Ulaştırma Bakanlığı ve İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden İkinci Ortak Proje

Ulaştırma Bakanlığı ve İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin (İBŞB) Aliağa-Menderes raylı sisteminden sonra ikinci ortak projesi olan ve İzmir Limanı’nın ekonomik kapasitesinin arttırılması ve ‘Yüzülebilir Körfez’ hedefini amaçlayan İzmir Limanı Rehabilitasyon ve Modernizasyon Projesi’nde ÇED başvuru formu Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na gönderildi.

Ulaştırma  Bakanlığı ve İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden İkinci Ortak Proje
Bakanlığın incelemesi ve projeyi onaylamasının hemen ardından çalışmalar başlayacak. Konuyla ilgili Alsancak Tarihi Havagazı Fabrikası’nda düzenlenen basın toplantısına katılan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, TCDD Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Karaman ile Proje Müdürü Dr. Işıkhan Güler, son durumla ilgili bilgilendirme toplantısı düzenledi.

Dr. Işıkhan Güler, Körfez’in rehabilitasyonu ve ÇED başvuru dosyasının Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na teslim edildiğini belirterek, yaklaşık maliyeti 300 milyon dolar olan projeyle İzmir Limanı’na yüksek tonajlı gemilerin geleceği, Körfez’e temiz su girişinin sağlanacağını söyledi.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu da, geçtiğimiz Mart ayında projenin ihale süreciyle ilgili harekete geçildiğini, ÇED başvuru formunun bakanlığa verildiğini tekrarlayarak, “ÇED başvuru dosyasını sunduk, 14 Kasım’da ÇED özel formatı tarafımıza verildi.

İki üç ay sürebilecek bir süreç.Bizim üç ay civarında bir çalışmamız sürecek. Şu anda ÇED formatını almış ve bu kapsamda çalışmalara başlamış olacağız.Bu format bittikten sonra bakanlığa tekrar başvurulacak ve bakanlığın kararı beklenecek” dedi.

Başkan Kocaoğlu, toplam yatırım maliyeti 300 milyon dolar olan İzmir Limanı Rehabilitasyon ve Modernizasyon Projesi için şu ana kadar 60 milyon dolar harcadıklarını, geri kalan 220 milyon doların da bundan sonraki süreç için kullanılacağını açıkladı.

ÇED raporunun Bakanlıkça onaylanmasının ardından çalışma süresinin yaklaşık iki yıl olacağını kaydeden Başkan Kocaoğlu, tüm bu çalışmalar yapılmadığı için İzmir Limanı’nadik kaybın 4 milyar dolar olduğunu söyledi.

TCDD Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Karaman da, derinliğin fazla olmaması nedeniyle Alsancak Limanı’na büyük gemilerin yanaşamadığını ve bunun İzmir’e her yıl 4 milyar dolar kaybettirdiğine dikkat çekti.

Karaman, yerel ve merkezi hükümetin birlikteliğiyle yürütülecek projenin İzmir ekonomisine büyük bir ivme katacağını söyledi: “Alsancak Limanı’na büyük gemiler yanaşamıyor. Bunun nedeni derinliğin fazla olmaması. Bu sebepten dolayı İzmir her yıl 4 milyar dolar kaybediyor. Limanda yapılacak düzenlemelerle bu para İzmir ekonomisine kazandırılacak. Hem turizm hem ekonomi alanında kente fayda sağlayacak olan bu proje 300 milyon dolara malolacak. Şu ana kadar 60 milyon dolarlık harcama yapıldı. Yine bu proje yerel yönetimlerle merkezi yönetimlerin birlikte hareket ettiği ender projelerden biridir.” ÇED raporu onaylanır onaylanmaz çalışmalara başlamaya hazır olduklarını, araç ve ekipmanların alındığını anlatan Başkan Kocaoğlu, şu bilgileri verdi: “Toplam yatırım 300 milyon dolar. 60 milyon dolarını yaptık, 220 milyon dolarını yatırım yapacağız. ÇED raporu alırsak yatırıma başlayacağız. Rapor aldıktan sonra çalışma süresi iki yıl olacak. Bunlar yapılmadığı için İzmir’in limandaki kaybı 4 milyar dolar. İzmir’in ekonomisinin, ticaretinin, lojistik üssü olmasının şartı 3. nesil gemilerin girmesi. İzmir’in ticareti ancak limanla ayağa kalkacak. İzmir Güney Ege ve Doğu Ege’ye mutlaka ve mutlaka İzmir Limanı hizmet edecektir. 70 yıl önceki Körfez’e ulaşarak, ekonomik kalkınmamızı sağlayacak en büyük enstrümana ulaşmak istiyoruz. Kentin gelişmesi için de gerekli. ÇED çıkar çıkmaz, zaten ekiplerimizi kurduk, kazıcımızı aldık, hemen başlayabilecek durumdayız. 3-4 ay içinde hızlı bir şekilde başlayabilecek durumdayız.” Projenin doğal yaşamı olumsuz etkileyeceği ve bozabileceği eleştirilerine de yanıt veren Başkan Kocaoğlu, “Bozmak için iş yapmıyoruz. DDY’nin ne bizim ne İZSU’nun böyle bir niyetinin olmayacağını herhalde herkesin malumu olmuştur. Desteklerinizle bu projeyi gerçekleştirip İzmir’i kalkındırmak çocuk ve torunlarımızı körfezde yüzdürmek istiyoruz.

