Didim Barış Festivali`nde Kadına Şiddet Konusu Ele Alındı

16.

Didim Barış Festivali`nde Kadına Şiddet Konusu Ele Alındı
Didim Barış Festivali`nin son gününde, "Kadının adı; Şiddet" konulu bir panel düzenlendi

Düzenlenen panelde konuşan Cumhuriyet Kadınları Derneği Genel Başkanı Şenal Sarıhan kadınların şiddet haberlerinin yer aldığı gazete sayfalarını göstererek, "Kadına şiddette en son nokta ölüm ve her gazete aynı sonu başka şekilde haberleştiriyor ama biz bu haberlerin dışında öğrenemediğimiz o kadar çok fazla olay var" sözleriyle durum değerlendirmesi yaptı.

16. Didim Barış Festivali`nin son gününde, "Kadının adı; Şiddet" konulu bir panel düzenlendi. Didim Belediye Düğün Salonunda yapılan panele kadınların yanı sıra erkeklerin de ilgi gösterdiği görülürken, panele katılımın az olduğu görüldü. Paneli Didim Belediye Meclis Üyesi Özlem Girgin Aydın yönetirken, panelde ilk konuşan Eğitim Sen MYK Üyesi Sakine Yılmaz, dünyada barışa ihtiyacın olduğu dönemlerde bu etkinliğin yapılması ve festival kapsamında, kadına şiddetin ele alınmasının önemli olduğunu dilegetirdi. Yılmaz, konuşmasında kadına şiddetin tanımını yaparak başlarken, ülkemizde her kadının en az bir şiddete maruz kaldığını ileri sürdü. Ülkemizde son 7 yılda, kadın şiddetin %1400 oranda arttığını dile getiren Yılmaz, "Türkiye`de 10 kadından 4`ü şiddete maruz kalıyor. 2011 yılının ilk 6 ayında 27 bin kadın şiddete uğramış. Ayrıca şiddete uğrayan kadınların 3`te 2`si şiddete uğradığını söylemiyor ve biz bu rakamın daha fazla olduğunu düşünüyoruz" dedi

Kadına yönelik şiddetin sadece yoksul ve varoş olarak tabir edilen kadınlara yapılmadığını ve gelir düzeyi ve eğitim seviyesi yüksek bayanlarında şiddet gördüğünü ileri süren Yılmaz, "Şiddet hepimizin doğasında var olan bir durum ama biz diğer duygularımız kontrol alırken şiddeti alamıyoruz; sebebi ise şiddeti tetikleyen olgular. Bunun dışından toplumsal olgularda buna neden oluyor. Kadın günümüzde bir meta olarak algılanıyor" dedi.Cumhuriyet Kadınları Derneği Genel Başkanı Şenal Sarıhan ise konuşmasının başında salonun azlığından şikayet ederken, "Bu salonda kadından çok erkeğin olmasını isterdim. Çünkü onların yarattığı sorunun çözümü için buradayız ve bu gün burada bulunanların sayısı beklenilen rakamdan az. Bizler çözüm noktasında adım atmak istiyoruz ama çözümde yer alacak erkekler salonda yoklar" sözleriyle eleştirdi.

Sarıhan, gazetelerde kadına yönelik şiddet haberlerinin yer aldığı gazete küpürlerini göstererek konuşmasını sürdürürken, "Burada belirtmek istediğimiz şu dünyaya cinsiyetleri farklı olarak geliyoruz ama sonuçta hepimiz insanız. Bu çerçevede toplumsal yapı, gelenekler ve iktidar kendine göre bizleri biçimlendiriyor. Sonuçta gazetelerde her zaman gördüğümüz sadece başlıkları farklı haberleri okuyoruz ve bunları okumaya devam edeceğiz. Şiddeti uygulamada en son nokta ölüm ve bizim gazetelerde öğrendiğimizölüm haberlerinde çok fazla bu ölümler oluyor" dedi. Kadın şiddetin önüne geçilmesi için kadının her yolu denemesi ve önüne gelen her fırsatı değerlendirmesi gerektiğini vurgulayan Sarıhan, yasal çalışmalarında yapılması gerekliliğini dile getirdi.

Cumhuriyet Gazetesi Yazarı Şükran Soner ise, kadına yönelik şiddetin önlenmesi noktasında çabaların olduğunu fakat pek fazla ileriye gidilmediğini ileri sürerken, "Kadına şiddeti medyadan görüyoruz. Bu ülkede kadın hakları için çok mücadele edildi ve edilmeye devam ediliyor. Biz çok kötü şeyler gördük ama bunlar halen tekrarlanıyor. Neden diye bunu sorgulamıyoruz."ifadelerine yer verdi. Soner konuşmasında Güneydoğu ve Doğu Anadolu da Feodal sistem nedeniyle kadınların aile meclisi kararıylaöldürülmelerini eleştirerek, "Kadınlar buralarda toplumsal baskı altında; ve intihar vakaları çok fazla. O bölgede yapılan bir araştırmanın sonucunda intihar vakaların intihar değil; cinayet olduğu ortaya çıkmış. Yani durum ortada; biz bu sorun için mücadele ettik ama toplumsal baskı burada etkin" sözleriyle durum değerlendirmesi yaptı.

Panel soru-cevap kısmı ile sona erdi.
Kaynak: İHA