Tarhan Erdem: Ak Parti Hükümeti Kurar, Seçim Derse Chp Ne Yapacak
Araştırmacı Tarhan Erdem, CHP’nin yemin törenini boykot etme kararının riskli bir karar olduğunu söyledi.
Araştırmacı Tarhan Erdem, CHP’nin yemin törenini boykot etme kararının riskli bir karar olduğunu söyledi.
CHP’nin, bu kararı almasında parti içindeki ‘’azınlık hizbinin’’ tesirinin olduğunu belirten Erdem, ‘’Bu karar çok ciddi bir karar, ilk gün Meclis’te yer almamak CHP’nin tarihinde yok’’ eleştirisini getirdi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, ‘’Tutuklu arkadaşlarımız yemin edene dek Meclis’te yemin etmeyeceğiz’’ açıklamalarını değerlendiren Erdem, ‘’Bu karar CHP için çok riskli bir karardır. Sanıyorum ki muhalefet partisi bir azınlık hizbinin eline geçti, onun tesiri altında kaldı.’’ diye konuştu.
NTV canlı yayınında CHP lideri’nin açıkladığı kararı eleştiren Erdem, şöyle konuştu: ‘’Altı ay önce CHP‘nin kapısından geçmeyenler de vekil şu anda biliyorsunuz ve bu karar onların etkisiyle alınan bir karardır. Partiye yeni giren bazı kişilerin etkisinde kalınarak alınmış bir karardır. İlk gün girilmemiş olması CHP‘nin tarihinde yok.Bu karar ciddi bir karar."
CHP kararının nasıl bir risk taşıdığına ise Tarhan Erdem şöyle açıklık getirdi: "Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) milletvekilleri bugün yeminlerini ediyorlar. Bu yeminin ardından Sayın Başbakan Erdoğan, hükümeti kurar ve hükümet kurulduktan sonra da haydi seçime gidiyoruz der. O zaman ben bu kararı alan CHP‘lilerin ne diyeceklerini çok merak ediyorum. Bir taş atılmış, çıkarılmaya çalışılıyor oradan. CHP‘nin böyle bir karar vermesi ilk defa oluyor siyasi tarihimizde ve 60 senelik demokrasi tecrübesi olan bir ülkede, ana muhalefet partisi konumundaki CHP’nin acele kararla parlamentoya girmemesini benim aklım almıyor." dedi.
Tutuklu vekiller konusunda CHP’nin Meclis’e vereceği önergeyi de değerlendiren Erdem, ‘’Bu meselede; Mustafa Balbay, Mehmet HAberal ve Engin Alan olmak üzere 3 milletvekili tutuklu, onları yargılayan mahkeme bir, KCK‘lıları yargılayan mahmeke iki, YSK üç. Hangi kanunu çıkarırsanız çıkarın bu kararlar hemen öyle ortadan kalkmaz bir defa. Nasıl ki, tahliye edilip edilmemelerine mevcut mahkeme karar verdi, yeni bir durum da olsa eski durumda seçilmiş olanın yeni duruma intibakını yine o yargı organları yapacak. Biri şöyle yapalım deyince çözülecek böyle bir durum yok. Kolay bir şey konuşmuyoruz bizler burada.
CHP’nin, bu kararı almasında parti içindeki ‘’azınlık hizbinin’’ tesirinin olduğunu belirten Erdem, ‘’Bu karar çok ciddi bir karar, ilk gün Meclis’te yer almamak CHP’nin tarihinde yok’’ eleştirisini getirdi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, ‘’Tutuklu arkadaşlarımız yemin edene dek Meclis’te yemin etmeyeceğiz’’ açıklamalarını değerlendiren Erdem, ‘’Bu karar CHP için çok riskli bir karardır. Sanıyorum ki muhalefet partisi bir azınlık hizbinin eline geçti, onun tesiri altında kaldı.’’ diye konuştu.
NTV canlı yayınında CHP lideri’nin açıkladığı kararı eleştiren Erdem, şöyle konuştu: ‘’Altı ay önce CHP‘nin kapısından geçmeyenler de vekil şu anda biliyorsunuz ve bu karar onların etkisiyle alınan bir karardır. Partiye yeni giren bazı kişilerin etkisinde kalınarak alınmış bir karardır. İlk gün girilmemiş olması CHP‘nin tarihinde yok.Bu karar ciddi bir karar."
CHP kararının nasıl bir risk taşıdığına ise Tarhan Erdem şöyle açıklık getirdi: "Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) milletvekilleri bugün yeminlerini ediyorlar. Bu yeminin ardından Sayın Başbakan Erdoğan, hükümeti kurar ve hükümet kurulduktan sonra da haydi seçime gidiyoruz der. O zaman ben bu kararı alan CHP‘lilerin ne diyeceklerini çok merak ediyorum. Bir taş atılmış, çıkarılmaya çalışılıyor oradan. CHP‘nin böyle bir karar vermesi ilk defa oluyor siyasi tarihimizde ve 60 senelik demokrasi tecrübesi olan bir ülkede, ana muhalefet partisi konumundaki CHP’nin acele kararla parlamentoya girmemesini benim aklım almıyor." dedi.
Tutuklu vekiller konusunda CHP’nin Meclis’e vereceği önergeyi de değerlendiren Erdem, ‘’Bu meselede; Mustafa Balbay, Mehmet HAberal ve Engin Alan olmak üzere 3 milletvekili tutuklu, onları yargılayan mahkeme bir, KCK‘lıları yargılayan mahmeke iki, YSK üç. Hangi kanunu çıkarırsanız çıkarın bu kararlar hemen öyle ortadan kalkmaz bir defa. Nasıl ki, tahliye edilip edilmemelerine mevcut mahkeme karar verdi, yeni bir durum da olsa eski durumda seçilmiş olanın yeni duruma intibakını yine o yargı organları yapacak. Biri şöyle yapalım deyince çözülecek böyle bir durum yok. Kolay bir şey konuşmuyoruz bizler burada.