Başbakan Erdoğan Denizli'de halka seslendi
Başbakan Erdoğan'ın Denizli mitingi, müjdeler mitingi olarak geçti. Denizli'nin 12 Haziran seçimlerinden sonra büyük şehir olacağına değinen Erdoğan, şehrin 2014 seçimlerine ise Denizli Büyükşehir Belediyesi olarak gireceğinin müjdesini verdi. Miting alanına asılı "Ergenekonculara Denizli'den oy moy yok!" yazılı pankart ise dikkat çekti.
Başbakan Erdoğan'ın konuşmasından satır başları ise şöyle;
12 Haziran'dan sonra Denizki artık büyük şehir olacak
Denizli'yi büyükşehir statüsüne kavuşturuyoruz. Hizmetlerin kalitesi daha çok artacak, artık İstanbul, Kocaeli gibi mülki sınırlar Denizli Büyükşehir Belediyesi'nin sınırları olacak. Artık Denizli'de köy, belde olmayacak o ilçelerin artık mahalleleri olacak. Denizli artık daha büyük planları yapacak ilçe belediyeleri ise sadece binlik planlar yapacak böylece kaçak yapılaşma önüne geçmiş olacağız, bu Denizli'yi modern şehir haline getirmiş olacak. Şimdi yasayı çıkaracağız yürürlüğe ise 2014 seçimlerine Denizli Büyükşehir Belediyesi olarak girecek. O zamana kadar şuanki belediyelerin, beldelerin kazanılmış hakları neyse devam edecek.
11 ilimizi aynen Denizli gibi Büyükşehir yapıyoruz
Denizli'de 12 Haziran'ın neticesini şimdiden görüyorum, 11 ilimizi aynen Denizli gibi Büyükşehir yapıyoruz, bu illerimiz Büyükşehir olmayı kazanıyorlar ve Türkiye genelinde şuan itibariyle 2014'ten sonra 27 ilimiz Büyükşehir olmuş olacak. Mevcut 16 var 11 daha geliyor 27, bunların sınırı 750 bini aşan ama mülki sınırları Büyükşehir yaptığımız için bu hale getiriyoruz. 2 Gün sonra 15 Mayıs'ta Denizli önemli bir yıldönümünü idrak edecek, Denizli Milli Mücadele gününü kutlayacak bu vesileyle Milli Mücadele'nin Denizli'de ki önderi Ahmet Hulusi Efendi'yi rahmetle yad ediyorum. Hulusi Efendi'nin milli mücadeleyi başlatmak için verdiği iki fetvadan örnek vermek istiyorum. Üstünüz olarak Cihad-ı vaktiyi tebliğ ediyorum, elinizde silah olmasa dahi elinize taş alarak mutlaka düşmana atmak suretiyle fili mukabelede bulununuz ' diyor. Bu ülkenin temelinde böyle bir kahramanlık, fedakarlık ruhu var, bu millet silahı olmadığı halde gerektiğinde taş fırlatarak. Düşmana direnecek kadar kahraman ve fedakar bir milletir. Biz Kurtuluş Savaşı'nda yokluğun acısını çektik, üstümüze en modern silahla gelen düşmanlara karşı silahlarla bulamayan kazma, kürekle mukabet ettiler. AK Parti olarak bu yüzden Savunma Sanayii'ne son derece önem verdik MHP, ANAP, DSP döneminde bu çöküşteydi, 1 milyar dolar yaptık bu rakamı biz.
Deniz'li hazır hedef 2023, Türkiye hazır hedef 2023 mesele bu
Silahlı Kuvvetlerimizin ihtiyaç duyduğu toplam 24 milyar dolar değerinde modernizasyon yurtiçinde yüzde 90'ı ülkemiz yerli sanayisinin katılımı ile yapılıyor. Askerimizin kullanacağı yüzde 100 yerli piyade tüfeğinin tasarım ve üretimine başladık nerelerden nereye geldik. Milli tankımız olan ALTAY'ın modernizasyonuna başladık, bütün altyapı hazır, FIRTINA ve PANTER adı verilen ileri teknoloji ürünü OBÜS toplarının seri üretimini tamamlayarak Silahlı Kuvvetlerimize teslim ettik. Böylelikle ABD ve İsrail'den sonra stratejik yeteneklere sahip 3. ülke konumuna yükseldik, Türkiye'nin ilk milli gemisini inşa ettik, ilk savaş helikopterimiz olan ATAK helikopterinin tüm yazılım ve tasarımlarını tamamlayarak üretim safhasına geçtik ve 2013 itibariyle seri üretime geçiyoruz. Daha önce yabancı ülkelere verilen F-4 ve F-16 uçaklarımızın parçalarını kendimiz üretir hale geldik. Bizim iktidarımız bu, biz buyuz artık sürekli dışarıya bakan değil, kendi sorununu içinde çözen bir Türkiye, sizin desteğiniz, katınız, hayır duanızla Türkiye'yi bu noktalara taşıdık. İnşallah çok daha fazlasını yapacağız, işte şimdi ustalık dönemi başladı. Türkiye'nin en büyük 10 ekonomisinden biri konumuna gelecek Deniz'li hazır hedef 2023, Türkiye hazır hedef 2023 mesele bu, 500 milyar dolar ihracat 2 trilyon dolar milli gelir hedefine de inşallah ulaşacağız.
