Ak Parti Milletvekili Adayı Salim Uslu:
AK Parti Çorum Milletvekili Adayı Salim Uslu, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve Milliyetçi Hareket Partisi‘nin (MHP) eleştirdi.
AK Parti Çorum İl Başkanlığı tarafından düzenlenen milletvekili aday tanıtım toplantısında konuşan Salim Uslu, CHP‘yi eleştirerek, "Aktörleri değiştirdiler, isimleri değiştirdiler, tellakları değiştirdiler ama kafa aynı kafa. Şimdi bakıyoruz kafalarını değiştiremeyenler gariz küfürlerle gündem oluşturmaya çalışıyorlar. Bu kadar neden isim değiştirdiklerini anlamamıştım ama geçenlerde gördüğüm bir reklam tam CHP‘yi anlatıyor; evir çevir modeli değiştirdi. Reklamın adı. CHP‘nin yaptığı da bu. Eviriyor adını
değiştiriyor, eviriyor genel başkanını değiştiriyor, çeviriyor sonunda ‘modeli değiştirdim‘ diyor ama bu toplum bunu yemiyor, bu toplum bunu yutmuyor, bu toplum bunu kabul etmiyor" dedi.
CHP‘nin dün ‘hayır‘ dediklerine bugün ‘evet‘ dediğini iddia eden Uslu, "Bunun bir çok örneğini görmek mümkün. Başörtüsünü ‘biz çözeriz‘ dediler, sonra ‘biz öyle bir şey demedik‘ dediler. ‘HES‘lere karşıyız‘ dediler, bugün ‘evet‘ diyorlar. Kadınlara yardım yapılması ‘Dört duvar arasına mahkum eder‘ diyorlardı, bugün kadınlara ‘aile yardımı yapacağız‘ diye övünüyorlar" diye konuştu.
CHP‘nin sadece laf üreterek, hakaret yağdırdığını savunan Uslu, "Hakaret ve saldırganlıklarının tek bir sebebi var, o da korkuları. Kimden korkuyorlar, halkan korkuyorlar. Halktan umduklarını bulamıyorlar. İktidar kısırlığı çekiyorlar. İktidar kısırlığı çektikleri içinde psikolojileri bozuldu. Psikolojileri bozulduğu içinde sağa sola çatmayı, sağa sola çamur atmayı siyaset zannediyorlar. Bunu yaparken de içlerindeki totaliter zehri kusuyorlar" ifadelerini kullandı.
Konuşmasında Milliyetçi Hareket Partisi‘ni de eleştiren Uslu, "Geçen günlerde ortaya çıkan kasetlerinde halka, başörtüsüne, sağcıya, solcuya, Alevilere nasıl şaşı baktıklarını hep beraber üzüntüyle kasette gördük. Bizim davamız ‘Hoca Ahmet Yesevi‘lerin, Mevlana‘nın, Yunus Emre‘lerin, Hacı Bektaşi Velilerin davasıdır. Ben sizleri hak ve hakikat yoluna çağırıyorum‘ diyen rahmetli Türkeş‘in ruhu incitilmiştir. Bunlar sıkılmadan Başbuğ‘un dost bildiklerini düşman, düşman bildiklerini de dost ilan ediyorlar"
dedi.
"Enis Öksüz‘ü Kemal Derviş için harcayan bunlar değil mi? Rahşan affını eleştirdiği için milletvekili Ali Güngör‘ü partiden ihraç eden bunlar değil mi" diye soran Uslu, "Osmaniye‘de çıkacaksın kürsüye, ‘bölücü başı idam edilmedi‘ diye şikayet edeceksin, Erzurum‘a gideceksin yağlı urgan fırlatacaksın sonra Ankara‘ya geleceksin Ecevit‘in önünde süt dökmüş kedi gibi oturup ‘ben idamın kalkmasını hükümeti bozma meselesi yapmam‘ diyeceksin; kim inanır sana" diye konuştu.
Türkiye‘nin 2023 vizyonunun sahiplenilmesinden duyduğu rahatsızlığı dile getiren Uslu, konuşmasını şu sözlerle sürdü:
"Bugün ‘2023 vizyonu bizim‘ diyorlar. Allah‘tan korkun Allah‘tan. Siz bu toplumu balık hafızalı mı zannediyorsunuz? 2000-2001-2002 krizinde hükümeti bırakıp kaçan siz değil misiniz? Kriz geldiğinde bırakıp kaçacaksınız, lakin 2023 vizyonu söz konusu olunca onu sahipleneceksiniz. Onu sahiplenmek kolay. Ama sen önüne gelen iktidarı, iktidar dönemi bitmeden, seçimler gelmeden seçimleri erkene alıp, bırakıp kaçıyorsan Türkiye‘nin geleceğini sana nasıl emanet edeceğiz."
12 Eylül‘den önce ülkücülerin ‘yıkılsın düzen, yaşasın devlet" diye sloganlar attığını anlatan Uslu, "Şimdi MHP‘yi temsil edenler, ‘yıkılsın devlet, yaşasın düzen‘ demeye getiriyorlar. Niçin mi? Devlete sahip çıkmıyorlar, bırakıp kaçıyorlar. Sonra düzenin adamlarını düzenin yandaşlarını parti listelerinde başa getiriyorlar. Parti yönetimindekileri de tanıyoruz. Bunların hangisinin ülkücü geçmişi var, hangisi ülkücü geçmişten geliyor? MHP‘nin kendi ülkücü camiadan gelen Ali Uzun‘u Mehmet Haberal aday oluyor
diye Zonguldak‘taki listeden çıkarıldığını ülkücü kardeşlerimiz bilmiyor mu" dedi.
