'Genç Beyinlere Kin Ekiyorsun'
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, AK Parti İstanbul Gençlik Kongresi'ndeki konuşmasını eleştirerek, ''(Kininizin davacısı olun) diyen Başbakan'ın ruh sağlığı dolayısıyla hekimlerin açıklama yapmasını istiyorum.Senin geçmişinde ne oldu ki genç beyinlere kin ekiyorsun?'' dedi.
Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM grubunda yaptığı konuşmada, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, AK Parti İstanbul Gençlik Kongresi'nde telekonferansla yaptığı konuşmayı da değerlendirdi.
''Bütün samimiyetimle söylüyorum, ilk kez Sayın Başbakan'ın ruh sağılığından endişe duymaya başladım'' görüşünü savunan Kılıçdaroğlu, konuşmayı okuduğunu ve konuşmada, ''mantık, gerçeklik, bilim, sağduyunun'' olmadığını ileri sürdü.
Kılıçdaroğlu, bir başbakanın nasıl böyle bir konuşma yapabileceğini sorarak, ''Toplumu bölüyorsun da toplumun arasına kin tohumlarını nasıl ekiyorsun? İnsanda biraz vicdan, ahlak, Allah korkusu, dine saygı olur. Bunu Sayın Başbakan ilk kez mi yapıyor diyeceksiniz; defalarca yaptı'' diye konuştu.
Erdoğan'ın konuşmasından medyanın, ''Seçilmişleri, atanmışlara kul etmeyiz'' sözünü öne çıkardığına işaret eden Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:''Öbürünü çıkaramıyor, çıkarsa Başbakan'dan fırça yiyecek ya da kapatılacaklar. Kin tohumu ekmek haber, manşet değil de nedir? Bir Başbakan, bunu gençlere söylüyor; kininize sahip çıkın diyor. Allah akıl, fikir versin, akıl yok. Sayın Başbakan, seçilmiş ile atanmış arasında farkı da bilmiyor. Böyle bir farkın olduğunu bilse; hapisteki milletvekilleri nedir; onlar seçilmemiş miydi? Hapishanede milletvekilleri var, beyefendinin söylediği söze bakın. Kul etmeyecekmiş, sanki hapisteki seçilmişler yurt dışından gelip oy kullanan yabancıların oylarıyla gelmiş. Farkı bilmediği için onu da doğal karşılıyorum, ciddiye de almıyorum, medya niye ciddiye aldı ona şaşırıyorum.
Başbakan, seçilmişler ile atanmışları zıt kutuplar olarak algılıyor. Zıt kutuplar olduğu için acaba buradan bir fay hattı yakalayabilir miyim, toplumu ikiye parçalayabilir miyim, siyasi rant elde edebilir miyim? Bütün hesabı bunun üzerine. Başbakan'a soruyorum, hapistekiler seçilmiş mi seçilmemiş mi? Seçilmişse onları içeride niye tutuyorsun? Uluslararası anlaşmalara aykırı olarak içerde olmasının sorumlusu sensin. Birisi o, ikincisi de TBMM Başkanı, asıl sorumlu o. Erdoğan, tam tipik bölücüdür, toplumu bölen biridir. Kin tohumları eken biridir. Toplumu, Alevi-Sünni, dindar-dindar olmayanlar diye böldü, etnik kimlikleri toplumun gündemine soktu. Bu toplumu bölmeye yazık günah değil mi? Bu toplumda herkes tarih boyunca barış, huzur içinde yaşadı. Siyasetçi toplumun fay hattına ne zaman müdahale ettiyse o zaman çatışma olmuştur. Çatışma çıkarsa sorumlusu Başbakan olacaktır.''-''Hangi dinde nefret var?''-Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ın konuşmasında, ''kininin davacısı bir gençlik'' dediğini belirterek, Başbakan'a, yakınlarına ve hekimlerine, ''Sayın Başbakan, bu konuşmayı yaparken ruh hali nasıldı?'' diye sordu. Bu konuda açıklama isteyen Kılıçdaroğlu, ''Bir Başbakan bunu söylüyorsa, onun ruh sağlığında ciddi sorunlar var demektir'' görüşünü savundu.
