Haberal’ın Doktorları Hakkında Açılan Davaya Başlandı
Ergenekon davasının tutuklu sanığı CHP Milletvekili Prof. Dr. Mehmet Haberal'ın hastaneden taburcu olabileceğine dair sağlık raporunun mahkemeye gönderilmemesine ilişkin açılan davada, 5’i doktor 8 sanığın yargılanmasına başlandı.
' 'Ergenekon'' davası kapsamında tutuklu bulunan CHP Zonguldak Milletvekili Prof. Dr. Mehmet Haberal ile ilgili hazırlanan sağlık raporunun mahkemeden saklandığı iddiasıyla 5 profesör, 1 hemşire ve Haberal'ın 2 refakatçisinden oluşan 8 tutuksuz sanığın yargılanmasına başlandı. İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada; tutuksuz sanıklar İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Zerrin Yiğit, Prof. Dr. Cengiz Çeliker, Prof. Dr. Erhan Kansız, Prof. Dr. Hatice Sezer Karcıer, Prof. Dr. Nazmi Gültekin ,Erkan Özhun, Songül Arı ve Muhammet Hüsrev hazır bulundu.
İddianamenin kabul kararının okunduğu duruşmada söz alan sanıklar Muhammet Hüsrev ve Erkan Özhun'un avukatı Şerife Deniz Oral, kimlik tespitine geçilmeden önce usule ilişkin itirazlarını bildireceklerini belirterek iddianamenin Cumhuriyet Savcılığına iade edilmesi gerektiğini, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ''Ergenekon'' davasının da bekletici mesele yapılmasını ve özel hayata ilişkin belge, dinleme kayıtlarının iddianameden çıkarılmasını talep etti.
Sanıklardan Hatice Sezer Karcier'in avukatı Nurcan Bayraktar da müvekkiline isnat edilen suçun, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) ''görevi kötüye kullanma'' maddesi kapsamında sayılması gerektiğini savunarak mahkemenin görevsizlik kararı vermesini istedi.
Taleplerle ilgili görüşü sorulan Cumhuriyet Savcısı İsmail Işık ise, usul ve yasaya uygun olmadığı gerekçesiyle tüm taleplerin reddedilmesine karar verilmesi yönünde görüş bildirdi.
Mahkeme heyeti, iddianamenin iadesi, ''Ergenekon'' davasının bekletici mesele yapılması, özel hayata ilişkin belge, dinleme kayıtlarının iddianameden çıkarılması ve görevsizlik kararı verilmesi taleplerinin reddine karar verdi.
Sanıkların kimlik tespitinin yapılmasının ardından söz alan sanık avukatlarının, iddianamenin tamamının okunmasını istemesi üzerine duruşma tutanağına, iddianameyi okumakla görevli TRT spikerlerinin hazır olmadığı hususu geçirildi.
Davaya ilişkin ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, 58 sayfalık iddianamenin okunması için 2 TRT spikerinin görevlendirilmesi hususunda TRT İstanbul Bölge Müdürlüğüne yazı yazılmasına ve duruşmanın, sesli-görüntülü kayıtla yapılabilmesi için buna imkan tanıyan donanımlı bir duruşma salonunda yapılmasına hükmederek davayı erteledi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Haberal'ın İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Enstitüsü'nde tedavi görmeye başlamasından bir süre sonra taburcu edilmesine yönelik heyet raporu düzenlendiği ancak bu raporun işleme konulmadığı gibi yargılamanın devam ettiği İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ne de gönderilmediği kaydediliyor.
İddianamede, söz konusu raporun adli mercilerden saklandığı ve bu rapordan sonra farklı tarihlerde şüphelinin yatarak tedavisinin hayati öneme haiz olduğunu gösterir raporlar düzenlendiği, sanık hakkında düzenlenen raporların bir kısmının sanık müdafileri aracılığıyla mahkemeye ulaştırıldığı ifade ediliyor.
İddianamede, şüpheliler Prof. Dr. Zerrin Yiğit, Prof. Dr. Cengiz Çeliker, Prof. Dr.Erhan Kansız, Prof. Dr. Hatice Sezer Karcıer, Prof. Dr. Nazmi Gültekin, Erkan Özhun, Songul Arı ve Muhammet Hüsrev'in ''silahlı terör örgütüne yardım ve yataklık etmek'' suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapsi isteniyor .
Kaynak: İHA
İddianamenin kabul kararının okunduğu duruşmada söz alan sanıklar Muhammet Hüsrev ve Erkan Özhun'un avukatı Şerife Deniz Oral, kimlik tespitine geçilmeden önce usule ilişkin itirazlarını bildireceklerini belirterek iddianamenin Cumhuriyet Savcılığına iade edilmesi gerektiğini, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ''Ergenekon'' davasının da bekletici mesele yapılmasını ve özel hayata ilişkin belge, dinleme kayıtlarının iddianameden çıkarılmasını talep etti.
Sanıklardan Hatice Sezer Karcier'in avukatı Nurcan Bayraktar da müvekkiline isnat edilen suçun, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) ''görevi kötüye kullanma'' maddesi kapsamında sayılması gerektiğini savunarak mahkemenin görevsizlik kararı vermesini istedi.
Taleplerle ilgili görüşü sorulan Cumhuriyet Savcısı İsmail Işık ise, usul ve yasaya uygun olmadığı gerekçesiyle tüm taleplerin reddedilmesine karar verilmesi yönünde görüş bildirdi.
Mahkeme heyeti, iddianamenin iadesi, ''Ergenekon'' davasının bekletici mesele yapılması, özel hayata ilişkin belge, dinleme kayıtlarının iddianameden çıkarılması ve görevsizlik kararı verilmesi taleplerinin reddine karar verdi.
Sanıkların kimlik tespitinin yapılmasının ardından söz alan sanık avukatlarının, iddianamenin tamamının okunmasını istemesi üzerine duruşma tutanağına, iddianameyi okumakla görevli TRT spikerlerinin hazır olmadığı hususu geçirildi.
Davaya ilişkin ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, 58 sayfalık iddianamenin okunması için 2 TRT spikerinin görevlendirilmesi hususunda TRT İstanbul Bölge Müdürlüğüne yazı yazılmasına ve duruşmanın, sesli-görüntülü kayıtla yapılabilmesi için buna imkan tanıyan donanımlı bir duruşma salonunda yapılmasına hükmederek davayı erteledi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Haberal'ın İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Enstitüsü'nde tedavi görmeye başlamasından bir süre sonra taburcu edilmesine yönelik heyet raporu düzenlendiği ancak bu raporun işleme konulmadığı gibi yargılamanın devam ettiği İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ne de gönderilmediği kaydediliyor.
İddianamede, söz konusu raporun adli mercilerden saklandığı ve bu rapordan sonra farklı tarihlerde şüphelinin yatarak tedavisinin hayati öneme haiz olduğunu gösterir raporlar düzenlendiği, sanık hakkında düzenlenen raporların bir kısmının sanık müdafileri aracılığıyla mahkemeye ulaştırıldığı ifade ediliyor.
İddianamede, şüpheliler Prof. Dr. Zerrin Yiğit, Prof. Dr. Cengiz Çeliker, Prof. Dr.Erhan Kansız, Prof. Dr. Hatice Sezer Karcıer, Prof. Dr. Nazmi Gültekin, Erkan Özhun, Songul Arı ve Muhammet Hüsrev'in ''silahlı terör örgütüne yardım ve yataklık etmek'' suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapsi isteniyor .