Kılıçdaroğlu'ndan Başbakan'a: Sen İnönü'nün Tırnağı Bile Olamazsın

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan'ın İnönü'yü hayırla yad etmesi gerektiğini söyledi.

Kılıçdaroğlu, "Sen İsmet İnönü'nün tırnağı olamazsın. Tırnağı uzadığı için kesip attığı o tırnak bile olamazsın." dedi.

Kılıçdaroğlu, partisinin Meclis Grup Toplantısı'nda konuştu.

Mehmet Haberal'ın annesinin vefat etmesi sebebiyle Zongultak'taki cenaze törenine katıldıklarını ve milletvekilleri ile vatandaşlarla birlikte acısını paylaştıklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: "Haberal'ın bir isteği vardı, annesini ölmeden evde görmek istiyordu, helallik almak istiyordu. Bir kanun getirdiler, yasa teklifi, ama çıkarmadılar. Bir insanın annenin en kadar değerli olduğunu bilmemesi mümkün değil. Sayın Başbakan'ın annesi öldüğünde gözyaşlarını tutamadı, hepimiz duygulandık. Peki Sayın Haberal'ın annesi anne değil mi? Sayın Haberal neden hapiste olduğunu bilmediğini söylüyor. Kendisi Meclis'te çalışmak istiyor. Silivri toplama kampının olduğu bir ülkede demokrasiden, adaletten bahsedilemez, adalet dağıtıldığından söz edilmez. Oradaki yargıçlar siyasi otoritenin emrinde olan yargıçlardır. Açıkça söylüyorum. Silivri toplama kampı 21. yüzyıl Türkiye'sindeki Nazi toplama kampıdır. Sahte delillerle yargılanıyorlar, avukatlara belge verilmiyor, savunma yapıyorlar yaptıkları savunmadan dolayı mahkum oluyorlar. Adaletin 'A'sı bile yok. Artık yargıda kim hak arıyorsa başvuracağı yer AKP'li milletvekilleri ya da il başkanları. HSYK'ya da gidin, müracaat edin beraat etmeniz için yardım etsinler."Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'a da gönderme yapan Kılıçdaroğlu, "Vicdanın sızlıyorsa gereğini yaparsın. Bir de protokol imzaladık. Namuslarına sahip çıksınlar, atılan imzaya sahip çıksınlar." diye konuştu.

DENİZ FENERİ DAVASI

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Deniz Feneri davasına da değindi. Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "Böyle bir rezalet 88 yıllık Cumhuriyet tarihinde görülmemiştir. Yüzyılın soygunu diyor Almanlar, asıl failler Türkiye'de deniyor, ama asıl failler Recep Tayyip Erdoğan'ın koltuklarının altında. Asıl failler için istenen cezadan daha fazlası soruşturmayı başlatan savcılar için isteniyor. Onlar sadece haram lokma yiyenlerden hesap sormak istediler. Vay sen misin hesap sormak isteyen. Zekat yiyenlerin, haram yiyenlerin hesabını sormak istediler. Yolsuzlukları tescillenmiş bir hükümet. Onlar Cumhuriyetin savcıları değil AKP'nin savcıları." Polis teşkilatının kuruluş yıl dönümünü hatırlatan Kılıçdaroğlu, polislerin zor koşullar altında görev yaptığını bildiğini belirterek, onların verilen emri yerine getirdiğini söyledi.

CHP'nin polisin sorunlarını çözme konusunda da onların yanında olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, CHP'nin her sorunu tereyağından kıl çeker gibi çözebilecek bilgiye, tecrübeye sahip olduğunu ifade etti.

Siyaset adamının görevinin halka hesap vermek, sorunları çözmek, halkla birlikte olmak olduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, "Ayrıştırmak değil bir araya getirmek, kin nefret tohumları ekmek değil, din bezirganlığı yapmak değildir." ifadesini kullandı.

"İSMET İNÖNÜ HURAFE KİTABI YASAKLADI

İsmet İnönü'nün dini siyasete alet etmeme konusunda hassas bir insan olduğuna dikkat çeken Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan'ın en büyük sansürcü olduğunu belirtti.