Bay Kemal sen yanlız yetmezsin, yanına Bahçeli'yi de al
MHP, ANAP ve DSP IMF'den bize 23 milyar dolar borç bıraktı biz bunu indirdik, indirdik 5 milyar dolara getirdik. Milli bankamız Merkez Bankası'nın kasasında şuan 95 milyar dolar var. Halep oradaysa, Arş'ın Denizli'de. Bir taraftan borç öde bir taraftan kasaları doldur şimdi Bay Kemal Merkez Bankası'nın bu parasına sulandı heralde şu kadar dağıtacağım, bu kadar dağıtacağım diye benim milletim zaten sana yol vermez. Siyasette yalanı, iftirayı alışkanlık haline getirenlere izin vermeyeceğiz. Bu CHP'nin yeni Genel Başkanı, biliyorsunuz dün artık kendisini tescilledik, 'Yürüyen Yalan' olarak. Çünkü bu kadar olmaz atalarımız hep derdi 'Yalancının mumu yatsıya kadar yanar' diye bunun ki yatsıyı da bulmuyor. Bir TV programında YÖK'ü kaldıracağım diyor tam 35 dakika sonra bedelliden gelen geliri YÖK'e aktaracağım diyor, hani YÖK'ü kaldırmıştın? Olmayan yere para aktarılır mı? Adresi şaşırdı herhalde, kalktı benim bakanıma bir iftirada bulundu, güya benim bakanım yeğeni için mail çekmiş ÖSYM başkanına, kendisine seslendim Lüleburgaz'dan dedim ki; Hani Gandiyim diyorsun ya çık bu bakan kim açıkla, açıklamazsan gereğini söyledim, eğer açıklarsan belgelersen ben böyle bir bakanı bir dakika kabinemde tutmam. Hani nerede? Duydunuz mu açıkladığını? Böyle bir siyaset olurmu Allah aşkına, eline birtane kağıt sıkıştırıyorlar çıkıp geziyor. Biriside Kemal Kılıçdaroğlu adına mail atar ÖSYM'ye böyle bir tezgahlarmı kurulsun istiyorsun, çıkar söyle hani nerede? İşi gücü bu, İstanbul'da belediye başkan adayıydı, bizim bakanımız Kadir Topbaş hakkında yolsuzluk iftiraları attı çıkart göster dedik dosyaları. Ben çok yerde söyledim, klasör bulamıyorsan ben sana klasör göndereyim diye. Bay Kemal sen yanlız yetmezsin, yanına Bahçeli'yi de al yetmezse yanınıza çeteleri felanda alın nerede bu dosyalar 8,5 yıldır parlamentodasın çıkartamadın dosyaları. Çıkartmazsan namertsin ama bak ben şimdi senin dosyanı açıklayacağım çünkü senin geçmişin bunlarla dolu.
Bay Kemal biz kuru sıkı atmayız
Tarih 1998 ve ilginç olan şey şu; Tutuyor, ÖSYM imtihan yapamayacağı için bazı kadrolara eleman almayı imtihansız yapmak üzere bir yazı gönderiyor. Öyle bir Türkiye'ki, bizim devraldığımız Türkiye iflas etmiş, bitmiş adeta bugün ki Yunanistan'ın durumunda, ey MHP, DSP , ANAP DSP'yi konuşmaya gerek yok ama oda şimdi CHP'nin yavrusu, ülkemizden büyük holdinglerinden biri 2003'te Milliyet gazetesinde, bu holdingin patronu şunu söylüyor; 31.03.2003 diyor ki; Servetimizin yüzde 20'sini verirse Türkiye borçtan kurtulur diyor, bunu o holdingin patronu söylüyor yani bir iyi niyet gösteriyor, hepimiz servetimizin birazını verelim diyor. Çok enteresan aynı zamanda Ankara Ticaret Odası Başkanı olan Sinan Aygün CHP milletvekili adayı şuan oda diyor ki; Borçlar için bağışlardan oluşacak bir havuz yapalım' bu öneride bulunuyor. Şimdi bu beyefendi CHP milletvekili adayı bak belge konuşuyor belge, Bay Kemal biz kuru sıkı atmayız, dosya burada işte.
