Kadın, Erkek Kıskacında Yaşam Mücadelesi Veriyor
Uzman Psikolog Zehra Tosun, şiddetin dünyada önemli bir sorun olduğuna dikkat çekerek, ülkede yaşadığı şiddeti kimseye anlatamayan kadınların oranı yüzde 48.5, hiçbir kuruma başvurmayan kadınların oranının ise yüzde 92 olduğunu söyledi.
Birleşmiş Milletler (BM) düzeyinde çeşitli çalışmalar yapan Uzman Psikolog Zehra Tosun, sahip olunan güç veya kudretin, yaralanma ve kayıpla sonlanan, sonlanma olasılığı yüksek bir biçimde bir başka insana, kendine, bir gruba veya bir topluma karşı tehdit yoluyla ya da bizzat uygulanmasının şiddet olarak tanımlandığını kaydetti. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tahminlerine göre her yıl 1.6 milyon insanın şiddet nedeniyle yaşamını kaydettiğini belirten Tosun, şiddetin en çok kadınlara, çocuklara, yaşlılara,
göçmenlere, etnik azınlık mensuplarına, özürlülere, evsizlere, mültecilere yönelik uygulandığına dikkat çekti.
Kadına yönelik şiddet cinsiyete dayalı şiddet olarak da tanımlanabileceğini ifade eden Tosun, "Meclis‘te kadın oranı yüzde 9.1, 3 bin 225 belediye başkanının yüzde 0.6‘sı kadın, Türkiye‘de okuryazar olmayan kadın oranı yüzde 19.4, erkeklerde bu oran erkeklerde bu oran yüzde 6.1, çalışma yaşamı içinde 15 yaş üstü kadınların işgücüne katılımı yaklaşık yüzde 24. Türkiye‘de 10 kadından sadece 3‘ü kocasından izin almadan çarşıya gidebilmektedir. Kadınların ve erkeklerin yaptıkları işlerin farklılaşması, farklı
işlere farklı değerlerin yüklenmesi cinsiyet eşitsizliğinin de temelidir. Zorla evlendirme, erken yaşta evlendirme, başlık parası, kumalık, berdel, çeyiz cinayetleri, kadın sünneti, bekaret kontrolü, namus bahanesiyle işlenen cinayetler, cinsel taciz, tecavüz, evlilik içi tecavüz, kadın ticareti, ensest, flört ilişkisinde şiddet gibi bunların hepsi kadınların yaşamında ne yazık ki yer alıyor" dedi.
Çeşitli ülkelerde yapılan incelemelerde kadın cinayetlerinde faillerin yüzde 40 ila yüzde 70 oranında kocaları ya da sevgilileri olduğunu ifade eden Tosun, şunları kaydetti:
"Dünyada en az her 3 kadından 1‘i fiziksel veya cinsel şiddete maruz kalmaktadır. Türkiye‘de her üç kadından biri fiziksel şiddet görmektedir. Türkiye‘de her beş kadından 2‘si fiziksel şiddet görmektedir. Her 4 kadından 1‘i fiziksel şiddet nedeniyle yaralanmaktadır. Her 10 gebe kadından 1‘i fiziksel şiddet görmektedir. Her 2 kadından 1‘i duygusal şiddet yaşamaktadır. Cinsel şiddete maruz kalan kadınların oranı yüzde 15,3‘tür. Yaşadığı şiddeti kimseye anlatamayan kadınların oranı yüzde 48,5. Hiçbir kuruma
başvurmayan kadınların oranı yüzde 92‘dir. Şiddet tipi kakmak, tartaklamak, tokatlamak, tekmelemek, kesici ve vurucu aletlerle bedene zarar vermek, sağlıksız koşullarda yaşamaya mecbur bırakmak, sağlık hizmetlerinden yararlanmasına engel olmak suretiyle bedensel zarara uğratmak, kadını istemediği yerde zamanda ve biçimde cinsel ilişkiye zorlamak, çocuk doğurmaya, doğurmamaya zorlamak, fuhşa zorlamak, cinsel organlarına zarar vermek şiddet kapsamında yaşanmaktadır."
