Hrant Dink Davası Öncesi Dolmabahçe‘den Adliyeye Yürüyüş

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink‘in öldürülmesine ilişkin İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi‘nde görülecek dava öncesi Dolmabahçe‘de toplanan bir grup, "Unutmayacağız" yazılı pankartlarla adliyeye yürüdü.

Hrant Dink Davası Öncesi Dolmabahçe‘den Adliyeye Yürüyüş
Hrant Dink‘in öldürülmesine ilişkin davanın bugün 18. duruşması görülecek. Dava öncesi Dolmabahçe‘de toplanan yaklaşık 40 kişilik bir grup, "Unutmayacağız" yazılı döviz ve pankartlarla Beşiktaş Meydanı‘na yürüdü. Grup burada, aralarında Hrant Dink‘in eşi Rakel Dink, kardeşi Orhan Dink ve Bağımsız Milletvekili Adayı Sırrı Süreyya Önder‘in de bulunduğu bir başka grupla buluştu. Grup adına basın açıklaması yapan tiyatro sanatçısı Mehmet Esen, "Onu, gözlerinin içine bakmadan vurdular. Hrant vuruldu vicdan

kanadı, Hrant vuruldu yürek kanadı. Şimdi bizden yine unutmamızı istiyorlar. Bu ülkede hiçbir duruşmada yapılmayan bir şey yapıldı. İlk günden beri katlin kronolojisi üzerinden tek tek isimlerini vererek, adres göstererek, bağlantıları anlatılarak şimdi içeride tutulan birkaç tetikçiyle yetinmeyeceğimizi söyledik. Ama kendi adamlarını kolladılar, yetmedi şimdi de alenen milletvekili adayı ilan ettiler. Bu 18. duruşma. Bugün olduğu gibi her gün acımızın ağacını sulayarak o kocaman yürekli adamın anısını

taptaze tutacağız" dedi.

Grup daha sonra "Muammer Güler ve Cemil Çiçek yargılansın" sloganları eşliğinde duruşmanın yapıldığı Beşiktaş‘taki İstanbul Adliyesi‘ne yürüdü. Grup adliye önünde de bir süre slogan attıktan sonra basın açıklaması yapan Sırrı Süreyya Önder, "Gittikçe körelen toplumsal vicdana karşı cansız bedeniyle bir uyanışın simgesi olmuştu Hrant. Yaşadığımız acı bir yana bırakılırsa bu toplumsal uyanış, itiraz bilinci hepimizi heyecanlandırmıştı. Başlangıçta mahkemeye bu duygularla geldik, konuşmalarımızı bu

duygularla yaptık" dedi. Önder, "18. kez bu devletin çirkin, kanlı ve zalim yüzüyle muhatap olmak ve her seferinde dalga geçer gibi kapıların zulüm güçlerine sonuna kadar açılması, hak ve adalete sonuna kadar kapatılması gibi bir süreci yaşıyoruz" diye konuştu.

Öte yandan, BDP Milletvekilleri Sebahat Tuncel ve Ufuk Uras ile CHP Milletvekili adayı Oktay Ekşi de duruşmayı izlemek üzere adliyeye geldi. Sebahat Tuncel adliyeye girdikten sonra makam aracını kullanan kadın sürücü, aracı adliyenin yanındaki otoparka bırakmak istedi. Ancak polis ekipleri kadın sürücüye uzun süre izin vermedi. Bu sırada cezaevi araçlarının geldiği adliye kapısında uzun araç kuyrukları oluşunca, cezaevi araçları hakim ve savcıların kullandığı kapıya yönlendirildi. Polisle uzun süre

tartışan kadın sürücü ise ikna etmeyi başarıp, aracını otoparka bıraktı.

Kaynak: İHA