Hastalıkların, insanlar için olduğunu, herkesin hasta, ameliyat olabileceğini dile getiren Kılıçdaroğlu, ancak hastalık hali nedeniyle kimse böyle konuşamayacağını belirtti. Kılıçdaroğlu, ''Hastaysanız daha yumuşuk, güzel üslup kullanırsınız. En azından sağlığınıza dikkat edin, ülkenize sahip çıkın dersiniz. Siz gençlere, 'önce kin tutun, sonra sahip çıkın'ı öğütlüyorsunuz. 'Kininizin davacısı olun' diyen Başbakan'ın ruh sağlığı dolayısıyla hekimlerin açıklama yapmasını istiyorum. Hekimler, bu konuda toplumu aydınlatmak zorunda'' diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, ''Hangi dinde nefret vardır, hangi ahlakta kin vardır, kindarlık ve kin duygusunu besleyen nedir? Senin geçmişinde ne oldu ki genç beyinlere kin ekiyorsun?'' sorularını yönelterek, ''Geçmişinde senin ne oldu, bunu bilmeye hakkımız var. Çünkü bu Başbakan, ülkeyi, kurumları yönetiyor, insanları birbirine düşman ediyor, öğrenmeye hakkımız var, geçmişinin sorgulanması lazım, Başbakan'ı bu hale getiren nedir, bilmemiz lazım'' dedi.
Gençlere, ''Asla kin tutmayın'' diye seslenen Kılıçdaroğlu, Yunus Emre'nin, ''Biz kimseye kin tutmayız, kamu alem birdir bize'' dizelerini anımsattı. Kılıçdaroğlu, gençlerden, Başbakan'ın söylediklerini değil, bu dizeleri öğrenmesini istedi. Kılıçdaroğlu, sözlerini, ''Gençlere söylüyorum; derslerinize çalışın, ülkenin sorunlarına sahip çıkın, anne, babanıza saygı gösterin, edebi onlardan öğrenin, temiz, dürüst insan olmayı kendinize ilke edinin, haksızlığa isyan edin. Kin insana yakışmaz, kin tutarsanız insan değilsiniz'' diye sürdürdü.
-''Söylediklerimizin tamamı raporda var''Kemal Kılıçdaroğlu, Devlet Denetleme Kurulu'nun hazırladığı Hrant Dink raporuna da konuşmasında yer verdi. Söylediklerinin tamamının raporda yer aldığını ifade eden Kılıçdaroğlu, Başbakan'ın rapordan kamu görevlilerinin ne yaptığını okuması gerektiğini söyledi.
Konuşmasının sonunda, yapılacak tüzük kurultayına işaret eden Kılıçdaroğlu, bu tüzüğün bütün partilere örnek olacağını belirtti.
Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM Grubunun ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
''Cumhurbaşkanı Seçim Kanunu'nu, Anayasa Mahkemesine götürecek misiniz?'' sorusuna Kılıçdaroğlu, ''Söyledim ya'' karşılığını verdi.
Kılıçdaroğlu, ''Grup konuşmasında, Cumhurbaşkanı'nın hakkını savunacağınızı söylediniz. Bu durumda gideceğiniz mi anlaşılıyor?'' sorusu üzerine, ''Ne demek o, o demek zaten'' dedi.
Kaynak: AA
''Bütün samimiyetimle söylüyorum, ilk kez Sayın Başbakan'ın ruh sağılığından endişe duymaya başladım'' görüşünü savunan Kılıçdaroğlu, konuşmayı okuduğunu ve konuşmada, ''mantık, gerçeklik, bilim, sağduyunun'' olmadığını ileri sürdü.
Kılıçdaroğlu, bir başbakanın nasıl böyle bir konuşma yapabileceğini sorarak, ''Toplumu bölüyorsun da toplumun arasına kin tohumlarını nasıl ekiyorsun? İnsanda biraz vicdan, ahlak, Allah korkusu, dine saygı olur. Bunu Sayın Başbakan ilk kez mi yapıyor diyeceksiniz; defalarca yaptı'' diye konuştu.
Erdoğan'ın konuşmasından medyanın, ''Seçilmişleri, atanmışlara kul etmeyiz'' sözünü öne çıkardığına işaret eden Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:''Öbürünü çıkaramıyor, çıkarsa Başbakan'dan fırça yiyecek ya da kapatılacaklar. Kin tohumu ekmek haber, manşet değil de nedir? Bir Başbakan, bunu gençlere söylüyor; kininize sahip çıkın diyor. Allah akıl, fikir versin, akıl yok. Sayın Başbakan, seçilmiş ile atanmış arasında farkı da bilmiyor. Böyle bir farkın olduğunu bilse; hapisteki milletvekilleri nedir; onlar seçilmemiş miydi? Hapishanede milletvekilleri var, beyefendinin söylediği söze bakın. Kul etmeyecekmiş, sanki hapisteki seçilmişler yurt dışından gelip oy kullanan yabancıların oylarıyla gelmiş. Farkı bilmediği için onu da doğal karşılıyorum, ciddiye de almıyorum, medya niye ciddiye aldı ona şaşırıyorum.