Amerika'da George, Almanya'da Hanz, ellerinde elektronik kitapla okuyacakta benim Ahmet'im, Mehmet'im, Fatmam, Hülyam, niye bu imkanlara ulaşmasın? Olacak, daha güzeli olacak.
Biz sağlıkta 136 trilyon Denizli'ye yatırım yaptık
Bay Kemal sen SSK müdürüyken anamızı ağlattın hastanelerde, kuyruklarda öyle değilmi? İlaçlarımızı alabiliyormuyduk söyleyin, eğer gerçekten ideal bir dönemse verin oyları Kemal'e ama şimdi bu sıkıntı kalmadı değil mi? Kalkmış şimdi her aileye 600 lira diyor, her doğan şimdi sağlık sigortasıyla doğuyor, her özürlüye evde bakım ücreti olarak biz zaten asgari ücret veriyoruz. Yoksullara, sosyal güvencesi olmayanlara ayrıca nakit veriyoruz ve biz böyle bir dönemi başlattık ama o şimdi milli şefini değiştirdi, yeni bir şef tuttu kendine onuun verdiği akılla götürüyor hani diyordu ya 2 anahtar, konut, otomobil beyefendi cumhurbaşkanlığı yaptı gitti ne konut var ne otomobil. Biz sağlıkta 136 trilyon Denizli'ye yatırım yaptık, bizden önce başlanan tüm yapıları tamamladık.
Bu sevdayı milletim çok iyi görsün
Denizli'de başlayan sağanak yağış sebebiyle Denizli halkı miting alanını terketmedi ve şemsiyeler açarak Başbakan Erdoğan'ı dinlemeye devam etti. Başbakan Erdoğan bu sahneyi görünce şöyle seslendi;
Kameralar iyi çeksin bu sahneyi, bu aşkı, bu sevdayı milletim çok iyi görsün' dedi.
Ardından Başbakan Erdoğan konuşmasına şu şekilde devam etti;
Tarımda Denizli'de 2002'de biz 81 milyon verdik eski rakamla 81 trilyon, 2003-2010 yılları arasında 606 trilyon tarımsal destek verdik ve 177 trilyon hayvancılık desteği verdik. Süt desteğini 2009 yılında ilk defa biz başlattık 14 trilyon Denizli'de süt desteği sağladık.
12 Haziran'dan sonra Denizki artık büyük şehir olacak
Denizli'yi büyükşehir statüsüne kavuşturuyoruz. Hizmetlerin kalitesi daha çok artacak, artık İstanbul, Kocaeli gibi mülki sınırlar Denizli Büyükşehir Belediyesi'nin sınırları olacak. Artık Denizli'de köy, belde olmayacak o ilçelerin artık mahalleleri olacak. Denizli artık daha büyük planları yapacak ilçe belediyeleri ise sadece binlik planlar yapacak böylece kaçak yapılaşma önüne geçmiş olacağız, bu Denizli'yi modern şehir haline getirmiş olacak. Şimdi yasayı çıkaracağız yürürlüğe ise 2014 seçimlerine Denizli Büyükşehir Belediyesi olarak girecek. O zamana kadar şuanki belediyelerin, beldelerin kazanılmış hakları neyse devam edecek.
11 ilimizi aynen Denizli gibi Büyükşehir yapıyoruz
Denizli'de 12 Haziran'ın neticesini şimdiden görüyorum, 11 ilimizi aynen Denizli gibi Büyükşehir yapıyoruz, bu illerimiz Büyükşehir olmayı kazanıyorlar ve Türkiye genelinde şuan itibariyle 2014'ten sonra 27 ilimiz Büyükşehir olmuş olacak. Mevcut 16 var 11 daha geliyor 27, bunların sınırı 750 bini aşan ama mülki sınırları Büyükşehir yaptığımız için bu hale getiriyoruz. 2 Gün sonra 15 Mayıs'ta Denizli önemli bir yıldönümünü idrak edecek, Denizli Milli Mücadele gününü kutlayacak bu vesileyle Milli Mücadele'nin Denizli'de ki önderi Ahmet Hulusi Efendi'yi rahmetle yad ediyorum. Hulusi Efendi'nin milli mücadeleyi başlatmak için verdiği iki fetvadan örnek vermek istiyorum. Üstünüz olarak Cihad-ı vaktiyi tebliğ ediyorum, elinizde silah olmasa dahi elinize taş alarak mutlaka düşmana atmak suretiyle fili mukabelede bulununuz ' diyor. Bu ülkenin temelinde böyle bir kahramanlık, fedakarlık ruhu var, bu millet silahı olmadığı halde gerektiğinde taş fırlatarak. Düşmana direnecek kadar kahraman ve fedakar bir milletir. Biz Kurtuluş Savaşı'nda yokluğun acısını çektik, üstümüze en modern silahla gelen düşmanlara karşı silahlarla bulamayan kazma, kürekle mukabet ettiler. AK Parti olarak bu yüzden Savunma Sanayii'ne son derece önem verdik MHP, ANAP, DSP döneminde bu çöküşteydi, 1 milyar dolar yaptık bu rakamı biz.
