Bakan Ergün: Önümüzdeki Dönemlerde Not Artışları Devam Edecek
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, Türkiye’nin önümüzdeki 20 yıl içinde dünyada en hızlı büyüyen 4. ekonomi olacağının ifade edildiğini belirterek, "Uluslararası derecelendirme kuruluşları Türkiye’nin notunu artırmaya başlamıştır.
Önümüzdeki dönemde daha başka not artışları da gelecektir.” dedi.
İmalat Sanayi Kapasite Kullanım oranları 2012 yılı Kasım ayında bir önceki aya göre yüzde 0,9 azaldı. Yüzde 74 seviyesinde gerçekleşen Kapasite Kullanım oranı, bir önceki yılın aynı ayına göre ise yüzde 2,9 azaldı. Yaptığı açıklamada, Merkez Bankası tarafından açıklanan Kasım Ayı Kapasite Kullanım Oranını değerlendiren Ergün, bu azalmayı dünya ekonomisinin içinde bulunduğu konjonktür çerçevesinde değerlendirmek gerektiğini ifade etti.
Nihat Ergün, dünya ekonomilerinden hala çelişkili veriler gelmeye devam ettiğini dile getirdi. Kimi ülkelerde ekonomik verilerin beklentilerin üzerinde gerçekleşirken kimilerinde ise beklentilerin bir hayli altında gerçekleştiğine vurgulayan Ergün; şu değerlendirmelerde bulundu: “ Özellikle gelişmiş ekonomiler bir arada karar alamadıkça ya da aldıkları kararları uygulamadıkça net bir çözümün gerçekleşmesi beklenemez. Gelişmiş ekonomilerinde net bir çözümün gerçekleşememesi, diğer ülkelerde de beklentileri bozmakta ve potansiyellerini gerçekleştirmelerini yavaşlatmaktadır. Ayrıca, bu çözümsüzlük durumu gelişmekte olan ülkelerin dış ticaretinde ve yatırımlarının finansmanında daralmaya yol açmaktadır. Türkiye ise tüm bunlara rağmen bu ortamdan hasarsız çıkmayı başarmaktadır. Bu başarının altında ise disiplinli bütçe ve maliye politikası ile siyasi istikrar yatmaktadır. Türkiye bu özellikleriyle diğer ülkelerden ayrışmaktadır. Makro dengelerini tutturan ve bu dengeleri istikrarlı bir şekilde savunan Türkiye uluslararası kuruluşlar tarafından da fark edilmeye başlanmıştır. Son OECD raporunda da -” Bu makro ekonomik başarıların uzun vadeli ve kalıcı olabilmesi için daha mikro ölçekli önlemlerin de alınması gerektiğini ifade eden Ergün, değerlendirmelerini şöyle sürdürdü: “Alınması gereken en önemli önlem ise daha rekabetçi ve katma değeri yüksek ürünlerin üretilmesidir. Nitekim Bakanlık olarak bu hedef doğrultusunda girişimciliğin, yenilikçiliğin, Ar-Ge’nin, inovasyonun, tasarımın ve üniversite ile sanayi işbirliğinin önünü açıyoruz, her gün daha fazla destekliyoruz. Son olarak 1. Üniversite sanayi İşbirliği Zirve’sini gerçekleştirdik. Bu bir başlangıçtır. Eminiz ki bundan Sonra üniversite ve sanayi el ele vererek rekabetçiliği yüksek, Ar-Ge’ye ve inovasyona dayanan ürünler üreterek Türkiye’nin yakaladığı ekonomik başarıyı kalıcı hale getirecektir.”
İmalat Sanayi Kapasite Kullanım oranları 2012 yılı Kasım ayında bir önceki aya göre yüzde 0,9 azaldı. Yüzde 74 seviyesinde gerçekleşen Kapasite Kullanım oranı, bir önceki yılın aynı ayına göre ise yüzde 2,9 azaldı. Yaptığı açıklamada, Merkez Bankası tarafından açıklanan Kasım Ayı Kapasite Kullanım Oranını değerlendiren Ergün, bu azalmayı dünya ekonomisinin içinde bulunduğu konjonktür çerçevesinde değerlendirmek gerektiğini ifade etti.
Nihat Ergün, dünya ekonomilerinden hala çelişkili veriler gelmeye devam ettiğini dile getirdi. Kimi ülkelerde ekonomik verilerin beklentilerin üzerinde gerçekleşirken kimilerinde ise beklentilerin bir hayli altında gerçekleştiğine vurgulayan Ergün; şu değerlendirmelerde bulundu: “ Özellikle gelişmiş ekonomiler bir arada karar alamadıkça ya da aldıkları kararları uygulamadıkça net bir çözümün gerçekleşmesi beklenemez. Gelişmiş ekonomilerinde net bir çözümün gerçekleşememesi, diğer ülkelerde de beklentileri bozmakta ve potansiyellerini gerçekleştirmelerini yavaşlatmaktadır. Ayrıca, bu çözümsüzlük durumu gelişmekte olan ülkelerin dış ticaretinde ve yatırımlarının finansmanında daralmaya yol açmaktadır. Türkiye ise tüm bunlara rağmen bu ortamdan hasarsız çıkmayı başarmaktadır. Bu başarının altında ise disiplinli bütçe ve maliye politikası ile siyasi istikrar yatmaktadır. Türkiye bu özellikleriyle diğer ülkelerden ayrışmaktadır. Makro dengelerini tutturan ve bu dengeleri istikrarlı bir şekilde savunan Türkiye uluslararası kuruluşlar tarafından da fark edilmeye başlanmıştır. Son OECD raporunda da -” Bu makro ekonomik başarıların uzun vadeli ve kalıcı olabilmesi için daha mikro ölçekli önlemlerin de alınması gerektiğini ifade eden Ergün, değerlendirmelerini şöyle sürdürdü: “Alınması gereken en önemli önlem ise daha rekabetçi ve katma değeri yüksek ürünlerin üretilmesidir. Nitekim Bakanlık olarak bu hedef doğrultusunda girişimciliğin, yenilikçiliğin, Ar-Ge’nin, inovasyonun, tasarımın ve üniversite ile sanayi işbirliğinin önünü açıyoruz, her gün daha fazla destekliyoruz. Son olarak 1. Üniversite sanayi İşbirliği Zirve’sini gerçekleştirdik. Bu bir başlangıçtır. Eminiz ki bundan Sonra üniversite ve sanayi el ele vererek rekabetçiliği yüksek, Ar-Ge’ye ve inovasyona dayanan ürünler üreterek Türkiye’nin yakaladığı ekonomik başarıyı kalıcı hale getirecektir.”