Kadına ekonomik şiddet olarak para harcamasının kısıtlanması, çalışmasına izin verilmemesi, zorla çalıştırılması, kadının parasının elinden alınması gibi olayların değerlendirilebileceğini dile getiren Tosun, ülkede kadına yönelik şiddet abartılan bir sorun, aile içinde kadına yönelik şiddet sadece aileyi ilgilendiren bir sorun, aile içinde kadına yönelik şiddet zamanla kendiliğinden sona edeceği, alkol ve madde bağımlılığı kadına yönelik şiddetin nedeni gibi yanlış düşüncelerinde hakim olduğunu
vurguladı.
Kaynak: İHA
göçmenlere, etnik azınlık mensuplarına, özürlülere, evsizlere, mültecilere yönelik uygulandığına dikkat çekti.
Kadına yönelik şiddet cinsiyete dayalı şiddet olarak da tanımlanabileceğini ifade eden Tosun, "Meclis‘te kadın oranı yüzde 9.1, 3 bin 225 belediye başkanının yüzde 0.6‘sı kadın, Türkiye‘de okuryazar olmayan kadın oranı yüzde 19.4, erkeklerde bu oran erkeklerde bu oran yüzde 6.1, çalışma yaşamı içinde 15 yaş üstü kadınların işgücüne katılımı yaklaşık yüzde 24. Türkiye‘de 10 kadından sadece 3‘ü kocasından izin almadan çarşıya gidebilmektedir. Kadınların ve erkeklerin yaptıkları işlerin farklılaşması, farklı
işlere farklı değerlerin yüklenmesi cinsiyet eşitsizliğinin de temelidir. Zorla evlendirme, erken yaşta evlendirme, başlık parası, kumalık, berdel, çeyiz cinayetleri, kadın sünneti, bekaret kontrolü, namus bahanesiyle işlenen cinayetler, cinsel taciz, tecavüz, evlilik içi tecavüz, kadın ticareti, ensest, flört ilişkisinde şiddet gibi bunların hepsi kadınların yaşamında ne yazık ki yer alıyor" dedi.
Çeşitli ülkelerde yapılan incelemelerde kadın cinayetlerinde faillerin yüzde 40 ila yüzde 70 oranında kocaları ya da sevgilileri olduğunu ifade eden Tosun, şunları kaydetti:
"Dünyada en az her 3 kadından 1‘i fiziksel veya cinsel şiddete maruz kalmaktadır. Türkiye‘de her üç kadından biri fiziksel şiddet görmektedir. Türkiye‘de her beş kadından 2‘si fiziksel şiddet görmektedir. Her 4 kadından 1‘i fiziksel şiddet nedeniyle yaralanmaktadır. Her 10 gebe kadından 1‘i fiziksel şiddet görmektedir. Her 2 kadından 1‘i duygusal şiddet yaşamaktadır. Cinsel şiddete maruz kalan kadınların oranı yüzde 15,3‘tür. Yaşadığı şiddeti kimseye anlatamayan kadınların oranı yüzde 48,5. Hiçbir kuruma
başvurmayan kadınların oranı yüzde 92‘dir. Şiddet tipi kakmak, tartaklamak, tokatlamak, tekmelemek, kesici ve vurucu aletlerle bedene zarar vermek, sağlıksız koşullarda yaşamaya mecbur bırakmak, sağlık hizmetlerinden yararlanmasına engel olmak suretiyle bedensel zarara uğratmak, kadını istemediği yerde zamanda ve biçimde cinsel ilişkiye zorlamak, çocuk doğurmaya, doğurmamaya zorlamak, fuhşa zorlamak, cinsel organlarına zarar vermek şiddet kapsamında yaşanmaktadır."
Kadına ekonomik şiddet olarak para harcamasının kısıtlanması, çalışmasına izin verilmemesi, zorla çalıştırılması, kadının parasının elinden alınması gibi olayların değerlendirilebileceğini dile getiren Tosun, ülkede kadına yönelik şiddet abartılan bir sorun, aile içinde kadına yönelik şiddet sadece aileyi ilgilendiren bir sorun, aile içinde kadına yönelik şiddet zamanla kendiliğinden sona edeceği, alkol ve madde bağımlılığı kadına yönelik şiddetin nedeni gibi yanlış düşüncelerinde hakim olduğunu
vurguladı.