Eğer bir bozulma, tam tersi körfezdeki hayatın geri döneceğine inanıyoruz. Temizlenmeye başlandıktan sonra hayat geri. Şu anda kuş cennetinin yolunu yaptık, 8.5 milyon lira harcadık, 20 bin kamyon taş döşedik. Bölgeyi korumak için. Korumazsanız ne dalyan ne HABİTAT ne de canlı kalıyor. Biz sürdürmek istiyoruz.” Körfez’in taranması çalışmalarının yedi yıl önce başladığını, Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deniz Bilimleri Enstütüsü ile yapılan işbirliği kapsamında körfezin bilinirliği ve bunun üzerine oluşturulacak projeler üzerine çalışmaya başladıklarını vurgulayan Başkan Kocaoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu proje, sabah kalkıp ‘körfezde yüzelim’ denilen bir proje değil. Birçok bilimsel araştırmak yapılmış. Sayın ulaştırma bakanlığı ile yaptığımız hazırlık projesinin, proje taslağının sunumuyla birlikte DDY ile liman ayağına, sirkülasyon kanalı ayağında da İZSU birimimizle birlikte çalışmalar başlandı. Ortak bir proje. Proje belirli bir aşamaya geldi. Projenin gerektirdiği tüm bilimsel araştırmalar ve su sirkülasyonundan çamurun kalitesine kadar birçok çalışma yapıldı. 1830’larda başlayan Gediz yatağının Körfez’i doldurmasından dolayı, 7 defa değişmiş, bugünkü duruma gelmiş. Körfez bir biçimde nispeten kurtarılmıştır. Giderek Emiralem Ovası’ndan tutun hatta Manisa Ovası’na kadar Gediz alüvyonlarından oluşmuş. Alüvyon akışı sürüyor. Körfez dolma tehlikesi altındadır. Mutlaka Körfez’i yaşatmak; yani doğayı normal şartlarda koruyamıyorsanız fiziki müdahale yapmak zorundasınız. 16 dereden sürekli kum gelmekte. Körfezin temizlenmesi ve körfezdeki malzemenin dışarı atılması için zorunludur. Bugün Baltık Denizi kıyısındaki limanlarda nehir ağzı limanlarda bu çalışmalar asırlardır yapılmakta. Biz doğayı bozalım diye iş yapmıyoruz. Bu bir zorunluluktur. Ve bu proje İzmir’in çevre ve sürdürülebilirlik konusunda dünyada taçlandıracak bir projedir.” İzmir Limanı Rehabilitasyonu Projesiyle liman kapasitesinin üç kat artması ve dünyanın en büyük doğal limanlarından biri olan İzmir Limanı’nın dünyanın ilk 50, Avrupa’nın ise ilk 20 konteyner limanı arasında yeralması hedefleniyor. Yaklaşık 16 dereden gelen alüvyonlar nedeniyle İzmir Körfezi’nin giderek dolarak sığlaşması nedeniyle körfezde dip taraması ve su kalitesinin arttırılması çalışmaları ise sürüyor .
Kaynak: İHA