Gazeteci Nuray Başaran: Levent Ersöz Beni Takip Ettiriyordu

Gazeteci Nuray Başaran, Ergenekon davasının bugünkü duruşmasında tanık sıfatıyla ifade verdi.

Ergenekon sanığı Levent Ersöz’ün bir dönem kendisini takip ettirdiğini söyleyen Başaran, “ ‘Meydanların Başbakanı Erdoğan’ başlıklı haberim, komutanların tepkisini çekti.” dedi.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen Ergenekon davasının 183. duruşmasında; Mustafa Balbay, Hurşit Tolon, Veli Küçük, Doğu Perinçek, İbrahim Şahin ve Tuncay Özkan'ın da aralarında bulunduğu 44 tutuklu sanık ile tutuksuz sanıklardan Yalçın Küçük hazır bulundu. Küçük, Oda TV davasından tutuklu bulunduğu için tutuklu sanıklar bölümünde yer aldı. İlker Başbuğ, Mehmet Haberal, Levent Ersöz ve Sedat Peker'in de aralarında bulunduğu 17 tutuklu sanık ise duruşmaya gelmedi. Gazeteci Nuray Başaran, tanık sıfatıyla verdiği ifadesinde, Akşam Gazetesi'nin Ankara temsilcisi olduğu dönemde kızını ve kendisini bazı kişilerin takip ettiğini söyledi.

Başaran, başbakan olduktan sonra bu durumu Recep Tayyip Erdoğan'a anlattığını ifade etti.

Bir süre sonra kendisini Mücahit Arslan'ın aradığını belirten Başaran, "Başbakan bu konuyla ilgili Mücahit Arslan'ı görevlendirmiş. Gazionmanpaşa'da bir pastanede Arslan ile buluştuk. Ancak beni takip eden 2 kişi de yan masada taciz eder bir şekilde oturuyordu. Arslan'a konuşacak pozisyonumuz olmadığını ve adamların yanımızda olduğunu söyledim. Arslan'ın makam arabasına geçtik. Benim takip edilmemin, kendileriyle, emniyetle ya da hükümetle ilgili bir konu olmadığını, takip edenlerin jandarma olduğu sonucuna vardıklarını söyledi.

" ifadesini kullandı. Jandarma tarafından neden takip edildiğini araştırdığını belirten Başaran, "Evlerinde eşleriyle bile görüştüğüm komutanlar vardı. Görüştüğüm askerler vardı. Levent Ersöz'ü tanımıyordum. Beni izleyenlerin ona bağlı olduğunu öğrenince Ersöz'den randevu istedim. Yine dönemin MGK Genel Sekreteri Tuncer Kılınç'tan da bu konuda yardım istedim. Tanıştığım bazı komutanlara da durumu anlattım. Randevu istemem üzerine mi yoksa görüştüğüm komutanların ricasıyla mı oldu bilmiyorum ama Ersöz benimle görüşmeyi kabul etti. Kendisini 4-5 kez ziyaret ettim. Amacım kendimi anlatmak, benimle ilgili problemleri neyse onu öğrenmekti. Uzun uzun konuştuk." dedi.

Levent Ersöz'ü bir kez de Yüksek Strateji Enstitüsü adlı araştırma şirketinin sahibi Faruk Demir ile birlikte ziyaret ettiklerini belirten Başaran, "Demir, hazırladığı raporları Başbakanlığa, Genelkurmay Başkanlığına ve Ankara'daki gazetecilere gönderirdi. Demir ile birlikte ziyaretine gittiğimizde Ersöz, Tuncay Özkan'ın işine neden son verildiğini sormuştu." diye konuştu.

’MEYDANLARIN BAŞBAKANI ERDOĞAN' BAŞLIKLI HABERİM, KOMUTANLARIN TEPKİSİNİ ÇEKTİ’
Nuray Başaran, 3 Kasım 2002 seçimlerinden önce parti genel başkanlarının gittiği mitinglere katıldığını söyledi.

Recep Tayyip Erdoğan'ın Osmaniye ve Gazianeptep'teki mitingini izledikten sonra Akşam gazetesinde 'Meydanların Başbakan'ı Erdoğan' diye bir yazı yazdığını belirten Başaran, bu yazı nedeniyle tanıdığı komutanlardan tepki aldığını söyledi.

Başaran, onları iktidara getirmek için zemin hazırlamakla suçlandığını belirterek, "Onları ikna etmeye çalıştım. Gazeteci olduğumu ve mitingde gördüğüm resmi anlattığımı söyledim. Meydanlar farklı görünüyordu. Daha sonra Ersöz'ün de bu yazı nedeniyle beni takip ettirdiğini öğrendim." şeklinde konuştu.

ERSÖZ İLE GÖRÜŞMELERİ KAYDA ALINIYORMUŞ
Levent Ersöz ile makam odasında görüştüğünü, bazı görüşmelerinde yanlarında tutuklu sanıklardan emekli Albay Hasan Atilla Uğur'un da bulunduğunu anlatan Başaran, görüşmelerin gizli kayda alındığından habersiz olarak Ersöz ile görüştüğü bilgisini verdi. Sivas'ta PKK'lılarla irtibatlı olduğunu bahane ederek mahkeme kararıyla jandarma tarafından telefonunun dinlendiğini anlatan Başaran, Sivas'a da hiç gitmediğini söyledi.

İfadesinin ardından Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel'in soruları da cevaplayan Başaran, 2000 ile 2006 yılları arasında Akşam Gazetesinin Ankara temsilcisi olduğunu, Tuncay Özkan'ın da seçimlerden önce Çukurova medya grubuna girdiğini ve 2002 ile 2003 yıllarında aynı grupta çalıştığını aktardı.

‘LEVENT ERSÖZ 'ÖZKAN BİZİMLE HAREKET EDİYORDU' DEDİ’
Ergenekon sanığı Tuncay Özkan'ın o dönemde askerlerle ilişkilerinin iyi olduğunu kaydeden Başaran, Ersöz'ün, "Karamehmet, Özkan'ı neden ayırdı? O iyi bir arkadaşımızdı. Atatürkçüydü. Bizimle birlikte hareket ediyordu. İyi görüşürdük." dediğini aktardı. Ersöz'e, Özkan ve ekibinin masraflarını çok olduğu için kısıtlamaya gidildiğini, o nedenle de istifa ettiğini söylediğini belirten Başaran, Ersöz'e bu olayın neden siyasi olduğunu düşündüklerini sorduğunu ifade etti.

Ersöz ile görüşmelerinin kayıtlarda da yer aldığını düşündüğünü belirten Başaran, "Medya da bu tür yer değişikliklerinin olağan olduğunu açıklayarak, bütün gazetecilerin istifasıyla ilgilenip ilgilenmediklerini sordum. Özkan'ın, Atatürkçü olduğunu söyledi.

Benim de Cumhuriyet kadını olduğumu hatırlatarak istifa etmem durumunda benimle de ilgilenip ilgilenmeyeceklerini sordum." dedi.

Akşam ve Star'dan istifa ettiğinde kimsenin kendisiyle ilgilenmediğini belirten Başaran, "Tuncay Özkan'ın, benim tespit yazılarımı Ersöz'e getirerek, 'bu kadın hükümete hizmet ediyor. Böyle yazmaya devam ederse biz bu hükümeti yıkamayız' dediğini duydum" şeklinde konuştu .