Apek Yönetim Kurulu Adayından Basın Toplantısı
Adapazarı Pancar Ekicileri Kooperatifi Genel Kurul’unda aday olacağını açıklana Nuri Akyel ve ekibi düzenledikleri basın toplantısında Adapazarı Şeker Fabrikasının kurtuluşu ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Adapazarı Şeker Fabrikasının sahibi konumunda olan ve yönetim kurulu üyeleri 65 bin kooperatif üyesinin oyları ile seçilen Adapazarı Pancar Ekicileri Kooperatifinin Genel Kuruluna aday olacağını açıklayan Nuri Akyel, düzenlediği basın toplantısı ile projelerini anlattı. Toplantıya Akyel ile birlikte yönetim kurulu adayları Murat Atalay, Faik Şen, Hasan Saka, İmdat Sezgin ve Hüseyin İşgören’de katıldı.
Akyel Şeker Fabrikası konusunda bilinen ve görünen gerçeklerin her zaman kamuoyundan saklandığını ve gizlendiğini iddia ederek, “Fabrikanın içinde bulunduğu durum içler acısı ve tam bir fiyaskodur. Bu yolun engellerle dolu olduğunu çok iyi biliyoruz. Bizler bu engelleri aşmak ve engellerin aşılabileceğini göstermek için Adapazarı Pancar Ekicileri Kooperatifi Yönetimi’ne talibiz. Bu görev bizler için mevki, makam ifade etmiyor Bu görev kutsal olup, onur, gurur meselesi haline gelmiştir. Bugün çiftçinin gözünün içine baka baka yalan söyleyenler, kooperatifi bu hale getirenlerin ta kendisidir” dedi.
Akyel, yapılacak olan Genel Kurul’un kapalı kapılar ardından çiftçileri korkutma politikası uygulanarak yapılmaması için tüm resmi birimlere dilekçe verdiklerini hatırlatarak, “Genel Kurul kesinlikle Şeker Fabrikasının hangarlarında, kapalı kapılar ardında yapılmamalıdır. Geçtiğimiz yıl yapılan Genel Kurul’a basın mensupları bile alınmadı. Çiftçilerimiz büyük bir korku ile geldiği Genel Kurul’da oldu bitti ile seçime gönderildi. Bu yıl buna izin vermeyeceğiz. Sakarya Valiliğimize seçimin Sakarya Atatürk Stadı ya da Kapalı Spor Salonunda yapılması için dilekçe verdik” diye konuştu.
Fabrikanın 2009 yılında 217 trilyon ciro yaptığını ancak buna rağmen zarar ettiğini dile getiren Akyel, “Bu fabrika iyi yönetilmiyor. Fabrikanın içinde bulunduğu durumda kota sorununun arkasına gizlenmeye çalışılıyor. Fabrikanın hiçbir mali detayları açıklanmıyor. Her şey büyük bir gizlilik içerisinde. Kotanın bu hale gelmesinin sebebide fabrika yönetimidir. Kota fabrika üretim yapmadığı için düşürüldü. Biz fabrikayı bu hali ile devraldığımız zaman 3 yıl içinde yatırım yapabilecek bir duruma getireceğiz” dedi.
Yönetimde bulunan hiçbir arkadaşının siyasi bir partiye üye olmadığını ve oluşum olarak siyasi bir hareket olmadıklarının altını çizen Akyel sözlerini şu şekilde tamamladı: “Şeker Fabrikasının sorunu siyasi değildir. Bu işin içine siyaset sokulmasın. Şeker fabrikasında olanlar bir halk hareketidir. Bir köylü hareketidir. Biz Şeker Fabrikasını, asıl sahipleri olan çiftçilerimizin yönetmesini istiyoruz. Yıllardır kota sorunu bahane edilerek uyutulduk ve fabrika göz göre göre bu hale geldi. Yönetim akıl almaz icraatlarına devam ediyor. Fabrikayı satmak için kongrede üyelerden yetki almak zorundalar. Burada şunu açıkça belirteyim ki kooperatifi kurtarmak için fabrikayı satıyorlar.”
