Mhp‘li Yalçın: Ysk’Nın Dicle’Nin Milletvekilliğini Çoktan Düşürmesi Gerekirdi
MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, Yüksek Seçim Kurulu(YSK)’nun Hatip Dicle’nin milletvekilliğini çoktan düşürmesi gerektiğini belirterek, bu noktada geç karar verildiğini savundu.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, Yüksek Seçim Kurulu(YSK)’nun Hatip Dicle’nin milletvekilliğini çoktan düşürmesi gerektiğini belirterek, bu noktada geç karar verildiğini savundu.
Partisinin il binasında gazetecilerin gündemle ilgili sorularını cevaplandıran Yalçın, YSK’nın Hatip Dicle ilgili aldığı kararı değerlendirdi. Tutuklu milletvekillerinin normal şartlarda hüküm giymemiş olduklarından dolayı tahliyelerinin gerektiğini ancak Hatip Dicle’nin durumunun farklı olduğunu ifade eden Yalçın, "O hüküm giymiştir. YSK Hatip Dicle ile ilgili en son kararı doğru vermiştir ama çok geç vermiştir. Çok badireli süreçlerden işi karıştırarak vermiştir. 22 Mart’ta Yargıtay’da cezası kesinleştiği andan itibaren YSK’nın Dicle’yle ilgili kararı çoktan vermiş olması, onun adaylığını düşürmüş olması gerekirdi. YSK o süreçte birkaç tane hata yaptı. Ama tutukluların tahliyesi ile ilgili hadise her ne kadar bir millet iradesi gaspıysa da bir mahkeme neticesi ve sonucudur. Bunun düzeltilmesi hususunda, mekan yine TBBM’dir. Bundan sonraki süreçte aynı olayları yaşamak istemiyorsak, Meclis’teki siyasi partiler, bu hususu çözerler." diye konuştu.
Bu hususun bir bahane olarak kullanılarak, teröristbaşı Abdullah Öcalan’ın ev hapsi, veya daha hafifleştirilmiş ceza tarzına geçiş yoluna hazırlandığına dikkat çeken Yalçın, "Bunların karşılığında yarın belirli çevreler ve hatta iktidar partisinin uzantısı olan belirli çevreler, İmralı canisinin karşılığında, bunların tahliyesini şart koşarsa biz şaşırmayacağız. Çünkü bu süreçle ilgili hatırlarsanız 12 Haziran öncesinde her mekanda bu olacakları sizler vasıtasıyla milletimizle bölüştük, paylaştık ve bir araya gelip onlara anlatmaya çalıştık." şeklinde konuştu.
"ENGİN ALAN MHP İÇİN BİR SEMBOL İSİMDİR"
Engin Alan’dan vazgeçip vazgeçmeyecekleri ile ilgili bir soruyu da cevaplandıran Yalçın, sözlerine şöyle devam etti: "Engin Alan’ın bir pazarlık unsuru olarak göstermek yanlış, Engin Alan MHP için bir sembol isimdir. Önemli bir isimdir. Ama Engin Alan mantığının arkasında, onun aday gösterilme mantığının arkasında, Güneydoğu’da bu ülke için mücadele eden, bölünmemesi için canını dişine k atarak, savunma yaparak, şehit olan gazi olan insanların tümünün adına bir tek semboldür. Onlara bir siyasi parti olarak manevi desteğimizi ifade adına, gelecek süreçte bu ülkenin kahraman evlatlarına sahip çıkılacağı mantığını anlatmak için sıraya konulmuştur. Dolayısıyla da bunda da MHP ne yemin krizinde, ne öncesinde ne de bugün itibariyle geri adım atmamıştır. Engin Alan bizim adayımızdır, milletvekili olmuştur. Şuanda uygulanan mahkeme kararı yanlıştır. Bu yanlışlığın mutlak suretle düzeltilmesini istiyoruz bekliyoruz. Düzeltilmezse TBMM’de bu yanlışın düzeltilmesi hususunda MHP üzerine düşeni yapacaktır."
Partisinin il binasında gazetecilerin gündemle ilgili sorularını cevaplandıran Yalçın, YSK’nın Hatip Dicle ilgili aldığı kararı değerlendirdi. Tutuklu milletvekillerinin normal şartlarda hüküm giymemiş olduklarından dolayı tahliyelerinin gerektiğini ancak Hatip Dicle’nin durumunun farklı olduğunu ifade eden Yalçın, "O hüküm giymiştir. YSK Hatip Dicle ile ilgili en son kararı doğru vermiştir ama çok geç vermiştir. Çok badireli süreçlerden işi karıştırarak vermiştir. 22 Mart’ta Yargıtay’da cezası kesinleştiği andan itibaren YSK’nın Dicle’yle ilgili kararı çoktan vermiş olması, onun adaylığını düşürmüş olması gerekirdi. YSK o süreçte birkaç tane hata yaptı. Ama tutukluların tahliyesi ile ilgili hadise her ne kadar bir millet iradesi gaspıysa da bir mahkeme neticesi ve sonucudur. Bunun düzeltilmesi hususunda, mekan yine TBBM’dir. Bundan sonraki süreçte aynı olayları yaşamak istemiyorsak, Meclis’teki siyasi partiler, bu hususu çözerler." diye konuştu.
Bu hususun bir bahane olarak kullanılarak, teröristbaşı Abdullah Öcalan’ın ev hapsi, veya daha hafifleştirilmiş ceza tarzına geçiş yoluna hazırlandığına dikkat çeken Yalçın, "Bunların karşılığında yarın belirli çevreler ve hatta iktidar partisinin uzantısı olan belirli çevreler, İmralı canisinin karşılığında, bunların tahliyesini şart koşarsa biz şaşırmayacağız. Çünkü bu süreçle ilgili hatırlarsanız 12 Haziran öncesinde her mekanda bu olacakları sizler vasıtasıyla milletimizle bölüştük, paylaştık ve bir araya gelip onlara anlatmaya çalıştık." şeklinde konuştu.
"ENGİN ALAN MHP İÇİN BİR SEMBOL İSİMDİR"
Engin Alan’dan vazgeçip vazgeçmeyecekleri ile ilgili bir soruyu da cevaplandıran Yalçın, sözlerine şöyle devam etti: "Engin Alan’ın bir pazarlık unsuru olarak göstermek yanlış, Engin Alan MHP için bir sembol isimdir. Önemli bir isimdir. Ama Engin Alan mantığının arkasında, onun aday gösterilme mantığının arkasında, Güneydoğu’da bu ülke için mücadele eden, bölünmemesi için canını dişine k atarak, savunma yaparak, şehit olan gazi olan insanların tümünün adına bir tek semboldür. Onlara bir siyasi parti olarak manevi desteğimizi ifade adına, gelecek süreçte bu ülkenin kahraman evlatlarına sahip çıkılacağı mantığını anlatmak için sıraya konulmuştur. Dolayısıyla da bunda da MHP ne yemin krizinde, ne öncesinde ne de bugün itibariyle geri adım atmamıştır. Engin Alan bizim adayımızdır, milletvekili olmuştur. Şuanda uygulanan mahkeme kararı yanlıştır. Bu yanlışlığın mutlak suretle düzeltilmesini istiyoruz bekliyoruz. Düzeltilmezse TBMM’de bu yanlışın düzeltilmesi hususunda MHP üzerine düşeni yapacaktır."