Deniz'li hazır hedef 2023, Türkiye hazır hedef 2023 mesele bu
Silahlı Kuvvetlerimizin ihtiyaç duyduğu toplam 24 milyar dolar değerinde modernizasyon yurtiçinde yüzde 90'ı ülkemiz yerli sanayisinin katılımı ile yapılıyor. Askerimizin kullanacağı yüzde 100 yerli piyade tüfeğinin tasarım ve üretimine başladık nerelerden nereye geldik. Milli tankımız olan ALTAY'ın modernizasyonuna başladık, bütün altyapı hazır, FIRTINA ve PANTER adı verilen ileri teknoloji ürünü OBÜS toplarının seri üretimini tamamlayarak Silahlı Kuvvetlerimize teslim ettik. Böylelikle ABD ve İsrail'den sonra stratejik yeteneklere sahip 3. ülke konumuna yükseldik, Türkiye'nin ilk milli gemisini inşa ettik, ilk savaş helikopterimiz olan ATAK helikopterinin tüm yazılım ve tasarımlarını tamamlayarak üretim safhasına geçtik ve 2013 itibariyle seri üretime geçiyoruz. Daha önce yabancı ülkelere verilen F-4 ve F-16 uçaklarımızın parçalarını kendimiz üretir hale geldik. Bizim iktidarımız bu, biz buyuz artık sürekli dışarıya bakan değil, kendi sorununu içinde çözen bir Türkiye, sizin desteğiniz, katınız, hayır duanızla Türkiye'yi bu noktalara taşıdık. İnşallah çok daha fazlasını yapacağız, işte şimdi ustalık dönemi başladı. Türkiye'nin en büyük 10 ekonomisinden biri konumuna gelecek Deniz'li hazır hedef 2023, Türkiye hazır hedef 2023 mesele bu, 500 milyar dolar ihracat 2 trilyon dolar milli gelir hedefine de inşallah ulaşacağız.
Bay Kemal sen yanlız yetmezsin, yanına Bahçeli'yi de al
MHP, ANAP ve DSP IMF'den bize 23 milyar dolar borç bıraktı biz bunu indirdik, indirdik 5 milyar dolara getirdik. Milli bankamız Merkez Bankası'nın kasasında şuan 95 milyar dolar var. Halep oradaysa, Arş'ın Denizli'de. Bir taraftan borç öde bir taraftan kasaları doldur şimdi Bay Kemal Merkez Bankası'nın bu parasına sulandı heralde şu kadar dağıtacağım, bu kadar dağıtacağım diye benim milletim zaten sana yol vermez. Siyasette yalanı, iftirayı alışkanlık haline getirenlere izin vermeyeceğiz. Bu CHP'nin yeni Genel Başkanı, biliyorsunuz dün artık kendisini tescilledik, 'Yürüyen Yalan' olarak. Çünkü bu kadar olmaz atalarımız hep derdi 'Yalancının mumu yatsıya kadar yanar' diye bunun ki yatsıyı da bulmuyor. Bir TV programında YÖK'ü kaldıracağım diyor tam 35 dakika sonra bedelliden gelen geliri YÖK'e aktaracağım diyor, hani YÖK'ü kaldırmıştın? Olmayan yere para aktarılır mı? Adresi şaşırdı herhalde, kalktı benim bakanıma bir iftirada bulundu, güya benim bakanım yeğeni için mail çekmiş ÖSYM başkanına, kendisine seslendim Lüleburgaz'dan dedim ki; Hani Gandiyim diyorsun ya çık bu bakan kim açıkla, açıklamazsan gereğini söyledim, eğer açıklarsan belgelersen ben böyle bir bakanı bir dakika kabinemde tutmam. Hani nerede? Duydunuz mu açıkladığını? Böyle bir siyaset olurmu Allah aşkına, eline birtane kağıt sıkıştırıyorlar çıkıp geziyor. Biriside Kemal Kılıçdaroğlu adına mail atar ÖSYM'ye böyle bir tezgahlarmı kurulsun istiyorsun, çıkar söyle hani nerede? İşi gücü bu, İstanbul'da belediye başkan adayıydı, bizim bakanımız Kadir Topbaş hakkında yolsuzluk iftiraları attı çıkart göster dedik dosyaları. Ben çok yerde söyledim, klasör bulamıyorsan ben sana klasör göndereyim diye. Bay Kemal sen yanlız yetmezsin, yanına Bahçeli'yi de al yetmezse yanınıza çeteleri felanda alın nerede bu dosyalar 8,5 yıldır parlamentodasın çıkartamadın dosyaları. Çıkartmazsan namertsin ama bak ben şimdi senin dosyanı açıklayacağım çünkü senin geçmişin bunlarla dolu.
