Bdp Eş Genel Başkanı Kışanak, ‘marksizm Günleri’ Toplantısına Katıldı
Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Eş Genel Başkanı Gülten Kışanak, “Barışın çıkabilmesi için asıl itiraz sesinin Türkiye toplumundan gelmesi gerekir” dedi.
BDP Eş Genel Başkanı Gülten Kışanak, Marksizm Günleri’nin güz dönemi toplantısının ‘Barışa Giden Zorlu Yol’ adlı bölümüne katıldı.
Taksim Hill Otel’deki toplantıda gündeme dair açıklamalarda bulunan Kışanak, “Açlık grevleriyle ilgili kritik bir aşamadayız. BDP olarak kendimizi büyük bir sorumluluk altında hissediyoruz. Ne yazık ki bu ülkede Kürt olmak, yükünün biraz daha ağır olması anlamına geliyor. Ben yine de birazcık Kürtleri Türklere anlatayım, orta yolu bulayım. Kürtler açısından gerçekten bedeli ödenerek toplumsal bir mücadele organize edildi. Açlık grevlerindeki arkadaşlarımızın yaşam öykülerine bakınca bu daha iyi anlaşılır. İçlerinde çocuklar da var, yıllardır gazetecilik yapanlar da var. Milletvekilleri var, gerilla olanlar var, 18 yıldır cezaevinde olanlar var. Kısacası bütün olarak kendisini toplumsal olarak muhalefetlenmiş bir halk var” diye konuştu.
Kürt sorunu konusunda “kısmi gelişmeler” sağlandığını söyleyen Kışanak, “Bizim açımızdan Kürtlerdeki toplumsal ruh halimiz şöyle; bedelse bedel ama nedense karşımızda bir muhatap bulamıyoruz. Yakınma, muhatap bulamamakta. Demokratik muhalefete rağmen karşımızdakine eylem tarzımızla, duruşumuzla vesaire kendimizi beğendiremediğimiz bir tablo ile karşı karşıyayız. Ruh halimiz Türk köylülerin deyimiyle ‘Yetti gari’ şeklinde” ifadelerini kullandı. Toplumsal barışa değinen Kışanak, “Barışın çıkabilmesi için asıl itiraz sesinin Türkiye toplumundan gelmesi gerekir” dedi.
Toplantı, diğer konuşmacıların sunumlarıyla devam etti. Aralarında gazeteci, yazar ve siyasilerin de bulunduğu çok sayıda ismin konuşmacı olarak katıldığı Marksizim Günleri toplantıları, 11 Kasım Pazar gününe kadar devam edecek .
Kaynak: İHA
Taksim Hill Otel’deki toplantıda gündeme dair açıklamalarda bulunan Kışanak, “Açlık grevleriyle ilgili kritik bir aşamadayız. BDP olarak kendimizi büyük bir sorumluluk altında hissediyoruz. Ne yazık ki bu ülkede Kürt olmak, yükünün biraz daha ağır olması anlamına geliyor. Ben yine de birazcık Kürtleri Türklere anlatayım, orta yolu bulayım. Kürtler açısından gerçekten bedeli ödenerek toplumsal bir mücadele organize edildi. Açlık grevlerindeki arkadaşlarımızın yaşam öykülerine bakınca bu daha iyi anlaşılır. İçlerinde çocuklar da var, yıllardır gazetecilik yapanlar da var. Milletvekilleri var, gerilla olanlar var, 18 yıldır cezaevinde olanlar var. Kısacası bütün olarak kendisini toplumsal olarak muhalefetlenmiş bir halk var” diye konuştu.
Kürt sorunu konusunda “kısmi gelişmeler” sağlandığını söyleyen Kışanak, “Bizim açımızdan Kürtlerdeki toplumsal ruh halimiz şöyle; bedelse bedel ama nedense karşımızda bir muhatap bulamıyoruz. Yakınma, muhatap bulamamakta. Demokratik muhalefete rağmen karşımızdakine eylem tarzımızla, duruşumuzla vesaire kendimizi beğendiremediğimiz bir tablo ile karşı karşıyayız. Ruh halimiz Türk köylülerin deyimiyle ‘Yetti gari’ şeklinde” ifadelerini kullandı. Toplumsal barışa değinen Kışanak, “Barışın çıkabilmesi için asıl itiraz sesinin Türkiye toplumundan gelmesi gerekir” dedi.
Toplantı, diğer konuşmacıların sunumlarıyla devam etti. Aralarında gazeteci, yazar ve siyasilerin de bulunduğu çok sayıda ismin konuşmacı olarak katıldığı Marksizim Günleri toplantıları, 11 Kasım Pazar gününe kadar devam edecek .