Türk Sinema Tarihini Müzede Yaşatacak
Sinema araştırmacısı, yazarı ve arşivci Vadullah Taş, bugüne kadar biriktirdiği sinema afişlerinden bin 500'ünü, oyuncu, yönetmen Yılmaz Duru'nun kıyafetleri, Ali Özgentürk'ün ilk filmini çektiği kamera, senarist İrfan Atasoy'un ilk senaryosunu yazdığı daktilo ile yüzlerce kitap ve VHS kasete kayıtlı film kopyalarını Altın Koza Film Festivali kapsamında açılışı yapılacak müzeye bağışladı.
İstanbul Resim ve Heykel Müzesi Güzel Sanatlar Galerisi Müdürü Vadullah Taş, Adana Büyükşehir Belediyesinin bu yıl 18'incisini düzenlediği Uluslararası Altın Koza Film Festivali kapsamında açılışı yapılacak sinema müzesinin danışmanlığını yaptığını söyledi.Müzenin A'dan Z'ye kadar bütün detaylarını düşünüp arkasında durmak gerektiğini belirten Taş, Altın Koza'nın bu çalışmayla Türk sineması için önemli bir fidan diktiğini, bunun ''sanat fidanı'' olduğunu kaydetti.Taş, Büyükşehir Belediyesi ve Altın Koza yöneticileri ile müzenin oluşmasını sağlayan Adanalılara teşekkür ederek, kendisinin sinema müzesine katkıda bulunduğunu ifade etti.Yıllardır Türk sinemasını araştırdığını ve arşiv oluşturduğunu bildiren Taş, ''Çocukluğumdan beri sinemayla ilgili arşiv yapıyor, Yeşilçam'a ilişkin elime geçen her şeyi toparlamaya çalışıyorum. Açılışı yapılacak bu müze benim için çok anlamlı ve önemli. Adana aynı zamanda Yılmaz Güney, Orhan Kemal, Abidin Dino, Yaşar Kemal ve Muzaffer İzgü gibi çok sayıda sanatçıyı yetiştiren bir şehir'' dedi.Adana'da festival kapsamında açılışı yapılacak müzeye eski Türk filmleri afişlerinden bin 500'ünü bağışladığını söyleyen Taş, şöyle konuştu: ''Burada sergilenmek üzere hazırladığım bin 500 afişlik koleksiyon var. 2 bine yakın afiş ve fotoğraftan tasarlanan lobi kartı, dia, özel mektuplar, sinema objeleri, Yılmaz Duru'nun kıyafetleri, kostümleri, kamerası, Ali Özgentürk'ün ilk çektiği Hazal filminde kullandığı kamera, İrfan Atasoy'un ilk senaryosunu yazdığı daktilo gibi birçok objeyi müzeye bağışladım. Yüzlerce VHS kasede aktırılmış film ve sinema kitabı arşivini de müzeye kazandırdım. 30 yıldır bu işin içindeyim. Afişlerin sayısını bile hatırlamıyorum. Yaptığım iş ve hobim örtüşüyor. Örtüştüğü için güzel işler üretmeye çalıştım. 5 kitabım var. Sinemanın içindeyim.'' Taş, afiş toplamaya Yılmaz Güney'e olan sevgisi nedeniyle başladığını belirterek, ''Yılmaz Güney afişleriyle bu sevdaya düştüm. Bu sergi herkesten büyük ilgi görecek. Bu fidan filizlenerek büyüyecek, büyüdükçe meyvesini verecek. Elinde materyaller olan hemşehrilerimiz gün gelip bunları buraya devredecek'' diye konuştu.Müzeye Adanalı yönetmen, yapımcı ve oyuncu Yılmaz Duru'nın kıyafetlerini de verdiğini ifade eden Taş, ''Ölmeden önce son 10 yılı hep birlikte yaşadık. Hastanede de onu yalnız bırakmadım. Ailesiyle hep görüştüm. Oğlu Turhan Duru'nun yardımıyla bunları aldım. Şimdi müzede sinemaseverlerle kostümlerini paylaşacağız'' dedi
-Müzeye Adanalı fotoğraf sanatçısından katkı- Adanalı fotoğraf sanatçısı Serdar Kürkbaba da yıllar önce biriktirmeye başladığı ve sayısı şimdi 800'ü bulan Türk filmi afişlerinden bazılarını müzeye bağışlayacağını söyledi.Afişlerinin 50'sinin bir alışveriş merkezinde festival kapsamında sergilendiğini belirten Kürkbaba, ''Yine kendime ait 50 eski Türk filminden oluşan VHS kasetleri müzeye bağışladım. Benim için tutku olan bu hobiyi ölene kadar sürdüreceğim'' diye konuştu.
Kaynak: AA
-Müzeye Adanalı fotoğraf sanatçısından katkı- Adanalı fotoğraf sanatçısı Serdar Kürkbaba da yıllar önce biriktirmeye başladığı ve sayısı şimdi 800'ü bulan Türk filmi afişlerinden bazılarını müzeye bağışlayacağını söyledi.Afişlerinin 50'sinin bir alışveriş merkezinde festival kapsamında sergilendiğini belirten Kürkbaba, ''Yine kendime ait 50 eski Türk filminden oluşan VHS kasetleri müzeye bağışladım. Benim için tutku olan bu hobiyi ölene kadar sürdüreceğim'' diye konuştu.