12 Eylül Anayasa referandumunda MHP‘nin; CHP, ÖDP, TKP ve BDP‘nin peşine takılarak ‘hayır‘ oyu verdiğini söyleyen Uslu, "12 Eylül‘de cezaevine girip, Medrese-i Yusufiye diyenin, o zindanlarda kalan Yusufiyeli kardeşlerimin vicdanı kabul ediyor mu?. Elbette etmeyecek. Nitekim etmedi ve etmediği için de parti bir tarafa, ülkücüler bir tarafa düştüler" dedi.
Kaynak: İHA
değiştiriyor, eviriyor genel başkanını değiştiriyor, çeviriyor sonunda ‘modeli değiştirdim‘ diyor ama bu toplum bunu yemiyor, bu toplum bunu yutmuyor, bu toplum bunu kabul etmiyor" dedi.
CHP‘nin dün ‘hayır‘ dediklerine bugün ‘evet‘ dediğini iddia eden Uslu, "Bunun bir çok örneğini görmek mümkün. Başörtüsünü ‘biz çözeriz‘ dediler, sonra ‘biz öyle bir şey demedik‘ dediler. ‘HES‘lere karşıyız‘ dediler, bugün ‘evet‘ diyorlar. Kadınlara yardım yapılması ‘Dört duvar arasına mahkum eder‘ diyorlardı, bugün kadınlara ‘aile yardımı yapacağız‘ diye övünüyorlar" diye konuştu.
CHP‘nin sadece laf üreterek, hakaret yağdırdığını savunan Uslu, "Hakaret ve saldırganlıklarının tek bir sebebi var, o da korkuları. Kimden korkuyorlar, halkan korkuyorlar. Halktan umduklarını bulamıyorlar. İktidar kısırlığı çekiyorlar. İktidar kısırlığı çektikleri içinde psikolojileri bozuldu. Psikolojileri bozulduğu içinde sağa sola çatmayı, sağa sola çamur atmayı siyaset zannediyorlar. Bunu yaparken de içlerindeki totaliter zehri kusuyorlar" ifadelerini kullandı.
Konuşmasında Milliyetçi Hareket Partisi‘ni de eleştiren Uslu, "Geçen günlerde ortaya çıkan kasetlerinde halka, başörtüsüne, sağcıya, solcuya, Alevilere nasıl şaşı baktıklarını hep beraber üzüntüyle kasette gördük. Bizim davamız ‘Hoca Ahmet Yesevi‘lerin, Mevlana‘nın, Yunus Emre‘lerin, Hacı Bektaşi Velilerin davasıdır. Ben sizleri hak ve hakikat yoluna çağırıyorum‘ diyen rahmetli Türkeş‘in ruhu incitilmiştir. Bunlar sıkılmadan Başbuğ‘un dost bildiklerini düşman, düşman bildiklerini de dost ilan ediyorlar"
dedi.
"Enis Öksüz‘ü Kemal Derviş için harcayan bunlar değil mi? Rahşan affını eleştirdiği için milletvekili Ali Güngör‘ü partiden ihraç eden bunlar değil mi" diye soran Uslu, "Osmaniye‘de çıkacaksın kürsüye, ‘bölücü başı idam edilmedi‘ diye şikayet edeceksin, Erzurum‘a gideceksin yağlı urgan fırlatacaksın sonra Ankara‘ya geleceksin Ecevit‘in önünde süt dökmüş kedi gibi oturup ‘ben idamın kalkmasını hükümeti bozma meselesi yapmam‘ diyeceksin; kim inanır sana" diye konuştu.
Türkiye‘nin 2023 vizyonunun sahiplenilmesinden duyduğu rahatsızlığı dile getiren Uslu, konuşmasını şu sözlerle sürdü:
"Bugün ‘2023 vizyonu bizim‘ diyorlar. Allah‘tan korkun Allah‘tan. Siz bu toplumu balık hafızalı mı zannediyorsunuz? 2000-2001-2002 krizinde hükümeti bırakıp kaçan siz değil misiniz? Kriz geldiğinde bırakıp kaçacaksınız, lakin 2023 vizyonu söz konusu olunca onu sahipleneceksiniz. Onu sahiplenmek kolay. Ama sen önüne gelen iktidarı, iktidar dönemi bitmeden, seçimler gelmeden seçimleri erkene alıp, bırakıp kaçıyorsan Türkiye‘nin geleceğini sana nasıl emanet edeceğiz."
12 Eylül‘den önce ülkücülerin ‘yıkılsın düzen, yaşasın devlet" diye sloganlar attığını anlatan Uslu, "Şimdi MHP‘yi temsil edenler, ‘yıkılsın devlet, yaşasın düzen‘ demeye getiriyorlar. Niçin mi? Devlete sahip çıkmıyorlar, bırakıp kaçıyorlar. Sonra düzenin adamlarını düzenin yandaşlarını parti listelerinde başa getiriyorlar. Parti yönetimindekileri de tanıyoruz. Bunların hangisinin ülkücü geçmişi var, hangisi ülkücü geçmişten geliyor? MHP‘nin kendi ülkücü camiadan gelen Ali Uzun‘u Mehmet Haberal aday oluyor
diye Zonguldak‘taki listeden çıkarıldığını ülkücü kardeşlerimiz bilmiyor mu" dedi.
12 Eylül Anayasa referandumunda MHP‘nin; CHP, ÖDP, TKP ve BDP‘nin peşine takılarak ‘hayır‘ oyu verdiğini söyleyen Uslu, "12 Eylül‘de cezaevine girip, Medrese-i Yusufiye diyenin, o zindanlarda kalan Yusufiyeli kardeşlerimin vicdanı kabul ediyor mu?. Elbette etmeyecek. Nitekim etmedi ve etmediği için de parti bir tarafa, ülkücüler bir tarafa düştüler" dedi.