Başbakan, seçilmişler ile atanmışları zıt kutuplar olarak algılıyor. Zıt kutuplar olduğu için acaba buradan bir fay hattı yakalayabilir miyim, toplumu ikiye parçalayabilir miyim, siyasi rant elde edebilir miyim? Bütün hesabı bunun üzerine. Başbakan'a soruyorum, hapistekiler seçilmiş mi seçilmemiş mi? Seçilmişse onları içeride niye tutuyorsun? Uluslararası anlaşmalara aykırı olarak içerde olmasının sorumlusu sensin. Birisi o, ikincisi de TBMM Başkanı, asıl sorumlu o. Erdoğan, tam tipik bölücüdür, toplumu bölen biridir. Kin tohumları eken biridir. Toplumu, Alevi-Sünni, dindar-dindar olmayanlar diye böldü, etnik kimlikleri toplumun gündemine soktu. Bu toplumu bölmeye yazık günah değil mi? Bu toplumda herkes tarih boyunca barış, huzur içinde yaşadı. Siyasetçi toplumun fay hattına ne zaman müdahale ettiyse o zaman çatışma olmuştur. Çatışma çıkarsa sorumlusu Başbakan olacaktır.''-''Hangi dinde nefret var?''-Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ın konuşmasında, ''kininin davacısı bir gençlik'' dediğini belirterek, Başbakan'a, yakınlarına ve hekimlerine, ''Sayın Başbakan, bu konuşmayı yaparken ruh hali nasıldı?'' diye sordu. Bu konuda açıklama isteyen Kılıçdaroğlu, ''Bir Başbakan bunu söylüyorsa, onun ruh sağlığında ciddi sorunlar var demektir'' görüşünü savundu.
Hastalıkların, insanlar için olduğunu, herkesin hasta, ameliyat olabileceğini dile getiren Kılıçdaroğlu, ancak hastalık hali nedeniyle kimse böyle konuşamayacağını belirtti. Kılıçdaroğlu, ''Hastaysanız daha yumuşuk, güzel üslup kullanırsınız. En azından sağlığınıza dikkat edin, ülkenize sahip çıkın dersiniz. Siz gençlere, 'önce kin tutun, sonra sahip çıkın'ı öğütlüyorsunuz. 'Kininizin davacısı olun' diyen Başbakan'ın ruh sağlığı dolayısıyla hekimlerin açıklama yapmasını istiyorum. Hekimler, bu konuda toplumu aydınlatmak zorunda'' diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, ''Hangi dinde nefret vardır, hangi ahlakta kin vardır, kindarlık ve kin duygusunu besleyen nedir? Senin geçmişinde ne oldu ki genç beyinlere kin ekiyorsun?'' sorularını yönelterek, ''Geçmişinde senin ne oldu, bunu bilmeye hakkımız var. Çünkü bu Başbakan, ülkeyi, kurumları yönetiyor, insanları birbirine düşman ediyor, öğrenmeye hakkımız var, geçmişinin sorgulanması lazım, Başbakan'ı bu hale getiren nedir, bilmemiz lazım'' dedi.
Gençlere, ''Asla kin tutmayın'' diye seslenen Kılıçdaroğlu, Yunus Emre'nin, ''Biz kimseye kin tutmayız, kamu alem birdir bize'' dizelerini anımsattı. Kılıçdaroğlu, gençlerden, Başbakan'ın söylediklerini değil, bu dizeleri öğrenmesini istedi. Kılıçdaroğlu, sözlerini, ''Gençlere söylüyorum; derslerinize çalışın, ülkenin sorunlarına sahip çıkın, anne, babanıza saygı gösterin, edebi onlardan öğrenin, temiz, dürüst insan olmayı kendinize ilke edinin, haksızlığa isyan edin. Kin insana yakışmaz, kin tutarsanız insan değilsiniz'' diye sürdürdü.
-''Söylediklerimizin tamamı raporda var''Kemal Kılıçdaroğlu, Devlet Denetleme Kurulu'nun hazırladığı Hrant Dink raporuna da konuşmasında yer verdi. Söylediklerinin tamamının raporda yer aldığını ifade eden Kılıçdaroğlu, Başbakan'ın rapordan kamu görevlilerinin ne yaptığını okuması gerektiğini söyledi.
Konuşmasının sonunda, yapılacak tüzük kurultayına işaret eden Kılıçdaroğlu, bu tüzüğün bütün partilere örnek olacağını belirtti.
Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM Grubunun ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
''Cumhurbaşkanı Seçim Kanunu'nu, Anayasa Mahkemesine götürecek misiniz?'' sorusuna Kılıçdaroğlu, ''Söyledim ya'' karşılığını verdi.
Kılıçdaroğlu, ''Grup konuşmasında, Cumhurbaşkanı'nın hakkını savunacağınızı söylediniz. Bu durumda gideceğiniz mi anlaşılıyor?'' sorusu üzerine, ''Ne demek o, o demek zaten'' dedi.