiliğin beslenmesinde ideolojik bir araç olarak kullanılan Kürt sorunun çözümünün, demokrasi sorununun da çözümü konusunda ön açıcı olacağını bildiren Torun, herkesin dilini ve kültürünü özgürce yaşadığı bir ülkenin ancak demokratik bir ülke olabileceğini kaydetti.
Kürt sorunun, şiddet yoluyla çözüleceğini düşünen anlayışın sahiplerinin yürüttüğü politikalara ve ölümlere karşı seyirci kalınmamasını isteyen Torun, şöyle konuştu:
''Hiçbir çatışma ve ölüm haberi almayacağımız, bir arada yaşayabilmenin kalıcı şartlarının oluştuğu bir döneme girilmesi için herkes ve her kesim tarihsel, vicdani ve insani bir sorumlulukla hareket etmelidir.
Bununla birlikte halkın müreffeh bir yaşam standardına kavuşmasını sağlamak üzere, üretimi ve planlı kalkınmayı hedefleyen bir anlayışla sosyo-ekonomik gelişmenin sağlanması da bir zorunluluktur. Madencilik, işsizliği azaltan, iç göçü önleyen, o yörenin gelişmesine katkı sağlayan bir sektördür. Bu anlamda, bölgenin ekonomik ve sosyal yönden gelişimini sağlayıcı politikalar ivedilikle yaşama geçirilmelidir. Bölgeye yapılacak yatırım politikaları tekrar gözden geçirilmeli, bölgenin kalkınması ekonomik ve sosyal açılardan planlanmalı, kamu etkin bir şekilde devreye girmelidir. Bölgeye yönelik kamu yatırımları artırılmalı, merkezi bir planlama dahilinde kamu eliyle sanayileşme süreci de başlatılmalıdır.''
Açılış konuşmalarının ardından yapılan ''Maden kanunu uygulamaları ve yaşanan sorunlar'' oturumunda konuşan AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu, bölgenin çok büyük maden kaynaklarına sahip olduğunu, bu kaynakların kullanılması durumunda bölgede işsizliğin azalabileceğini söyledi.
Diyarbakır'da mermercilik sektörünün 3 bin kişiye iş imkanı sağladığını kaydeden Ensarioğlu, sektörün yıllık 100 milyon dolar ihracat gerçekleştirdiğini anlattı.
CHP Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk ise madencilik sektörünün uluslararası stratejik öneme sahip olduğunu, sektörün son yıllarda ekonomik olgudan öteye giderek askeri politikaların bileşeni haline geldiğini söyledi.
Türkiye'de madencilik sektörünün büyük sıkıntıları bulunduğunu ifade eden Öztürk, sıkıntıların giderilmesi için acilen gerekli düzenlemelerin yapılması gerektiğini dile getirdi.
BDP Grup Başkanvekili Hasip Kaplan da bölgedeki maden kaynaklarının güvenlik gerekçesiyle değerlendirilmediğinin öne sürüldüğünü savunarak, ''Bu ülkede 30 senedir çatışma var. Çatışma yaşanan yer bahane olsaydı Cudi Dağında termik santral kurulmazdı. Bu nasıl oluyor- Diyarbakır'da Hasankeyf'te ve Siirt'te barajlar yapılıyor'' dedi.
Kaynak: AA
Yıllardır kan ve gözyaşından başka bir sonuç getirmeyen, ırkçılığın ve gericiliğin beslenmesinde ideolojik bir araç olarak kullanılan Kürt sorunun çözümünün, demokrasi sorununun da çözümü konusunda ön açıcı olacağını bildiren Torun, herkesin dilini ve kültürünü özgürce yaşadığı bir ülkenin ancak demokratik bir ülke olabileceğini kaydetti.
Kürt sorunun, şiddet yoluyla çözüleceğini düşünen anlayışın sahiplerinin yürüttüğü politikalara ve ölümlere karşı seyirci kalınmamasını isteyen Torun, şöyle konuştu:
''Hiçbir çatışma ve ölüm haberi almayacağımız, bir arada yaşayabilmenin kalıcı şartlarının oluştuğu bir döneme girilmesi için herkes ve her kesim tarihsel, vicdani ve insani bir sorumlulukla hareket etmelidir.
Bununla birlikte halkın müreffeh bir yaşam standardına kavuşmasını sağlamak üzere, üretimi ve planlı kalkınmayı hedefleyen bir anlayışla sosyo-ekonomik gelişmenin sağlanması da bir zorunluluktur. Madencilik, işsizliği azaltan, iç göçü önleyen, o yörenin gelişmesine katkı sağlayan bir sektördür. Bu anlamda, bölgenin ekonomik ve sosyal yönden gelişimini sağlayıcı politikalar ivedilikle yaşama geçirilmelidir. Bölgeye yapılacak yatırım politikaları tekrar gözden geçirilmeli, bölgenin kalkınması ekonomik ve sosyal açılardan planlanmalı, kamu etkin bir şekilde devreye girmelidir. Bölgeye yönelik kamu yatırımları artırılmalı, merkezi bir planlama dahilinde kamu eliyle sanayileşme süreci de başlatılmalıdır.''
Açılış konuşmalarının ardından yapılan ''Maden kanunu uygulamaları ve yaşanan sorunlar'' oturumunda konuşan AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu, bölgenin çok büyük maden kaynaklarına sahip olduğunu, bu kaynakların kullanılması durumunda bölgede işsizliğin azalabileceğini söyledi.
Diyarbakır'da mermercilik sektörünün 3 bin kişiye iş imkanı sağladığını kaydeden Ensarioğlu, sektörün yıllık 100 milyon dolar ihracat gerçekleştirdiğini anlattı.
CHP Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk ise madencilik sektörünün uluslararası stratejik öneme sahip olduğunu, sektörün son yıllarda ekonomik olgudan öteye giderek askeri politikaların bileşeni haline geldiğini söyledi.
Türkiye'de madencilik sektörünün büyük sıkıntıları bulunduğunu ifade eden Öztürk, sıkıntıların giderilmesi için acilen gerekli düzenlemelerin yapılması gerektiğini dile getirdi.
BDP Grup Başkanvekili Hasip Kaplan da bölgedeki maden kaynaklarının güvenlik gerekçesiyle değerlendirilmediğinin öne sürüldüğünü savunarak, ''Bu ülkede 30 senedir çatışma var. Çatışma yaşanan yer bahane olsaydı Cudi Dağında termik santral kurulmazdı. Bu nasıl oluyor- Diyarbakır'da Hasankeyf'te ve Siirt'te barajlar yapılıyor'' dedi.