Bay Kemal biz kuru sıkı atmayız
Tarih 1998 ve ilginç olan şey şu; Tutuyor, ÖSYM imtihan yapamayacağı için bazı kadrolara eleman almayı imtihansız yapmak üzere bir yazı gönderiyor. Öyle bir Türkiye'ki, bizim devraldığımız Türkiye iflas etmiş, bitmiş adeta bugün ki Yunanistan'ın durumunda, ey MHP, DSP , ANAP DSP'yi konuşmaya gerek yok ama oda şimdi CHP'nin yavrusu, ülkemizden büyük holdinglerinden biri 2003'te Milliyet gazetesinde, bu holdingin patronu şunu söylüyor; 31.03.2003 diyor ki; Servetimizin yüzde 20'sini verirse Türkiye borçtan kurtulur diyor, bunu o holdingin patronu söylüyor yani bir iyi niyet gösteriyor, hepimiz servetimizin birazını verelim diyor. Çok enteresan aynı zamanda Ankara Ticaret Odası Başkanı olan Sinan Aygün CHP milletvekili adayı şuan oda diyor ki; Borçlar için bağışlardan oluşacak bir havuz yapalım' bu öneride bulunuyor. Şimdi bu beyefendi CHP milletvekili adayı bak belge konuşuyor belge, Bay Kemal biz kuru sıkı atmayız, dosya burada işte.
Amerika'da George, Almanya'da Hanz, ellerinde elektronik kitapla okuyacakta benim Ahmet'im, Mehmet'im, Fatmam, Hülyam, niye bu imkanlara ulaşmasın? Olacak, daha güzeli olacak.
Biz sağlıkta 136 trilyon Denizli'ye yatırım yaptık
Bay Kemal sen SSK müdürüyken anamızı ağlattın hastanelerde, kuyruklarda öyle değilmi? İlaçlarımızı alabiliyormuyduk söyleyin, eğer gerçekten ideal bir dönemse verin oyları Kemal'e ama şimdi bu sıkıntı kalmadı değil mi? Kalkmış şimdi her aileye 600 lira diyor, her doğan şimdi sağlık sigortasıyla doğuyor, her özürlüye evde bakım ücreti olarak biz zaten asgari ücret veriyoruz. Yoksullara, sosyal güvencesi olmayanlara ayrıca nakit veriyoruz ve biz böyle bir dönemi başlattık ama o şimdi milli şefini değiştirdi, yeni bir şef tuttu kendine onuun verdiği akılla götürüyor hani diyordu ya 2 anahtar, konut, otomobil beyefendi cumhurbaşkanlığı yaptı gitti ne konut var ne otomobil. Biz sağlıkta 136 trilyon Denizli'ye yatırım yaptık, bizden önce başlanan tüm yapıları tamamladık.
Bu sevdayı milletim çok iyi görsün
Denizli'de başlayan sağanak yağış sebebiyle Denizli halkı miting alanını terketmedi ve şemsiyeler açarak Başbakan Erdoğan'ı dinlemeye devam etti. Başbakan Erdoğan bu sahneyi görünce şöyle seslendi;
Kameralar iyi çeksin bu sahneyi, bu aşkı, bu sevdayı milletim çok iyi görsün' dedi.
Ardından Başbakan Erdoğan konuşmasına şu şekilde devam etti;
Tarımda Denizli'de 2002'de biz 81 milyon verdik eski rakamla 81 trilyon, 2003-2010 yılları arasında 606 trilyon tarımsal destek verdik ve 177 trilyon hayvancılık desteği verdik. Süt desteğini 2009 yılında ilk defa biz başlattık 14 trilyon Denizli'de süt desteği sağladık.