Brüksel’De Osmanlı Gezginlerin Gözüyle Dünya Anlatıldı
Brüksel Yunus Emre Türk Kültür Merkezi’nin ev sahipliğinde Dokuz Eylül Üniversitesi Öğretim Üyesi Yard.
Brüksel Yunus Emre Türk Kültür Merkezi’nin ev sahipliğinde Dokuz Eylül Üniversitesi Öğretim Üyesi Yard. Doç. Dr. Hanife Güven ve Université Libre de Bruxelles Doğu Dilleri ve Edebiyatı bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Xavier Luffin’in konuşmacı olarak katıldığı, ‘18. ve 19. Yüzyılda Osmanlı gezginlerinin gözünden Dünya’ başlıklı konferans gerçekleştirildi.
Yard. Doç. Dr. Hanife Güven, Yirmisekiz Çelebi Mehmet Efendi’‘nin 1720-1721 yıllarında, Padişah III. Ahmet ve Sadrazam Nevşehirli Damat İbrahim Paşa tarafından olağanüstü elçi olarak atandığı Fransa’ya yaptığı seyahat ve bu seyahat hakkında izlenimlerini anlattığı ‘Fransa sefaretnamesi’ kitabı üzerine konuştu. Güven, Fransa’yı ‘kadınların cenneti’ olarak niteleyen olağanüstü elçinin, öncelikle kadınların toplumsal hayattaki etkin varlığından, ikinci olarak ise mekanın ‘iktidar’ ve ‘disiplin’ göstergesi olarak göz kamaştırıcı bir şekilde kullanılmasından çok etkilendiğine değindi. Güven, Yirmizsekiz Çelebi Mehmet Efendi’nin bu izlenimlerinin, Osmanlı’da Lale devri döneminde kadınların toplumda görünürlülük kazanmalarının yanı sıra Haliç ve Kağıthane’deki olağanüstü kentleşme hareketinde önemli bir rol oynadığını dile getirdi. İlk kez bir Türk gören Fransızların, Fransa’ya adım atmasıyla birlikte gece gündüz demeden kendisine gösterdikleri ilgiyi de anlatan elçinin Aydınlanma Çağı başlarında Fransa’nın politik, sosyal ve kültürel durumunu gerçekçi ve inandırıcı bir anlatımlaTtürk okuruna sunması bakımından eserin önemli bir belge niteliğinde olduğunu vurguladı.
Prof. Xavier Luffin ise, Güney Afrika’daki Müslüman nüfusun talebi üzerine İslami inançlarını ve yaşayış biçimini öğretmek amacıyla Padişah Sultan Abdülaziz tarafından buraya görevlendirilen Ebubekir (Abû Bakr) Efendi’ye eşlik eden ve kendisiyle birlikte, Fransa ve İngiltere üzerinden Güney Afrika’ya giden öğrencisi Ömer Lütfi tarafından 1862-1866 yılları arasında kaleme alınan ‘Ümitburnu Seyahatnamesi’ adlı kitabı üzerine konuştu.
Konferans, katılımcıların sorularının cevaplandırılmasını takiben verilen kokteyl ile sona erdi.
Yard. Doç. Dr. Hanife Güven, Yirmisekiz Çelebi Mehmet Efendi’‘nin 1720-1721 yıllarında, Padişah III. Ahmet ve Sadrazam Nevşehirli Damat İbrahim Paşa tarafından olağanüstü elçi olarak atandığı Fransa’ya yaptığı seyahat ve bu seyahat hakkında izlenimlerini anlattığı ‘Fransa sefaretnamesi’ kitabı üzerine konuştu. Güven, Fransa’yı ‘kadınların cenneti’ olarak niteleyen olağanüstü elçinin, öncelikle kadınların toplumsal hayattaki etkin varlığından, ikinci olarak ise mekanın ‘iktidar’ ve ‘disiplin’ göstergesi olarak göz kamaştırıcı bir şekilde kullanılmasından çok etkilendiğine değindi. Güven, Yirmizsekiz Çelebi Mehmet Efendi’nin bu izlenimlerinin, Osmanlı’da Lale devri döneminde kadınların toplumda görünürlülük kazanmalarının yanı sıra Haliç ve Kağıthane’deki olağanüstü kentleşme hareketinde önemli bir rol oynadığını dile getirdi. İlk kez bir Türk gören Fransızların, Fransa’ya adım atmasıyla birlikte gece gündüz demeden kendisine gösterdikleri ilgiyi de anlatan elçinin Aydınlanma Çağı başlarında Fransa’nın politik, sosyal ve kültürel durumunu gerçekçi ve inandırıcı bir anlatımlaTtürk okuruna sunması bakımından eserin önemli bir belge niteliğinde olduğunu vurguladı.
Prof. Xavier Luffin ise, Güney Afrika’daki Müslüman nüfusun talebi üzerine İslami inançlarını ve yaşayış biçimini öğretmek amacıyla Padişah Sultan Abdülaziz tarafından buraya görevlendirilen Ebubekir (Abû Bakr) Efendi’ye eşlik eden ve kendisiyle birlikte, Fransa ve İngiltere üzerinden Güney Afrika’ya giden öğrencisi Ömer Lütfi tarafından 1862-1866 yılları arasında kaleme alınan ‘Ümitburnu Seyahatnamesi’ adlı kitabı üzerine konuştu.
Konferans, katılımcıların sorularının cevaplandırılmasını takiben verilen kokteyl ile sona erdi.