Yönetim Kurulu Üyeliğine aday olacak olan Murat Atalay’da, “Genel Kurul’un kapalı kapılar arkasında yapılmaması için her türlü girişimi gerçekleştiriyoruz. Pancar ekicilerimiz hür bir şekilde sandığa gidecek. Seçimin hür, demokratik ve halka açık olması gerekli. Kongreleri neden basına kapattıklarını bir düşünün. Geçtiğimiz yıl yapılan Genel Kurul’a basın mensupları alınmamış ve kapıdan geri döndürülmüştü. Basına kapalı olarak yapılan bir Genel Kurul nasıl demokratik ve adil olabilir. Biz bu yıl bunun yaşanmaması için mücadelemizi veriyoruz” dedi .
Kaynak: İHA
Akyel Şeker Fabrikası konusunda bilinen ve görünen gerçeklerin her zaman kamuoyundan saklandığını ve gizlendiğini iddia ederek, “Fabrikanın içinde bulunduğu durum içler acısı ve tam bir fiyaskodur. Bu yolun engellerle dolu olduğunu çok iyi biliyoruz. Bizler bu engelleri aşmak ve engellerin aşılabileceğini göstermek için Adapazarı Pancar Ekicileri Kooperatifi Yönetimi’ne talibiz. Bu görev bizler için mevki, makam ifade etmiyor Bu görev kutsal olup, onur, gurur meselesi haline gelmiştir. Bugün çiftçinin gözünün içine baka baka yalan söyleyenler, kooperatifi bu hale getirenlerin ta kendisidir” dedi.
Akyel, yapılacak olan Genel Kurul’un kapalı kapılar ardından çiftçileri korkutma politikası uygulanarak yapılmaması için tüm resmi birimlere dilekçe verdiklerini hatırlatarak, “Genel Kurul kesinlikle Şeker Fabrikasının hangarlarında, kapalı kapılar ardında yapılmamalıdır. Geçtiğimiz yıl yapılan Genel Kurul’a basın mensupları bile alınmadı. Çiftçilerimiz büyük bir korku ile geldiği Genel Kurul’da oldu bitti ile seçime gönderildi. Bu yıl buna izin vermeyeceğiz. Sakarya Valiliğimize seçimin Sakarya Atatürk Stadı ya da Kapalı Spor Salonunda yapılması için dilekçe verdik” diye konuştu.
Fabrikanın 2009 yılında 217 trilyon ciro yaptığını ancak buna rağmen zarar ettiğini dile getiren Akyel, “Bu fabrika iyi yönetilmiyor. Fabrikanın içinde bulunduğu durumda kota sorununun arkasına gizlenmeye çalışılıyor. Fabrikanın hiçbir mali detayları açıklanmıyor. Her şey büyük bir gizlilik içerisinde. Kotanın bu hale gelmesinin sebebide fabrika yönetimidir. Kota fabrika üretim yapmadığı için düşürüldü. Biz fabrikayı bu hali ile devraldığımız zaman 3 yıl içinde yatırım yapabilecek bir duruma getireceğiz” dedi.
Yönetimde bulunan hiçbir arkadaşının siyasi bir partiye üye olmadığını ve oluşum olarak siyasi bir hareket olmadıklarının altını çizen Akyel sözlerini şu şekilde tamamladı: “Şeker Fabrikasının sorunu siyasi değildir. Bu işin içine siyaset sokulmasın. Şeker fabrikasında olanlar bir halk hareketidir. Bir köylü hareketidir. Biz Şeker Fabrikasını, asıl sahipleri olan çiftçilerimizin yönetmesini istiyoruz. Yıllardır kota sorunu bahane edilerek uyutulduk ve fabrika göz göre göre bu hale geldi. Yönetim akıl almaz icraatlarına devam ediyor. Fabrikayı satmak için kongrede üyelerden yetki almak zorundalar. Burada şunu açıkça belirteyim ki kooperatifi kurtarmak için fabrikayı satıyorlar.”
Yönetim Kurulu Üyeliğine aday olacak olan Murat Atalay’da, “Genel Kurul’un kapalı kapılar arkasında yapılmaması için her türlü girişimi gerçekleştiriyoruz. Pancar ekicilerimiz hür bir şekilde sandığa gidecek. Seçimin hür, demokratik ve halka açık olması gerekli. Kongreleri neden basına kapattıklarını bir düşünün. Geçtiğimiz yıl yapılan Genel Kurul’a basın mensupları alınmamış ve kapıdan geri döndürülmüştü. Basına kapalı olarak yapılan bir Genel Kurul nasıl demokratik ve adil olabilir. Biz bu yıl bunun yaşanmaması için mücadelemizi veriyoruz” dedi .