Başbakan'ın Konya'da yaptığı konuşmada İnönü'nün bazı kitapları yasakladığını söylediğini aktaran Kılıçdaroğlu, bu kitaplardan bazı örnekler verdi. "Biber gazı hükümetinin Başbakanı duysun." diyen Kılıçdaroğlu, "Senin üstadın Erbakan'dı. Başbakan sözünü tuttun mu? Bu kitaba göre sen imansızsın. Bıyıksız olanlar öbür dünyaya imansız gider diyor. Senin kaç milletvekilin bıyıksız, hepsi imansız mı gidecek." dedi.

İnönü'nün bir hurafe kitabını, Kur'an ayetinde tahribat yapan kitabı topladığını dile getiren Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti: "Senin boyunu değil, nereyi aştığını çok iyi biliyorum. Sen önüne verilen metni okuyorsun. Sormuyor musun danışmanlarına, bu İsmet İnönü niye yasaklıyor. Senin yüreğinde kin var, İnönü'ye kin besliyorsun."Yasaklara ve yalanlara sonuna kadar karşı olduklarını vurgulayan Kılıçdaroğlu, Başbakan'ı danışmanlarının rezil ettiğini söyledi.

Başbakan'ın İnönü'yü hayırla yad etmesi gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, "Sen İsmet İnönü'nün tırnağı olamazsın. Tırnağı uzadığı için kesip attığı o tırnak bile olamazsın." sözleriyle yüklendi.

"ULUDERE'DE FAİLLER BULUNUNCAYA KADAR TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ"

Din üzerinden siyasetin her zaman kötü olduğunun altını çizen Kılıçdaroğlu, camilerin satılmasına Başbakan'ın ses çıkarmadığını ifade etti.

Uludere'de hayatını kaybeden 34 kişinin failleri bulununcaya kadar takipçisi olacaklarını vurgulayan Kılıçdaroğlu, Genelkurmay raporunda istihbaratın yerli istihbarat kurumlarından alındığını söylediğini hatırlattı. Kazalarda hayatını kaybeden işçilerden de bahseden Kılıçdaroğlu, siyasetin sorumluluktan kaçma yeri olmadığını belirtti.

Atanamadığı gerekçesiyle öğretmenlerin intihar ettiğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, bunların sorumlusunun kim olduğunu sordu. Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: "AKP kendi iktidar ve statükocusunu yarattı. Kaymakamı, valisi, askeri, müdürü, emniyet müdürü, hepsi AKP için çalışıyor. Bizim işimiz sadece AKP ile mücadele etmek değil AKP ve onun yarattığı statükoyla mücadele ediyoruz. Bunu böyle bilmemiz gerekiyor." Millet kavramının tamamen boşaltıldığını dile getiren Kılıçdaroğlu, "Tıpkı inançlarımızın içini boşalttıkları gibi. 10 yılda Firavunlaştılar. Şimdi gitmemek için çalışıyorlar. Tek güç haline geldiler. Yolsuzluk mu, istediğin kadar yapabilirsin." diye konuştu.

"ORTADA YUMURTA DA CİVCİV DE VAR"

Başbakan'ın ortada fol ve yumurta olmadan kendisine yolsuzluk suçlamasında bulunulduğunun söylediğini aktaran Kılıçdaroğlu, "Ortada yumurta da var, fol da var hatta civciv de var, hepsi var." dedi.

CHP'nin 'her kafadan bir ses çıkıyor' diye eleştirildiğini dile getiren Kılıçdaroğlu, Başbakan ve bakanların açıklamalarını hatırlatarak kimin doğru söylediğini sordu. Bununla ilgili basında haber çıkmamasını da eleştiren Kılıçdaroğlu, Deniz Feneri gibi bir davayı birinci sayfadan haber yapmayan basına yüklenerek buna kimsenin hakkının bulunmadığını ifade etti.

Meclis Başkanı Cemil Çiçek'e seslenen Kılıçdaroğlu, hapiste bulunan milletvekillerinin sorununun Çiçek'in sorunu olduğunu söyledi.

Herkesi CHP'de toplanmaya çağıran Kılıçdaroğlu, nerede bir sorun varsa çözüm adresinin CHP olduğunu vurguladı .